101.
metronun boş olduğu bir öğle vakti seyahat ediyordum. bir durakta bir teyze bindi ama nasil mutlu nasil mutlu. gozum takildi teyzeye bende mutlu oldum kadini oyle mutlu gorunce .göz göze geldik. maşallah çok mutlusunuz daim olsun dedim .tesekkur etti aslinda mutlu olmamam lazim robot süpürge aldim eve geldim bozuk çıktı onu goturuyorum sansima guluyorum dedi. kisa bir sohbet ettik ama teyze nasil mutlu .
devamını gör...
102.
maekette alisveris yaptiktan sonra hem kol cantami hem aldigim ürünleri unutup çıkmam arkamdan kasiyerin yirtinircasina koşup beni uyarması..
devamını gör...
103.
bir bebekle aranda olan bağın sağladığı o minik anlar. bkz: ağlarken annesin kucağından sana gelmek istemesi .
devamını gör...
104.
birkaç saat önce başıma geldi, hala gülüyorum.

bu akşam saat 5 civarı arkadaşla okuldan çıktık, trene doğru gidiyoruz. telefonum elimdeydi, dıt dıt dıt diye bir ses geldi. bir baktım yıllardır* görüşmediğim ilkokul arkadaşım b'yi aramışım. bir daha baktım, görüntülü aramışım meğer. hemen mesaj attım b, çok özür dilerim telefon elimdeyken aramış, gülücük diye. neyse trenden indim eve yeni geldiydim, bir baktım arkadaş whatsapp'tan mesaj atmış içimdekibalina iyiki yanlışlıkla aramışsın kaç zamandır aklımdasın, ben de sana yazacaktım diye. tevafuk işte, o da benim kaç zamandır aklımdaydı* ama bugün yarın derken günler geçmiş. onunla konuştuk, o yüzden mutluyum.

işin garip yanı bugün okula gittiğimde canım çok sıkkındı, sebebini bilmediğim bir şekilde çok mutsuzdum. ayaklı negatif enerji topu gibiydim. inanır mısın sözlük, o arkadaşımla konuştuktan sonra o halimden eser kalmadı desem yalan söylemiş olmam kesinlikle.

sanki yağmurlar yağmış ve sonunda gökkuşağı çıkmış gibi. bunca sıkıntı, o gökkuşağı içinmiş gibi.

her daim aklımda ve kalbimde olduğun için teşekkür ederim arkadaşım, iyiki varsın *.
devamını gör...
105.
bugün için konuşacaksam, birden herkesin nickaltımda beni savunmaya başlaması ve benim yanımda olduklarını belirtmeleri. ben sizi hak edecek ne yaptım anlayamıyorum, hepiniz sağ olsun. iyi ki varsınız.
devamını gör...
106.
berbat geçen bir günün ardından, minibüsten inerken şöför abinin "kendine cici davran güzel kızım asılmasın yüzün" dediği andır.
devamını gör...
107.
16 yaşındayım. o zamanlar yurtta kalıyorum ailemden uzaktayım. çok da özlemişim annemi. telefonda kuzenimle konuşurken yurdun önündeki banka oturdum , dolmuşum sanırım ağlamaya başladım. artık hıçkırarak ağlamaya başlamıştım. o sırada omzuma bir el dokundu. yemekhanede aşçı olan teyzenin küçük kızı. en fazla 5 6 yaşlarında. bazen annesi katları temizlerdi, benim odama gelip boyama yapardı. neyse işte ileriden benim ağladığımı görmüş. bahçede yeni açan gelincikleri toplayıp getirmiş. bir tanesi buruş buruş eliyle açmış belli. bana sadece şunu söyleyip gitti " ağlaman kalbimi acıttı. bir daha ağlama olur mu? annem ben ağlayınca güzel kızlar hep gülümsemeli diyor. o yüzden sen de gülümse " o an ne diyeceğimi bilemedim. o gelincikler hâlâ bende. kurudular ama sanırım kalbimde hep canlı kalacaklar.
devamını gör...
108.
sokaktaki kedinin gelip bacağıma sürtünmesi. huzur verici.
devamını gör...
109.
birgün, düdüklü tencere patlıyor, annemin yüzünün yarısı fasulyenin kaynar suyu ile kapli, ablam oradan çığlık çığlığa yandım diye, ablama bakıyoruz gorunurde bir sey yok, ustunu cikartior, 1 tane fasulye tanesi sirtinin icine girmis, onu icin agliyor, annnem de gik yok.
devamını gör...
110.
bir çalıştayda bildiri sunuyordum. bildiriyi sunarken birden duraksadım, kafam yerinden gitti gibi hissettim. saniyelik göz kararmasından sonra mikrofonun açık olduğunu unutup "ne anlatıyordum lan ben" dedim. sunum yaptığım salondaki çalıştayı düzenleyen bölümün hocaları duydu ve gülümsediler. bozuntuya vermeden sunuma devam ettim. sunum bittikten sonra hocaların yüzüne bakamadım tabi...
devamını gör...
111.
sabah kalktım ve kotumu giydim. kemeri bağladım ve yüksek sesle dedim “bugün başıma bir iş gelecek ama ne?” aradan 1 dakika bile geçmedi kemerimi tutan şey kırıldı. aklıma gelen hep başıma gelir.
devamını gör...
112.
dersine ilk kez girdiğim sınıfta yoklama alıyorum. listeden isimleri okuyordum. başak ismindeki öğrencimin baş harfinde siliklik oluşmuş ve d harfi görünüyordu. baş harfi d olacak şekilde telaffuz etmeme ramak kala farkettim neyseki.
devamını gör...
113.
bu kız bana bakmaz demiştim baktıydı. üstüne aşık olduydu. hayır ben değil aşık olunmaya sevilmeye bile alışık değilim. napacamı bilemeyip gene berbat etmiştim.
devamını gör...
114.
birgün velim çocuğunu okuldan almaya gelmemişti. 15 dk sonra aradım. dedim gelmediniz. kadın müge anlı izliyom hocam pek heyecanlı reklam arası verecek şimdi hemen geliyom." dedi. gelince de hiç istifini bozmadan çocuğu apar topar alıp reklam arasında eve yetiştirmeye koştu.


başka birgün de başka bir velim çocuğunu almaya gelmeyince aradım. çocuğu almaya gelmediniz dedim. verdiği cevap; ay ben çocuğu unuttum, salihli'deyim şimdi. okul izmir'de bu arada.
devamını gör...
115.
lisedeyiz. zayıf bir çocuk vardı. baş aşağı şekilde bunu tuttuk. ayakları havada öylece bekliyordu garibim. sonra el birliğiyle bu çocuğu daha yükseğe, sınıfın doruklarına çıkardık. ayak izini sınıfın tavanına nakşediyorduk. sanki kaşe, mühür vurur gibi çocuğun ayak izi sınıfın tavanında yerini alıyordu. sonra bundan sıkıldık. akıllı tahtanın üstüne bu elemanı uzattık. öylece uzanıp poz veriyordu ki rehberlik öğretmeni geldi. çocuğu indirip doğruca disipline götürdü. bu da böyle bir anımdır.
devamını gör...
116.
sevdiğim sokak köpeğinin beni eve kadar kovalaması. ertesi sabah hiç birşey olmaamış gibi otoparka kadar benimle gelmesi akşamı tekrar kovalamaası.
devamını gör...
117.
yılların çürütmediği aşklar...
dedem ve babanneme selam olsun
devamını gör...
118.
125 tanımı okuyup kendi kendime deli deli gülmem annemin kapıyı birden açıp bana bakması 3 saniye bakışmamız
devamını gör...
119.
birden aklımıza bir şarkı geldi. kırk yıl düşünsek aklımıza gelmezdi bu şarkı. sonra dedik ki neden dinlemeyelim ? arabadayiz tabi o an. sarki da sevemedim kara gözlüm şarkısı. youtubedan sevemedim kara gözlüm şarkısını açtık gidiyoruz. az ileri de ışıklar da durduk. ayni şarkı hemen yanimiz da duran arabada da çalıyor. yanımızda duran aracın içindekilerle kısa süreli bakıştık. tesadüfün bu kadarı dedik kendi aramızda. nedense çok güldük o an. sonra korna çalarak selamlastık tabii müzikdaşlarımizla. onlar sağ biz selametle yolumuza devam ettik.
devamını gör...
120.
birkaç yıl önce çalıştığım bir kafede (o zamanlar saçım çok kısa ve şapka takıyorum) bir müşteri bana ben başka yere bakarken "bakar mısın yakışıklı" şeklinde seslendi. kendimi böyle hissettim demek ki dönüp "buyrun efendim" dedim. benim dönmemle birlikte kahkaha atmaları bir oldu ve söyleyecekleri şeyi unuttular bir an için. benim çok sevdiğim bir anı oldu. çok da komik buluyorum ve ben de o anda tebessüm etmekten kendimi alamamıştım doğrusu.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların başından geçen tebessüm ettiren olaylar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim