121.
günlerden bir gün genital bölgemde bir kaşıntı başladı. bende sebebini anlayamadım araştırdım, soruşturdum. elimde iki seçenek vardı. birincisi cinsel ilişkiden bulaşan mantar, ikincisi ise banyodan sonra tam kurunmamanın yol açtığı mantar. doktora biraz utandığım için gitmedim ve çözüme evdeki imkanlarla devam etme kararı aldım. ilişkiden sonra hemen banyo yaptığım için bu olamaz diye düşünüp, banyodan çıkar çıkmaz sağlam kurunmaya başladım. aradan bir hafta geçmesine rağmen herhangi bir değişim yoktu, hatta gelen kaşıntı aynı bir uyuz gibi genital bölgemi kaşımaya sebep veriyordu.

bana bu mantarları öldürecek birşey lazımdı doğal olucak böyle diyip aldım sirkeyi şapadanak döktüm malum bölgeye. başta bi 5 saniye sessizlik oldu, ben ve malum organ göz göze geldik. yanıyorum abi diye bağırmasıyla alev alev içten sızlamaya başladı. böyle sanki içten çakmak çakmışlar alev almış gibi bir his. o an telaşla elimle yelledim yok etki etmiyor. yıkamak istemiyorum çünkü eğer yakıyorsa, demek ki mikroplar ölüyor kafasındayım. o acıya bir şekilde dayanmam lazım derken vantilatörü gördüm ve bu beni rahatlatır diyip bastım tuşuna. şimdi vantilatörün önündeki demir kafes kırıldığı için, pervaneleri açıkta dönüyor. vantilatörün karşısına prens erkan gibi aynı şu şekil geçtim.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

sonra o dönen pervaneye fazla yaklaşınca bir vurdu benimkine allah allah. bir yanda ben ağlıyorum, öteki yanda benimki ağlıyor. abi diyor başımıza ne işler açtın. kendimi yatağa atıyorum zaten pervaneden yediği şamarla şoka uğramış olan benimki, sirkenin acısını unutmuş. bense cenin pozisyonunda, sirke kokusuyla kıvrılmış acının geçmesini bekliyorum. bu arada gerçekten sorunum çözüldü, biraz canımız yandı ama o kadarda olsun canım.
devamını gör...
122.
sevdiğimi adamı seyrederken geçen saniyeler. bazen dalıyor bir şeylere, ona bakınca içimde çiçekler açıyor gibi oluyor.
devamını gör...
123.
arkadaşlarla ilk dışarda içme deneyiminde kendini bir bar tuvaletinde gözleri çıkarcasına ağlarken bulan claudemon, mide bulantısının getirdiği rezil duyguyla boğuşurken naif bir kız sesi duyar:
-iyi misiniz? bir şeye ihtiyacınız var mı?
bana sebepsiz yere kibar davranan yabancı, seni seviyorum.
devamını gör...
124.
lise de bir arkadaşım vardı asosyal biriydi bazı sorunları vardı okulda da birkaç kez kriz geçirmişti çok yakın değildim kendisiyle ama bir yaz sabahı erkenden beni aramıştı ben ne olduğunu anlayamadan yine krizlerden birini yaşayacağını ve onu tek sakinleştirecek kişinin ben olduğumu aklına direkt benim geldiğimi söylemişti, ne zaman aklıma gelse buruk bir tebessüm ederim birinin aklına zor anında yardımcı olarak gelmek garip hissettiriyor.
devamını gör...
125.
sevdiğim çocuğa kayalıklarda çiğ köfteden dürüm sarmıştım,yemiştik güzelcene.sonrasında da dona dona mudanya sahilinin çevresinde dolaşmıştık.ellerini alıp üşümesin diye cebime koymuştum.düşündükçe içim sıcacık oluyor ve suratımda garip bir gülümseme oluşuyor.
devamını gör...
126.
uzun şu an üşendim yazmaya. bunu okuyan olursa hatırlatsın da yazayım buraya.
devamını gör...
127.
ara sıra internet ortamlarında tartıştığım kişiler şov yapıp adres, telefon istediği zaman hiç geri durmazdım. sinirlendiğimde gözüm bir şeyi görmüyor ve aptalca şeyler yapabiliyorum. telefon numarası vermek en büyük aptallığım olmuştu, siz siz olun telefon numaranızı vermeyin abicim.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
128.
daha geçen gün başıma gelmiş olaydır.büyük islam merkezi'nden elimde elit poşetimle çıkıyorum bir kadın tuttu kolumdan "kız sen ne güzelsin şu gözlere bak maşallah,bakayım ayyy maşallah bak ama maşallah dedim nazarım değmez korkma"dedi.ben korkuyla karışık bir tedirgin gülümsemeyle teşekkür ederim dedim."belli buralardan değilsin kocan pek şanslı maşşşşaallah"deyip uzaklaştı.hayır hayır yanlış anlaşılmasın ben eşofman giyip bedenimden iki beden büyük tişörtler giyen bir tipim.sanmayın ki güzelim.nasıl oldu abla benden etkilendi hala anlayamadım.
devamını gör...
129.
daha önce bir başka başlıkta yazmıştım sanırım ama buraya da yazayım. ne zaman hatırlasam gülümserim çünkü.

balıkesir'e gitmiştik babamla yıllar önce. babamın işi çıktı, bursa'ya gitmek zorunda kaldı. bana da o günü tek başıma geçirmek düştü. 20'li yaşlarda falandım galiba, tam hatırlamıyorum.

kahvaltıyı ettik, babam gitti. ben de plaja gittim. kitabımı aldım oturdum. o tarafların havasını bilenler vardır; bulutlanınca buz kesebilirsiniz. hele bir de rüzgâr varsa felaket! o gün de hava aynen bu şekildeydi.

güneş açınca bildiğimiz yaz havası; cayır sıcak. güneş 5 dakika kaybolunca ben üşüyorum ama ilginç bir şekilde *

karşımda bir grup genç erkek. fark ediyorum baktıklarını ama o tarafa pek dönmemeye çalışıyorum karşılık verdiğim düşünülmesin diye. bu arada şöyle komik sahneler yaşanıyor ama; güneş açıp ben sıcaklayınca denize giriyorum. bunlar da benim peşimden denize... o ara bulutlanıyor hava, üşüyüp çıkıyorum. bunlar da peşimden... bu olay 1 oldu, 2 oldu, 3, 4 falan derken bir ara yine girdim. tam çıkacakken "son bir kez daha dalayım da saçları düzeltip öyle çıkayım" diye düşündüm. daldım. çıktığım an aramızda birkaç santimetre kalmış şekilde bunların "lideri"ni gördüm. burun buruna geldik yani. hafif gülerek "bir dahasına bu kadar çabuk çıkacaksan söyle de boşuna girip üşümeyelim" dedi. o an ters ters bakıp çıkmıştım ama sonra arkamı dönüp kendi kendime güldüm epey.

bak yine güldürdü yıllar sonra. * açık açık söyleme cesaretine de hayran kalmadım değil şimdi.
devamını gör...
130.
bazen de dumur olmaya bağlı olarak tebessüm ettiren olaylardır. swh

bugün hastanedeki içecek otomatına 3 tl'lik kakaolu süt için 10 tl attım. sütü aldım almasına da, otomatın verdiği para üstü 8 tl... hayatımda ilk defa para üstünü fazla veren bir otomata denk geldim sgdhcjhkvjvkvjcjbkd. ben de ne yapacağımı şaşırdığım için parayı geri iade edebilmek amacıyla arkadaşa soda aldım alüminyum. zaten arkadaşın da 6-7 tl'sini yutmuş şerefsiz. neyse ufaktan ödemiş olduk sanırsam kjkgjffhhchg.
devamını gör...
131.
üniversiteye yeni gelmişken sevdiğimiz grubu barda dinleyip ortalığı dağıldıktan sonra grubu takip etmek adına gece kulübüne gitmek istiyorduk. neyse ki grup performansını bitirdikten sonra hayvan gibi tüm şarkılara eşlik ettiğimiz için bizim masaya geldi. gelicek misiniz diğer mekana diye sordular. biz de durumu anlattık. baş gitarist bey klübe girerken izci selami vermemizi herhangi bir sorun olmadan direk içeri gidebileceğimizi anlattı. kafalarımız dioniysos'a ruhunu teslim eden yunanlılar gibi olduğundan bizimle dalga geçildiğini anlamadık. klubün girişindeki cam yarması beyefendiye turist ömer selami vererek mekana girdik direk. asıl garip olan cam yarması beyefendi kahkahalar atarak geçmemize izin verdi. 2 bira içip keyfimize baktık. ne zaman hatırlasak turist ömer'e minnet eyleriz.
devamını gör...
132.
sürekli gittiğim, kitap konseptli bir kafe var. oradaki güvenlikle de sohbet etmeye başladık. hes kodu okutman gerek girmek için. en son sen artık ailedensin, istediğin gibi gir çık dedi, dedim arkadan biri gelir abi sana laf yapar falan, ben de ona gerekli cevabı veririm, düşündüğün için teşekkür ederim merak etme sen dedi :).
devamını gör...
133.
benim için trajikomik olaydır.

babam yıllar önce geceleri rahatsızlanıyordu. panikatak gibi ölüm korkusu tarzında. kalp krizi geçiriyorum diyor ambulans çağırıyoruz. evdeki tetkiklerde sorun görünmüyor felan.
annem şehir dışında. babam gece yine rahatsızlanıyor. saat 3-4 sularında beni kaldırmış "oğlum hastaneye gidiyorum ben rahatsızlandım" diyerek. çağırmıyorum ama ima ediyorum lafıdır ya beni götür demenin. benim cevap "tamam baba görüşürüz" olmuş. gram hatırlamıyorum. yıllarca her ortamda lafını yedim kendisinin.
devamını gör...
134.
bir çocuk papatyalarla gelmişti bana. papatyadan çok bakışlarına baktım. vereceğim tepkiyi merak ediyor, çocuk gibi heyecanlı bakışlarıyla benden birşey bekliyordu. o çocuğu çok özledim.
devamını gör...
135.
çok sıkı pazarlık yapıp 10 liralık malzemeyi 1 liraya aldım çocuktan. sonrada 10 lira bahşiş verdim. ara ara çocuk görünce uğraşır ve severim. onların gülümsemesiden alınan keyf paha biçilemez...
devamını gör...
136.
kağıt toplayan 2 cingan bebesini para karşılığı dövüştürdüm. ikisi de birbirini ciddi anlamda yedi. kazanana parayı verdim ama onlar bölüşmeyi tercih ettiler. o an çok duygulandım.
devamını gör...
137.
bir süredir hevesle işaret dili eğitimi alıyorum. ve hep bir işitme engelli ile karşılaşmak istemiştim bu süre zarfı içinde. az önce bir işitme engelli kardeşimiz geldi yanıma, broşür dağıtıyormuş cüzi bir ücret karşılığında. onunla bildiğim kadar konuştum ve birbirimize teşekkür edip, gülüp, vedalaştık. sonunda işe yaradımmm! çok mutlu oldum şu annn!
devamını gör...
138.
bu sabah arkadaşım bakkaldan içeriye girmeye çalışırken hergün kapının önünde oturan köpeğe "pardon geçebilir miyim? çekilebilir misin pardon?"
diye riacada bulunduktan ve köpek gerçekten çekildekten sonra bir de köpeğe teşekkür etmesini izlemek güne bir tebessümle başlamamın sebebi oldu.
devamını gör...
139.
yazar olarak basimdan gecen degil ama sanirim birinin hayatinda derin izler birakan kisilerin basinda gelmekteyim, maalesef.

lise 2 #1773063 bitmis son seneye girmeden evvel rahat bir yaz tatili malum universite sinavina giricez ve. kisacasi son rahat yaz tatilimiz. bokunu cikartmaya ant ictik. bir yazlik site dusunun mustakil 35 eve sahip, site ortasinda buyuklu kucuklu 2 yuzme havuzu ve etrafinda yas gruplarina gore takilan insanlar. iste benim de icinde bulundugum yas grubu ise 9-10 kisi. her grubun bir mali olur ya, bizde de mal "o" idi. simdi ki aklimla o kisiye mal demiyorum elbette ama o zaman bu sekilde dusunurduk kendisi icin asiri uc ve abarti tepkilerinden dolayi.

o gun hava gercekten cok sicak, izmir sicagi bilen bilir, ankara sogunun tersidir. havuz falan hakgetire. dedik ki bisey yapmamiz lazim, malum daha aramiza katilmamisti. dedim cin cagiralim, cin gelmis gibi yapalim, malumda inansin altina sicsin sonrada isler boka sarmadan aciklar ve durumu toparlariz. o grup biraraya geldiginde maalesef islerin boka sarmama durumu soz konusu olmadi hicbir zaman. simdi yine yillar sonra biraraya gelsek garanti bisiler boka saricak.

o gun bizim ev bos, babam izmirde is icin, annemi de almis aksam gelicekler, ortam her seye musait. malum sahis geldi kahve fincanlari kagitlar cin cagirma seansi basladi, biran aklima esti ben ust kata ciktim ( tamamen plansiz oldu) ve ustume beyaz carsaf cektim. ruhu sad olsun unlu bir sarkicimizin ruhunu cagiriyoruz sozde. asagida piclerden biri xx sahsinin ruhu eve geldiyse 3 kere ses cikarsin deyince, dayanamadim ayaklarimi merdivenlere vura vura bir kac basamak asagi indim. ama hala ortaliklarda gozukmuyorum, o esnada iclerinden birisine sms attim, "asagi inince beni gordugunuzu belli etmeyin, ben yokmusum gibi davranin". kisacasi sadece "mal" beni gordugunu sansin dedim. geri mesaj gelmedi, cagri atti arkadas, cimri pic.

neyse 5 dakika sonra asagiya indim herkesin yuzune kadar yaklasip kafami saliyorum herkes yokmusum gibi davraniyor, fakat mal arkadasimiz aglamaya basladi, kacmaya calisirken millet hop ne oluyor ruhu gondermeden gidemezsin otur diyerekten kacisini engelledi. mal ise ruh burda gormuyor musunuz dediginde ise asil darbeyi ne ruhu kizim sacmalama ortalikta kimse yok kendine gel denilince aldi. aglama sesine yonelip uzerine dogru yoneldigimde korkudan bayildi, gercekten bayildi. o sira kendisine getirmeye calistik ve yedigimiz boku kendisine aciklayamadik, cunku sicmistik bir kere, susmak en iyisi olucak ve sadece ruh, cin cagirdik ve mal sahis sadece korktu denilicekti ailelere. cunku konunun ailelere gidecegi cok belliydi. neyse malimiz kendine geldi, bazilarimiz ruhu gorur gibi olduk ama tam net degildi falan diyerek kivirdi, bazilarimiz gormedik dedi ve sonunda yedi.

aksam oldu tekrar havuz basinda toplandik. sitede bir adet telefon klubesi var disaridan aranilan tiplerden. bir arkadasa dedim ki ( mal henuz yanimiza gelmemisti), mal geldiginde cep telinden telefon klubesini arasan, mali aradigini soylesen, mal telefona geldiginde, o sarkicinin ruhu oldugunu soylesen ve suan arkasindaki evin balkonunda oldugunu soylesen, bunu yapsak nasil olur dedigimde gozleri parladi ve yapalim dedi. ilerleyen dakikalarda malimiz bize dogru gelirken ben eve gectim, hatta bana o eve gitme tek basina annenler gelene kadar, git bizim eve tuvaletini yap dedi. ( burasi bana hala cok koymakta, uzucu), neyse dinlemedim tabii. 30 dakika sonra telefon klubesini aranir, mal istenir telefona, mal telefonu eline alir, arkasina bakmakta gucluk cektigini dun gibi hatirlarim, arkasina doner ve ben yine beyaz carsafin altinda ellerimi havaya kaldirir 2 saniye boyunca kafami sallamamla beraber bu sefer yine bayilir ve maalesef hastanelik olur arkadasimiz.

senden o zaman da binlerce kez ozur dilemistim, simdi yine denk gelsem yuzune bakamam ama yine ozur dilerim. arkadasimiz bayilip dusmenin etkisiyle 1 hafta hastanelik oldu akabinde sinir ve ruh sagliginda bozulmalar oldugundan dolayi uzun sure psikolojik destek almak zorunda kaldi o yasta. ailesi hakli olarak ailelerimize dava acti, konu baya boka sardi.

o gun, o 6 saatlik zaman diliminde belki de bir insanin hayatinda kalici izler biraktik, picliginde bir siniri bir duraklama ani olmali ama ergenken bu ince ayrintilari yakalamak gercekten cok zor.
yine de ozur dilerim arkadasim, o zaman gulup eglenmistik ama ne zaman o gunu hatirlasam vicdan azabi yasarim, emin diger arkadaslarimizda yasiyordur bu pismanligi.
devamını gör...
140.
bu gün parkta bir çocuk yanıma gelip "oğuzhan geldi." dedi. "oğuzhan kim?" diye sorunca omuz silkti ve dudağını büktü bilmiyorum der gibi. çocuğa bakakaldım önümden usulca geçti.

tuhaf bir anı.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların başından geçen tebessüm ettiren olaylar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim