öğretmen mi öğretemez yoksa öğrenci mi öğrenemez sorunsalı
arkadaşlar tamam öğretmen çok önemli bir unsur ama bazı öğrenciler de suya yazı yazmak gibi.
devamını gör...
avar hakanlığı
istanbulu ilk kez kuşatan türk devletidir. toplamda 2 kere kuşatmışlardır ancak başarılı olamamışlardır.
ayrıca hristiyanlığı benimseyen ilk türk devletidirler.
ayrıca hristiyanlığı benimseyen ilk türk devletidirler.
devamını gör...
antibiyotik
faydasının yanı sıra oldukça zararlılardır. yazarlarımızın verdiği bilgilere ek olarak şunları da belirtmek isterim. allerji riski yüksek olan ilaçlardandır. bir antibiyotiği birçok kez kullanmış olsanız bile risk aynıdır. her seferinde dikkatli olup kendinizi gözlemlemeniz gerekir. ayrıca antibiyotikler seçici olmadıkları için vücudumuzdaki yararlı mikroorganizmaları da öldürür. dikkat ettiyseniz birçoğunun üzerinde geniş spektrumlu yazar. yani ne var ne yok komple temizler. bunun sonucunda da ishal ya da kabızlık gibi durumlar da ortaya çıkabilir. çoğu asidik özellik taşıdığı için midedeki asit miktarını da artırıcı etki gösterebilirler.
devamını gör...
sevgiliyi butik otele götürmek
(bkz: feridun abi daha erken ama)
devamını gör...
günün şiiri
"kimseler duymasın,
duymasın, ölürüm ha.
aymışam yarı gece,
seni bulmuşam sonra.
seni, kaburgamın altın parçası.
seni, dişlerinde elma kokusu
bir daha hangi ana doğurur bizi?
ruhum… mısra çekiyorum haberin olsun.
çarşıların en küçük meyhanesi bu,
saçları yüzümde kardeş, çocuksu.
derimizin altında o ölüm namussuzu…
ve ahmed’in işi ilk rasgidiyor.
ilktir dost elinin hançersizliği…
ağlıyor yeşil.
rüya, bütün çektiğimiz.
rüya kahrım, rüya zindan.
nasıl da yılları buldu,
bir mısra boyu maceram…
bilmezler nasıl aradık birbirimizi,
bilmezler nasıl sevdik,
iki yitik hasret,
iki parça can.
çatladı yüreği çakmaktaşının,
ağıyor gökkuşaklarının serinliğinde
çağlardır boğulmuş bir su…
ağıyor yeşil.. "
suskun / ahmed arif.
duymasın, ölürüm ha.
aymışam yarı gece,
seni bulmuşam sonra.
seni, kaburgamın altın parçası.
seni, dişlerinde elma kokusu
bir daha hangi ana doğurur bizi?
ruhum… mısra çekiyorum haberin olsun.
çarşıların en küçük meyhanesi bu,
saçları yüzümde kardeş, çocuksu.
derimizin altında o ölüm namussuzu…
ve ahmed’in işi ilk rasgidiyor.
ilktir dost elinin hançersizliği…
ağlıyor yeşil.
rüya, bütün çektiğimiz.
rüya kahrım, rüya zindan.
nasıl da yılları buldu,
bir mısra boyu maceram…
bilmezler nasıl aradık birbirimizi,
bilmezler nasıl sevdik,
iki yitik hasret,
iki parça can.
çatladı yüreği çakmaktaşının,
ağıyor gökkuşaklarının serinliğinde
çağlardır boğulmuş bir su…
ağıyor yeşil.. "
suskun / ahmed arif.
devamını gör...
claranın dağdan aşağı yuvarlanan tekerlekli sandalyesi
en sevilen tarhana, iyiki doğdun , iyiki sözlükte varsın, ömür boyu sağlık, huzur, mutluluk, bol para diliyorum.
devamını gör...
hiç var olmamak
varlığı tam anlamıyla anlayamamışken, yokluğu tartışmak okyanusta atılan küçük kulaçlardan daha manalı değil gibi.
devamını gör...
