401.
günümüzde gayet anlaşılabilir bir durum. insan bu çağa ayak uydurmakta zorlanabilir. bu durum gitgide büyüyerek kaosa neden olur. böyle bir tercih hakkı kullanabilir.
devamını gör...
402.
her ne kadar bulunduğun zaman ve mekandan kurtuluş yolu olarak görülse de son raddesine kadar cesaret edilemeyen bir cezadır kişinin kendisine verdiği.
devamını gör...
403.
kişinin kendi isteğiyle kendi hayatına son vermesi. bu illet üretim ve şiddet döngüsünden kaçış. travmanın son durağı.
devamını gör...
404.
trigger warning: sizin için hassas bir konuysa bu yazıyı okumamanız yazar tarafından tavsiye edilir.
kabuğunu çıkartıp özüne bakıldığında, çocuk yapma fikrinden çok da farklı değil.
sevdiğim bir zen atasözü şöyle der;
"zen, bize düşüncelerimizi kapımızdan içeri almamayı değil, onlara çay demlememeyi salık verir."
bu açıdan baktığımızda, intihar düşüncesi bastırılmaması gereken bir düşüncedir, ancak üzerine fiksasyon yani takıntı geliştirilmemesi de evladır. bastırılırsa, daha güçlü bir şekilde geri döner; üzerine fikse olunursa, zihindeki ağırlığı artar. bence önemli olan şey, ki bunu yapabilmiş kişinin intihar hususuna dair problemini aşması pek yakındır, en karanlık anda dahi intihar düşüncesi ya da dürtüsünün sadece bir düşünce ya da bir dürtü olduğunu ve her düşünce, dürtü gibi geçici olduğunu fark etmesi, buna göre konum almasıdır. böyle bir konum almak intihar düşüncesi gibi sıkıntılı bir anda çelik gibi bir irade gerektirecek bir şey gibi düşünülse de, kendinizi zorlayarak yapacağınız bir-iki denemeden sonra doğal bir şekilde gerçekleşmeye başlar. alışkanlık meselesi, anlayacağınız.
şahsen ben intiharı düşündüğüm zaman, hayatın bomboş ve karşıma iyi-kötü, her şeyi çıkartabilecek bir levha olduğunu hatırlatıyorum kendime. "yarın"ı hatırlıyorum aklıma intihar ne zaman gelse. belki bir gün yarınım olmaz ve bana tek çözüm yolu gibi görünürse neyi hatırlamam gerekeceğini bilmiyorum; ancak şunu da kafama kazımam gerekiyor, yarınımın olmadığı düşüncesi, benim kısıtlı parametrelerle algıladığım dünya imgesinin, gelecek imgesinin sonucunda doğan bir çıkarım. her şeyi kaybedebilirim, savaşma gücümü dahi kaybedebilirim ancak tüm bunları kaybetmem, adına "yarın" dediğimiz ve sık sık bir gün içinde gelmeyen o gizemli zaman diliminde, bunları yeniden kazanmayacağım anlamına gelmez. bunu hatırlamalıyım. bunu hatırlamalısınız.
yarın ne olacağını asla bilemem. bildiğimi düşünürüm. tasarlarım, planlarım. ancak dünyanın ve fenomenlerin de kendi planları vardır.
yarınımın olmayacağını düşünebilirim bir gün. işte o gün geldiği zaman, yarınımın olmadığı düşüncesinin kusurlu ve eksik bir algının ürünü olduğunu hatırlatmalıyım kendime. bu şekilde görebilirim zihnimden içeri kıvrılmaya çalışan o yanılsamayı. hayat, nihayetinde güzel ve değerli. en azından, öyle olduğunu düşünmek istiyorum. bize verdiği bir çok şey uğruna savaşılmasını ve keyfinin sürülmesini hak ediyormuş gibi geliyor.
ancak bazı günler ve bazı geceler o kadar güzel gelmiyor. bazen çok kolay olacakmış gibi geliyor; yalnız olmadığımı biliyorum. hepiniz düşündünüz, hepiniz olmasa da birçoğunuz, aranızda düşünmeyen olsa da adına "yarın" denilen o gizemli zaman diliminde hayatın güzel olmadığından ziyade, güzel olmayan bir hayatı sonlandırmanın ne denli çekici olduğunu hissedeceksiniz.
hislerinizi kontrol edin.
yarın var. tüm bilinmezliği, dehşeti, ümitvarlığı ve vaatleriyle yarın var.
kabuğunu çıkartıp özüne bakıldığında, çocuk yapma fikrinden çok da farklı değil.
sevdiğim bir zen atasözü şöyle der;
"zen, bize düşüncelerimizi kapımızdan içeri almamayı değil, onlara çay demlememeyi salık verir."
bu açıdan baktığımızda, intihar düşüncesi bastırılmaması gereken bir düşüncedir, ancak üzerine fiksasyon yani takıntı geliştirilmemesi de evladır. bastırılırsa, daha güçlü bir şekilde geri döner; üzerine fikse olunursa, zihindeki ağırlığı artar. bence önemli olan şey, ki bunu yapabilmiş kişinin intihar hususuna dair problemini aşması pek yakındır, en karanlık anda dahi intihar düşüncesi ya da dürtüsünün sadece bir düşünce ya da bir dürtü olduğunu ve her düşünce, dürtü gibi geçici olduğunu fark etmesi, buna göre konum almasıdır. böyle bir konum almak intihar düşüncesi gibi sıkıntılı bir anda çelik gibi bir irade gerektirecek bir şey gibi düşünülse de, kendinizi zorlayarak yapacağınız bir-iki denemeden sonra doğal bir şekilde gerçekleşmeye başlar. alışkanlık meselesi, anlayacağınız.
şahsen ben intiharı düşündüğüm zaman, hayatın bomboş ve karşıma iyi-kötü, her şeyi çıkartabilecek bir levha olduğunu hatırlatıyorum kendime. "yarın"ı hatırlıyorum aklıma intihar ne zaman gelse. belki bir gün yarınım olmaz ve bana tek çözüm yolu gibi görünürse neyi hatırlamam gerekeceğini bilmiyorum; ancak şunu da kafama kazımam gerekiyor, yarınımın olmadığı düşüncesi, benim kısıtlı parametrelerle algıladığım dünya imgesinin, gelecek imgesinin sonucunda doğan bir çıkarım. her şeyi kaybedebilirim, savaşma gücümü dahi kaybedebilirim ancak tüm bunları kaybetmem, adına "yarın" dediğimiz ve sık sık bir gün içinde gelmeyen o gizemli zaman diliminde, bunları yeniden kazanmayacağım anlamına gelmez. bunu hatırlamalıyım. bunu hatırlamalısınız.
yarın ne olacağını asla bilemem. bildiğimi düşünürüm. tasarlarım, planlarım. ancak dünyanın ve fenomenlerin de kendi planları vardır.
yarınımın olmayacağını düşünebilirim bir gün. işte o gün geldiği zaman, yarınımın olmadığı düşüncesinin kusurlu ve eksik bir algının ürünü olduğunu hatırlatmalıyım kendime. bu şekilde görebilirim zihnimden içeri kıvrılmaya çalışan o yanılsamayı. hayat, nihayetinde güzel ve değerli. en azından, öyle olduğunu düşünmek istiyorum. bize verdiği bir çok şey uğruna savaşılmasını ve keyfinin sürülmesini hak ediyormuş gibi geliyor.
ancak bazı günler ve bazı geceler o kadar güzel gelmiyor. bazen çok kolay olacakmış gibi geliyor; yalnız olmadığımı biliyorum. hepiniz düşündünüz, hepiniz olmasa da birçoğunuz, aranızda düşünmeyen olsa da adına "yarın" denilen o gizemli zaman diliminde hayatın güzel olmadığından ziyade, güzel olmayan bir hayatı sonlandırmanın ne denli çekici olduğunu hissedeceksiniz.
hislerinizi kontrol edin.
yarın var. tüm bilinmezliği, dehşeti, ümitvarlığı ve vaatleriyle yarın var.
devamını gör...
405.
en büyük sebebi çaresizlik sanırım. fakat bence cesaretin çaresizlikten bile çok olması lazım.
devamını gör...
406.
meydanı puştlara bırakma düşüncesi bana çok korkunç geliyor.
devamını gör...
407.
bazıları bencilliktir vs. demiş fakat tecrübelerime dayanarak söylüyorum o psikolojideki insan hiçbir şeyi düşünmez, tek kurtuluş yolu ölümdür onun için. ne aile, ne arkadaş, ne dini inancı; hepsinin yerini ölüm almıştır.
bu kadar kolay yargılayamazsınız insanları, neler yaşadıklarını kimse bilmiyor.
ki bunun bir versiyonu da psikiyatristlerin hastayla dalga geçer gibi konuşmaları, farkında olmalılar ki karşısındaki kişilerden bazıları intihara meyilli.
bu kadar kolay yargılayamazsınız insanları, neler yaşadıklarını kimse bilmiyor.
ki bunun bir versiyonu da psikiyatristlerin hastayla dalga geçer gibi konuşmaları, farkında olmalılar ki karşısındaki kişilerden bazıları intihara meyilli.
devamını gör...
408.
denemeyen kaldi mi ki aramizda? ama olmayinca olmuyor iste kurban oldugum ölmeye degil sürünmeye yaratmissa bizi ne gelir elden.
devamını gör...
409.
sonsuza kadar s.ktir olup gitmek
devamını gör...
410.
özgür insan iradesinin bir tercihidir. ancak belli bir süre yaşadıktan sonra karşılaşılan zorluklar sebebiyle intihar, ölüm ile sıkıntılardan kurtulma yönünde bir beklentiye dayandığı için değersizdir, cesâret ve kahramanlık olarak yorumlanamaz. intihar etmemek de bir seçimdir. mücâdele atına binip sabır silâhını kuşanmak niyetiyle yapılan böyle bir seçim ise kişiye var olduğunun bilincini iliklerine kadar duyurur ve onu mutlu kılar.
devamını gör...
411.
intiharlar genetik bozukluktur, kabahatlisi aranmaz. dünyada böyle!
ama "gerzekler ülkesi türkiye"de (bkz: poposundan kakası eğri çıksa), kabahatli başkası olur
ama "gerzekler ülkesi türkiye"de (bkz: poposundan kakası eğri çıksa), kabahatli başkası olur
devamını gör...
412.
(bkz: ufak sıyrıklarla atlatmak)
devamını gör...
413.
başlığı engelledim tanım olarak yazmış. meh.
devamını gör...
414.
islam dinine göre, ömür boyu cehennemlik olmakla sonuçlanan eylem. çünkü islam dinine göre allah'ın verdiği canı sadece allah alabilir.
devamını gör...
415.
t: üzücü eylem
fakat islama göre ömür boyu (bu da yanlış ifadedir, zira ömür diye bir şey yok öbür tarafta islam inancına göre. ömür? insan ömrü mü bu? değil tabi) cehennemlik olmak diye bir şey yok. tutup kaynak istesem şimdi, bazı alimler, hadisler falan denilecek her zamanki gibi. kitabın kendisinde bahsi geçmez bile.
dayandırılan nokta ne? yaratıcının öldürmeyi yasaklaması eylemi. güzel, intiharı da bu yasağa dahil edelim. fakat, başkasını öldürme ile psikolojik olarak (hasta olarak görüyorum bu kişileri) kendi canına kıymak aynı şey midir? kimler, hangi hakla bu durumun sonsuz bir ceza ile sonuçlanacağına hükmetmiştir? yaratıcı bile böyle bir şey söylemiyorken.
şu safsataları bir kenara bırakalım lütfen. bir arkadaşım zamanında yakını intihar edip aramızdan ayrıldığı için bir de bu yönden kahrolduğunu söylemişti. inanmayanlar için zaten mesele değil fakat inananların sıkıntısını katlamaya gerek yok.
yaratıcıdan daha çok yaratıcılık oynamayı seviyor insanoğlu.
fakat islama göre ömür boyu (bu da yanlış ifadedir, zira ömür diye bir şey yok öbür tarafta islam inancına göre. ömür? insan ömrü mü bu? değil tabi) cehennemlik olmak diye bir şey yok. tutup kaynak istesem şimdi, bazı alimler, hadisler falan denilecek her zamanki gibi. kitabın kendisinde bahsi geçmez bile.
dayandırılan nokta ne? yaratıcının öldürmeyi yasaklaması eylemi. güzel, intiharı da bu yasağa dahil edelim. fakat, başkasını öldürme ile psikolojik olarak (hasta olarak görüyorum bu kişileri) kendi canına kıymak aynı şey midir? kimler, hangi hakla bu durumun sonsuz bir ceza ile sonuçlanacağına hükmetmiştir? yaratıcı bile böyle bir şey söylemiyorken.
şu safsataları bir kenara bırakalım lütfen. bir arkadaşım zamanında yakını intihar edip aramızdan ayrıldığı için bir de bu yönden kahrolduğunu söylemişti. inanmayanlar için zaten mesele değil fakat inananların sıkıntısını katlamaya gerek yok.
yaratıcıdan daha çok yaratıcılık oynamayı seviyor insanoğlu.
devamını gör...
416.
kurtuluş değildir kendinizi böyle avutmayın hayat yaşamaya değer.
devamını gör...
417.
intihar, yaşamına kendi eliyle son vermek, kendini öldürmek anlamına gelir. intiharın dini hükmü, kur'an'da bir kimseye hayat vermenin adeta bütün insanlara hayat verme gibi yüce bir davranış, bir cana kıymanın da adeta bütün insanları öldürme gibi ağır bir suç ve günah olduğu belirtilir ( el-maide 5/32)
devamını gör...
418.
ınsanın hayat gayesini anlayamamış olması.
devamını gör...
419.
çoğu insanın hayatının bir bölümünde ciddi ciddi arzuladığını düşünüyorum. kendini öldürmek gibi değil de bir şekilde oturduğum yere roket falan düşsünde bir anda olsun bitsin tüm dertlerimden kurtulsam gibi.
devamını gör...
420.
bazı durumlar hariç saygı duymadığım bir eylemdir. iradesizlikle örtüşen durumdur. önemli olan insanın kendi içsel motivasyonunu koruyup yaşamak zorunda kaldığı olumsuz durumlarla başa çıkabilmesidir.
devamını gör...