feminizm

zengin kocayı bulana kadar geçerlidir.

edit:

türk erkeği olarak türk feminizmini oldukça destekliyorum ancak türk kadınının (çoğunlukla) kendine saygı duymamasından dolayı asla başarılı olacağına inanmıyorum

#2187454 türkiyede kadın olmakla, kıllarımı kesmek zorunda değilim veya erkekler bizi silkemez biz onları anarız demenin nasıl ilişkisi olabilir?
evet bizimkiler feminizm adı altında feminazilik yapıyır. çoğu erkek feminizmi benimseyi geçtim adını duymak istemiyor. çünkü buna benzer oluşumlar feminizmi öcü olarak tanıtıyor. sen feminizmi, radikal feminizin adı altında kin gütmek için kullanırsan hiçnir erkek benşmsemez.
çok linç yedim feminizmi desteklediğim için. ama benim desteklediğim feminazilik bizim ülkedeki değil. ne erkek ne kadın üstün değil.. ikisi de birbirine denk anlayışındayım ben. sen gelip erkeklere ölüm, erkekle yatmam, kılımı kesmem vs vs diye avaz avaz bağırırsan ben de sana feminazi derim.

feminizmi erkeklerin tamamı, kadınların bir kısmı yanlış anlıyor. almanca ve fransızca dilleri gibi bazı dillerin üçüncü şahıs kadın fiillerinin çekim eklerini belirten feminen kelimesi ve fransızca'da da femme kelimesinin kadın olduğundan kafa karışıklığı yaşanabiliyor. feminizm kadın erkek eşitliğini savunan bir görüştür ve bunu kadın erkek herkesin bilmesi gerekir. kelime seçimine bakacak olursak da kadınların şimdiye kadar ve halen devam eden aşağıya çekilmeye çalışılma öyküsünden ötürü zaten erkek var kadın da olursa eşitlik sağlanır gözüyle tarafımca bu kelime gayet uygundur.

erkekler kadınlara merhamet etsin, kadınlar da erkekleri sevsin, bu mesele huzur içinde çözülsün.

bugün bu terimin karşılığı erkekler için, binlerce vahşileşmiş kadının toplanıp, erkek doğramak istemesi ve erkekleri yok etme hiyerarşişine dayalı bir eylem olduğu görünür.

fakat bu sistemin amacı ataerkil toplumu ortadan kaldırıp, kadın ve erkeğin hem cinsiyet hem de sınıfsal ayriminın ortadan kaldırılmasını sağlamaktır.

xvııı. yüzyılda fransa’da filozoflar ve kadın yazarlarca ortaya atılan ve savunulan, daha sonraki yüzyıllarda her toplumda yandaş bulan, kadının siyasal ve toplumsal haklar bakımından erkekle eşit olması gerektiğini öne süren ve bunu gerçekleştirmeye çalışan akımdır.
feminizm, bir teori olduğu gibi aynı zamanda da "hak eşitliği, insanlık şerefi ve kadınlara karar verme özgürlüğü" amaçlarıyla, politik bir harekettir. feminizm, kadınlara cinsiyet hiyerarşisi baskısının sona ermesi ve toplumsal cinsiyet tutumlarının aynı değerde olması için toplumun değişimini amaçlar.

türkiye yanlış anlaşılan bir kavram ,kezbanlar öğrensin doğrusunu

adı verilen başlık altında bile kadınlardan çok erkeklerin kadın hakları ve erkek-kadın eşitliği temelli bir teori/ideoloji hakkında konuşmalarının gösterdiği üzere kendisine çok fazla ihtiyaç duyduğumuz teori/ideoloji.

kısaca feminaziliktir. okul okumuş olsalar (eğitimli olsalar) da gizliden gizliye erkek düşmanlığı yaptıklarını kabul etmeseler de hal ve hareketleri, paylaşımları sıradan sabit kafalı kültürsüz bireyler olduğunu gösteriyor.

erkek düşmanlığını saklamaya kılıf olarak kullanılan akım.

cinsiyet eşitliğini savunur ancak kelime anlamı itibari ile "kadıncılık", "dişiliği savunan" gibi çağrışımlae yapıyor bende.

türkçeye (bkz: hatunculuk) olarak geçen latince kökenli kelime.

terf yani trans dışlayıcı ve erkek düşmanı olanlar dışındaki tüm feministler benim yoldaşımdır. ayrıca bir biseksüel erkek olarak ben de kuir feminizmi savunuyorum.

