781.
umarım bu yazacaklarıma denk gelirsin de okursun. okuyacakların umurunda olur mu bilmiyorum ama bu zamana kadar susmayı tercih ettim ve artık gerçekten umrumda değil. neredeyse 2 ay olacak. bu süreçte ve daha öncesinde seni hiç kötülemedim. he sinirle yazdığım birçok şey oldu tabi. sadece çevremdeki insanları görünce içimde kalan şeyler geldi aklıma ve gözlerim doldu, konuşamadım. benim o halimi görenler bana bir şeyleri sorma gereği bile duymadılar. hayatımdaki son çapayı da artık koparmak üzereyim. senden uzun bir süre nefret ettim, mutsuz ol istedim ama şimdi baktığımda sen gerçekten de bu hissettiklerime bile değmezsin. benden gelecek herhangi kötü bir duyguyu bile hak etmiyorsun sen. ne senin için ne de çevrendeki herhangi birisi için zerre üzülmüyorum. sadece hayatına yeni girecek insanlara acıyorum. bana yaptıklarının aynısını onlara da yapmazsın umarım. gerçi o yaptıkların için seni suçlamam da gereksiz. sadece sana güç verdim ve beni yaralamanı izledim. bu yazdıklarımı da sinirimden değil içimde sana dair hiçbir şey kalmasın diye yazıyorum. aslında sana teşekkür bile etmem lazım. zor yoldan da olsa beni olmam gereken kişi yaptığın için. bu süreçte asıl içimi acıtan ne oldu biliyor musun? birbiri için çabalayan insanları gördükçe gözlerim doldu, aklıma sen geldin ve o kadar nefrete rağmen yinede seni suçlayamadım. belkide bunları bu yüzden yazıyorum. kendi içimde hissizleşip sana dair her şeye son noktayı koyuyorum. son zinciride kopardığımdan dolayı hayata daha sağlam adımlar atacağım ve artık gerçekten beni benden başkası yaralayamayacak. neyse yine fazla uzattım son defa nokta koymanın zamanı geldi artık. ben sayende daha güçlü olacağım ve sana rağmen insanlardan ümidimi kesmeyeceğim.
devamını gör...
782.
okuyor zaten bir şey eklemeye gerek yok.
devamını gör...
783.
duyuyorsa buradan ona iletiyorum "söyleyeceklerimi duymaya layık değilsin "
devamını gör...
784.

eğer bunu okuyorsan bilmeni isterim ki, ben, o eski ben değilim güzelim. işine geldiğince kırdığın, hakaret ettiğin, gülüp geçtiğin ve küçümsediğin ben değilim. çok şeyler değişti senden sonra. hani ölürüm demiştim ya, yanılmışım. ölemiyor insan, ama alışıyor. alıştım. senden sonra her ne varsa, ve her ne olduysa yokluğunda, birer birer içimden söküp kazıdı seni. sıyırdı attı içimden, yüreğimden.

şimdi yine bir yaz vakti. yakında bizim mevsimimiz gelecek. hazan. ve ben yine hüzünleneceğim. yine kasım gelecek takvimlerde, eskileri düşüneceğim. ama hayır, asla keşke demeyeceğim. keşke olsaydı, keşke bir arada kalsaydık filan... o gemiyi kaçırdık çünkü biz. ben hep o yılgın ben olsamda ve bilsem de sen hep o gamzeli sen, yapacağım bir şey olmayacak...

unutma kızıl perim. ve sakın ağlama. oku geç bu satırları. sana hasret olduğuma aldırma, sana tutsak olduğumu... sana mahpusluğumu... düşün ki kurtuluşa eriyorum ben artık. düşün ki huzur buluyorum. düşün ki ilk defa, ilk defa olarak seni sevdiğimi söylüyorum. oku geç...

ardında bir enkaz bıraktığını sanma sakın. ardında bir cenaze... ve git şimdi...beni yeniden bırak böylece...

elveda...
devamını gör...
785.
gör artık beni! burada seni merak eden, önemseyen, değer veren ve sürekli uzaklara dalıp dalıp seni düşünen biri var. ufak bir sözüne bile mutlu olup saatlerce düşünen, hatırladıkça ufak kalp çarpıntıları yaşayan ve seni görmek in günleri sayan biri. gör lütfen ve beni yanıltma. eğer hissettiysem senin de duyguların olduğunu, sende karşılık ver bana. kalbimin deli gibi koşan sesini duy...
devamını gör...
786.
okuyorsan mesaj atarsın hemen evleniriz.

(bkz: risk budur)
devamını gör...
787.
"aranmıyorum kardeşim, bi kahve içip kalkıcam"
diye yazdı, kafede yalnız başına oturan kadın.
devamını gör...
788.
küfür olacak ama şerefsiz puşt
devamını gör...
789.
3 yıl!
devamını gör...
790.

okuduğunu düşünmüyor, okuyacağını biliyorum. çünkü artık iletişimimizde ikinci aşamaya, birbirimizin gölgesi olma boyutuna geçtik...

dün gece hiç uyumadım. oysa alacağım 3 saat 32 dakikalık bir uyku hakkım vardı. sahi, hakkım var mıydı? ve senin hakkın var mıydı? şimdi daha mı iyi oldu, daha mı mutlu olacaksın?

belkide böyle olması gerekiyor, bitmesi gerekiyordu. ama soruyorum, hayatumızın hangi anında olması gerekeni, olması gerektiği gibi yaptık? baş kaldıramaz mıydık mantığımıza ve hep en doğrusunu mu isteyeceğiz yapmak için...

neyse. bırakıyorum. senin olsun herşey... bu şiir bile.

"kal" deseydin kalırdım, demedin oysa...
kuru bi' "bitmesin"'den başka hiçbir şey demedin,
öyle kuru, öyle soğuk, öyle uzaktı ki ondaki anlam,
bu kadar kolay mıydı her şey, bu kadar yakın mıydık uçuruma?
savunmıcak mıydın sevgimizi?
"kal, kal" diye haykırmayacak mıydın ardımdan?
düşündüğüm bu değildi.
hayal ettiklerim, beklediklerim başkaydı senden.
mücadele beklemiştim oysa, yelkensiz olan gemimizi,
kıyıya ulaştırırız sanmıştım.
kıyıya ulaştırırsın sanmıştım.
oysa onu denizin ortasında, savunmasız bırakmama göz yumdun.
bu kadar yıpratıcı olamazsın.
oysa bir anlam olmalıydı yaşadıklarımız da.
paylaşılan duyguların bir anlamı olmalıydı.
yüreğimdeki martıların bir anlamı olmalıydı.
beynimizdeki melodilerin, aramızdaki çekimin,
geçen akşamki sohbetin bir anlamı olmalıydı.
duygularımızın bir anlamı olmalıydı.
yüreğimideki tüm martıları uçurdun şimdi.
hangi yöne gittiler bilmiyorum.
geri dönerler mi bilmiyorum.
dünya boşaldı mı ne?
neden bu kadar sessizleşti birden yaşam?
neden artık parlamıyor yakamozlar gözlerimde?
neden artık rüzgar esmiyor?
her şey seninle mi kaldı yoksa?
mantığım, mantığımı bana bırak lütfen, ona ihtiyacım var.
bazı şeyleri anlamak için ona ihtiyacım var.
evet, ben istedim ayrılığı.
çıkmaz yollara yönelen bendim.
kucağında bir yığın noktayla karşına çıkan bendim.
kahretsin! bunu neden yaptığımı bilmiyorum.
ve senin buna nasıl göz yumdugunu...
tıpkı balkondaki akasyaları sularken,
fazla sudan dolayı solucaklarını bilmediğim gibi.
su onun için hayat olmalıydı oysa.
ve sen de benim tutunacak dalım.
bazı şeyler vardı aramızda, biliyorsun.
olmaması gereken ama daima var olan.
farklı uçlardaydık seninle,
farklı mevsimleri seviyorduk, farklı zamanlarda...
sen büyük fırtınalara vardın.
bense lodostan bile ürküyordum.
oysa başardığımız şeyler vardı her şeye rağmen...
daha doğrusu öyle sanıyordum.
binlerce yıldız arasında, ay'ın güzelliğini gösterebilmekti tek amacım.
yıldızları söndürmekti, sorunları yok etmekti.
"bitti, bitti", bitti deyişim öylesine bi' şeydi, öylesine sıradan, şakacıktan.
"hayır, hayır" demeliydin,
hatta kıyametler koparmalıydın yüreğimde,
hendekler açmalıydın yoluma, gidemeyeyim diye...
sahip çıkmalıydın, gözlerimdeki ay'a, sevgimiz diye.
beni yolumdan alıkoymalıydın, "kal" demeliydin.
defalarca "kal" demeliydin, oysa demedin.
belki de senin çiçeklerin çoktan solmuştu ve ben,
akasyaları kışın yaşatmaya çalışmakla hata etmiştim.
belki böylesi daha iyi oldu.
"kal" deseydin kalırdım, hem de seve seve kalırdım.
martılarla kalırdım, yakamozlarla kalırdım, demedin oysa...
bilir misin? kaç çığlık olup yıkıldı yüreğim, giderken.
bilir misin? nasıl bir cana hasretti yüreğim, yolumdan döndürecek,
bilir misin? nasıl zor oldu, ardıma bakmadan çekip gitmek.
"kal".
"kal" desen kalacaktım.
demedin oysa...

tanım : o'na söylenmeyen, söylenemeyecek olan sözler.
devamını gör...
791.
istemiyorum artık seni de o belirsiz dünyanı da buluşma ihtimalini de vazgeçtim ne b*kun varsa ye afiyet olsun!
devamını gör...
792.
benden başka herkesi gördün bir bana kördün
benden başka herkesle konuştun bir bana dilsizdin
ve bir bana sağırdın.
devamını gör...
793.
bu tarlaya bir şinik kekere mekere ekmişler.
bu tarlaya da bir şinik kekere mekere ekmişler.
bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye boz ala boz başlı pis porsuk dadanmış.
bu tarlaya da ekilen bir şinik kekere mekereye de boz ala boz başlı pis porsuk dadanmış.
o tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuk, diğer tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuğa demiş ki: “sen ne zamandan beri bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuksun?”
o da ona cevaben “sen ne zamandan beri o tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuksan ben de o zamandan beri bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuğum.” demiş.
devamını gör...
794.
sen ağa, ben ağa; bu ineği kim sağa?
devamını gör...
795.
ο θεός να σε χαλάσει ζώο...
devamını gör...
796.
sana o kadar çok söyleyecek şeyim var ki ama görsem söyleyebilir miyim bilmiyorum.hem çok yakınız hem de çok uzağız.gelsen naparım bilmiyorum ama gelmesen de çok özlüyorum. benim hakkımda ne düşünüyosun inan bilmiyorum ama ben seni iyi hatırlıyorum.
devamını gör...
797.
seni seviyorum. gördüğünden, gösterebildiğimden çok daha fazla hem de. milyon kere yazıp söyleyebilirim bunu çünkü altı boş değil. lütfen beni hayal kırıklığına uğratma çünkü bi love problemi yaşamadan bitirmem lazım bu tezi. akademi aşktan anlamıyor yarim yarim *
devamını gör...
798.
abi 2 dürüm biri acılı
devamını gör...
799.
pişman değilim..
sadece dön bak arkana ne için nelerden vazgeçtin.
neler dururken sen neyi seçtin.
devamını gör...
800.
allah belanı versin.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"diyelim ki o bunu okuyor" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim