yazarların bugüne kadar hissettiği en büyük fiziksel acı
regl sancısı... yaşayanlar bilir ki acıdan koltukları tırmalayacak, duvarları yumruklayacak kıvama gelirsiniz. ve en kötüsü de şu ki bunu neredeyse her ay yaşarsınız...
devamını gör...
ıslak mendil
paketin içinden asla tek başına çıkmayan mendil. mutlaka yanındaki 2-3 arkadaşıyla beraber gelir. bırakmam da bırakmam, illa benimle gelecekler, der. fakat arkadaşları paketin içine geri tıkıldığında ve hazin sonu geldiğinde, çöp kutusunun derinliklerinde tek başınadır.
devamını gör...
kızların espri yapmayı becerememesi
evet, koskoca dünyada espri yapabilen tek kadın yok. erkekler espriden geçilmiyor tam bir kahkaha şöleni. mesela 31 sayısını gördüğünde veya duyduğunda gülen var, ne espri ama.
devamını gör...
ruh halini bir duvar yazısıyla anlat
sevdik de ne oldu efes bizden zengin oldu.
yazarken utandığım tanım.
yazarken utandığım tanım.
devamını gör...
türkoloji
geçmişte yaşamış ve bugün yaşamakta olan türklerin dilini, folklorünü araştıran bir bilim dalı. tahmin edilebileceği üzere batı'da, fransa'da, 1795 yılında doğmuştur. oradan rusya ve macaristan'a geçiyor ve bu iki ülke çok uzun dönem türkolojinin başkenti oluyor. türkolojinin türkiye'deki serüveni de atatürk döneminde türk dili tetkik cemiyeti ve türk tarih tetkik cemiyeti'nin kurulmasıyla başlamıştır. osmanlı'da ahmet vefik paşa, ali suavi gibi tanzimat aydınlarının hatta ve hatta kaşgarlı mahmut'un da türklük üzerine çalışmaları olmuş ama bunlar modern anlamda türkoloji örneği sayılmamaktadır.
günümüzde elli yedi ülkede türkoloji enstitüleri mevcuttur. türkiye ne yazık ki istenilen seviyede değildir ve tarihimizi yabancılardan öğrenmek gibi gülünç bir durumun içerisindeyiz.
günümüzde elli yedi ülkede türkoloji enstitüleri mevcuttur. türkiye ne yazık ki istenilen seviyede değildir ve tarihimizi yabancılardan öğrenmek gibi gülünç bir durumun içerisindeyiz.
devamını gör...
siz öğrenci misiniz yoksa terörist mi
aaa ama terörist demek sizce de biraz banel kaçmadı mı? mesela ben şahsen bana terörist denince hiç gocunmuyorum. bi tık yalama oldu sanki, malum, ülkede normal vatandaştan çok terörist var.
yok mu şöyle gücümüze gidecek, içimize burulacağımız bi şey?
yok mu şöyle gücümüze gidecek, içimize burulacağımız bi şey?
devamını gör...
devotee (yazar)
tanımlarını beğendiğim ve müziğe ilgili olduğunu düşündüğüm yazar arkadaşımız.
takipteyiz efendim, nice güzel tanımlara...
takipteyiz efendim, nice güzel tanımlara...
devamını gör...
yüksek lisans
uzaktan eğitim süresinde keyifli olsa da ödevlerin birden birikmesi ve iletişim sıkıntıları yüzünden ara ara sorunlar yaşasam da iyi ki başlamışım diyorum. özellikle yaşı genç arkadaşlara çok geç kalmadan tavsiye ederim. hele ki şu an herkesin lisans mezunu olması ile birlikte yüksek lisans yapmak şart olmuştur.
ne işe yarayacak diye düşünüyorsanız düşünmeyin. kimin bedavaya ders geçtiği, (ç)alıntı yazılar paylaştığının önemi yok. herkes kendisinden sorumlu.
ne işe yarayacak diye düşünüyorsanız düşünmeyin. kimin bedavaya ders geçtiği, (ç)alıntı yazılar paylaştığının önemi yok. herkes kendisinden sorumlu.
devamını gör...
tıp fakültesinde okumak
tıp okuyorum dediğinde ardından gelen "hangisi?" sorusuyla uzmanlaşacağın bölümü tus'a girdikten sonra seçeceğini anlatmak. bir de "ilk hastan ben olucam" diyen akrabalar.
devamını gör...
nuh tepesi
an itibariyle bitirdiğim, baş rollerinde haluk bilginer ve ali atay olan cenk ertürk filmidir. film bir baba-oğul çatışmasını, oldukça yoğun psikolojik tahlillerle ve en önemlisi mükemmel oyunculukla nasıl yansıtabilirsiniz sorusunun cevabı adeta. filmi izlerken nuri bilge ceylan sinemasından esinlendiğini anlamamak elde değil. sinematografi kesinlikle mükemmel. filmde tek sorun geçiş sahnelerini gereksiz uzun tutmalarıydı. onun dışında gerek oyunculuk gerek diyaloglar gayet yerindeydi.
ali atay'ın oyunculuğuna gerçekten bayılıyorum, filmde de çok iyi iş çıkarmış.
haluk bilginer için çok basic bir rol olmuş zaten zorlandığı bir sahne bile olmamıştır eminim.
hande doğandemir senden olmayacak çok üzgünüm. oynadığın hiçbir karakterin içindeymişsin hissi alamıyorum. sanki içeride başka dışarıda başka iki karakter var gibi, garip...
ayrıca çok sağlam sahneler vardı filmde. mesela başlarda henüz babasıyla yüzleşmeden önce ali atay arabayı sürerken babası arabanın ön kapısı açılmadığı için arkada oturmak zorunda kalıyor ve uzun bir süre böyle devam ediyor. ilerleyen süreçte ali atay babasıyla yüzleşip, onu anlamaya affetmeye çalıştığı dönemlerde bir sahnede arabayı babası sürüyor. ali atay ise arka koltuktan ön koltuğa geçerek babasının yanında oluyor. burada 2 husus var ilk başta babasının arka koltukta olması ali atay için babasının geçmişi temsil ettiğini ifade ediyor, çok güzel bir ayrıntı. 2. ise babası yaşlılıktan veya geçmişinin savunulacak bir tarafı olmadığından ön koltuğa geçemiyor. ali atay ise babasını affetmenin rahatlığıyla bir çırpıda ön koltuğa geçiveriyor çünkü geçmişinden sıyrılarak babasıyla şu ana dönüyor. bunlar benim yorumlarım tabiki ama film geneline bakarsak bu tarz mesajların birden fazla olduğunu anlayabiliriz.
ali atay'ın oyunculuğuna gerçekten bayılıyorum, filmde de çok iyi iş çıkarmış.
haluk bilginer için çok basic bir rol olmuş zaten zorlandığı bir sahne bile olmamıştır eminim.
hande doğandemir senden olmayacak çok üzgünüm. oynadığın hiçbir karakterin içindeymişsin hissi alamıyorum. sanki içeride başka dışarıda başka iki karakter var gibi, garip...
ayrıca çok sağlam sahneler vardı filmde. mesela başlarda henüz babasıyla yüzleşmeden önce ali atay arabayı sürerken babası arabanın ön kapısı açılmadığı için arkada oturmak zorunda kalıyor ve uzun bir süre böyle devam ediyor. ilerleyen süreçte ali atay babasıyla yüzleşip, onu anlamaya affetmeye çalıştığı dönemlerde bir sahnede arabayı babası sürüyor. ali atay ise arka koltuktan ön koltuğa geçerek babasının yanında oluyor. burada 2 husus var ilk başta babasının arka koltukta olması ali atay için babasının geçmişi temsil ettiğini ifade ediyor, çok güzel bir ayrıntı. 2. ise babası yaşlılıktan veya geçmişinin savunulacak bir tarafı olmadığından ön koltuğa geçemiyor. ali atay ise babasını affetmenin rahatlığıyla bir çırpıda ön koltuğa geçiveriyor çünkü geçmişinden sıyrılarak babasıyla şu ana dönüyor. bunlar benim yorumlarım tabiki ama film geneline bakarsak bu tarz mesajların birden fazla olduğunu anlayabiliriz.
devamını gör...
gençlerin hobi sahibi olmayışı
otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğu olmak ne benim suçumdur, ne de diğer genç sayılan arkadaşlarımın.
19 yaşında olup hem ninja warrior'a katılan, hem çalışan, hem de okuyan gence benzemediğimiz için özür dileriz.
19 yaşında olup hem ninja warrior'a katılan, hem çalışan, hem de okuyan gence benzemediğimiz için özür dileriz.
devamını gör...
bir ömer hayyam rubaisi bırak
sen sofosun, hep dinden dem vurursun,
bana da sapık, dinsiz der durursun
peki ben ne görünüyorsam o'yum
ya sen ne görünüyorsan o musun?
bana da sapık, dinsiz der durursun
peki ben ne görünüyorsam o'yum
ya sen ne görünüyorsan o musun?
devamını gör...
vücudun gösterdiği tuhaf tepkiler
üzülünce burnum kanıyor.
hani ağlayamayacak kadar çok üzülür ya insan, öyle zamanlarda burnum kanar.
abimde de var aynı saçmalık.
hani ağlayamayacak kadar çok üzülür ya insan, öyle zamanlarda burnum kanar.
abimde de var aynı saçmalık.
devamını gör...
yalnızlığın en iyi tanımı
yalnızlığı soruyorlar; yalnızlık bir ovanın düz oluşu gibi bir şey.
(bkz: cemal süreya)
(bkz: cemal süreya)
devamını gör...
(tematik)
solon yasaları
(bkz: yunan yasaları)ndan biridir.
bu yasa ile soyluların ayrıcalıklarına son verilmiş ve (bkz: doğuştan kölelik) kaldırılmıştır.
bu yasa ile soyluların ayrıcalıklarına son verilmiş ve (bkz: doğuştan kölelik) kaldırılmıştır.
devamını gör...
yigeo
kafa sözlük ile ilişkisine son verilmiş olan yazarımsı.
devamını gör...
snowboard
dağdasın şimdi kar yağmış mis gibi, her yer bembeyaz,
ufuk çizgisi gözükmez,
hafif rüzgar olsun biraz da ama hafif,
kulaklıkların takılı, playlist'in o biçim,
şuraya biyere de cebinden çıkardığın jagermeister 'ı koyalım,
yıl boyunca hayvan gibi mesaiden mesaiye koşmuşsun ve artık dağdasın,
hak etmişsin yani,
huzurun fenafillahındasın,
sonra dağın tepesinden snowboard 'unla sen, yani siz, ikiniz, artık bir bütün oldunuz,
usul usul bırakırsın kendini vadiye...
işte snowboarding yapmanı sağlayan, dünyada ki en muhteşem alet.
ufuk çizgisi gözükmez,
hafif rüzgar olsun biraz da ama hafif,
kulaklıkların takılı, playlist'in o biçim,
şuraya biyere de cebinden çıkardığın jagermeister 'ı koyalım,
yıl boyunca hayvan gibi mesaiden mesaiye koşmuşsun ve artık dağdasın,
hak etmişsin yani,
huzurun fenafillahındasın,
sonra dağın tepesinden snowboard 'unla sen, yani siz, ikiniz, artık bir bütün oldunuz,
usul usul bırakırsın kendini vadiye...
işte snowboarding yapmanı sağlayan, dünyada ki en muhteşem alet.
devamını gör...