mutluluk

yunan mitolojisinde mutluluğa dair bir hikayeye göre; tanrılar, insanlar mutluluğu arasın ve böylece kıymetli olsun diye saklamaya karar verirler.
biri der ki " göklerin en uzağına saklayalım."
diğeri," denizlerin en dibine..."
öbürü, " ormanın en kuytusuna saklayalım, " diye belirtir.
sonun da biri der ki, " içlerine saklayalım. oraya bakmak akıllarına gelmez.”

look at my nick

tanım: gelecek zamana ait olan duygular bütünü.

her zaman bir hedeftir. çoğunlukla amaçsallaştırılır ve bu nedenle de her zaman geleceğe aittir. şimdiki zamanda ancak keyif vardır. keyif dinamiktir, mutluluk ise illüzyon.
"mutlu olmak zorunda değilsin."

herkes için tanımı farklıdır. başarı sonrası gelen mutluluk benim için en özelidir.

(bkz: mutluluhmı sen ne bilacan onu beninen garı bilir)

benim için mutluluk ikiye ayrılır:
1. gerçek mutluluk (manevi duygular)

bunun içini açmaya gerek olmadığı düşünüyorum manevi duygular her insanın içinde olan güzel duygulardır.

2. mutlu olmadığı halde öyle görünmeye çalışmak (sahte duygular)

herkes gittiği ortamlarda kendini mutlu olduğunu zanneder, kendisine empoze edilen sahte duygularla. hiçbir ortam da mutlu olamazsınız, çünkü düşünceleriniz girdiğiniz ortamlara göre şekil alır. artık siz, siz olmaktan çıkar ortamda yeni bir insan olursunuz. siz gittiğiniz yerin kurallarının dışına çıkamayacağınızı bilirsiniz ve kurallar içinde mutlu görünmeye çalışırsınız. çünkü dışlanmamak için size yüklenilen kurallara uymaya çalışırsınız ve kabulleniyorsunuz çünkü artık alışmış oluyorsunuz bunun sonucunda da tatlı gelen mutluluk hissiyle de sahte mutluluğu yaşıyorsunuz.

there is no such thing as real happiness in life. the justest definition that was ever given of it was “a tranquil acquiescence under an agreeable delusion” – ı forget where.” laurence sterne.

bir pesimistin gözyaşları *

saniyelik duygu durum değişikliği.

çevremdeki en ala karaktersiz bile hissederken bunu, bana uğramayandır. nerede yanlış yaptım hala bilmiyorum.

edit: bana da uğradı arkadaşlar :) beklemek gerekiyormuş.

yani ben topyekün bir mutluluk ve topyekün bir mutsuzluk anlayışını reddediyorum.
insan belli dönemlerde daha önceki dönemlere kıyasla daha hoşnut olabilir bu hoşnutluk hali aslında mutluluğun da tanımı olarak kabul edilebilir.

insanların yanıldığı konu sürekli olarak kendisini mutlu hissetmek gibi bir mükellefiyetleri olduğunu düşünmeleri.

hayatın hem acı hem tatlı yönleri var bu zıt yönleri mümkün mertebe eşit şekilde göğüslemek ve durumun getirdiği doğru duygu içerisinde olmak bizi daha sağlıklı yapabilir diye düşünüyorum.

mutluluğun nereden geldiğini bilmiyorsun...

ancak ve bence; bitmeyen yalancı mutluluk vardır ve biten gerçek mutluluk vardır.

yorgun geleceksin,
yığılacaksın koltuğa,
bir kolunu atacaksın beline,
söylediği/sorduğu şeylere -yarı baygın- cevap vermeye çalışırken uyuyakalacaksın.
...
baştan ayağa mutluluk, bunun adı.

kız evladı.

kişiden kişiye değişir. bazıları ufak şeylerle mutlu olurken bazıları ise daha büyük şeylerle mutlu olur.

gelip,geçici kalıcı değil.

bazen küçük bir çikolata, bazen küçük bir gülümseme. çok farklı şekillerde karşımıza çıkandır. ne şekilde olursa olsun her seferinde o kalpteki kelebeklere kanatlarının olduğunu hatırlatır.

mutlu olmanız için bu başlık altındaki tüm tanımları beğeneceğim. rica ederim.

hani böyle sıkışırsınız ya çişiniz gelir dışarda bir anda ama öyle böyle değil sanki bi adım atsanız hemen oracıkta altınıza kaçıracaksınızdır eğilir büzülürsünüz gözlerinizle bi wc ararsınız ter içinde kalmışsınızdır. içinizde kendini dışarı atmak için inat eden sabırsız bir sıvı vardır kasıklarınıza ağrı girer o lanet wc yoktur durmazssınız, bilirsiniz ki adım atmadığınız an altınıza kaçırırsınız ve o wc karşınıza çıkar can havli ile içeriye dalar ve işersiniz. hah mutluluk o rahatlama anıdır işte, yüzdeki gülümseme vücuttaki rahatlamadır. hadi geçmiş olsun.

mutluluk diye hususi bir mefhumun olduğuna inanmıyorum. mutluluk kendi başına anlamı olan veya bir şeylerden bağımsız bir şekilde vücut bulan bir olgu değil. bazı fiillerin sonucunda duyulan iyi hisse mutluluk deniyor olabilir. çok bi olayı yok.

daimi olmayan. anların içinde saklı. peşinden koşulmakla da yakalanabilecek bir şey değil. hayatın akışında o sizi bulur.