30 yaş altı yazarlar uçurulsun kampanyası
30 yaşını geçmiş olduğunu beyan eden, kaliteli sözlük talebi olan bir yazarın açtığı bu başlığı gördükten sonra güldüğüm kampanya.
devamını gör...
sinirli kadınları sakinleştirme yolları
bir tartışma esnasında gecistirilmeyi ve bir süre yalnız bırakilmayi sevmiyorum*. o anki tartışma esnasında olayları çözelim ve kapatalım. yalnız kaldığım ve düşündüğüm süre zarfında sakinleşmek yerine daha cok sinirleniyorum. onun yerine problemleri ne olursa olsun konuşmak ve çözmeye çalışmak daha iyi geliyor bana.
devamını gör...
pablo picasso
pek bilinmez ama uzun bir dönem seramik de yapmış olan sanatçıdır. suzanne ve georges ramie çiftinin atölyesinde onların tornada ürettiği seramikleri yeniden yorumlayarak daha çok figür ağırlıklı işlere dönüştürmüştür.
ayrıca picasso'nun çalışma süreci yönetmen henri georges clouzot tarafından bir belgesel olarak çekilmiştir. bu yaratım sürecine seyirci olarak bile dahil olmak çok keyif verici, ilgililere tavsiyemdir. (bkz: the mystery of picasso)
ayrıca picasso'nun çalışma süreci yönetmen henri georges clouzot tarafından bir belgesel olarak çekilmiştir. bu yaratım sürecine seyirci olarak bile dahil olmak çok keyif verici, ilgililere tavsiyemdir. (bkz: the mystery of picasso)
devamını gör...
makinist ile son istasyon radyo yayını
an itibariyle biraz da geç kalmışlık hissiyle dinlediğim yayın. yazarların katkısı ve sevgili makinistin yorumları takdire şayan. daim olsun.
devamını gör...
uzak durulması gereken üniversite bölümleri
ne olursa olsun hayallerinizin peşinden gidin, bir kere bu dünyaya geliyorsunuz. hayalinizi yaşamak için elinizden geleni yapın.
devamını gör...
bilim insanlarının şarkıcılar kadar değer görmemesi
bilim insanları ile sanatçıları kıyaslamak doğru değildir. ikisinin de alanı ve hitap ettiği kitle farklı. lakin sanatçıların daha fazla kitleye hitap etmesi şaşırtıcı bir durum değil. bilime ilgi duymayan veya anlamayan bir insan da müzik dinler, okumuş, kültürlü insan da müzik dinler. ancak bilimin ne yazık böyle bir özelliği yoktur. yapısı gereği herkese ulaşamaz. ayrıca bilim insanları şovmen değildir. sürekli göz önünde bulunmazlar. toplum hafızası sebebiyle de unutulur ve çok ilgi görmezler. sanatçıların işi ise göz önünde olmak, sahnede olmaktır. bu sebeple piyasadan silinmedikleri sürece unutulmaları zor olacaktır. bir başka sebebi ise ana akım medyada yayınlanan bilimsel gelişmelere dair haberlerde bilim insanlarının adlarının nadiren verilmesidir. onun yerine genelleme yapılarak "ingiliz bilim insanları, isveçli bilim insanları..." gibi kalıplar kullanılır. bu noktada haberi izleyen kişi bilim insanını birey olarak algılayamadığı için "helal olsun ingilizlere" deyip geçecek ve bir daha aklına bile gelmeyecektir. bahsettiğim gibi bir çok sebep öne sürmek mümkün olsa da asıl sebebi iki alanın da birbirinden çok farklı olmasıdır. kıyaslanması bile yapılamaz.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
herkes birbirinin kuyusunu kazar olmuş. tanıdık tanımadık fark etmeksizin. işi düşmese, bir daha hayatında hiç görmeyecek olsa bile. insanlar önüne gelenin ayağını kaydırmaya çalışıyor. kalpleri kapkara gözlerini kan bürümüş adeta. dün ve bugün gelişen olaylarla bunu daha da iyi anladım.
dün bir doktor tanıdığımızın referansıyla iş görüşmesine gittim. kadın önce "kendini tanımla" gibi klasik sorularla başladı. sonra bana özel hastane ve devlet hastanesi hakkında düşüncelerimi sordu. ben ikisinin de artı ve eksi yanlarını söyledim, tercih belirtmedim. birini yüceltmedim ya da yermedim. sonra kadın beni azarlamaya başladı. sanki cennette hasta bakım hizmetleri verdiklerini, çalışanların ise huri olduğunu ima eden bin tane cümle söyledi. ama üslubunu, ses tonunu davranışlarını bir görseydiniz. "allah belanı versin, ne dedin sen?" bu kadına derdiniz. en son kapanış azarlamasını "iyi araştır da gel" diye bitirdi. gözlerim doldu ve sadece "doğrudur" diyebildim. yemin ederim ne karşılık verdim ne de saygısız davrandım. sonra çıktım arkadaşım bekliyordu "nasıldı?" dedi "azarladı yolladı olmaz bence" dedim. konuyu kapattık.
bugün referans olan doktor aradı. söylemediğim bir sürü cümle söylemiş kadın ona. beni kötülemiş, böylesini karşıma çıkarttın demeye getirmiş. sınava hazırlanıyormuş vs gibi olmayan şeyleri de abartarak eklemiş. kadın bunları tuhaf karşılayıp sordu. "söyledin mi?" dedi hayır dedim. "dürüst olmayacaktın, yalan söyleyecektin işe alınırdın" dedi. şaka gibi değil mi?
madem beni beğenmedin ya da işe almak istemedin kestirip atsana. anlaşamadık de, ısınamadım de demi. neden beni başkasına kötüledin ki? neden beni üzdün? bir daha karşılaşmayacak biri için yalan söyledin? amacı neydi inanın çözemedim..
sonra bana umut et, üzülme hallolur gibi cümleler kuruyorlar. en kötüsü de "alış bunlara" oluyor. neden alışıyorum? neden kötü olmalarına ya da kötü olmak zorunda kalmaya mecburum bırakılıyorum?
dün bir doktor tanıdığımızın referansıyla iş görüşmesine gittim. kadın önce "kendini tanımla" gibi klasik sorularla başladı. sonra bana özel hastane ve devlet hastanesi hakkında düşüncelerimi sordu. ben ikisinin de artı ve eksi yanlarını söyledim, tercih belirtmedim. birini yüceltmedim ya da yermedim. sonra kadın beni azarlamaya başladı. sanki cennette hasta bakım hizmetleri verdiklerini, çalışanların ise huri olduğunu ima eden bin tane cümle söyledi. ama üslubunu, ses tonunu davranışlarını bir görseydiniz. "allah belanı versin, ne dedin sen?" bu kadına derdiniz. en son kapanış azarlamasını "iyi araştır da gel" diye bitirdi. gözlerim doldu ve sadece "doğrudur" diyebildim. yemin ederim ne karşılık verdim ne de saygısız davrandım. sonra çıktım arkadaşım bekliyordu "nasıldı?" dedi "azarladı yolladı olmaz bence" dedim. konuyu kapattık.
bugün referans olan doktor aradı. söylemediğim bir sürü cümle söylemiş kadın ona. beni kötülemiş, böylesini karşıma çıkarttın demeye getirmiş. sınava hazırlanıyormuş vs gibi olmayan şeyleri de abartarak eklemiş. kadın bunları tuhaf karşılayıp sordu. "söyledin mi?" dedi hayır dedim. "dürüst olmayacaktın, yalan söyleyecektin işe alınırdın" dedi. şaka gibi değil mi?
