hayata dair iç burkan detaylar
başlık "villa rabidus" tarafından 03.12.2020 14:50 tarihinde açılmıştır.
181.
30 milyon dolarımın olmaması.
içim burkuluyor*
içim burkuluyor*
devamını gör...
182.
183.
nerden baksanız 10 sene önce kadar kuzenimin bir arkadaşı liseden mezun olur olmaz evlenmişti. nasıl erken bir yaş demiştik. sonra yine aynı kız, sınavlara girdi üniversiteyi de okudu. duyduk ki mezun olduğunda kucağında çocuğu da varmış. sonra çalışmaya da başlamış. 2 gün önce yine bir haber aldık, bu sefer vefat etmiş. meğer kansermiş. merak ettim facebok profiline baktım. sanırım 2 senedir hastaymış ve son 2 senedir yeni yıldan hep sağlık istemiş. geçen yaz oğluna sünnet yapmış, "çok şükür oğlumun sünnetini de görebileceğim." yazmış. ne kadar üzüldüğümü anlatamam. pırıl pırıl gencecik bir insan. meğer acelen varmış ya senin biz bilemedik, ışıklar içinde uyu.
devamını gör...
184.
cimer'e, savcılığa, 112 acil'e (hayvan kurtarma ekiplerine) bazen de insan hakları kuruluşlarına bildirilmesi gereken şeyler. siyasetçilere de cc geçin..
devamını gör...
185.
yaş almak döngünün ortasına geldiğini hissetmek
devamını gör...
186.
yıl 2015 ti. ben bosanma surecindeydim. bir sene boyunca is yerinden bi cocuk cok destek oldu bana. o da yeni bosanmıstı. boyle flortoz bi durumlar. her gun mesajlasmalar filan. velhasılı ben resmi olarak esimden bosandım, ertesi gun bana mesaj attı: -bi daha beni arama.
aynı donemde en samimi kız arkadasım bi cocukla sevgili bi muddettir. kavga etmisler. ayrılar. kız arkadasım cok uzgun. gel dedim cocuga duygusal bi mesaj atalım. dosedim mesajı cocuga kızın agzından. velhasılı ertesi gun cocuk yumusadı, kızla bulusmaya geldi, barıstılar. arkadasım dedi kızım sen biliyorsun bu isi.
ben durur muyum aldım gazı:) hemen benim cocuga duygusal bir e-mail dosedim. aklım sıra o da bana geri donecek.
tek satır bile cevap vermeye tenezzul etmedi serefsiz:))))
yontemleriniz sadece sizin dilinizden anlayan ve sizi sevende sokermis.
aynı donemde en samimi kız arkadasım bi cocukla sevgili bi muddettir. kavga etmisler. ayrılar. kız arkadasım cok uzgun. gel dedim cocuga duygusal bi mesaj atalım. dosedim mesajı cocuga kızın agzından. velhasılı ertesi gun cocuk yumusadı, kızla bulusmaya geldi, barıstılar. arkadasım dedi kızım sen biliyorsun bu isi.
ben durur muyum aldım gazı:) hemen benim cocuga duygusal bir e-mail dosedim. aklım sıra o da bana geri donecek.
tek satır bile cevap vermeye tenezzul etmedi serefsiz:))))
yontemleriniz sadece sizin dilinizden anlayan ve sizi sevende sokermis.
devamını gör...
187.
bizim ölene kadar göremeyeceğimiz insanların yanından her gün başkaları geçip gidiyor.
devamını gör...
188.
70'lerin 1 daha hic gelmeyecek olmasi. benim o tavuklu pogacalari 1 daha yiyemeyecek olmam ...
devamını gör...
189.
sevdiğin değer verdiğin herkes ölecek herkes yitecek anılarının yaptıklarının bir anlamı kalmayacak unutulup yitip gideceksin.
bi de işte acıkmak ama söyleyememek falan
bi de işte acıkmak ama söyleyememek falan
devamını gör...
190.
hayata dair en iç burkan detay her şeye rağmen zamanın ve hayatın devam etmesi. yüzlerce ve hatta binlerce yıldır olduğu gibi. hayata geliyoruz. okuyoruz, büyüyoruz, seviyoruz, seviliyoruz(!), kazanıyoruz, kaybediyoruz. seksen, doksan belkide yüz sene yaşıyoruz. sonra tık bitti. ailenle yaptığın pazar kahvaltısı, tatillerin, bayramlar, dayıların, teyzelerin, kuzenlerin, dostların. hepsi bi' anda manasız ve boş bir kavanoza dönüşüyor. bunun olacağını önceden farketmek gerçekten çok can yakıyor. anne ve babanın ve hatta kardeşlerinin bir gün olmayacağı gerçeği. bu yüzden şimdiyi yaşamalı ve an' a odaklanmalıyız.
devamını gör...
191.
bedia teyze neredeyse 100 yaşında bir çınar, kimseye yük olmadan sessizce aramızdan ayrılıvermişti. çocukluk arkadaşlarımın babaanneleriydi. beraber büyümüştük. ilk arkadaşım, dostum, kardeşim kadar yakın kimselerdi. anne ve babaları çalıştığı dönemlerde evde onlara bakar, yetmezmiş gibi bizim de zırıltımızı çekerdi. bir kez bile biz çocuklara kızdığını, rahatsız olduğunu hatırlamıyorum. atatürk'ü gördüğü anı her defasında gözlerinin içi parlayarak anlatışını, ömrüm boyunca yediğim en leziz içli köftelerini ve vefatından bir yıl öncesine kadar her kış ördüğü o güzel patiklerini asla unutamam. tanıdığım en hamarat ve zarif kadınlardan biriydi... babaları, felç geçirince iyice huysuz ve çekilmez bir insan olmuştu. onun bu tavırlarına rağmen hiç şikayet etmeden kendisine hizmet eden anneleri kanser oldu ve altı ay içinde vefat etti. bir yıl geçmişti ki bu kez de babalarını kaybettiler. o yaşına rağmen neredeyse 7 yıl boyunca o iki kardeşle kalmaya, onların yemeğini, temizliğini ve ev işlerini yapmaya devam etti bedia teyze. yavaş yavaş güçten düşmeye ve hastalanmaya başladı. fenalaştı. önce hastaneye kaldırdılar, daha sonra durumun umutsuz olduğunu ve çok fazla yaşamayacağını söyledikleri için hastaneden aldılar. kendisi de son zamanlarını yaşadığının farkında gibiydi; hastanede değil de evinde ölmek istediğini söylüyordu... annem odama geldi. bedia teyzenin yanından geliyordu. son anlarını yaşıyor ve senin adını sayıklıyor dedi. vefat etmeden evvel onu görmemi çok istemişti. neden bilmiyorum çocukluğumdan beri beni çok severdi. ne vakit görse hakkımda güzel şeyler söyler, bana dualar ederdi... yanına gittiğimde adımı sayıklıyordu. gözleri pek iyi seçemediğinden iyice yaklaşıp ellerinden sıkıca tuttum. buz gibiydiler. öptüm onları ve geldiğimi söyledim. sağ elini yüzümde gezdirdi ve ardından beni çok şaşırtan o cümleyi söyleyiverdi: "ben ölüyorum yavrum, hakkını helal et bana..." ne söyleyeceğimi bilemedim o an. önce sustum, sonra bir kez daha öptüm ellerinden ve asıl sen helal et teyzeciğim deyiverdim... hızlı hızlı soluk alışı birden yavaşlamıştı. biraz rahatlamış gibiydi. komşu teyzelerden biri kızıyla beraber başında bekleyip kuran okumaya devam etmişlerdi; eve döndüm. bir saat kadar sonra annem yanıma geldi. yanaklarından süzülen birkaç damla yaş ile sanki duvarların bile duymasını istemiyormuşçasına fısıldadı: "teyze'yi kaybettik oğlum..." o gece rüyamda gördüm onu. zil çalıyor ve kapıyı açıyordum. karşımdaydı! bunun gerçek olmadığının farkında olmama rağmen uyanmamak için direniyordum. yine çekine çekine benden bir şey isteyeceğini düşündüm. fakat uzun bir süre hiçbir kelime dökülmedi dudaklarından. gözlerinin içi gülüyordu. kendi kapısına doğru döndü ve tam kapatırken şunları söyledi: "ben çok iyiyim burada, beni sakın unutma..." cenazeden bir gün sonraydı. çocukların evindeydik. halaları evi toparlayıp temizlerken biz de ona yardım ediyorduk. babaannesinin kıyafetlerinin olduğu dolabı boşaltırken yanına giden büyük torunu dayanamadı ve dur dedi: "hala, hepsini atma sakın. benim için iki parça kıyafetini sakla babaannemin; ara sıra gelip kokusunu içime çekmek istiyorum." sustuk ve gözlerimizin yaşla dolmasına engel olamadık; söyleyecek başka bir şey kalmamıştı çünkü bu cümle sonrasında... umarım rüyamda gördüğüm gibi huzur içinde uyuyordur şu an mezarında. cennet varsa şayet orada yeri hazırdır umarım.
devamını gör...
192.
mutlu olmak için bazı bedeller ödenir zannederdim. sanki ben şimdiye kadar ödenmesi gereken tüm bedelleri ödemiş ve artık mutlu olmak için hak kazanmışım gibi geliyordu. halbuki mutlu olmak için illa ki öncesinde acı çekmek gerekmiyormuş ve çekilen acılar her zaman mutluluk olarak dönmüyormuş. iyi bir insan olmak, hayatta bazı bedeller ödemiş olmak masallarda olduğu gibi karşılığı olan şeyler değil. adaletin olmadığını kabul etmek çok zor geliyor.
devamını gör...
193.
"dostum lütfen sık sık ara, mesaj yaz, arayamıyorsan da çaldır ben ararım; bedava dakikalarım var, ölene kadar bitmez ve zaten kullanabileceğim hiç kimsem yok..."
son mesajlarından biriydi. birkaç gün sonra da göçüp gitti. ardından kimse ne onun kadar ses verebildi ne de sesime kulak kesildi.
son mesajlarından biriydi. birkaç gün sonra da göçüp gitti. ardından kimse ne onun kadar ses verebildi ne de sesime kulak kesildi.
devamını gör...
194.
bugün aldığım bir haber. acı çok acı bir haber.
üzdü...
üzdü...
devamını gör...
195.
(bkz: yavaş yavaş delirdim kimse fark etmedi)
tek cümlelik bir itiraf ve haykırışın onca sesi bastırabilmesi. biliyorsun, daha evvel duymuş olsalar da anlamazlar.
tek cümlelik bir itiraf ve haykırışın onca sesi bastırabilmesi. biliyorsun, daha evvel duymuş olsalar da anlamazlar.
devamını gör...
196.
hala bir karşı cins ile cinsel cima eyleyemedim. bugün kandil dua edin lan benim için. belki kabul olur.
kabul olur da bu emelime ulaşırım.
kabul olur da bu emelime ulaşırım.
devamını gör...
197.
2025 türkiyesinde köpek saldırısıyla ölen çocuklarımız olması.
başta emeği geçen mama lobisi ittaparlar ve bu saldırgan istilacıları haklı gören ruh hastası hayvan çığırtkanları da umarım yakın zamanda bir yakınını köpek terörüne kurban verir.
başta emeği geçen mama lobisi ittaparlar ve bu saldırgan istilacıları haklı gören ruh hastası hayvan çığırtkanları da umarım yakın zamanda bir yakınını köpek terörüne kurban verir.
devamını gör...
198.
bir annenin bile sevmediği birinin sevilmeyi bekleyerek ömrünü yapayalnız tüketmesi.
devamını gör...