141.
biri karşımda herhangi bir yerini kütlettiğinde ben de yapmak zorundaymış gibi hissediyorum en büyük takıntım bu sanırım.
devamını gör...
142.
- şarj aletinin yazılı kısmının üst tarafta durmaması.
- evden çıkmadan önce tüm lamba, musluk ve ocakları kontrol etmek
- kıyafet askılarımı renklerin sırasına göre asmak
- daha vardır ama hatırlamıyorum -
devamını gör...
143.
su bardağında çay içmektir.

kupadan nefret ederim. elimde kase tutuyormuş gibi hissettiriyor. çay bardağı desen üç yudumda bitiyor. elinin yandığına değmez.

ama su bardağı öyle mi. ilk başta birazcık yakar. sonrasında ise avucunun içini tamamen kaplayan o sıcak bardak seni ısıtır.

su bardağında çay içen erkekleri sevin.**
devamını gör...
144.
çok ağır bir takıntı değil ama mesela 429 beğeni ya da 424 beğenili bir gönderi, tweet vs. bir şey görürsem onu beğenmesem de beğenebilirim ki sonu "0" ya da "5" ile bitsin.
devamını gör...
145.
simetri takıntım var. bir kitabı bitirmeden diğerine geçemiyorum.
devamını gör...
146.
düzen. her şeyim düzenli olmalı. uyandığım/ uyuduğum saatler, odam *, çalışma saatlerim, hayatımla ilgili her şey. her sabah ve her akşam aynı şeyleri tekrarlarım, bıkmadan usanmadan.

asıl dert bozulduğunda. dün moralim bozuktu ve uykum vardı, düzenim bozuldu. ondan bugün ders çalışamıyorum. ondan kitap okuyamıyorum. ondan boş boş oturuyorum. ancak masa başındayım şu an, çalışmayınca zaman geçmiyormuş, bakınacağım biraz bir şeyler sanırım.
devamını gör...
147.
bir kelimeyi anlamasam ya da daha basitinden bir sözcüğü bilmesem yerine ona yakın birşey koymaya çalışıyorum. tabi bilmediğim birşeye nasıl ona yakın birşey bırakabiliyorsam oda bir muamma.
devamını gör...
148.
36.5 pardon yeri değil sorry.(düzen takıntım var usta)
not: şu olaylar bi bitsin bizde düzelicez.
devamını gör...
149.
kapı birazcık bile açık olsa uyuyamama takıntısı.
devamını gör...
150.
ıslak el. misal mutfakta doğrayacağım meyveyi yıkadım. meyve temiz elim de temiz ama ıslak. o eli kurutmadan doğrayamam o meyveyi. bazen sinir bozucu olabiliyor. sürekli omuzda havlu ihtiyacı falan.
devamını gör...
151.
uzun süre düşündüm bu başlığı ama hiç takıntım yok. galiba çok fazla düz yaşıyorum.
devamını gör...
152.
bu yazılanların çoğuna sahibim.
devamını gör...
153.
biri kitaplığıma yaklaştığında pompalıyla vurasım geliyor
(bkz: mübalağa)
devamını gör...
154.
yabancı kökenli sözcüklerden kaçınmak.
bunu yazarken bile kelime sözcüğünden kaçındım örneğin.*

tabi ki bunun yüzde yüz olması mümkün değil çünkü çok fazla bağlacımız yabancı kökenli. dediğim anlaşılmayacaksa veya fazla garip duracaksa o işe girmiyorum. ama buna dikkat etmek hoşuma gidiyor.

teknik kelimelerde bu neredeyse imkansız oluyor çünkü kimse terimlerin türkçesini öğrenmiyor. bu durum beni çok üzüyor zira hem tdk'nin hem de microsoft'un türkçenin teknolojik terimlerine katkısı paha biçilemez.*

umarım daha çok kişi, türkçe kökenli kelimelerin kaybolmaması için benim verdiğim uğraşı verir. pek kolay değil, zira konuşurken, arkaplanda bu çeviriyi yapmanız gerekiyor; fakat çok eğlenceli.

güzel türkçemizin sonsuza dek yaşaması dileğiyle.*
devamını gör...
155.
el yıkamak. hele de mutfakta yemek yapıyorsam soğanları soyar elimi yıkarım başka sebze doğrayacaksam o sebzeden sonra elimi yıkarım. et ürünleri kullanıyorsam eti yıkar yine elimi yıkarım bazen işkence oluyor sürekli sürekli el yıkamak ama engel olamıyorum. sanki yıkamadan yaparsam pis yemek yapmış olurum gibi geliyor. hatta bu huyum yüzünden çoğu yerde yemek de yiyemem
devamını gör...
156.
hijyenik koşullarda el değmeden paketlenmiş ürünleri açarken bunun tarihi bir an olduğunu düşünür müsünüz? steril olan ürünün havayla temas ettiği anda, havadaki bütün mikroorganizmaların ürüne hücum ettiğini hayal ederek garip bir haz alır mısınız?
devamını gör...
157.
kuralcılık. yoldan bırak arabayı insan geçmiyor, girilmez yazmışlar giremiyorum. kullanma kılavuzlarını isterse yüz sayfa olsun baştan sona kadar okuyorum. aaa lazım olur deyip resmini çekiyorum kaydediyorum bir kenara koyuyorum, lazım da olmuyor. yazarken büyük küçük harf takıntısını yenemiyorum. yanlış yazınca silip en baştan yazıyorum. çay içerken ısıttığım bardağın suyunu geri kaynayan demliğe döküyorum. telefonumda asla bildirim görmek istemiyorum. takıntılıyım arkadaşım.
devamını gör...
158.
deftere ilk sayfadan başlayamamak.
devamını gör...
159.
takıntı değil de paraları aynı yönde küçükten büyüğe doğru cüzdana yerleştirme huyum var. bir de ayakkabıyı giymeden önce mutlaka ayağımın altını silerim
devamını gör...
160.
nöbetçi eczane takıntım var. hemen her akşam nöbetçi eczane listesine bakarım ve çevremde eğer ki varsa güvenli ve huzurlu hissederim.
instagram da birinin profilini stalklayacaksam eğer en eskiye kadar iner oradan başlarım.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sözlük yazarlarının takıntıları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim