genç sayılabilecek bir yaştaydı. toplum tarafından sevildiğini varsayıyor ve yine toplumu oluşturan o bireylere karşı herhangi bir kötü niyet beslemeden yaşamanın gerekliliğine inanıyordu. fakat son zamanlarda bir sorun vardı. düşünceler arasında boğuşuyor, ‘’ çöp ‘’ diye tabir edilen o düşüncelerin arasında boğulup kalıyordu. bunun sonucunda da kendini toplumdan soyutluyor beyniyle mücadele içine giriyordu.

mücadele etmenin bir faydası olmadığının onları yok saymak gerektiğinin idrakine zaman zaman varsa da bu düşünceler onu yıpratıyordu. ailesi de durumun farkındaydı. genç adam için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar fakat onun kapanık ruh hali ve eski neşesinin olmadığını görmeleri onları çok üzüyordu. zaman zaman ‘’ sen mücadele etmiyorsun ‘’ diyerek net yargılarla genç adamı eleştirseler de desteklerini asla esirgemiyorlardı.

genç adamın yaşadığı kötü süreç neticesinde gerçekleşmişti her şey. belki bir akıl tutulması, belki bir iyi niyetin suistimal edilişi onu sonu gelmez bir çıkmaza sürüklemişti. majör depresif bozukluk ya da obsesyon olarak tanımlanan çağımızın vebasını yaşıyor, sık sık düşük ruh halinde bulunuyordu. hastalığın getirdiği düşük ruh hali durumuna, sıklıkla, düşük benlik saygısı, önceden keyif alınan aktivitelerdeki haz yitimi, düşük enerji ve sebebi belirsiz acı duyma hissi eşlik ediyordu. zaman zaman yanlış inançlara ya da sonradan farkına vardığı yanlış inanışlara kapılabiliyordu. güçlü de bir hafızası vardı fakat bu hafıza iyi yanları nadiren hatırlıyor kötü yanları beynine mıh gibi kazıyordu. ailesi desteğini esirgemese de onun bu durumun‘’ amansız bir hastalık ‘’ olarak nitelendiriyor fakat o ‘’ ama ‘’ sız bir hayat için mücadelesini sürdürüyordu.

