481.
"hayat, kendini bulmakla ilgili değildir; kendini yaratmakla ilgilidir.” george b. shaw
devamını gör...
482.
– ne demiş şair? hayat hatıradır, unutursan ölürsün.
– ne güzelmiş, kim söylemiş bu sözü?
– unuttum.
devamını gör...
483.
öte yandan aristo ve diğer yunan filozoflarının çoğu, işe tanrıyı gereğinden fazla karıştırdığı için yaradılış düşüncesinden hoşlanmıyorlardı.
onların inancına göre insan soyu ve çevresindeki dünya sonsuzdan beri vardı ve sonsuza değin varolacaktı.
eski düşünürler yukarıda anlatılan uygarlığın gelişmesine ilişkin savı çoktan ele almış ve buna yanıt olarak da arka arkaya gelen sellerin ya da diğer felaketlerin insan soyunu, uygarlığın en başına tekrar geri götürdüğünü söylemişlerdir.
zamanın kısa tarihi/ stephen hawking.
devamını gör...
484.
“insan ne tür bir yapıt! yargı gücü ne yüce! yetenekleri ne sonsuz. biçimi ve duygulanışı ne belirgin!
ne hayranlık verici! davranışı ne denli dar meleklere, düşüncesi ne denli tanrı’ya yakın! dünyanın
süsü, yaratıkların en ulusu o! (hamlet, ikinci perde, ikinci sahne).”
*****************
felsefenin hiçbir işe yaramadığını gösteren yoksulluğu dolayısıyla kınanıyordu thales. öyküye
göre, bir yıl yıldızlar konusundaki ustalığıyla daha kıştan, gelecek yıl büyük bir
zeytin ürün olacağını bilmiş; böylece parası da az olduğundan chios ve
miletos’taki zeytin basacaklarını (pres) kullanmak için pey vermiş. kendisine
karşı kimse arttırmadığından, basacakları çok düşük bir fiyata kiralamış. zeytin
toplama zamanı gelip, herkes basacak gereksindiğinde thales istediği fiyata
satmış onları ve epey para kazanmış. böylece dünyaya, filosofların isterlerse
kolayca zengin olabileceğini, fakat onların tutkularının başka türden olduğunu
göstermiş.”
ne hayranlık verici! davranışı ne denli dar meleklere, düşüncesi ne denli tanrı’ya yakın! dünyanın
süsü, yaratıkların en ulusu o! (hamlet, ikinci perde, ikinci sahne).”
*****************
felsefenin hiçbir işe yaramadığını gösteren yoksulluğu dolayısıyla kınanıyordu thales. öyküye
göre, bir yıl yıldızlar konusundaki ustalığıyla daha kıştan, gelecek yıl büyük bir
zeytin ürün olacağını bilmiş; böylece parası da az olduğundan chios ve
miletos’taki zeytin basacaklarını (pres) kullanmak için pey vermiş. kendisine
karşı kimse arttırmadığından, basacakları çok düşük bir fiyata kiralamış. zeytin
toplama zamanı gelip, herkes basacak gereksindiğinde thales istediği fiyata
satmış onları ve epey para kazanmış. böylece dünyaya, filosofların isterlerse
kolayca zengin olabileceğini, fakat onların tutkularının başka türden olduğunu
göstermiş.”
devamını gör...
485.
486.
487.
devamını gör...
488.
tanımadığım birinin acizliğini tiyatro sahnesinde bir oyun seyrediyor gibi izlediğim için mahcup oldum.
zweig / bir kadının yaşamından 24 saat
zweig / bir kadının yaşamından 24 saat
devamını gör...
489.
ah, marilla bir şeyleri iple çekmek mutluluğun yarısıdır," diye haykırdı anne. "onları belki elde edemeyebilirsin ama hiçbir şey seni onlara kavuşmayı hayal etme coşkusundan men edemez. bayan lynde, ' beklentisi olmayanlar hayal kırıklığına uğramazlar,' diyor ama bence hayal kırıklığına uğramaktan daha kötüsü, hiçbir beklentinin olmamasıdır."
l. m. montgomery - yeşilin kızı anne
l. m. montgomery - yeşilin kızı anne

devamını gör...
490.
“mutluluğun sınırı varken, mutsuzluk sınırsız olabilir miydi? gülmenin sınırı varken, acı sınırsız kalabilir miydi?”
devamını gör...
491.
"bir gün beni fark ettiğinde, beni fark etmenin artık benim için fark etmediğini fark edeceksin."
oğuz atay'ın çok anlamlı ve duygu yüklü bir sözüdür.
oğuz atay'ın çok anlamlı ve duygu yüklü bir sözüdür.
devamını gör...
492.
"zarar gördüğünü düşünmen için mutlaka para mı kaybetmen gerekir?
... alçakgönüllüğünü, ölçülülüğünü ve nezaketini kaybetmek önemsiz bir kayıp mıdır sence?"
epiktetos.
... alçakgönüllüğünü, ölçülülüğünü ve nezaketini kaybetmek önemsiz bir kayıp mıdır sence?"
epiktetos.
devamını gör...
493.
"dünya senden nefret etse kötü görse bile, vicdanın rahatsa ve sen suçlu olmadığına inanıyorsan hiç arkadaşsız kalmazsın.”
yeşilin kızı anne
devamını gör...
494.
"dünya senden nefret etse kötü görse bile, vicdanın rahatsa ve sen suçlu olmadığına inanıyorsan hiç arkadaşsız kalmazsın.”
yeşilin kızı anne
yeşilin kızı anne
devamını gör...
495.
”gerçek mutluluk yavaş yavaş, azar azar gelir ve bu bizim hayata bakış açımızla, çevremizle, çevremizdekilere karşı davranışımızla doğrudan doğruya ilintilidir. mutluluk, birbirini tamamlayan ufak tefek şeylerin birikmesinden doğuyor.”
toprak ana, cengiz aytmatov
toprak ana, cengiz aytmatov
devamını gör...
496.
"bugün insanlar ikiye ayrıldı;
...mazlumlar ve zalimler!
zalimler de ikiye ayrıldı;
...zulmü yapanlar ve sessiz kalanlar!
sessiz kalanlar da ikiye ayrıldı;
...korkanlar ve menfaatçiler!
kısacası artık insanlık, kıtlık çâğına girdi!
( kısmi alıntı)
...mazlumlar ve zalimler!
zalimler de ikiye ayrıldı;
...zulmü yapanlar ve sessiz kalanlar!
sessiz kalanlar da ikiye ayrıldı;
...korkanlar ve menfaatçiler!
kısacası artık insanlık, kıtlık çâğına girdi!
( kısmi alıntı)
devamını gör...
497.
oblomov içini çekti. "ah, hayat!" "ne olmuş hayata?" "canımı yakıyor, huzur vermiyor! yatsam da uyanmasam. sonsuza kadar.
ivan aleksandroviç gonçarov
ivan aleksandroviç gonçarov
devamını gör...
498.
ne yamansınız dökme kalıplarınızla, bir şeyi onlara uydurmadan rahat edemezsiniz!
yusuf atılgan / aylak adam
yusuf atılgan / aylak adam
devamını gör...
499.
"eğer olanlar hiçbir zaman sizin hatanız değilse, sorumluluk alamıyorsunuz demektir. eğer hiçbir şeyin sorumluluğunu üstlenemiyorsanız, daima bir şeylerin mağduru olursunuz." richard bach
devamını gör...
500.
"sana dalkavukluk edenlere değil, seni (hakikat için) azarlayanlara minnet göster.
her şeyden çok kendinden utan."
ruhun duygulanımlarının ve hatalarının teşhis ve tedavisi - galenos
her şeyden çok kendinden utan."
ruhun duygulanımlarının ve hatalarının teşhis ve tedavisi - galenos
devamını gör...