281.
kalem ile mantı açtım. *
devamını gör...
282.
#2723990 sağlam ruh hastasısın ablacım seninle muhatap olanlara geçmiş olsun.

yazık biz erkeklere.
devamını gör...
283.
#2837414 abi kusura bakma ama senin durumda pek aşk a benzemiyor.
devamını gör...
284.
hiçbir şey. uzaktan izledim.

(bkz: dayanabilirsen dayan ali cabbar)
devamını gör...
285.
15 yil boyunca kimseyi sevmemek.
devamını gör...
286.
para biriktirdim ilk aşkım makbule için. daha ne yapayım.

ilkokul 3. sınıf. dün gibi hatırlıyorum. teneffüs zili çaldığı zaman açma ve fruko ısmarlayacaktım, sonra da açılacaktım sevdiceğime.

ben direkt açıldım. ağzımda açma varken benimle çıkar mısın dedim, cevap olarak bana şey dedi hayır sen ayı gibisin. sonra döndü arkasını koşarak gitti. lan nasıl üzüldüm anlatamam.

derse girmedim, okulun arka kapısının merdivenlerine oturdum. fruko içip dertleniyorum. artık hangi yeşilçam filmini izleyip triplere girdiysem bilmiyorum. fruko'nun asiti boğazımı yaktıkça ağlamaya çalıştım onu da beceremedim.

sonra öğretmen geldi. sen adam olmayacak mısın diyerekten kulağımdan tutup sınıfa götürdü.

yine olsa yine para biriktiririm. pişman değilim.

ah ulan makbule gece 01:52 ve sen yine aklıma geldin.
fruko getirin bana.
devamını gör...
287.
çorluya gitmiştim otobüsle 16 yaşındaydım
devamını gör...
288.
ilk aşkım değildi de * küçüktüm beşinci sınıf mı ne.
gümüş yüzük gibi bir şey almış süslü püslü.
hayır ben bunu kabul edemem deyip tüm ısrarlarını boşa çıkarmıştım. * elini de tutmamıştım. *
devamını gör...
289.
ablama zorla aldırdığım mp3 çalarımı müzik dinlesin diye ona vermiştim.
sonra ne mi oldu?
mp3 çalarımı bir daha görmedim. ben, mp3 çalarım nerede/ona ne oldu diye sormadım o da geri vermedi. ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi.
devamını gör...
290.
31. evet.
devamını gör...
291.
ilkokulda kantin sıramı verdim. dana ne yapabilirim. monami pastel boyam yok ki onu verseydim.
devamını gör...
292.
lisede abant gezisi düzenlenmişti. tabi o'nu takip ediyorum, geliyor mu gelmiyor mu diye.
geleceğini öğrendiğim an hemen ben de geziye dahil oldum.

tabi otobüste giderken arkasında oturan ben olmalıydım ve tabiki de öyle oldu. herkes kafasını arkaya dayayıp yatarken ben öne dayayıp saniye uyumamıştım.

neyse abant'a vardık. işte serbest vakit verdiler. o'nun yanındaki en yakın arkadaşı benim emrindeydi tabi*.
tembihledim, dedim ki " ben şuraya gideceğim, 5 dakika sonra da o'nunla beraber gelin.

gittim papatyaların bol olduğu bir yere ve özene özene içinde iki kişi dikilecek büyüklükte bir kalp yaptım çiçeklerden.

sonra o ve arkadaşı geldi. tam da istediğim yere. sonra arkadaşı çekildi geriye.
o dedi ki " nedir bunun anlamı? "
ben de dedim ki " bak gösteremiyorum sana kalbimi ama çiçeklerle bezendiğini bu beyaz papatyalarla, bu güzel yere yaptım. sen de şu an tam ortasındasın, tıpkı kalbimdeki gibi.

çok güzeldi be. aah ah.
devamını gör...
293.
08.20 otobüsüyle rahat rahat yetisebildiğim dersime 06.50 otobüsüyle gitmek.. bir de evime ulaşım için 5 farklı otobüs varken sırf onun evine yakın geçmiyor diye onun otobüsünü karda kışta beklemek. ergenlik başa bela. ergenlikte aşk daha fena..
devamını gör...
294.
yeşil gözlerine tutulmuştum. 1988 yılıydı, aslında o aşka beni alakasız bir arkadaşımın inandırması ve kızın beni sevdiğinde ısrar etmesi o yaşta ikna olmama yetmişti. ilkokul 4. sınıftan 5. sınıfa geçtiğimiz yaz, onu sevdiğime artık kalbimi inandırmıştım ve eylül ayını iple çekiyordum.

okul açıldı ve ben yakın markaja başladım. öğlenciydik ve son tenefüslerin birinde okulun bahçesindeki çeşmeye ağzını dayayıp su içtiğini gördüm. pusudaydım. çeşmeden uzaklaşmasını bekledim ve sonra kendimi bir anda su içtiği musluğun önünde buldum. sağa sola bir daha baktım ve ben de o musluğa ağzımı dayadım. sanki o güne kadar hiç su içmemişim gibi hissetmiştim. ve o su bi tatlı gelmişti ki sormayın.

5. sınıfın tamamı ona okul çıkışı notlar göndermekle geçti. notlarıma cevap vermiyordu ama bir yıl boyunca da beni uzaktan süzüyordu. sanki kalbini benim için alıştırma sürecini yaşıyordu. o yıl, dört mevsimi de onun aşkıyla yaşadım. hatun yeşil gözlüydü. güz mevsiminde üzerinde ince bir lacivert hırka olurdu. kışın yine lacivert bir palto. baharda renk renk hırkalar, yaza doğru kolu kısa okul gömleği.

5. sınıftan orta 1'e geçtiğimiz yaz onların mahallesine giderdim. evlerinin önünden geçerdim. mahallenin sokağını sulayan itfaiyenin arkasına çıkardım. ne zaman itfaiye aracının arkasında yol alsam aracın sesinden balkonlarına çıkıp beni görürdü. okullar açıldı, orta okul başladı, benim ona hislerimi bilen sınıftaki kızlar aramızı yapmaya çalıştılar. bu arada yakın bir arkadaşım da onu seviyordu. en son işler artık son raddeye geldi ve bir okul çıkışı ben ve arkadaşım kızdan cevap almaya çalışıyorduk. solda ben, ortada bizim kız, sağda arkadaşım. yürürken kızın dönüş yoluna doğru, bizim kız ikinizi de istemiyorum derken bana doğru dönüp sessizce seni seviyorum demişti.

ilişkimiz başladı ama platonik bir ilişkiydi. elini hiçbir zaman tutmaya cesaret edemedim. zaten birbirimize notlar gönderirdik ve öğleden sonraları telefonda konuşurduk. tabi bu ilişki flörtten çok uzaktı ve yıl sonunda iki aile de başka şehirlere taşınınca orada bitti. yıllar sonra 2012 yılında facebook'ta buluştuk. o evlenmişti, tabi çocukları vardı. bir iki kere telefonda sohbetimiz oldu ve yıllar önce olduğu gibi birbirimize seslerimizle ulaştık. notlarla da doğum günlerimizi kutladık. bu şekilde hasret giderdikten sonra kendi hayatlarımıza dönerek doğal olarak sessizliğe gömüldük.
devamını gör...
295.
hepsi grubunun bütün şarkılarını ezberlemiştim ve onun hangi grup üyesi olmak istediğini ve neden istediğini her gün saatlerce dinlerdim.

şimdi bakınca ne kadar masummuş lan her şey
devamını gör...
296.
ilk aşkım için ilkokulda, okul tahtasına soyadıyla dalga geçtiğim bir yazı yazmıştım. arkadaşlar, ben "seni seviyorum" demesem de olur yani görüyorsunuz.
sürekli kavga ederek uzaklaştırdım çocuğu kendimden. dikkatimi dağıtıyordu iyi oldu!
ha birde bu aşkın bana okul not ortalamasını yükseltmek gibi bir faydası oldu, çalışkan bir çocuktu çünkü.
devamını gör...
297.
dandik kolye almıştım.
devamını gör...
298.
otobüsün peşinden koşmuştum kendisi bursa'ya giderken. yaş 20. otobüs dediğim de, kayseri iğrenç kent turizm, gözde büyümesin. koşup bindim yolun ortasında sağa çekti adam. nefes nefese sarıldık. gevrek sesi teyzeler hep alkışladı. "everek sizi hihihi" dediler. everek dediler evet. ortam deliydi ama romantikti yine de.
onu çok sevdim ben. ciddi sevdim. aldattım. şimdi evli. 2 çocuk. canımdır hala. eniştem de aslanlar gibi astsubay. helal. seçimlerimiz temalı hollywood filmlerinde hala bu meseleyi düşünürüm ve ne olurdu acaba derim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"normal sözlük yazarlarının ilk aşkları için yaptıkları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim