421.
"hakkını arayan kuşak, erdoğan'ı bunlar yıkacak, bambaşkalar olm" diye ortaya salınıp 42 derece kombisiyle ısıttığı evde tv başında, sarachane'de belediye binasının içinde cıks cıks cıks "ama poliscim öyle vurulmaz ki" diye söylenenlerin sahte goz yaşları ile izlediği gençlik.
gecen bi uyanır gibi oldular ama gaz yediklerimde özgür sende gelsene diyerelçk fakat uzun sürmedi.
gecen bi uyanır gibi oldular ama gaz yediklerimde özgür sende gelsene diyerelçk fakat uzun sürmedi.
devamını gör...
422.
"arzu çerkezoğlu’nu yuhlayıp sunay akın’ın elinden megafon alıp chp’lileri haşlayıp barikatlar aşıp yol açıyorlar. özgür özel’i sokak çağrısı yapmaya mecbur bırakıyorlar. gençler, öğrenciler siz hem arifsiniz, hem alim. çıkarın ayakkabınızdan su içelim."
sultan eylem keleş, 20 mart 2025
"başını çoğu örgütsüz olan gençlerin çektiği eylemler, basitçe chp ya da imamoğlu destekçiliğine indirgenemez, orada hem yılların birikmiş öfkesi hem de ülkenin götürüldüğü yere dair net bir itiraz ve bundan kaynaklı bir arayış var. o arayışa ortak olmanın yollarını bulmak lazım."
fatih yaşlı
"şundan daha birkaç ay öncesine kadar z'leri karşıma alıp onlara ekonomi politik anlatmaya çalışıyordum. şimdi onlar bana hararetle anlatıyor.
ne olduysa oldu; bir anda türkiye tarihinin '68, '78 kuşağından bile daha politik bir kuşak sahne aldı."
tuncer şengöz
sultan eylem keleş, 20 mart 2025
"başını çoğu örgütsüz olan gençlerin çektiği eylemler, basitçe chp ya da imamoğlu destekçiliğine indirgenemez, orada hem yılların birikmiş öfkesi hem de ülkenin götürüldüğü yere dair net bir itiraz ve bundan kaynaklı bir arayış var. o arayışa ortak olmanın yollarını bulmak lazım."
fatih yaşlı
"şundan daha birkaç ay öncesine kadar z'leri karşıma alıp onlara ekonomi politik anlatmaya çalışıyordum. şimdi onlar bana hararetle anlatıyor.
ne olduysa oldu; bir anda türkiye tarihinin '68, '78 kuşağından bile daha politik bir kuşak sahne aldı."
tuncer şengöz
devamını gör...
423.
tüm online film sitelerinin de içine etmişlerdir. inanılmaz hızlı şekilde, girdikleri her yerin içine edebiliyorlar.
online film sitesinde, en çok oylananlar, en sevilenler gibi bölümlere tıklarsanız alvin ile kaptan sombat'ın maceraları, fuzzy'nin çileksi dünyası gibi dambık dambık filmler görürsünüz. çünkü orayı z basmıştır. huritomo'nun nesnel kılıcı filmini izlemiştir z'ler topluca. z'lik, güzel bir şeyi yok etmek ve anlamadım bro demektir.
online film sitesinde, en çok oylananlar, en sevilenler gibi bölümlere tıklarsanız alvin ile kaptan sombat'ın maceraları, fuzzy'nin çileksi dünyası gibi dambık dambık filmler görürsünüz. çünkü orayı z basmıştır. huritomo'nun nesnel kılıcı filmini izlemiştir z'ler topluca. z'lik, güzel bir şeyi yok etmek ve anlamadım bro demektir.
devamını gör...
424.
her durum ve şart altında savunduğum kuşaktır.
çünkü bütün ümidim gençliktedir diyen mustafa kemal atatürk'ün sözüne sonuna kadar güveniyorum.
belli bir kesim gene bu güzel kuşağı kendince kategorize etme derdinde. z kuşağı diye yok saydılar kanzi diye aşağıladılar, boomerlık yaparak üstünlük tasladılar, ellerinden gelen her şeyle saldırmaya çalıştılar.
ama o çocuklar büyüdü.
kurumaya yüz tuttuğu inancını pekiştirmeye çalışmaktan başka planı olmayanlara karşı büyük bir gövde gösterisi yaptılar bile.
uzun yazıları sevmezler bilirim;
kısa kesiyorum çünkü bütün ümidim gençliktedir.
çünkü bütün ümidim gençliktedir diyen mustafa kemal atatürk'ün sözüne sonuna kadar güveniyorum.
belli bir kesim gene bu güzel kuşağı kendince kategorize etme derdinde. z kuşağı diye yok saydılar kanzi diye aşağıladılar, boomerlık yaparak üstünlük tasladılar, ellerinden gelen her şeyle saldırmaya çalıştılar.
ama o çocuklar büyüdü.
kurumaya yüz tuttuğu inancını pekiştirmeye çalışmaktan başka planı olmayanlara karşı büyük bir gövde gösterisi yaptılar bile.
uzun yazıları sevmezler bilirim;
kısa kesiyorum çünkü bütün ümidim gençliktedir.
devamını gör...
425.
savunanlara saygı duymadığım gibi, korkak ya da şovenist olmayanına zor rastladım.
atatürk 1919 yılında "bütün ümidim gençliktedir" dediği için (ki ülkenin şartları malumdu), 2025 yılında anlamaktan, konuşmaktan, okumaktan aciz bir grup gerizekalıyı savunmak da ne bileyim...
kanzi demişlermişmiş, boomer olmuş, zart zurt. yine tek bir neden bile yok.
"devrim yaptı bu çocuklar", "akp zamanına geldi bu çocuklar ondan böyle güzel yavrularımız" gibi zerre dayanağı olmayan bir iki süsleme, mustafa kemal atatürk, istiklal marşı, z' yılışması adına "ay canlarım kısa sever" diyerek bu aptalların aslında aptallık olan genel davranış örüntülerine yıkama yağlama çekmek, kapanış.
harbi yani savunanları bile bu kalibrede oldu hep.
bir tesadüftür belki, mühendis ya da kimyacı-matematikçi vs. olan 3-5 tanesi hariç, düzgün iletişim kuranına bile rastlamadığım, habire 2 adet delik muhabbeti çevirip seksüel kimlik konuşan, woke zamanının aptallığı ile büyümüş, tarihin en ot beyinli insanları oldu bunlar. iyi ki o zamana ölüp gitcem, bunlar dünyayı yönetenler olduğunda, o dünya kalmayabilir bile.
hadi meriçleri anladım, yumuşak organ hedefliyorlar da, bu sığırların "thx bro" dan ibaret anlık etkileşimi için de z övülmez abicim ya..övenleri zerre sallamam. allah gökten inse, bu öven bey/bayan aslında makul ve zeki birisi dese, ya bi git derim. z düşmanı gibi dursam da, değilim. kimse ile düşman olmak için veya şahsi kin ile yazmadım. maksadım tartışma açmak. öyle bir idiot devir ki, her şeyi açıklamak zorundayız bu şekilde. normalde olsa anlamaz ve iğrenç "ad hominem" savunma yoluna başlarlar belki. z'lere birey olarak düşman değilim, kızlarını severim hatta, babygirl'üm boldu zamanında. ben meseleye, okan bayülgen kadar net yaklaşıyorum. okan'ı, bu konuda kıvırmadan konuşabilen, linç dedikleri naneye aldırmayan birisi olduğu için, bu olayda takdir ediyorum. "imkanları vardı ve bir halt öğrenmediler, gerizekalılar". bu kadar net bu konu. bu sadece durum tespiti anasını satim. bizim kuşaktan (x) bunları öven tip bol. git araştır, yarısı küçük enişte tayfasındandır yarısı kezo ya da bir şeydir. z övmesine tek saygı duyacağım insan, anne-babalar olur ki, o da normal. evlat başkadır, buna laf edilmez kişisel olarak.
atatürk 1919 yılında "bütün ümidim gençliktedir" dediği için (ki ülkenin şartları malumdu), 2025 yılında anlamaktan, konuşmaktan, okumaktan aciz bir grup gerizekalıyı savunmak da ne bileyim...
kanzi demişlermişmiş, boomer olmuş, zart zurt. yine tek bir neden bile yok.
"devrim yaptı bu çocuklar", "akp zamanına geldi bu çocuklar ondan böyle güzel yavrularımız" gibi zerre dayanağı olmayan bir iki süsleme, mustafa kemal atatürk, istiklal marşı, z' yılışması adına "ay canlarım kısa sever" diyerek bu aptalların aslında aptallık olan genel davranış örüntülerine yıkama yağlama çekmek, kapanış.
harbi yani savunanları bile bu kalibrede oldu hep.
bir tesadüftür belki, mühendis ya da kimyacı-matematikçi vs. olan 3-5 tanesi hariç, düzgün iletişim kuranına bile rastlamadığım, habire 2 adet delik muhabbeti çevirip seksüel kimlik konuşan, woke zamanının aptallığı ile büyümüş, tarihin en ot beyinli insanları oldu bunlar. iyi ki o zamana ölüp gitcem, bunlar dünyayı yönetenler olduğunda, o dünya kalmayabilir bile.
hadi meriçleri anladım, yumuşak organ hedefliyorlar da, bu sığırların "thx bro" dan ibaret anlık etkileşimi için de z övülmez abicim ya..övenleri zerre sallamam. allah gökten inse, bu öven bey/bayan aslında makul ve zeki birisi dese, ya bi git derim. z düşmanı gibi dursam da, değilim. kimse ile düşman olmak için veya şahsi kin ile yazmadım. maksadım tartışma açmak. öyle bir idiot devir ki, her şeyi açıklamak zorundayız bu şekilde. normalde olsa anlamaz ve iğrenç "ad hominem" savunma yoluna başlarlar belki. z'lere birey olarak düşman değilim, kızlarını severim hatta, babygirl'üm boldu zamanında. ben meseleye, okan bayülgen kadar net yaklaşıyorum. okan'ı, bu konuda kıvırmadan konuşabilen, linç dedikleri naneye aldırmayan birisi olduğu için, bu olayda takdir ediyorum. "imkanları vardı ve bir halt öğrenmediler, gerizekalılar". bu kadar net bu konu. bu sadece durum tespiti anasını satim. bizim kuşaktan (x) bunları öven tip bol. git araştır, yarısı küçük enişte tayfasındandır yarısı kezo ya da bir şeydir. z övmesine tek saygı duyacağım insan, anne-babalar olur ki, o da normal. evlat başkadır, buna laf edilmez kişisel olarak.
devamını gör...
426.
ilk z kuşağı mensubu olarak hiçbirinden umudum yok. alfa kuşağı da leş. ama alfadan sonraki kuşak zehir gibi olacak. hissediyorum.
devamını gör...
427.
şansım eseri z kuşağı ve alt kuşakları ile daha doğrusu tüm kuşaklar ile iletişim halindeyim son dönemde. hep savundum ve dahi savaşacağıma söz verdim alt kuşaklarım için bir y kuşağı olarak, arafta kalan olarak, üst kuşağımı tanıyarak, kendi kuşağımı yaşayarak ve z kuşağının kıyısında dolaşarak mensubu olduğum kuşak gereği elbet gözlem sahibiyim ve savunma, savaşma hakkına sahibim.
son dönemdeki normalin ötesinde olan bu temaslarım alt kuşaklarıma saygı duymam gerektiğine dair düncemi her daim taze tutuyor ve bu benim için bir lütuf. ortamım gereği samimi sohbetler yapabiliyoruz ve yine bazı nedenlerden insanların uzun süre vakit geçirme arzusu duyduğu bir mekan içindeyim yani huzurlu.
hiçbir y kuşağı, x kuşağı bir z ve alfa kadar gerçek, onlar kadar doğal ve onlar kadar sorgulayıcı değildi. sohbetleri keyifli, odaklanabildiklerinde ciddi manada akıcı. ortamım odaklanmalarına müsait olduğundan ve onlara karşı yaklaşımımın anlamaya yönelik olmasından da kaynaklı gözlemleme ve keşfetme lüksüne eriştim bu güzel kuşak insanlarını. öyle ki hiç işleri olmasa dahi yanıma uğrayan, anlaşıldığı ve anlatabildikleri yerde bulunmak isteyen kuşaklar olduğunu bizzat görmeme sebep oldu şükürler olsun.
materyalist olmayan bir kuşak bu kuşak gerçek doğasına çekilen, meyil eden kuşak. örneğin üst kuşakları el alemin ne düşündüğünü önemserken bir seçim yapmak istediklerinde, z ve alfa kuşakları yalnızca seçimlerinin kendileri için, seçiminin değerleri için odaklanıyor ve değer belirliyor. bu ince nüanslar, karşımda temiz, saf, berrak bir insan olduğunu bana haykırıyor adeta.
memleket ayırmak gibi kuşak ayırmak da haksızlıktır diye düşünüyorum çünkü elbette insandır en nihayetinde ve iyisi de kötüsü de olacaktır. kötüsü ile karşılaştığımızda kuşağı yakmak yıkmak geleceğimizi yıkmaktır. öyle gerçekler ki onlar, inkar kar getirmeyecektir. anlaşmaya, kabul etmeye bakmakta fayda var çünkü ben gibi düşünenler bu güzel kuşağın yanında ve onlara her daim sarılmaktadır.
burada savaşmak, neslinle savaşmak demek. biz doğurmamış olabiliriz, onların yanlış davranışlarına biz sebep olmamış olabiliriz ama bu onları kazanmamıza engel olmamalı. onlar öğrenme çağında, hata yapma lüksüne sahip oldukları çağda ki hata yapmadan kim neyi öğrenebilir? hatasız mükemmellik ummak bizim eksikliğimiz ve hatta insanın doğasına aykırı bir beklentidir.
bırakalım değişsinler, öğrensinler ve yaşasınlar.
izin verirsek yaşayacak, nefes alacaklar.
son dönemdeki normalin ötesinde olan bu temaslarım alt kuşaklarıma saygı duymam gerektiğine dair düncemi her daim taze tutuyor ve bu benim için bir lütuf. ortamım gereği samimi sohbetler yapabiliyoruz ve yine bazı nedenlerden insanların uzun süre vakit geçirme arzusu duyduğu bir mekan içindeyim yani huzurlu.
hiçbir y kuşağı, x kuşağı bir z ve alfa kadar gerçek, onlar kadar doğal ve onlar kadar sorgulayıcı değildi. sohbetleri keyifli, odaklanabildiklerinde ciddi manada akıcı. ortamım odaklanmalarına müsait olduğundan ve onlara karşı yaklaşımımın anlamaya yönelik olmasından da kaynaklı gözlemleme ve keşfetme lüksüne eriştim bu güzel kuşak insanlarını. öyle ki hiç işleri olmasa dahi yanıma uğrayan, anlaşıldığı ve anlatabildikleri yerde bulunmak isteyen kuşaklar olduğunu bizzat görmeme sebep oldu şükürler olsun.
materyalist olmayan bir kuşak bu kuşak gerçek doğasına çekilen, meyil eden kuşak. örneğin üst kuşakları el alemin ne düşündüğünü önemserken bir seçim yapmak istediklerinde, z ve alfa kuşakları yalnızca seçimlerinin kendileri için, seçiminin değerleri için odaklanıyor ve değer belirliyor. bu ince nüanslar, karşımda temiz, saf, berrak bir insan olduğunu bana haykırıyor adeta.
memleket ayırmak gibi kuşak ayırmak da haksızlıktır diye düşünüyorum çünkü elbette insandır en nihayetinde ve iyisi de kötüsü de olacaktır. kötüsü ile karşılaştığımızda kuşağı yakmak yıkmak geleceğimizi yıkmaktır. öyle gerçekler ki onlar, inkar kar getirmeyecektir. anlaşmaya, kabul etmeye bakmakta fayda var çünkü ben gibi düşünenler bu güzel kuşağın yanında ve onlara her daim sarılmaktadır.
burada savaşmak, neslinle savaşmak demek. biz doğurmamış olabiliriz, onların yanlış davranışlarına biz sebep olmamış olabiliriz ama bu onları kazanmamıza engel olmamalı. onlar öğrenme çağında, hata yapma lüksüne sahip oldukları çağda ki hata yapmadan kim neyi öğrenebilir? hatasız mükemmellik ummak bizim eksikliğimiz ve hatta insanın doğasına aykırı bir beklentidir.
bırakalım değişsinler, öğrensinler ve yaşasınlar.
izin verirsek yaşayacak, nefes alacaklar.
devamını gör...
428.
bok gibi kuşaktır.
her kuşak gibi. bence bizim kuşak da leşti, bir üst kuşak da.
her zaman her devirde olduğu gibi ortalamanın dışına çıkan birkaç kişi oluyor işte. bi yerde demiştim yine, bunların talihsizliği "ortalama"nın olmaması. bunların salağı çok salak, zekisi çok zeki.
ana babaları bizim kuşak ve bi üst kuşak oluyor herhalde bunların. bizde de dallamalık var o yüzden, kendinden başka bir şeyden haberi olmayan, dolayısıyla kendinden de haberi olmayan inanılmaz sığ bi nesil yetiştirdik.
gençler mençler ama 2000 ve sonrası değil mi bunlar abi? daha tamam işte 20'lerdeler. azıcık şuur olur şu yaşlarda. ufalsınlar da cebime girsinler, bizim aileden üçü evlendi bile :d *
bu çocukları bu kadar sığ ve antipatik yapan da işte internetten video izleyerek bilgi edindiğini sanmaya bunların başlaması. bizim dilci arkadaşlar o videoların "üreten" kısmındaydı mesela, altyazı hazırlıyorlardı röportajlara belgesellere araştıra soruştura. beleş hem de. :d para almıyorlardı. dil antrenmanı diye yapıyorlardı.
bu enayiler ne yapıyor allasen?
zottirik zuttirik bir şeyler izleyip kendini kültürlü sanıyor, paso ukalalık. bunlara da biz işte demek ki bi şekilde bilgiye nası ulaşılır öğretemedik. ben fena bi lisede okumadım, bize kafamıza vura vura öğrettiler. üniversite de öyleydi. teşekkür ediyorum aklıselim her hocama. bunlar anlamıyor işte şimdi, "olum çok saçma bişi söylüyorsun, onun doğrusu bu" diyosun buumır diyor.
sıfır bacım yaşayacaklar, öğrenecekler gibi naif bir yerden yaklaşmık.
yani yaşamak tek başına çare değil, anıyı tecrübeye dönüştürmek lazım. onu da mümkünse içinde süzdürüp bilgiye, kıssadan hisseye falan. bu çılgınlar bu tecrübe yolağına sahip değil gibi duruyor maalesef.
ergenlik 25ten sonra bitiyor işte.
15'te devam bunlar.
benim en kaçık, en ucube, en ürkütücü arkadaşlarım yirmilerin başında 5e katlardı bunları hem de sarhoş kafayla. * gerçi ben de etrafıma orijinal tipleri toplama konusunda iyiydim. benim tayfanın da yarısı düz insansa yarısı ortalama dışıdır, o da ayrı.
her kuşak gibi. bence bizim kuşak da leşti, bir üst kuşak da.
her zaman her devirde olduğu gibi ortalamanın dışına çıkan birkaç kişi oluyor işte. bi yerde demiştim yine, bunların talihsizliği "ortalama"nın olmaması. bunların salağı çok salak, zekisi çok zeki.
ana babaları bizim kuşak ve bi üst kuşak oluyor herhalde bunların. bizde de dallamalık var o yüzden, kendinden başka bir şeyden haberi olmayan, dolayısıyla kendinden de haberi olmayan inanılmaz sığ bi nesil yetiştirdik.
gençler mençler ama 2000 ve sonrası değil mi bunlar abi? daha tamam işte 20'lerdeler. azıcık şuur olur şu yaşlarda. ufalsınlar da cebime girsinler, bizim aileden üçü evlendi bile :d *
bu çocukları bu kadar sığ ve antipatik yapan da işte internetten video izleyerek bilgi edindiğini sanmaya bunların başlaması. bizim dilci arkadaşlar o videoların "üreten" kısmındaydı mesela, altyazı hazırlıyorlardı röportajlara belgesellere araştıra soruştura. beleş hem de. :d para almıyorlardı. dil antrenmanı diye yapıyorlardı.
bu enayiler ne yapıyor allasen?
zottirik zuttirik bir şeyler izleyip kendini kültürlü sanıyor, paso ukalalık. bunlara da biz işte demek ki bi şekilde bilgiye nası ulaşılır öğretemedik. ben fena bi lisede okumadım, bize kafamıza vura vura öğrettiler. üniversite de öyleydi. teşekkür ediyorum aklıselim her hocama. bunlar anlamıyor işte şimdi, "olum çok saçma bişi söylüyorsun, onun doğrusu bu" diyosun buumır diyor.
sıfır bacım yaşayacaklar, öğrenecekler gibi naif bir yerden yaklaşmık.
yani yaşamak tek başına çare değil, anıyı tecrübeye dönüştürmek lazım. onu da mümkünse içinde süzdürüp bilgiye, kıssadan hisseye falan. bu çılgınlar bu tecrübe yolağına sahip değil gibi duruyor maalesef.
ergenlik 25ten sonra bitiyor işte.
15'te devam bunlar.
benim en kaçık, en ucube, en ürkütücü arkadaşlarım yirmilerin başında 5e katlardı bunları hem de sarhoş kafayla. * gerçi ben de etrafıma orijinal tipleri toplama konusunda iyiydim. benim tayfanın da yarısı düz insansa yarısı ortalama dışıdır, o da ayrı.
devamını gör...
429.
mantıklı argüman geliştiremeyenler tarafından gene uzuuun uzuuun yazılarak ve hakaret edilerek aşağılanmaya çalışılan kuşak.
hakaret edenlerin altını kaldırsan baksan en babayiğit olanı yetmez ama evetçi lib-boş çıkar.
sırf kendi iç dünyalarında biriktirdikleri pislikleri dışa vururken kullandıkları kelimelere ve hakaret etme cüreti gösterdikleri olgulara bakarak bile bu anlaşılıyor zaten.
ancak;
hayata bakışları "yıkama ve yağlamadan" ibaret olan yalamaların "kalibreleri" kendini akıllı sanmak denen çukur seviyesinden ne zaman yukarıda oldu ki şimdi olsun?
kaldı ki kendi kullandığı hakaret yöntemlerini itiraf ederken karşı tarafı bunla suçlamak, içinde oldukları çukurdan yukarı bakabildikleri sınırlı zamanlarda neyi görebildikleri ve yorumlayabildikleri hakkında çok net fikirler veriyor.
etkileşim kasmak isteyenler "bağzıları" gibi kendi sınırlarını zorlayarak belden aşağı şaka seviyesinde kalıp, doya doya erk yalayıp, ilk fırsatta kendi özlerini böyle döküveriyorlar.
araya yazdıkları süper şirk kelimelerle de ne kadar marjinal olduklarını göstermeye çalışan nargile tayfasının rol modeli okan.***
ne eksik ne fazla.
tanım: yukarıda özetlediğim tayfayı dinlemeye başladıklarında eleştireceğim kuşaktır.
hakaret edenlerin altını kaldırsan baksan en babayiğit olanı yetmez ama evetçi lib-boş çıkar.
sırf kendi iç dünyalarında biriktirdikleri pislikleri dışa vururken kullandıkları kelimelere ve hakaret etme cüreti gösterdikleri olgulara bakarak bile bu anlaşılıyor zaten.
ancak;
hayata bakışları "yıkama ve yağlamadan" ibaret olan yalamaların "kalibreleri" kendini akıllı sanmak denen çukur seviyesinden ne zaman yukarıda oldu ki şimdi olsun?
kaldı ki kendi kullandığı hakaret yöntemlerini itiraf ederken karşı tarafı bunla suçlamak, içinde oldukları çukurdan yukarı bakabildikleri sınırlı zamanlarda neyi görebildikleri ve yorumlayabildikleri hakkında çok net fikirler veriyor.
etkileşim kasmak isteyenler "bağzıları" gibi kendi sınırlarını zorlayarak belden aşağı şaka seviyesinde kalıp, doya doya erk yalayıp, ilk fırsatta kendi özlerini böyle döküveriyorlar.
araya yazdıkları süper şirk kelimelerle de ne kadar marjinal olduklarını göstermeye çalışan nargile tayfasının rol modeli okan.***
ne eksik ne fazla.
tanım: yukarıda özetlediğim tayfayı dinlemeye başladıklarında eleştireceğim kuşaktır.
devamını gör...
"z kuşağı" ile benzer başlıklar
y kuşağı
110