diyelim ki o bunu okuyor
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
başlık "ilkokuldamasaaltındaunutulanresimcantasi" tarafından 09.11.2020 18:00 tarihinde açılmıştır.
3401.
#3612730 okudukça duygu bastı üzüldüm de! sonda ki beddua şok etkisi yarattı.
beddua edilenin yerin de olmadığım için çok çok mutluyum:))
öyle beddua mı olur ya.
beddua edilenin yerin de olmadığım için çok çok mutluyum:))
öyle beddua mı olur ya.
devamını gör...
3402.
eşhedü enlâ ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden abduhu ve resulühu.
bir müslüman dünyaya bedeldir, aramıza hoş geldin.
bir müslüman dünyaya bedeldir, aramıza hoş geldin.
devamını gör...
3403.
seni çok seviyorum. içinde sen olan hayalleri seviyorum. seninle yuva inşa etmeyi seviyorum. iyi ki girdin hayatıma.
devamını gör...
3404.
bu başlığın altında bir iki tane entry, giri , tanım vs her neyse girmiştim. öyle sesleneceğim biri olmadığı gibi ben söylemek istediklerimi anında söylemişimdir hep. genel bir tabirle bir şey söylenebilir olsa yaşamına dön bak . zaman tünelini geriye veya olasılıklar üzerine kurmaya gerek yok.
edit: süsleneceğim diye düzeltmiş klavye*
edit: süsleneceğim diye düzeltmiş klavye*
devamını gör...
3405.
iki gün önce doğum günündü. kutlamadım. belki de kutlayamadım.
içimde buruk bir şey kalmadı aslında, ama yine de aklımdan geçmedi değil:
"acaba kutlasam ne hissederdin? ne tepki verirdin?"
merak ediyorum hâlâ. ne oldu da böyle olduk?
aradan çok zaman geçti. kalbimde değilsin artık.
oysa bir zamanlar, bu kalp tamamen senindi.
şimdi yerin yok.
bu seni şaşırtır mı bilmiyorum… ama bazen beni şaşırtıyor.
nedenini tam olarak bilmiyorum.
hatırlarsın, hep söylerdim:
“bir gün sana olan duygularım bitse bile, seni hep iyi hatırlayacağım.”
ama şimdi fark ediyorum ki, bana seni iyi hatırlayacak hiçbir şey bırakmamışsın.
sanırım en çok bu yaralıyor beni.
sen… sana söylediklerimi hiç duymadın. yazdıklarımı da okumadın.
beni anlamadın.
bu satırları da okumayacaksın.
okusan bile anlamayacaksın.
uzun zamandır sana hiçbir şey yazmıyordum.
bugün bir arkadaşımla otururken, eskiden senin için yazdığım bazı şeyleri okudum ona.
“yeniden yazmalısın,” dedi.
belki de haklı…
ama artık senin için değil.
yine de, yeniden yazmaya başlayacaksam, ilk satırları sana yazmak istedim.
bu bir veda değil. bu, bir temizlik.
çünkü sen artık hiçbir şeyi hak etmiyorsun.
belki de hiç hak etmemiştin.
ama ben… içimde sıkışıp kalmış ne varsa, onu dökmeyi hak ediyorum.
bazen seni değil ama sana hissettiğim o masum duyguları özlüyorum.
o bağı.
bir daha kimseye öyle hissedemem sanıyordum.
dürüst olayım: korkuyordum da.
ama öyle olmuyormuş.
belki bir yerlerde hâlâ beni hatırlıyor ve bir şeyler hissediyorum sanıyorsundur.
ama bilmiyorsun ki, ben seni çoktan hayatımdan çıkardım.
“e bu satırlar ne o zaman?” dersen…
dedim ya, içimi dökmeyi hak ediyorum. ondan.
aklıma gelişin sadece sende yarım kalmış sorular yüzünden.
belki o belirsizlik olmasaydı…
bugün doğum gününü bile hatırlamazdım.
ve biliyor musun, işin en acı tarafı da bu:
bu belirsizlik, senin bana bıraktığın son şey oldu.
sessizce çekip gidip, hiçbir açıklama yapmadan ardında bıraktığın o gri boşluk…
işte bana yaptığın son haksızlık da buydu.
ve ben, o haksızlığı daha fazla içimde taşımayacağım.
her şeye bir son bekliyoruz, insanız, doğamız bu belki. ama belki de o tamamlanmamışlık da bir sondur ve bunu kabul etmemiz gerekir. ben de öyle yapacağım artık. bunun için çabalayacağım en azından. o belirsizliğin bıraktığı boşluğu da içimden söküp atacağım.
çünkü biliyorum ki ben bunu hak ediyorum.
içimde buruk bir şey kalmadı aslında, ama yine de aklımdan geçmedi değil:
"acaba kutlasam ne hissederdin? ne tepki verirdin?"
merak ediyorum hâlâ. ne oldu da böyle olduk?
aradan çok zaman geçti. kalbimde değilsin artık.
oysa bir zamanlar, bu kalp tamamen senindi.
şimdi yerin yok.
bu seni şaşırtır mı bilmiyorum… ama bazen beni şaşırtıyor.
nedenini tam olarak bilmiyorum.
hatırlarsın, hep söylerdim:
“bir gün sana olan duygularım bitse bile, seni hep iyi hatırlayacağım.”
ama şimdi fark ediyorum ki, bana seni iyi hatırlayacak hiçbir şey bırakmamışsın.
sanırım en çok bu yaralıyor beni.
sen… sana söylediklerimi hiç duymadın. yazdıklarımı da okumadın.
beni anlamadın.
bu satırları da okumayacaksın.
okusan bile anlamayacaksın.
uzun zamandır sana hiçbir şey yazmıyordum.
bugün bir arkadaşımla otururken, eskiden senin için yazdığım bazı şeyleri okudum ona.
“yeniden yazmalısın,” dedi.
belki de haklı…
ama artık senin için değil.
yine de, yeniden yazmaya başlayacaksam, ilk satırları sana yazmak istedim.
bu bir veda değil. bu, bir temizlik.
çünkü sen artık hiçbir şeyi hak etmiyorsun.
belki de hiç hak etmemiştin.
ama ben… içimde sıkışıp kalmış ne varsa, onu dökmeyi hak ediyorum.
bazen seni değil ama sana hissettiğim o masum duyguları özlüyorum.
o bağı.
bir daha kimseye öyle hissedemem sanıyordum.
dürüst olayım: korkuyordum da.
ama öyle olmuyormuş.
belki bir yerlerde hâlâ beni hatırlıyor ve bir şeyler hissediyorum sanıyorsundur.
ama bilmiyorsun ki, ben seni çoktan hayatımdan çıkardım.
“e bu satırlar ne o zaman?” dersen…
dedim ya, içimi dökmeyi hak ediyorum. ondan.
aklıma gelişin sadece sende yarım kalmış sorular yüzünden.
belki o belirsizlik olmasaydı…
bugün doğum gününü bile hatırlamazdım.
ve biliyor musun, işin en acı tarafı da bu:
bu belirsizlik, senin bana bıraktığın son şey oldu.
sessizce çekip gidip, hiçbir açıklama yapmadan ardında bıraktığın o gri boşluk…
işte bana yaptığın son haksızlık da buydu.
ve ben, o haksızlığı daha fazla içimde taşımayacağım.
her şeye bir son bekliyoruz, insanız, doğamız bu belki. ama belki de o tamamlanmamışlık da bir sondur ve bunu kabul etmemiz gerekir. ben de öyle yapacağım artık. bunun için çabalayacağım en azından. o belirsizliğin bıraktığı boşluğu da içimden söküp atacağım.
çünkü biliyorum ki ben bunu hak ediyorum.
devamını gör...
3406.
tiviti muhakkak görürsün ama önce benden gör diye sana attım yani gülmeni kaptım
devamını gör...
3407.
kalbimi kırdın. ben de yenisini aldım. yenisinin takıp çıkarma özelliği var. artık tam kırılacağı zaman çıkarıyorum. ama sorun şu ki her takıp çıkardığımda bağlantı noktaları gevşiyor. yeterince gevşeyince insanda yalanlara inanma ihtiyacı uyandırıyor. tıpkı mezuniyette birbirleriyle hayatları boyunca görüşeceğine inanan liseli çocuklar gibi.
devamını gör...
3408.
“sensiz yaşayamam” derken, yaşamımda sadece tatlı anılarda hatırlıyorum ve sensiz de pekala yaşayabiliyorum. hayat çok garip. ölmüyormuş insan, içindeki kelebekler ölse de…
devamını gör...
3409.
okuyamayacağını bilerek yazmak. ne diyebilirim ki sana. sana söyleyeceğim herşey kelime israfı olur.
devamını gör...
3410.
öğrendim türk kahvesini yarım şekerli, çayı da tek şekerli içiyorsun. kızma
devamını gör...
3411.
aramazsan aramaaaa yar
araaamazsan araaaama
zaten merhem olmazsın sen
benim gönül yaraaaaama
araaamazsan araaaama
zaten merhem olmazsın sen
benim gönül yaraaaaama
devamını gör...
3412.
sen o alacası içinde fesatla hangi günü gün edicen?
ah, o kaditin üstüne bir de atlas yorgan sericen
abv.
devamını gör...
3413.
3414.
gerçekten kalbini ona verdin mi ya?*
devamını gör...
3415.
hastayım işte ulan allahsız kadın ne diye evi bok gibi bırakıp çekip gittin. kim toplayacak bu evi şimdi hee kim!
devamını gör...
3416.
gönlümle baş başa düşündüm demin,
artık bir sihirsiz nefes gibisin.
şimdi ta içinde bomboş kalbimin,
akisleri sönen bir ses gibisin.
....
kalbimde kalbine yok bile kinim!
bence artık sen de herkes gibisin...
devamını gör...
3417.
bence üzerine 1 dakika bile düşünme ve derhal o kişiyi engelle
engellemek için daha ne yapmasını bekliyorsun?
illa tepene kuş gibi bırakması mı gereklidir?
e n g e l l e
n.............n
g.............g
e.............e
l...............l
l...............l
e..............e
engellemek için daha ne yapmasını bekliyorsun?
illa tepene kuş gibi bırakması mı gereklidir?
e n g e l l e
n.............n
g.............g
e.............e
l...............l
l...............l
e..............e
devamını gör...
3418.
geri dön tüliiin! evine geri dön...
devamını gör...
3419.
"onlar" olsun zira o aptalların sayıları çok. iyi ki hayatımdan s**tir olup gittiniz, sizin gibi ** çullamalarından kurtulduğuma şükrediyorum. başka insanların da hayatına girip aptallığınızı sergilemeyin sakın, dışarıdan pek matah gözüküyorsunuz ama içinizden b*k akıyor. hayatınız da koskocaman bir yalan, öyle ki allah birdir deseniz şüphe duyarım öyle tiplersiniz. neyse, sakın ola geri dönüp de benim asabımı bozmayın, aklınıza hayalinize gelmeyecek şekilde kötü davranacağım size çünkü, cehennemdeki zebanilerin alkışlarını bu taraftan duyarsınız öyle kötü muamele yani.
devamını gör...
3420.
yıllar geçmiş, değişmişiz ve sen hâlâ çok güzelsin. bir flört şarkısı hehehe.
hayatımda kimseyi bu kadar çok sevebileceğimi sanmıyorum.
hayatımda kimseyi bu kadar çok sevebileceğimi sanmıyorum.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172