hukuki açıdan eşitlik ilkesinin köküne kibrit suyu dökebilecek bir ideolojidir. özellikle mecliste muhafazakar partilerde bile gizli bir şekilde alttan alta varlığını sürdürmektedir. örnek mi ? alın size örnek:

türk ceza kanunu 106. madde, 1. fıkra:
bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (ek cümle:12/5/2022-7406/6 md.) bu suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı dokuz aydan az olamaz. malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

buradaki kalın olarak belirttiğim şey 12.05.2022 tarihli 7406 sayılı kanun'la getirildi. burada kadın erkeği tehdit ettiğinde cezası farklı, erkek sırf erkek olması nedeniyle kadını tehdit ettiğinde cezası artıyor. peki kadın kadını tehdit ettiğinde aynı ceza artırımı uygulanabilecek mi? böyle bir hukuki garabete imza atabilen bir ideolojidir.

ayrıca ceza ve güvenlik tedbirlerinin infaz hakkında kanunun 110. maddesi 2. fıkrasında 1 yıllık hapis cezasının konutta infazı için erkekler için 65 yaş öngörülürken kadın için herhangi bir yaş şartı aranmamaktadır.

meme uçları dudaklarla vakumlanıp dille ile seri darbe manyağı yapılana kadar olandır.

kadının değerini insanlara göstermek adına yapılan haklı hak savunuculuğudur temelde ama asla kadın ile erkek eşittir düşüncesine katılmıyorum. hak anlamında evet eşitiz ama diğer yönlerden büsbütün farklıyız, farklı şekilde yaratıldık. ama bunları yok sayarak eşitliği adaletin önüne koyan bir zihniyet var. eşitten ziyade adil bir ülkeye ihtiyacımız var.

türkiye'de anlaşılmayan, anlaşılmadığı gibi karikatürize edilen yaklaşım. hatta temelinde yatan hak arayışını, eşitliği hiçe saymayı, ona küfretmeyi erdem sanan bir maganda sürüsü var. merkezinde politik bir duruş olan her yaklaşım gibi fraksiyonları vardır feminizmin de. feminazi diye kestirip atacak kadar yüzeyselseniz sizin bileceğiniz iş. bana kalırsa aptalca bu.

basitçe açıklamak gerekirse toplumdaki on bin yıla yayılmış erkek egemen toplumun değiştirilmesini savunan ideoloji diye özetleyebiliriz. bunu desteklemek, hak arayışına empati duygusuyla destek vermek türkiye'de ılıklık olarak görülüyor. alakası yok. on bin yıllık eğilimin kırılması için biraz radikal olmak, ofansif olmak gerekiyor. bu feminazi dediğiniz oluşumlar bu yüzden türüyorlar. lenin, bir şeyleri değiştirmek için sicim çubuğu ikiye bükmemiz gerek der. bu şu demektir; çok kökleşmiş bir eğilimi, olguyu değiştirmek istiyorsak ona karşı mümkün olan en radikal hareketi yapmalıyız ki uç noktadan normale, sağlıklı olana dönülebilsin. dolayısıyla sizin kalıplaşmış ahlaki değerlerinize saldırmaları çok doğal. sizin buna uyuz olmanız da çok doğal. farkında olmasanız da roma dönemindeki soylular gibi konumunuzu korumaya çalışıyorsunuz. onlar da köleler gibi haklarını aramak için aşırılıklar yapıyorlar. statükoculuk yapıyor ve bunu erdem sayıyorsunuz.

olaya sadece biraz vicdanla bakmak gerekiyor bazen. merak etmeyin kimse sizin erkekliğinizden kuşku duymaz kadınlar ezilmesin, erkekler kadar rahat bir şekilde toplumda boy gösterebilsinler derseniz. eşit yaratılmadık geyiğine ise hiç girmeyeceğim. o büsbütün salaklık zaten.

savunduğunu söyleyen birçok insan tarafından itibarsızlaşmış ideoloji. aslında güzel bişey de işte kimse bilmiyor.

feminizm günümüzde gerçek anlamını yitirmiş, gerçek amacından sapmış bir düşüncedir. kimse de bana bunun öyle olmadığını falan savunmasın, çünkü durum gayet ortada.

asıl birileri sırf kendilerine "feminist" etiketi takmadığı için kadın düşmanı veyahut cinsiyetçi ilan edilmemeli bence. aklı başında ve vicdanlı hiç kimse gidip kadınları baskılamak için çaba göstermez zaten.

ne zaman bir erkeğe çok kızsam koşa koşa gittiğim kalem.
erkek oldunuz da ne oldu?