madem beni beğenmedin ya da işe almak istemedin kestirip atsana. anlaşamadık de, ısınamadım de demi. neden beni başkasına kötüledin ki? neden beni üzdün? bir daha karşılaşmayacak biri için yalan söyledin? amacı neydi inanın çözemedim..
sonra bana umut et, üzülme hallolur gibi cümleler kuruyorlar. en kötüsü de "alış bunlara" oluyor. neden alışıyorum? neden kötü olmalarına ya da kötü olmak zorunda kalmaya mecburum bırakılıyorum?
devamını gör...
alice pagani
19 şubat 1998’de italya’nın verona kentinde dünyaya gelen kadın oyuncu, manken ve aynı zamanda yazardır.
sanat dünyasına model olarak milano’da adım atmıştır. oyunculukla tanışması ise ilginç bir şekilde şans eseri olmuştur. milano’da iş çıkışı bir metroya binerken yeni yüzler arayan bir sanatçı grubu tarafından durdurulan pagani, bu grubun italya’nın en ünlü aktör okulu olduğunu öğrenir ve onlar için çalışmaya başlar. oyunculuğa küçük yaşlarda küçük rollerle adım atmıştır.
rol aldığı en büyük projeleri,2016 yılında permesso adlı dizide ludmila karakterine , ıl permesso – 48 ore fuori ludmila(2017), loro 1 stella, loro 2 (2018), classe z (2017) dizisinde viola chiaretti karakterini canlandırmıştır. en son projesi netflix baby dizisinde -ludovica (2018 kasım ayında başladı- 16 eylül 2020 tarihinde bitmiştir).
kendisinin en popüler dizisi netflix de olan baby dizisinde izleyip tanıma fırsatım olmuştur. baby dizisinin kısa saçlı,renkli gözlü ve çilli oyuncusu olduğu için oldukça dikkatleri üstüne çekmiştir. baby dizisinde asi ve güzel ludo'su (ludovica) başına sürekli bela açan ve deyim yerindeyse rahatlık batan bir liseli kızı canlandırmıştır. amaçları sıradan giden hayatlarına biraz eğlence ve renk katmaktır. ama başlarına gelmeyen kalmamıştır.

dünyaca ünlü bir çok marka ile çalışmıştır. bunlar; moncler, armani, armani beauty, casadei, act store, dolce & gabbana, flamingo, chanel, der aesthetik, giovanni gibi markalardır.
alice pagani ayrıca istanbul sözleşmesine destek veren ve türkiye'yi oldukça seven bir oyuncudur. oyunculuğun ve mankenliğin yanı sıra yakın zamanda ophelia adını verdiği ve 2021 yılında yayınladığı kitabıyla da yazarlığını konuşturmuştur. kitabını gotik bir tarz ve üslupla yazdığını, kitabının sinematik karakterlerle bütünleştiğini, kitabındaki karakterlerin her birinin bir korkuyu temsil ettiğini, ophelia'nın hayatında en büyük etkiye sahip olanın ise kesinlikle annesi olduğunu, ve annesinin karakterlerle kahramanın bağ kurup bir figüran haline geldiğini ve annesini hayal kırıklığına uğratmak istemediğini belirtiyor. kitabın ne yazık ki türkçe basımı yok.

oynadığı filmler arasındaki en son projesi de ,yakın zamanda yönetmenliğini andrea sıca'nın yaptığı " korku, gerilim tarzında olan non mi uccidere- beni öldürmeyin "filminde başrol olarak oynamış, film 21 nisan 2021 tarihinde vizyona girmiştir. filmin konusu ise;
19 yaşındaki mirta, sevgilisi robin ile aşırı dozda uyuşturucudan ölür. daha sonra mirta tek başına dirilir ve yaşamaya devam eder. hayatta kalabilmek için tıpkı bir zombi gibi insanları yemeye başlar. robin'in ölümüyle oldukça sarsılır ve artık tek başınadır ve hayatta kalma mücadelesi vermektedir.filmin fragmanı
sanat dünyasına model olarak milano’da adım atmıştır. oyunculukla tanışması ise ilginç bir şekilde şans eseri olmuştur. milano’da iş çıkışı bir metroya binerken yeni yüzler arayan bir sanatçı grubu tarafından durdurulan pagani, bu grubun italya’nın en ünlü aktör okulu olduğunu öğrenir ve onlar için çalışmaya başlar. oyunculuğa küçük yaşlarda küçük rollerle adım atmıştır.
rol aldığı en büyük projeleri,2016 yılında permesso adlı dizide ludmila karakterine , ıl permesso – 48 ore fuori ludmila(2017), loro 1 stella, loro 2 (2018), classe z (2017) dizisinde viola chiaretti karakterini canlandırmıştır. en son projesi netflix baby dizisinde -ludovica (2018 kasım ayında başladı- 16 eylül 2020 tarihinde bitmiştir).
kendisinin en popüler dizisi netflix de olan baby dizisinde izleyip tanıma fırsatım olmuştur. baby dizisinin kısa saçlı,renkli gözlü ve çilli oyuncusu olduğu için oldukça dikkatleri üstüne çekmiştir. baby dizisinde asi ve güzel ludo'su (ludovica) başına sürekli bela açan ve deyim yerindeyse rahatlık batan bir liseli kızı canlandırmıştır. amaçları sıradan giden hayatlarına biraz eğlence ve renk katmaktır. ama başlarına gelmeyen kalmamıştır.

dünyaca ünlü bir çok marka ile çalışmıştır. bunlar; moncler, armani, armani beauty, casadei, act store, dolce & gabbana, flamingo, chanel, der aesthetik, giovanni gibi markalardır.
alice pagani ayrıca istanbul sözleşmesine destek veren ve türkiye'yi oldukça seven bir oyuncudur. oyunculuğun ve mankenliğin yanı sıra yakın zamanda ophelia adını verdiği ve 2021 yılında yayınladığı kitabıyla da yazarlığını konuşturmuştur. kitabını gotik bir tarz ve üslupla yazdığını, kitabının sinematik karakterlerle bütünleştiğini, kitabındaki karakterlerin her birinin bir korkuyu temsil ettiğini, ophelia'nın hayatında en büyük etkiye sahip olanın ise kesinlikle annesi olduğunu, ve annesinin karakterlerle kahramanın bağ kurup bir figüran haline geldiğini ve annesini hayal kırıklığına uğratmak istemediğini belirtiyor. kitabın ne yazık ki türkçe basımı yok.

oynadığı filmler arasındaki en son projesi de ,yakın zamanda yönetmenliğini andrea sıca'nın yaptığı " korku, gerilim tarzında olan non mi uccidere- beni öldürmeyin "filminde başrol olarak oynamış, film 21 nisan 2021 tarihinde vizyona girmiştir. filmin konusu ise;
19 yaşındaki mirta, sevgilisi robin ile aşırı dozda uyuşturucudan ölür. daha sonra mirta tek başına dirilir ve yaşamaya devam eder. hayatta kalabilmek için tıpkı bir zombi gibi insanları yemeye başlar. robin'in ölümüyle oldukça sarsılır ve artık tek başınadır ve hayatta kalma mücadelesi vermektedir.filmin fragmanı
devamını gör...
süpernova
çok büyük kütleli yıldızların gerçekleştirdiği patlama.
yıldızların hepsi farklı kütlelerle hayatlarına başlarlar. bu tür konularda güneş kütlesi birim kütle olarak kabul edilir. süpernova gerçekleştiren yıldızlar, hayatlarına en az 8 güneş kütlesi kadar büyük kütlelerle başlarlar. çekirdeklerinde enerji üretemez hale geldiklerinde de, üst katmanlarını tamamen uzaya fırlatacak şekilde patlarlar ama bu esnada yıldızın çekirdeği çöker. patlayan atmosfer katmanları uzaya saçılırken, geriye, yine kütleye bağlı olarak bir nötron yıldızı ya da kara delik kalır. ortaya da şöyle bir manzara çıkar.
süpernovaların farklı bir türü daha var, üzerinde durulması gereken. bunda da süreç şu şekilde işliyor: çift yıldız sistemi dediğimiz yıldız sistemleri var uzayda. bu sistemlerde 2 tane yıldız var ve bunlardan bir tanesi genellikle beyaz cüce. diğer yıldız ise henüz yaşamı sona ermemiş bir yıldız; mesela bir kırmızı dev olabilir. bu 2 yıldız birbirlerine o kadar yakın olabilir ki, beyaz cücenin kütle çekim etkisi, diğerinin atmosferindeki maddeyi kendine çekebilir. böylece beyaz cücenin üzerine sürekli olarak diğer yıldızdan madde akışı gerçekleşir. kütlesi gittikçe artan beyaz cüce, belirli bir noktadan sonra daha fazla maddeyi taşıyamaz ve patlar. taşıyamadığı madde miktarının olduğu sınır chandrasekhar limiti olarak da anılır. işte bu olay da bir tür süpernovadır.
yıldızların hepsi farklı kütlelerle hayatlarına başlarlar. bu tür konularda güneş kütlesi birim kütle olarak kabul edilir. süpernova gerçekleştiren yıldızlar, hayatlarına en az 8 güneş kütlesi kadar büyük kütlelerle başlarlar. çekirdeklerinde enerji üretemez hale geldiklerinde de, üst katmanlarını tamamen uzaya fırlatacak şekilde patlarlar ama bu esnada yıldızın çekirdeği çöker. patlayan atmosfer katmanları uzaya saçılırken, geriye, yine kütleye bağlı olarak bir nötron yıldızı ya da kara delik kalır. ortaya da şöyle bir manzara çıkar.
süpernovaların farklı bir türü daha var, üzerinde durulması gereken. bunda da süreç şu şekilde işliyor: çift yıldız sistemi dediğimiz yıldız sistemleri var uzayda. bu sistemlerde 2 tane yıldız var ve bunlardan bir tanesi genellikle beyaz cüce. diğer yıldız ise henüz yaşamı sona ermemiş bir yıldız; mesela bir kırmızı dev olabilir. bu 2 yıldız birbirlerine o kadar yakın olabilir ki, beyaz cücenin kütle çekim etkisi, diğerinin atmosferindeki maddeyi kendine çekebilir. böylece beyaz cücenin üzerine sürekli olarak diğer yıldızdan madde akışı gerçekleşir. kütlesi gittikçe artan beyaz cüce, belirli bir noktadan sonra daha fazla maddeyi taşıyamaz ve patlar. taşıyamadığı madde miktarının olduğu sınır chandrasekhar limiti olarak da anılır. işte bu olay da bir tür süpernovadır.
devamını gör...
kağıt bir lira kullanmış nesil
herkes farklı bir şey yazmış. 1 lira mı 1 milyon mu karar verin. kağıt 1 milyon büyük paraydı, o varken en küçük kağıt para 5 bindi. benim hatırladığım en küçük kağıt para da o.
devamını gör...
ben erkek arkadaşımın malıyım
parayı verenin düdüğü çaldığı bir devirde, şeyma gibi bir beyin fukarasına bunu çok görmüyorum. genel profil bu zaten, ceren hindistan denen estetikli tip mesela aynı bunun gibi. hele birde aklını kullanamayıp, birikimlerini erken bitirip, güzellik sona erdikten sonra vasıfsız bir biçimde ortaya çıktıkları zaman çok gülüyorum. serpil örümcer (bayan bacak) bunların atası kabul edilebilir. hepinizin sonu öyle olsun vasıfsız yellozlar...
devamını gör...

