321.
ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm
ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm
erdem bayazıt-bulmak
ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm
erdem bayazıt-bulmak
devamını gör...
322.
yalnızca ölen bilir anlamını. kalan bilir acısını. biz bilemeyiz ölüm nedir? ölen bilmez, kalan kimdir?
devamını gör...
323.
büyük bir bilinmezlik
devamını gör...
324.
ölüm korkunç değil, yok olmak korkunç. ebedi hayat olmasa, ölüm hiç çekilmezdi.
(sefiller)
(sefiller)
devamını gör...
325.
kendi adıma gram bir korku yaşamadığım fakat sevdiğim insanları kaybetme düşüncesini daima barındırdığım nihai gerçek.
devamını gör...
326.
ölüm güzel şey , budur perde ardından haber
hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber
nfk
hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber
nfk
devamını gör...
327.
ilk şartı doğmak olan, belki de geri dönüş olan.
ama nereye?
ama nereye?
devamını gör...
328.
insan ölümünden sonra ne olacağını net olarak bilemez. ölümünden sonra tamamen yok olacağı fikri insan için hiç cazip değildir. neler olacağını hep merak etmiştir. cevabı genel olarak dinler ya da çeşitli inanışlarda aramıştır. antik mısırda ileri gelenler vücutlarını mumyalatarak değerli eşyaları ile birlikte gömülüp, yaşarken sahip oldukları konum ve imtiyazları öldükten sonra da devam ettirmek istiyor, ettireceklerine inanıyorlardı. mesela bir çin imparatoru binlerce asker ve at heykeli yaptırıp, öldükten sonra da canlanacaklarına inanarak dünyadaki gibi güçlü olmak için mezarına koydurmuştu. böyle şaşalı hayatlara sahip olup bir anda sıfıra varmak insana tabi ki hüzün verecekti. bir umut inanmak istediğine inanacaktı. reenkarnasyon gibi değişik inanışlar olsa da günümüzde yaygın olarak inanılan semavi dinlere göre ölümden sonraki konumumuzu bu dünyada yaptığımız eylemlerimiz belirleyecektir. ancak neye inanırsak inanalım ölüm sonrası akıbetimiz bilinmezdir. öldükten sonra tamamen yok olmak, hiçlik durumuna geçmek insan için tamamen korkutucudur. en güzel saraylarda otursak da, ismimizi tarihe altın harflerle yazdırsak da hiçlik durumunda bir anlamı olmayacaktır. hayat nasıl yaşanmışsa yaşansın geçicidir. yaşanmış ve bitmiştir.
sonrası bir hiç ya da eylemlerimizin sonucu.
ölümden sonra hayat var ise en güzelini bu dünyadaki eylemleri ile hak edenler alacaktır. hakkımızı verene ise tanrı diyoruz. insanı ilk kez var eden, bir kez daha var etmeye muktedirdir. bu da bir inanç. kısa hayat, ikincisi için bir imtihan ise ki bence öyle. umarım geçer bir not alacak hayatı yaşıyor olayım.
sonrası bir hiç ya da eylemlerimizin sonucu.
ölümden sonra hayat var ise en güzelini bu dünyadaki eylemleri ile hak edenler alacaktır. hakkımızı verene ise tanrı diyoruz. insanı ilk kez var eden, bir kez daha var etmeye muktedirdir. bu da bir inanç. kısa hayat, ikincisi için bir imtihan ise ki bence öyle. umarım geçer bir not alacak hayatı yaşıyor olayım.
devamını gör...
329.
sonsuzluğa ilk adımdır.
devamını gör...
330.
iki arkadaşımı kaybedeli bir yıl olmadı daha, yok öyle yaşamadan ben realistim gerçekciyim falan. rehberde isimlerine denk gelince boğaza oturan yumruğu hiç bir şey açıklayamıyor. altı üstü bir telefon numarası ama silemiyorsun işte.
devamını gör...
331.
son bir ayda covid yüzünden 3. akrabamı kaybettim.
üçüncüsü çok yakınımdı ama yine de bir şey hissetmedim.
sanki ölen bir tatile çıkıyormuş da hiç gelmeyecekmiş gibi geliyor bana.
sanki yaşıyor ama bedenen değil.
üzülmüyorum, üzülemiyorum.
ama cenaze yerinde üzülmüş gibi yapıyorum.
iki yüzlülük gibi fakat hissedemiyorum bir şey.
taziye evi o kadar matemliydi ki ben yine eve girince yemek yiyip vurdum kafayı uyudum. öyle de rezil bir insanım.
ne diyor bilge kağan "zamanı tanrı yaşar, insanoğlu ölmek için yaratılmış".
tanımsal olarak ise, oldukça doğal bir şeydir.
üçüncüsü çok yakınımdı ama yine de bir şey hissetmedim.
sanki ölen bir tatile çıkıyormuş da hiç gelmeyecekmiş gibi geliyor bana.
sanki yaşıyor ama bedenen değil.
üzülmüyorum, üzülemiyorum.
ama cenaze yerinde üzülmüş gibi yapıyorum.
iki yüzlülük gibi fakat hissedemiyorum bir şey.
taziye evi o kadar matemliydi ki ben yine eve girince yemek yiyip vurdum kafayı uyudum. öyle de rezil bir insanım.
ne diyor bilge kağan "zamanı tanrı yaşar, insanoğlu ölmek için yaratılmış".
tanımsal olarak ise, oldukça doğal bir şeydir.
devamını gör...
332.
rüyadan uyanıştır.
devamını gör...
333.
ölüm. iki hece dört harften oluşan bir küme. ama düşünüldüğünde insanın bazen korktuğu bazen de aman kurtuluruz işte diye düşündüğü garip çelişki. bana göre ölüm ruhun özgürlüğe kavuşması. nasıl yani derseniz şöyle ki bir bedene hapsolmuş ruh artık o bedenden kurtuluyor. yani ölüm eşittir özgürlük. ama ürkütücü mü evet hele de sevdiğin birinin ölümü çok korkuyorum kendim ölsem sorun yok ama çok sevdiğim biri ölürse ve onu göremezsem çok kötü. kafayı yedirecek durum. o yüzden ben ölsem de sıkıntı yok elbet öleceğiz ha bugün ha yarın. ama sevdiklerimin ölümü çok korkutuyor inşallah onların ölümünü görmem.
devamını gör...
334.
insanın bazen ne pahasına olursa olsun kaçtığı bazen ise en büyük kurtuluş olarak adlandırdığı, canlı bir varlığın hayati faaliyetlerinin kesin olarak sona ermesidir.
devamını gör...
335.
adil olduğunu söyleye dursun pers şairi; ölüm adil değildir. mutedil olabilir ama adil değildir. ölüm var ölüm var. mamafih kara toprak için adil diyebiliriz.
x olma hâli.
x olma hâli.
devamını gör...
336.
gerçek olan. kaçınılmayan. yaşanacak ve farkında olamayacağımız .
devamını gör...
337.
....ve ölüm, ona yaklaştıran tüm kelimeler tarafından somut bir şekilde oluşabilir.
baksana...şu sokak kenarında ne kadar fazla yürüyen ceset var, zihinlerindeki yosun kokusunu hissettiğim...
ölüm olmadan nasıl yaratabilirsin ki en iyiye yaklaşma istemini içinde taşıyan düşünceyi?
ölüm ne kadar soğuk ve işlevsel..
kimisini bir tabuta sarıp karanlık sokakların köşe başlarinda zaman ve mekan tarafindan acizlige bırakıyor öylece;
kimisinin de damarlarina işleyip zaman ve mekanı katlederek yaşayan tek şeyin etraftaki nesneler olduğunu görmesini sağlıyor...
ağır bir katatoni evet... tek bir yaprak hareketini sağlayan kızgın rüzgarın ivmelendirdigi masum bulutlardan ağlayan yağmur damlaları o anda her şeyden daha canlı olur... artık zaman+mekan dokusunu öldürürsün damarlarinda dolaşan tüm bu duygularla
ve karşında geçmiş ve geleceğin tüm ihtimallerini gözünün önünde hissedersin...kuarklardan atomları, prokaryotik hücrelerden tüm canlı formlarını, hayal etmeye başlayan insan zihinden dinler ve medeniyetleri baştan inşaa edersin adeta. çünkü zaman artık sonsuz defa bükülmüş, olayları zihnine öylece sunmuştur.
işte ölüm bu yüzden en güzel yaratıcıdır...
baksana...şu sokak kenarında ne kadar fazla yürüyen ceset var, zihinlerindeki yosun kokusunu hissettiğim...
ölüm olmadan nasıl yaratabilirsin ki en iyiye yaklaşma istemini içinde taşıyan düşünceyi?
ölüm ne kadar soğuk ve işlevsel..
kimisini bir tabuta sarıp karanlık sokakların köşe başlarinda zaman ve mekan tarafindan acizlige bırakıyor öylece;
kimisinin de damarlarina işleyip zaman ve mekanı katlederek yaşayan tek şeyin etraftaki nesneler olduğunu görmesini sağlıyor...
ağır bir katatoni evet... tek bir yaprak hareketini sağlayan kızgın rüzgarın ivmelendirdigi masum bulutlardan ağlayan yağmur damlaları o anda her şeyden daha canlı olur... artık zaman+mekan dokusunu öldürürsün damarlarinda dolaşan tüm bu duygularla
ve karşında geçmiş ve geleceğin tüm ihtimallerini gözünün önünde hissedersin...kuarklardan atomları, prokaryotik hücrelerden tüm canlı formlarını, hayal etmeye başlayan insan zihinden dinler ve medeniyetleri baştan inşaa edersin adeta. çünkü zaman artık sonsuz defa bükülmüş, olayları zihnine öylece sunmuştur.
işte ölüm bu yüzden en güzel yaratıcıdır...
devamını gör...
338.
sürekli kıyılarında dolaşmaktan bıktım ya gerçekleşsin ya da hatırlamayayım istiyorum belki az kaldı bakalım haftaya netleşir.
devamını gör...
339.
üstad cem karaca ölüm şarkısında harika anlatmış;
cahar atıp şeş oynasam gene yenersin beni.
cahar atıp şeş oynasam gene yenersin beni.
devamını gör...
340.
devamını gör...