yukarıda kısa öyküyle bahsetmeye çalıştığım hastalık zaman zaman insanı en beklemediği anda yoklayıp içinden çıkılması zor bir girdap haline sokabiliyor. eğer bu dengesiz ruh haliyle başa çıkma yöntemlerini uygulayıp başarılı olmuş kişiler varsa yeşillendirirse sevinirim.
devamını gör...
her türlü sanat dalı ve insanlar tarafından romantize edilmesinden bıktığım hastalık.
devamını gör...
pandeminin başladığı tarihten bugüne geçen zamanda hemen hemen herkesin depresyona girdiğini söyleyebilirim. fakat ispatlayamam.
devamını gör...
kelimelerin çokluğu
devamını gör...
hiç bir şeyden tat alamama hali yediğin yemek, ictigin su, aldığın nefes...
herşeyin grileşmesi.
devamını gör...
nutella yemeye başlayan herkesin olduğu sandığı psikolojik rahatsızlık. bi uzmana danışmakta fayda var.
devamını gör...
herkesin girip çıktığını 'zannettiği' psikolojik rahatsızlık.depresyon bir oda değildir girip çıkamazsınız.orası çıkmaz sokak.
devamını gör...
tanımlamak çok zor.benim için taşıyamadığım her şey için ağlayamadığım ama içimden çığlıklar attığım,kimseyle konuşamadığım,derdimin dert olduğunu düşünmekten önümdeki insanı göremediğim zamandır.yavaş yavaş başlar yavaş yavaş biter.öyle gir çık olmaz.
devamını gör...
anksiyete ile daha tehlikeli bir hale gelen psikolojik durum.
devamını gör...
depresyon, birçok insan için basit bir ruh hali durumu gibi algılansa da, ciddi bir ruhsal bozukluktur ve kesinlikle profesyonel bir yardım alınması şarttır. unutmayın, her şeyi atlatabilecek güce sahipsiniz ancak bu durum sizin kontrol edebileceğinizden çok daha fazlası... bir nutella yemekle veya dram filmleri izleyip, tüm gece boyunca ağlamakla geçecek bir durum değil bu. bir psikiyatriste danışmaktan çekinmeyin lütfen. her zaman bir çözüm yolu vardır.
devamını gör...
son 3-4 yılım. biliyorum çünkü içinde bulunduğum ruh halini başka hiçbir şey özetleyemez.
önce yüzümdeki gülümseme gitti, insanlar sorardı "neden hep gülümsüyorsun?" diye ve bir zaman sonra yüzümdeki o içten gülümseme yalancı bir tebessüme dönüştü, artık o da yok.
hep mutsuzum, mutsuzluk denmez aslında buna ölümcül bir sakinlik diyebiliriz, aşırı dinginim. zaman zaman olaylara bağlı fırtınalar koptu denizimde ama hep dinginim.
heyecan, şaşırma, neşe gibi duyguları unuttum.
bu öyle "çok mutsuzum keşke ölsem" tarzında bir şey değil, depresyon bu değil.
enerjim yok, gerçekten hiç yok. bazen ayağa kalkıyorum, geziyorum, koşuyorum, spora gidiyorum ama içimdeki bir karanlık her şeyi her an sömürüyor.
çekiliyorum ama nereye bilmiyorum.
ve kelimelerimi kaybettim, bu çok zorluyor beni. önceden yazardım, uzun uzun betimler, kendimi ifade ederdim ama son zamanlarda o da yok. hep eksik ve kopuk cümleler kuruyorum.
ayağa kalkmak istiyorum ama kalkamıyorum. sıkıntı dolu bir şekilde yatıyorum, yatıyorum, yatıyorum.
ayağa kalkmak istiyorum.
devamını gör...
hakkında pek çok yanlış bilgi olan mental hastalıktır. biyolojik temeli olması ile beraber stresle tetiklendiği, ve genetik altyapısı olduğu tahmin edilmektedir. ilaçlar gerçekten işe yaramaktadır mesela. klinik depresyonum olması nedeniyle kendimden biliyorum. hayata karşı hiçbir zevk alamıyordum, işlerimi yapamıyordum, yemekten zevk alamıyordum, sürekli endişeliydim, uyku düzenim bozulmuştu mesela. hayır ilaçlar kilo aldırmadı, ya da beni daha kötü yapmadı tam tersine gündelik işlerimi yapabilecek enerjiyi bulabildim, uyku düzenim geri geldi. bir diğer tedavi yöntemi terapidir ki, bence ilaç+terapi ikilisi çok işe yarıyor. bir diğer gözlemim ise kendinize uygun terapi yöntemini seçebilmek. bilişsel davranış terapi daha çok düşünceyi değiştirmek temelli iken psikodinamik terapi daha işin kökeni inmeyi amaçlıyor. kişinin kendisinin farklı terapistlerle görüşüp en doğru kararı alması bence daha iyi olur.
devamını gör...
çikolata yemekle geçmeyen ciddi bir psikolojik rahatsızlık.
devamını gör...
nedenini bilmediğin bir şeyle başlar her şey yada canını yakan bir şeyle. yavaşça sarar bedenini önce ağlarsın, canını acıtır her şey .kalbin ağrır ağladıkça, insanlara anlatırsın "şımarık" veya "ilgi manyağı" derler. sonra kendinde sürekli bir kusur ararsın nefret edersin kendinden her şey boştur senin için hiç bir şey sana zevk veremez ya yemeği kesersin yada yemeği arttırırsın ya uyku tutmaz yada yataktan kalkmak bir işkencedir .sadece ölmek istersin her şey karamsardır sana. kalkıp duş almak zordur yada lavaboya gitmek en derinlerine çeker depresyon seni .umudun kalmamıştır kimsen yoktur teksindir işte bu çok acıtır içindeki çocuğu kendi ellerinle gömersin her gün savaşırsın ama kimse görmez çünkü içindedir o savaş , asla bitmeyecek gibi gelir "hiç çabalamıyorsun" "biraz çalış" "ilgi manyağı" "biraz pozitif ol" sık duyduğunuz cümlelerden sadece birkaç tanesidir ama söz veriyorum geçecek ben size inanıyorum .bir gün kurtulacağız sadece içinizdeki o minik umut ışığını söndürmeyin yapabilirsiniz yapacaksınız da bir şeylere cesaret edin hayatınız çoook değerli bunu unutmayın gelip geçecek bir şey için kendinizi feda etmeyin unutmayın sabır en büyük hediyeyi getirir.
devamını gör...
depresyon, sürekli bir üzüntü ve ilgi kaybına neden olan bir duygu durum bozukluğudur. çoğu zaman insanı yer bitirir. depresyon bitiminde yeni bir insan olarak hayata dönersiniz.
devamını gör...
umarım kimse bunun büyük kardeşi olan (bkz: major depresyon) ile tanışmaz.şahsıma tanısı konduktan sonra, 2 yıl süren tedavi sonucunda hala ara ara emarelerini yaşadığım korkunç dipsiz bir kuyuydu kendisi.depresyon bir hastalıktır, kesinlikle tedavi edilmelidir.depresyonda olan insanın yardım almaya dahi enerjisi olamayabiliyor.eğer varsa çevrenizde bu durumda olan bir insan, lütfen el uzatın ve yardım alması için destek olun.bu arada ben ilaçsız psikoterapi ile atlattım.terapinin yanında bu süreç içerisinde bol bol okumalar ve araştırmalar yaptım.bilinçlenme sayesinde tekrar edebilecek bu hastalığa karşı ömür boyu tedbirli yaşama niyetindeyim.spor, su, beslenme, uyku vb. hayat tercihlerinde seçici olurken tam tersi olan alkol vb. zararlı bilimum şeylerden de kaçınıyorum.sonuçta bu benim deneyimim, herkesin başka olacaktır eminim ki.bir de depresyon sonrası iyileşme dönemine reborn deniyor ve gerçekten adı gibi bir dönem.
devamını gör...
hayatı karartma perdesiyle çevrili bir odada kivranarak yaşamak.
devamını gör...
depresyona yol açan nedenlerden en belirginleri: birini kaybetmek, sevdiğinden ayrılmak ve işini kaybetmek.

bu 3 şeyden biri başınıza gelmişse, genetik yatkınlığınız da varsa buyrun depresyona hoş geldiniz. tabi bunun dereceleri var. düşük seviyede depresyondan her insan evladı hayatının bir döneminde kısa da olsa muzdarip olmuştur herhalde; ama farkında, ama değil...

"her şey kafada bitiyor" derler ya. bu iş de tam olarak öyle naçizane görüşüm. depresyondan çıkmak için kafanızda o işi bitirmeniz lazım. ben iyiyim, daha iyi olacağım demekle başladın mı gerisi geliyor. o noktaya gelene kadarki süreçte neler yaşadığın da önemli tabi.

kafaya tak etmesi olayı bir nevi. yeter ulen diyorsun. bu ne böyle, melankolik melankolik takılıyorum. bi silkelen, kendine gel. tabi burada aslında en önemli konu "kabullenme". böyleyse böyle arkadaş.. bu durumu değiştirebilecek gücüm var mı? yok. değiştirmek benim elimde mi? tam olarak değil... değişiyor mu? değişmiyor. o vakit bu iş böyle, kabullen. kabullen. bundan sonraki yaşamımda bunu kabullendim, napalım böyleymiş, ben geri kalan hayatıma bakayım artık... al, bitti gitti depresyon.

sonra ne oluyor? o kabullendiğin, değişmiyor dediğin, elimden bir şey gelmiyor dediğin konu var ya hani... değişiveriyor!

not: her zaman böyle olacak diye bir şey yok tabi. bazen de değişmez, ama kabullenmeyi öğrendiğin için artık koymuyordur zaten.
devamını gör...
neden mıdır? sonuç mu? benim tecrübem sonuç olduğu.hayata karşı duruşun,karekterin belirleyici bu sonuçta.
devamını gör...
100.
her üzgün hisseden kişinin -özellikle gençlerin- depresyonda olduğunu beyan etmesi yüzünden basitleşmiş bir rahatsızlık. aslında en aklı başında insanın bile saçma sapan şeyler düşünmesine sebep olan; hayatında, kendinde veya başkalarında büyük yaralar açmasına sebep olabilecek -hem maddi hem manevi- atlatması çok zor ve çok sürüncemeli bir hastalıktır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"depresyon" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim