sivas katliamı

2 temmuz 1993...
siyasal islamcıların yaptığı katliam!
unutmadımaklımda!



yangın yeri -zülfü livaneli

halen aynı cehalet ve caniliğin içinde yaşıyoruz. geçen onca senede değişen hiçbir şey yok. aynı güruh ellerindeki nefret ateşiyle fırsat kolluyor.

islamcı itlerin cuma namazı sonrasında camiden çıkıp tekbirlerle madımak oteli'ne doğru yürüyerek 37 masum cana kıydığı o kara ve kanlı tarihtir. güzel olan her şeye düşman olan bu dinci dümbüklerin elindeki kanı hiçbir abdest temizlemeyecek. işte gerçek islam. başta muhlis akarsu ve hasret gültekin olmak üzere sivas katliamı'nda ölenleri saygıyla ve sevgiyle anıyoruz. kalbin varsa türkü yakarsın yoksa insan
edit: sivas katliamı'nın olduğu gün temel karamollaoğlu; refah partisi'nden sivas belediye başkanı'ydı ve olayların fitili, bizim sivas adlı yerel bir gazetenin etrafında toplanan yobazların kışkırtmasıyla başlatmıştı. ayrıca, bu olayın baş sorumlusu olan cafer erçakmak denilen şerefsiz, 2011'de yargılamadan öldü. geçen yıl bu olayın sorumlularından birisi, cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan tarafından affedildi. unutma ve unutturma!..

unutmadım.

yakılmakla sönmeyiz, hesap soran yangın bir gün biz olacağız. 33 aydınımızın ruhları şad olsun.

otuz iki yıl önce de olduğu gibi bugün de yarın da bu karanlık bu çirkin bu insanlık onuruna yakışmayan zihniyetle mücadelemiz bitmeyecek.

hasret gültekin rüzgarın kanatlarında eserindeki selam yollananlardan olacağını hiç düşünmüş müdür acaba?

kavganın ateşlerinde yananlara selam olsun.

hâlâ insanlar inancı, kimliği, fikri nedeniyle hedefte. o günkü karanlık, bugün yöntemini değiştirerek aynı korkuyu yaymaya çalışıyor. kendi çıkarları için.
o gün, yalnızca insanlar değil; birlikte yaşama umudu, farklılıklarla yan yana durabilme iradesi de ateşe verildi.
insanın aydınlığı, karanlıktan hep güçlüdür.

anılarına saygıyla.
unutmadımaklımda.

sadece bir dini azınlığı değil aynı zamanda türkiye cumhuriyetinin laik ve demokratik kimliğini de hedef alan bir katliamdır. bakıyorum milleti diri diri yakmayı hala "ama öyle ama böyle, provoke ettiler" diye aklamaya çalışan kulamparalar var.

aziz nesin'in konuşmasından provoke olurlar, karikatürden provoke olurlar, başı açık kadından, durduğu yerde duran heykelden, sakalsız erkekten herhangi bir şeyden provoke olabilirler. provoke olunca tepkileri genellikle o kişiyi ve topluluğu linç etmek şeklinde ortaya çıkar. otuz yıl sonra hala utanmadan yedikleri oku savunurlar.

2 temmuz 1993'te madımak oteli'nde bir grup kendini bilmez haysiyetsizler tarafından yanarak öldürülen vatandaşlarımızın vefatının 32. yıl dönümü bugün.
en çok canımı acıtan da bu kadar korkunç felakete sebep olanların cezasız kalması. cayır cayır insan yaktılar ve yanlarına kar kaldı.
hayatını kaybedenlere allah'tan rahmet, yıllardır içi kan ağlayan sevdiklerine ve vicdanı olup içi acıyan vatandaşlarımıza sabır dilerim.

islamofaşizmin kınamaktan imtina ettiği katliam.

çok üzülüyorum. hala çok üzülüyorum. her 2 temmuz bir hüzün çöküyor üstüme. kendi kendime otururken gözlerim doluyor. nedensiz değil elbette. ama daha on yaşında çocuktum ben. televizyonda izlerken de ağlamıştım. nereden baksan 33 senedir her 2 temmuz'da gözlerim doluyor. o çocuk aklımla da öyleydi. belki ağlayarak söndürmeye çalışma romantizmi. bilemiyorum.

ne kadar yaşarım bilmiyorum ama ne kadar sürerse sürsün her 2 temmuz'da aynı şey olacak. hep üzgün olacağım. derman bendedir biliyorum, bir insanın ömrünü neye vermesi gerektiğini de biliyorum. ve biliyorum ki metin altıok'un öngördüğü gibi bir acıya kiracıyız.

sabah uyanır uyanmaz türküler yanmaz dinledim. çünkü türküler yanmaz. yakamadılar. yakamazlar.

daha önce de yazdım başlıkta. her sene yazacağım. her sene. hep aynı şekilde.

ingilizin yalan yanlış fiştiklediği tarikat üyelerinin, kendi ülkesinin yazarlarına saldırdığı ve yakarak öldürdüğü olaydır. bu gün de bu heriflerden bolca bulunur. akp sayesinde kimse ceza almamış, fiştikleyen ingilizciler korunmuştur.

unutmadımaklımda

ölenlere allah’tan rahmet diliyorum.

bu kıyımı yapan kişimsiler, umarım cehennemdekilerden ekmek dilenirler.

bu ülkenin aydınlarının yakılmaya çalışıldığı katliam girişimidir (katliam öyle olmaz biraz ww2 belgeseli izleyin katliam neymiş görün.)

yalnız çok değil 2 sene önce gene aynı sivas olayları faillerinden birinin olduğu ittifaka burada sallayanlar oy vermişti (millet ittifakı.) burada sövüp sayanların çoğu da muhtemelen bu ittifaka oy verdi. konusu açılmışken sormak istiyorum bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.

çok değil 32 sene geçmiş. hesap soracaklar için kolaylık olsun diye yazıyorum.
32 sene soramadığınız hesabı birileri failleri salarak çoktan kapattı; a benim şavalak kardeşim.
giden de gittiğiyle kaldı.
sen ise hala aynı mamülsün.
32 sene.
hesap soracakmış daha.
32 sene.
nah sorarsın!

hani dün karikatür yüzünden yürüyüş yapan dini terör örgütleri vardı ya, "ya laikler ölecek ya biz" falan diyorlardı; işte onları yetiştiren ataları, aynı zihniyetin 30 sene önceki icraatıdır sivas katliamı.

hoşgörü dini mensupları 1500 senedir kafa kesiyor, insan yakıyor, kendinden olmayanın yaşam hakkını elinden alıyor. asla evrilmeyecekler, değişmeyecekler, medenileşmeyecekler. dün de barbar katillerdi bugün de, yarın da aynı olacaklar. mesele bu ülke insanının bu gerçeği ne zaman görüp, akıllanıp, egitilip, önlem alacağı.

bunu zamanın dindarlarının yaptığına inanan varsa onun beynini silkeleyeler. nefret sahibi ol, kin sahibi ol da azıcık da akıl sahibi ol.

92 - 93 suikastlar ve komplolar yılıdır. müslümanlar böyle yapsa siz burada ağzınıza geleni sayabilir misiniz lan gundiler? üstelik 19 93 nira 2025 nira?

dış istikbarat destekli derin devlet operasyonudur.

benzeri neredeyse dün yaşanacak olan katliam. dinciler teröristlerden farksızdır ve milli güvenlik sorunudur. lemanı yada pkk'lıları zerre sevmem. ama dinci köpekler lemana atatürkçüleri öldürmek amacıyla saldırdılar. yani memlekette envai çeşit pislik dururken bu ülkenin has evlatlarını, kurucu, onu ayakta ve çağdaş dünyaya bağlı tutan zihniyetini düşman bellemişler. yukarıdan emir gelmesini bekliyorlar. eminim çevrenizde fark ettiğiniz yada etmediğiniz tüm dinciler emir geldiğinde mahallelerinde kimleri öldüreceklerini çoktan listelemişlerdir. yüzünüze gülüp selam verenler yarın kafanızı kesip çoluğunuza çocuğunuza tecavüz ederler. ve bunu yaparken tanrı güçlüdür, tanrı yücedir diye bağırırlar. cennetleri katliamcılar, tecavüzcüler, yolsuzlar ve hırsızlarla dolu olacak.

kitleleri galeyana getir, suçluları kendileri seçsin. kontrollü kaos, yıllardır var buralarda. yeter ki birkaç radikalin aklına karpuz kabuğu getirin. böyle şeyler buralarda pek önemsenmez, yakılmış-yıkılmış, geç abicim bu işleri. hutbeyi dinledin mi? sen anlat bakayım bi. yakışıklı olmayacaksın, günah böyle şeyler. kul hakkı, birbirini yeme, bana ne yani.

memleket, kendini münevver/aydın sanan 60’lılar, kadın-çocuk ele geçirmeyi ganimet zanneden ve nihayetinde biçare rejim değişikliği isteyen geri zekalılarla dolu. komünistinden, anarşistine kadar hemen hepsi. kimsenin derdi aydınlık değil, zıt görüşü egale etmek. yani iktisatçının derdi makro ekonomi değil, alacak-verecek hesabı.

çeşitli iftiralarla yok ezan okunurken dansöz oynattılar, yok aziz nesin dine küfretti gibi saçmasapan safsatalarla hala haklı gösterilmeye çalışılınıyor. kimin ezan okunurken dansöz oynatma potansiyeli olduğunu, kimin allah din kitap altında bakara makara diyip şişe şişe şarapları devirdiğini, kimin peygamberle dalga geçtiğini bildiğimizden artık yemiyoruz bunları. her türlü fuhuş, kumar, illegal işler bu düzende serbest olacak ama sen üç kuruş uğruna bu düzene, sisteme peçetecilik yapacaksın. gerçi bunu sorgulayacak beyin adamda ne arasın ki, hala sünni - şia davasına birbirlerini kesiyorlar, kazanan taraf siyonist ya da haçlı oluyor, buna bile kafası basmıyor.

katliamda ölenlerin ruhu şad olsun, huzur içinde uyusunlar. tekrarlarının yaşanmaması dileğiyle, malatya, gazi, çorum, maraş vb. katliamlar gibi.