141.
intihar, çok çaresiz kaldığın anlarda dünyanın adaletsizliğine ve zulmüne karşı bir meydan okumadır. semavi dinlerde intihar etmek kesin bir dille haramdır ve bunun kökeni taaa zerdüştlüke dayanır. zerdüştlükte de intihar, tanrı ahura mazdaya karşı son derece nankörce ve ahlaksızca bir tutum olarak görülür ve yasaktır.
islam'da intihar yasak ki mazlum, zalimin elinden kaçmasın ve zalim, mazlumu iyice sömürsün diye.. dindeki intiharın yasak olmasının mantığı(!), öldürmeyip süründüren sinsi kölelik sistemi. şu ahlaksız ve vicdansız zihniyete bakar mısınız; sen birisini intihar ettirecek duruma getir, ondan sonra da mecburiyetten intihar eden o kişinin ardından utanmadan "intihar haramdır" de. lanet olsun islam'a ve diğer bütün dinlere.
devamını gör...
142.
bazen sanılanın aksine ailenizin bile umurunda olmaz
devamını gör...
143.
kişinin isteği ile yaşamına son vermesi.
ara ara yoklar bu istek ancak cehenneme olan inancımdan mütevellit kendimi asla o yola koymam. riskli bir iş. ölmez iseniz sakat kalma oranınız var. yani ya hep ya da hiç olayı biraz.
devamını gör...
144.
zaman zaman akla gelendir. "arkamdan sevdiklerim üzülmesin" diye düşündükten sonra vazgeçilendir.
devamını gör...
145.
iyi düşünülmelidir. kaybedecek hiç bir şeyi kalmadığına kanaat getirilmelidir.
bir de öyle gürültü, mektup falan gibi şeylere gerek yoktur.
sessiz sedasız halledilmelidir.
devamını gör...
146.
intiharı düşünen bir insan için en kötü şey kendisini öldürmesi değil, bunu düşünüp yapamamasıdır.

cesare pavese
devamını gör...
147.
20 küsür yaşındayım, akranlarımın %85 i buna eğilimli ciddi ciddi bunu düşünüyor herkes
devamını gör...
148.
hayatta kaybedecek hiç bir şeyi olmayan insanların yapabileceği şeydir.
öyle kolay değildir, geri dönüşü yoktur.
devamını gör...
149.
bazen şeytan diyor ki git yanaş şuna...
devamını gör...
150.
bir zamanlar anadolu'da filminde şöyle bir replik yer alıyor.


-ya doktor,bir insan bi başkasını cezalandırmak için hakikaten kendini öldürebilir mi doktor? olabilir mi böyle bir şey ya, he?
-zaten intiharların çoğu başka birini cezalandirmak için yapılmıyor mu, savcı bey?
devamını gör...
151.
intihar, kimilerine göre kurtuluş kimilerine göre de anlamsız. bir olayın bu kadar farklı uçlara bakıyor olması bende bazı düşünceler uyandırıyor. hangi bakış açısından baktığımızda göre değişen resimlere benzetiyorum. sorunların bunu yaparak çözülmeyeceğini bilenler için anlamsız, sorunlardan dolayı o kadar çaresiz kalmışlar için kurtuluş oluyor.
devamını gör...
152.
jack london'un yazdığı bir romanın adıdır. london'un bütün kitaplarını hatta fazla bilinmeyen bilim-kurgu kitabını bile okudum..bir tek okumayın tercih etmediğim kitabıdır.
niye yazdı beni aşar ama uçurum insanları romanında ki kapitalizm yergimegi yetmemişki intihar'ı yazdı. kapitalist sistem fırsat bildi bu romanı kendi çıkarı kullandı.
ben okumanızı tavsiye etmem .
devamını gör...
153.
bazen insanın hayatına öyle insanlar girer ki, hiç intiharı düşünmeyen insanı bile ölüme sürükler.
devamını gör...
154.
korkaklık ile cesaret arasında gelip giden bir kavram.
devamını gör...
155.
en yavaş intihar biçimi: yaşamak.


demiş biri.
devamını gör...
156.
bir gold diggera denk gelip yitip gitmek.
devamını gör...
157.
montaigne, "sen bir kişinin elinde işkence görüp acı çeksen, sonra da fırsatını bulup o kişiden kaçsan korkak mı olursun?" diyerek intihar edenleri korkak olarak tanımlayanların tezini çürütmüştü.
devamını gör...
158.
insanın iç huzur dış huzursuzluk dengesini asla sağlayamayıp iç huzurun esamesini kaybettiğinde ulaştığı patolojik isteksizlik hali. bir çok kaynağı var hepsinin temeli de çaresizlik. maddi kaygılar, psikolojik yetersizlikler veya rahatsızlıklar belki de hiç tahmin edemediğim bir çok şey. belki bir umut kapısı bulunduğunu düşünse vaz geçecek.

bu arada bazı ilaçlar direkt intihar isteği uyandırıyor, aman dikkat. kamu spotu bitti, teşekkürler.
devamını gör...
159.
 

beceremez düşünen bir insan intihar etmeyi, başaran ise ancak korkak ve aptal olan ve düşünemeyen insanların zıttı diğer aptallardır. düşünen bir insan bir gün oturduğu yerde çok sıkıldığını anlar, öyle yavaş yavaş yerleşmez bu duygu onun içine, birden beliriverir ve ne yapacağını bilemez hale gelir. onu yoklayan belki de sıkıntıdan daha fazlası olan bir bulantı ya da baş ağrısıdır. üstesinden gelemez o baş ağrının ve yapması gereken tek bir şeyin kaldığını düşünür. o anda ya coşkulu bir müzik çalar ya da rüzgâr beraberinde geçmişten hüzünlü kokular taşır. kalkar düşünen insan, yaşlanmıştır beli ve doğrulmakta oldukça güçlük çeker. bulantı ya da baş ağrısı şiddetini artırır ve yaşlılığı ilerlemeye devam eder.

balkona yönelir, belki o anda dayanak olarak bir baston kullanır, belki de güçlü olduğunu görmek için bir şeye ihtiyaç duymadan, yalpalayarak, düşe kalkarak yönelir balkona. en nihayetinde başarır balkona varmayı ve kafasını kaldırıp bakar gökyüzüne. gece ise gökyüzünde asılı birkaç bulanık ışık görür, çünkü şehrin ışıkları kör etmiştir onu ve göremez olur yıldızların ihtişamını. bir de bir sebep daha vardır yıldızları görmesine engel olan, bulantıdır o ve yıldızların bulanık görünmesine neden olur. eli hemen başucundaki masaya uzanır ve sigara paketini aramaya başlar. son bir kez sigara içmek ister. hemen masanın üzerinde bulunan sigarayı bir süre arar, çünkü bulantı onun gözlerinin görmesine engel olur. eliyle yoklar masayı ve bulur sigarasını. paketinden bir dal sigara çıkarıp yerleştirir dudakları arasına. dudakları titrer o an düşünen insanın, elleri titrer ve zihni o anda terk eder onu. yakar sigarasını ve derin bir nefes alır, sonra bir daha dudakları arasına yerleştirmez, biter sigara ve söner. izmariti fırlatır düşünen insan balkondan aşağı, yıldızları ve masanın üzerindeki paketi görmeyen gözleri izmaritin yavaş yavaş süzülerek aşağı düştüğünü tüm ayrıntılarına kadar görür. düşünmez bunu düşünen adam nasıl oldu diye, sadece bakar ve bir sigara daha çıkarır cebinden. gündüz ise eğer gökyüzünün mavisi yoktur o an, karanlık yüzünü görür ve kaybolur o karanlıkta. mavisini göremez gökyüzünün çünkü baş ağrısı son raddeye ulaşmıştır. yeni yakmış olduğu sigarasından da derin bir nefes alır ve onu da titrek parmaklarının arasında sönünceye kadar unutur.
unutur çünkü hem geceyi hem gündüzü hem baş ağrısını hem bulantıyı yaşar aynı anda. sokak boştur, kimsecikler geçmez, tek bir kuş cıvıltısı bile işitilemez o an, çünkü izmariti hala titrek parmaklarının arasında tutar. izmarit henüz sönmemiştir ve ateşi yakar parmaklarını. anımsar o anda sigarayı ama çoktan bitmiş olduğunu görür. fırlatır izmariti balkondan aşağı. düşer süzülerek ve yerçekimi alt eder onu. tüm ayrıntılarına kadar görür düşüşün. zihni bulanık, başı ağrıyordur o anda, budur izmaritin en ince ayrıntısına kadar düşüşünü görmesini sağlayan. az sonra kendisi çıkacaktır korkuluğa ve bırakacaktır yerçekiminin kollarına kendini. büyük bir gürültü ile yapışacaktır zemine, önce bulantı fırlayıp zihninden kaldırımı kana bular, sonra baş ağrısı saçılır etrafa. en nihayetinde kaçınılmazdır birkaç andavalın başında toplanıp fısıldaşması. öyle olur. korkuluğa çıkar ve açar kollarını düşünen insan. kendini bırakmaya hazır hissettiği anda bir insanın böğürtüsü geçer bir kulağından ötekine, güneş yakar tenini ve düşünmeye başlar toplanan andavalların o öldükten sonra ne konuşacaklarını. bir türlü çıkamaz işin içinden çünkü daha önce ölüp de dirilmiş olan bir insan tanımamıştır. bulantısı ve baş ağrısı artık son raddededir. bir kuş şakırdar ve yıldızlar tüm ihtişamı ile belirir tepesinde. koşuşturur insanlar dört bir yana ve göğün mavisi sergiler en güzel oyununu. korkuluğa çıkmış bulur kendini düşünen insan, ama niçin çıktığını bilemez olur. ağır adımlarla içeri yönelir ve yatağına uzanır. hemen uyur düşünen insan, ancak bulantı ve baş ağrısından sonra uyur. çünkü on kez alt etmiştir kendisini*


insan, tanrı ya da şeytan (2023)

yazarmankafa 

bir blogda kitabımdan yapmış olduğum alıntı
devamını gör...
160.
istanbul’un intiharları semt ve sınıfa göre değişir hikmet feridun'a göre. şişli halkı kuyuya atmaz kendini, kuyuya salınma topkapı, edirnekapı gibi fakir bölgelerde yapılır, ölmek için bile paraları yoktur. aksaray ve fener'de kibrit alacak paraları vardır, kibritin başını suda eritip içerler. şehzadebaşı ve sultanahmet orta hallidir, iple tavana asmak ve tentürdiyot içmek mümkündür. galata'da permanganat içerek intihar edilir. adalar, göztepe, suadiye hattında geceleri vapurdan atlayarak intihar edilir. şişli ve maçka aristokrat yeri, bu yüzden tabancayla intihar modadır... bir şişlili asla kendini kuyuya atmaz diyor. çok iyi kitap bu arada (kaybolan istanbul'dan hatıralar), hikmet feridun bey istanbul'a delicesine aşık.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"intihar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim