bazen karşılaştığım ve hemen takip ettiğim yazardır.
devamını gör...

ne kadar ikiyüzlü olduğumuzu gösteren adam olarak kaldı hep aklımda.

varoş mahallesinden bi genç korkunç ucuz bir müzik eşliğinde son anlarını seyircilerine izletti ve kendini öldürdü. toplanıp doğal seçilim dediler. bir pislikten kurtulmuş gibi davrandılar. sanki böcek ölmüş gibi. o kadar değersiz bir şey öldü sanki.

bir diğeri şarap ve iyi bir müzik eşliğinde vedalaşma sonrası intihar etti resmen kahraman ilan edildi. mehmet pişkin varoş mahallerinden birinde yasayıp elinde bira, arka planda arabesk, öyle veda etseydi bu kadar konu edilecek miydi?

hatırlayan bilen vardır, eylül cansın vardı. trans olan bu arkadaş köpeğini annesine emanet edip ağlaya ağlaya ne kadar ikiyüzlü olduğumuzu anlattı ve kendisini köprüden attı. yine az kişi hatırlıyor onu.

neden? çünkü biz ikiyüzlü insanlarız. öyleyiz.
devamını gör...

evden çok, evin içindekilerdir. annen, baban varsa da kardeşin.
devamını gör...

bu tipleri ezik görenler, ilkokulda 24 lü faber castel pastel boyası olan çocuğa ağzının suyu aka aka bakıyorlardı muhtemelen.
psikolojik olarak eziklik yaşamayanlar karşısındaki statüyü hiçbir türlü ezik görmüyor.
devamını gör...

san francisco hayvanat bahçesi, 1971 doğumlu, 46 yaşındayken yaşama veda eden bilgili, zeki ve tatlı dişi goril.

ingilizce 2000 kelime bilen, işaret dilindeki 1000 kelimeyi de kolaylıkla kullanan, 7 yaşında iken kendi çektiği resmiyle national geographic dergisinin kapağında boy gösteren dişli bir dişiydi.

bakıcısı dr. patterson'ın dediğine göre, "herkes onun sert ve huysuz olduğunu düşüyordu. fakat öyle değildi. çok tatlı bir bebekti. william'la çok iyi anlaşırdı. "
ölmeden önce kendisine yöneltilen "hayvanlar ölünce nereye gider?" sorusuna "konforlu bir deliğe," şeklinde cevap vermiştir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yaşamak herhalde.
sürekli bir enerjiye ihtiyaç duyuyoruz yaşamak için.
enerjiyi bulması dert, saklaması dert.
konuyla alakalı sevdiğim bir punk şarkısını da paylaşmak isterim.
devamını gör...

böyle böyle mümkün hale getireceğiz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

watsapp'tan kafana göre haksız hukuksuz takip yapmıyorsun nasılsa. iş giderayak hep söylediğim şeye geliyor. yine vatan millet edebiyatına halka döşeme.
devamını gör...

kiminle tartıştığına ve neyi tartıştığına bağlıdır. arkadaşınla ise farklı görüşler edinirsin, bazen parlarsın ama gel gel sarılalım dersin, arayı bulursun. sevgilin ise çok tatlıdır yanındaysa, sinirlendiyse öpersin, onun yumşamasına tanıklık edersin, kıyamadığını içten içe anlarsın. farklı bir kişi ise de kendimize yakışanı yaparız. şiddettin her türlüsüne karşıyız
saygılı olmak durumundayız, sevmesek bile.
devamını gör...

(bkz: easy rider)
(bkz: mary and max)
devamını gör...

düzenbazlığın evrenselleştiği bir dönemde, gerçeği söylemek devrimsel bir eylemdir.

george orwell
devamını gör...

bir steve cutts kısa animasyon filmidir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
daha önce where are they now ve the turning point kısa filmleri için tanım yazdığım kısa film yönetmeni steve cutts’ın seveni de sevmeyeni de çok. ben ilk kısıma dahil oluyorum. ben bu yönetmenin dünyayı görüş şeklini de onu anlatma biçimini de beğeniyorum. ayrıca iyi animasyonlarına eklediği iyi müzikler de beni filmlerin içine alıyor.

şehirler insanlara dolu olduğu için tehlikeli yerlerdir. elbette eğer kapitalizmin korunaklı kucağında kendinize bir yer edinip dış dünya ile bağlarınızı koparmadıysanız.

hele ki geceleri! şehir nocturnal animals için bir savaş alanına dönüşür ve güneş utancından saklandığı andan itibaren ya avsınızdır ya da avcı. bunun ortası yoktur. insanların iki farklı yüzü vardır aslında şehirde ve gece takındıkları yüzü görmek bile istemezsiniz.

eğer bir av haline geldiyseniz gece bu mide bulandırıcı maskeli balodan kurtulup tertemiz bir şehre ulaşmak için bir tek yol vardır. bu yol herkes için kaçınılmaz olsa da tercih edilecek bir yol değildir asla.

steve cutts’ın karamsar ama içinde bir acaba umudu barındıran filmlerinden bir tanesi daha. bence bir beş dakika ayırıp izlemeye değer.

the walk home
devamını gör...

insanı acıdan öldüren olaydır. tırnağın deri altına girmesiyle derinize batmasıyla oluşan hadisedir.
bir çözümü bulunamıyor.
internette batan tırnağı çıkarmaya yarayan aletler var ama ne kadar işe yarıyor bilemiyorum.
devamını gör...

inanın hangi dönem daha zor bilmiyorum.. manik/depresif/stabil/karma.. ama en zoru karma dönem.. kızgın kumlar dan serin sulara.. sonra tam tersi.. hiçbir şeyden emin olamama.. karar verememe.. alışkanlıklarından kopamama.. duyguları en derin biçimde yaşamak.. ölmüyorsunuz (henüz) ama her daim surunuyorsunuz..
devamını gör...

yoo değiliz efenim ,yaz günü bir de tatil. alkol burnumuzdan akıyo artık
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

1987'de gup denk adıyla müziğe başlayan ikili, 90ların değişik soundlu şarkılarına ses vermişlerdir. sevme zamanı, saraylı, tasvir-i şikayet gibi şarkıları vardır.
devamını gör...

ne demişler efenim; söz ağızda iken sahibinin esiridir, ağızdan çıktıktan sonra sahibi onun esiri...
devamını gör...

badanacı hamdi
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim