terapi yerine geçebilecek şey

terapi niyetiyle kuafore gitmek basligindan sonra buraya “kuafore gitmek degildir” yazmak icin geldim. kuaforde surekli calisan fon ve sandalye insana terapi gibi gelmez.

onun yerine bir pahali terapi: spa.
pahali dedigime bakmayin, duzgun bir kuaforde kesime ve boyamaya verilen paranin hemen hemen aynisi cikiyor. vucud masaji, yuz masaji, manikur, pedikur ve biraz da yuzmek ve sauna derken insanin vucudu cok rahatlar. elinde telefon olmayacak, acik duran tv olmayacak, surekli birileriyle konusmak zorunda degilsin, sadece sessiz sakin, huzurlu bir ortamda kendine vakit ayirmis olacaksiniz.

orta masrafta bir terapi yontemi: kuvette yatmak.
kuveti doldurursunuz, kafaniza ozel yastik yerine bir havluyu rulo yaparsiniz, suya sevdiginiz bir tuz veya kopuk turunu alirsiniz ve yatarsiniz. etrafta mumlar, bir taburede sarap veya alkol icmiyorsaniz guzel bir cay. sessiz sakin 1 saat. yanina telefon, laptop veya kitap vs almak yok, oyalanacak hicbir sey olmadan vakit gecirmek.

fakirler icin terapi: dus alip, bornozla, kafamda havluyla, odanin isiklarini kapatip, bir mum yakmak, bir cay veya kahve demleyip, sessizce oturmak. yine ayni sekilde hic bir seye oyalanmamak lazim. sessizligi ve kendinizi dinlemeniz lazim.

yukaridaki saydiklarimin ozeti ve herhangi bir alternafini yapacaksaniz, bana gore en onemli sey: kendinle yalniz kalabilmek.

terapi yerine hiçbir şey geçemez sadece anlık modunuzu yükseltebilir,birkaç saat sonra eski halinize dönersiniz. gerçekten ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, bu tarz eylemleri gerçekleştirmek yerine terapiste gitmelisiniz.

yağmurlu bir havada, kulağınızda kulaklık, üzerinizde şapkalı yağmurluğunuz, denizi seyrederek ve ıslak çimlerin kokusuna karışan deniz kokusunu içinize çekerek yürümek. üzerine tanımam.

kedi almak. kedi alın

kedimi okşarken kahve içmek arkadan gelen taze çiçek kokusu.

bunalan bir insanın terapiye alternatif olarak aradığı yöntemlerdir.
sevdiğiniz biriyle güneşli bir havada sahil boyunca sohbet ederek yürüyüş yapmak gibi bir etkinlik bu listede sayılabilir kanımca.
ya da olmaz ama başınızı sevdiğiniz kişinin göğsüne yaslayıp tüm kaostan uzaklaşıp huzuru bulmak gibi.

gözlerinden yaş gelene kadar saçma sapan şeylere gülmek.

klişe ama okumaktır. tabii her elinize geçen kitabı değil. bu konuda yazılan bibliyoterapi işlevi gören kitapları okumak işe yarayabilir. örneğin iyi hissetmek okuyanlara antidepresan gibi oldukça somut bir etki yarattığı kanıtlanmış eserlerden biridir. ayrıca doğu felsefesi de benzer bir işlev görebilir ki meditasyonun beyin sağlığı üzerindeki faydalarını hepimiz bilmekteyiz.

denize bakmak, gökyüzüne bakmak, kuşlara bakmaktır.

portakal dilimleri ve viski.

kedi mırlaması benim için terapi yerine geçebilecek bir şeydir. hele ki kediş kucakta yatmayı ve sarılmayı seviyorsa bir başka güzel. senin onu severken çıkardığı o mır mır ses, terapi.

eğlenceli bir insanla uzun uzun sohbet etmek.

doğayla baş başa kalmak.

kitaplığın karşısına geçip, daha önce okunan kitapların işaretlenen kısımlarını okumaktır benim için. bir de sakin bir mekanda uzun süre görüşülmemiş, samimi bir arkadaşla edilen sonu gelmeyen sohbet.

enstruman çalmaktır.

bir şeyler çizmek. etkili ve keyifli bir terapidir. tecrübeyle sabittir.

ağlamak,yemek yapmak,müzik dinlemek,yürüyüşe çıkmak,telefonda sizi anlayabilceğini düşündüğünüz insanlarla konuşmak gibi genelde herkesin tercih ettiği şeyler ilk aklıma gelen ve en sık yaptıklarım.

yaz evladım. not al. kızımın saçını tarayıp toplamak. bitince de koklayarak öpmek.

terapi değil hayatta olma sebebim. hala yaşıyorsam bu yüzden.

saçımı başkasının taraması.

evden, yaşadığım şehirden uzaklaşmak, yolculuk halinde olmak.
böyle hallerde yaşadığım gerçek mi ben varmıyım, gerçekten o andamıyım emin olamadığım tuhaf bir ruh haline giriyorum ve bu ruh halini tuhaf olsa bile seviyorum sanırım, yani heralde, galiba, belkide.. *