121.
merhaba, bu benim. gerçekten bu konuda güveneceğim bir kişi bile yok. çevremde böyle bir şey olduğunu bilen veya öğrenen açar okur eminim.
devamını gör...
122.
ilkokuldayken tuttuğum günlüğü ablamın okuyup anneme anlatması sonucu travma kalmıştı. ki bunu büyüdüğümde daha iyi fark ettim o zaman beni uykunda konuşuyorsun diye kandırmışlardı ama yine de okudukları ihtimalini düşünüp günlük defterimi paramparça edip çöpe tıkmıştım. günlüğü tutan çocuk dahi olsa yapılmaması gereken bir şey. saygısızlığın dik alası. özel hayat diye bir şeyden haberleri yok, ayıp. ha ekstrem bir durum varsa mesela çocuğun ailesine söyleyemediği, utandığı bir konuysa, başına anlatamayacağı bir şey gelmişse ve bundan günlükte bahsetmişse çocuğun iyiliği adına okumak belki faydalı olabilir ama öyle bir durum varsa da yine çocuğun girdiği psikolojiden de bu az çok anlaşılabilir diye düşünmekteyim. bu yaşlarımda bu korkuyu biraz aşmış olup tekrar günlük tutmaya başlasam da yine de içimde taşımaktayım okuyabilecekleri gerginliğini. o sebepten ötürü öykü yazdığımı bildikleri için üstü kapalı ve öyküvari bir biçimde yazarım aklımdan geçenleri ki günlük olduğunu anlamasınlar okurlarsa. her neyse, yapan adına iğrenç bir şey. özellikle aile bireyleri ve ebeveynlerin bunu yapmaması, "özel" kavramının kendilerindeki karşılığını düzeltmeleri gerek.
devamını gör...
123.
bildiğiniz başka bi dilde yazabilirsiniz.

annemin gençken tuttuğu günlükleri bulmuştum, hepsi ingilizceydi. kendi ailesi ve yaşadığı zamana göre yeterli bi güvenlik önlemiymiş.
devamını gör...
124.
ne kadar da saçma bir devirde ve toplumda yaşıyoruz ki düşüncelerimizi, hislerimizi doya doya dile getiremiyoruz, yazıya dökemiyoruz. herkes bir baskı altında maalesef. eskiden olsa ben de bu başlık gibi düşünürdüm ama büyüdükçe okunca ne yapacaklar? ne yapabilirler ki? ya da bilsinler ne olacak? diye soruyorum. bir de şu var ki düşünceli insan bakmaz, okumaz zaten ama çevremizde bulsa okumayacak insan sayısı az veya yok.
sadece zayıf noktalarımı görsünler istemem sanırım. çünkü günü gününe değil duygu yüklü olduğum anlarda yazıyorum. aşırı üzgün olduğum, ağladığım ya da heyecanlanıp mutlu olduğum günlerde ihtiyaç duyuyorum.
yazdıklarım beni ben yapan şeyler be herkes tarafından bilinmesini doğru bulmam.
devamını gör...
125.
sadece senin anlayabileceğin bir dil geliştirmek için iyi bir yol aslında. "karşımdan geçen ateş böceğinin yanıp sönüşleri zihnimi bertaraf etti, bir kaç dakika kendime gelemedim" gibi.
devamını gör...
126.
bu korkuya rağmen tuttum. sonuç,okudular.
devamını gör...
127.
günlük tutmaktan korksaydım sözlük yazarı olmazdım.*
devamını gör...
128.
karalama,itiraf defterleri tutuyorlar. biz okuyoruz iste.
devamını gör...
129.
10 yıl kadar önce abimin günlüğümü okuyup benimle dalga geçmesi hâlâ dün gibi aklımda. nasıl bir travma yarattıysa artık o günden sonra günlüğüme hiçbir zaman sırlarımı falan yazmadım, aynı şeyleri yazmaya başlayınca da 5 yıl önce falan bıraktım zaten günlük tutmayı.
arada bir geri döneyim diyorum ama içimde o istek yok. sanki abim olacak şahıs yine gelip günlüğümü okuyacak ve yine hassas olduğum konularda benimle dalga geçecekmiş gibi.

abilerin nesli ne zaman tükenir tahmini?
devamını gör...
130.
okunur korkusuyla günlük tutamayanlar, lütfen yazar olmaya karar verdiğinizin duyurusunu yapın ve yazdıklarınızı okuma potansiyeli olan insanları nerede görürseniz yeni bir hikaye yazdım dinlesene deyip yakasına yapışın.
umduğunuzdan çok daha kısa bir süre içinde ortalık yere bıraktığınız günlükleriniz kimsenin dikkatine çekmez hale gelecektir.
devamını gör...
131.
fransızca yazarım ben de o halde.
devamını gör...
132.
yeni bir dil öğrenip o dilde yazarım o halde.
devamını gör...
133.
ben ölünce okunur diye düşünüyordum. sonra kendime ölünce de varolacakmışım muamelesi yaptığımı farkettim ve günlüklerimle stresli ilişkim son buldu.
devamını gör...
134.
9 yaşındaki hypnotized narcissist'in (ki sanırım o zamanlar sadece narcissist'mişim) günlüğün ilk sayfasına şu uyarıyı ekleyerek aştığı sorundan muzdarip kitle:

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
135.
beni tanıyan bir aile, yıllar önce ölmüş olan babalarının kitaplarını (arabanın koltuklarını ve bagajını doldurmuştu) bizde okuyan yok. evde de yer yok diye bana vermişti.
içinden günlükler çıktı.
aileye vermek istedim. amaan bu güne kadar okumamız. bundan sonra mı okuyacağız diye almadılar.
birazını okudum. ailenin ve rahmetlinin özeli ile dolu idi.
birazını ben okudum. gerisini kimse okumadı. rahmetli boş adam değilmiş.
geride kalanlar aynı frekansta değildi.
neymiş? korkmasına gerek yokmuş.
devamını gör...
136.
ben okunsun diye tutuyorum. okunmasını istemediğim yerini de şifreli dilimle yazıyorum. deşifre edilebilirlermi bilmiyorum. çünkü 1 harfin 2 - 3 karşılığı filan var.
devamını gör...
137.
herkes günlüğünü bir gün biri okuyacak saklı beklentisiyle tutar.
devamını gör...
138.
günlük tutmaya başladığımda evdekiler bana acayip gelmeye başlamıştı bana daha iyi yada kötü. davranmaya başlamışlardı bunu sebebini çok merak etmiştim sonra bir baktım ki herkes günlüğümü okumaya başlamış skskksksk gülduğüme bakmayın baya kötü bir andı
devamını gör...
139.
yazmaya değer işler yapmayınca bulunan klasik bahane
devamını gör...
140.
benimki okundu, o yüzden başlarım böyle işe deyip yazmayı bıraktım. eski kız arkadaşım okumuştu bir de, sena ve dötü hakkındaki (en yakın arkadaşı olur) düşüncelerimi okuyunca ayrılıvermişti.
o esnada sen benim nasıl özelimi okursun diye üste çıktım da olmadı. özelini yerler senin, kızın dötünün krokisini çizmişsin resmen deftere hayvan sungerboobs.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"okunur korkusuyla günlük tutamayanlar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim