okuduğun kitaptan bir alıntı bırak
başlık "balkon insanı" tarafından 15.11.2020 12:53 tarihinde açılmıştır.
841.
842.
en mutlu olması gereken insanlar bile nedensiz bir mutsuzluğun ve tatminsizliğin pençesinde kıvranır.
devamını gör...
843.
"yaşadığımı hissetmem gerek.
ölmem gerekse bile."
-bütün insanlar ölümlüdür / simone de beauvoir
ölmem gerekse bile."
-bütün insanlar ölümlüdür / simone de beauvoir
devamını gör...
844.
en az sözle çok şey anlatmaya batılılar “lakonik” araplar da veciz diyorlar. biz önsöz diyoruz. lakonik, yani önsözle konuşmanın tarihte en güzel örneği olarak “veni, vidi, vici” yi gösterirler. sezar, ordusuyla anadolu içlerine yürüyüp de utkular kazanınca, uzun mektup yazmaya zamanı olmadığından, metresine latince şu üç sözcükle o ünlü mektubunu yazmış. “veni, vidi, vici” yani “geldim,gördüm,yendim” diyor sevgilisine.
ırak ve mısır, aziz nesin / dünya kazan ben kepçe-1
ırak ve mısır, aziz nesin / dünya kazan ben kepçe-1
devamını gör...
845.
"hiç unutmadığım bir vaka daha var. bir gün muayenehaneme bir kadın geldi. bir daha gelmeyeceğini söyleyerek adını vermedi. eskiden doktormuş. üst tabakadan biri olduğu belliydi. bana bir itirafta bulunmak istiyormuş. yirmi yıl kadar önce kıskançlık nedeniyle bir cinayet işlemiş. kocasıyla evlenebilmek için en iyi arkadaşını öldürmüş. cinayet ortaya çıkmazsa sorun olmayacağını düşünmüş. arkadaşının kocasıyla evlenebilmek için en iyi yolun onu ortadan kaldırmak olduğunu düşünmüş. olayı ahlaksal açıdan önemsemiyormuş. sonuçta ne mi olmuş? adamla evlenmiş ama garip şeyler olmaya başlamış. kızı evden ayrılmak istemiş. evlenmiş ve ondan giderek uzaklaşmış. bir süre sonra ilişkileri tümüyle kesilmiş. bu hanım ata binmeye meraklıymış ve atları severmiş. bir gün ata binerken atların huzursuzlaştıklarını görmüş. en sevdiği atı bile binmesini istemiyormuş. ata binmekten vazgeçmiş. bu sefer köpeklerine düşkün olmaya başlamış. güzel bir köpeği varmış. fakat köpeğin felç olması bardağı taşıran son nokta olmuş ve morali çökmüş. birine itiraf etme gereksinimi duyduğu için bana gelmiş. bir katildi ama kendini de öldürmüştü. çünkü böyle bir eylemde bulunan kişi kendi ruhunu da öldürür. katil kendini yargılar. yakalanırsa cezasını çeker ama ahlaksal bilinci devreye girmeden yapar ve olay gizli kalırsa bu vakada görüldüğü gibi ceza onu bırakmaz ve sonuçta olay ortaya çıkar. bazen katile hayvanların ve bitkilerin bile bu işten haberi varmış hissi gelir. kadın işlediği cinayet nedeniyle büyük bir yalnızlığa itilmiş, hayvanlara bile yabancılaşmıştı. yalnızlıktan kurtulmaz için beni gizini paylaşmaya zorlamıştı. katil olmayan birine ihtiyacı vardı. bu kişinin onu ön yargısız dinlemesi gerekiyordu. bunu yapmakla yeniden insanlarla iletişim kurmuş gibi olacaktı. itiraf edeceği kişi profesyonel din adamı olamazdı. doktor olması gerekiyordu. din adamının onu görevi olduğu için dinleyeceğinden ve gerçekleri kabul etmek yerine olayı ahlaksal açıdan ele alacağından korkuyordu. insanların ve hayvanların ona sırt çevirdiğini görmüştü. artık bir kez daha yargılanacak gücü yoktu. onu bir daha ne gördüm ne de elimde doğru söylediğinin bir kanıtı var. bazen aklıma gelir merak ederim. öyküsü henüz bitmemişti. intihar etmiş olabilir. çünkü o yalnızlığı kaldırabildiğini hiç sanmıyorum."
jung / anılar, düşler, düşünceler
jung / anılar, düşler, düşünceler
devamını gör...
846.
"kitabı muqaddeste geçen “aden/eden” bahçe… tevrata göre ademin yerleştirildiği bahçenin olduğu bölge. yaratılış bölümüne göre “içinde her türden ağaç” olan yer. meyve yönünden zengin, bereketli safran, hint sümbülü ve tarçın türlerine sahiptir. dünya üzerinde bilinen cennet burasıdır. tevratın, iskenderiye yahudilerinin yunancaya çevrilmiş versiyonunda bahçe kelimesi için “paradeisos” ifadesi kullanılmış. cennet buradan geliyor. paradise. antik farsça kelime “pairidaeza”. kapalı park alanı demekmiş."
david rohl / efsane
david rohl / efsane
devamını gör...
847.
insan, kendisini eksik kılabildiği kadar insandır.
parumaşk - ferhan koç
parumaşk - ferhan koç
devamını gör...
848.
felâketimizi başka biriyle taksim etmek saadettir, fakat annelerle değil. annelerle değil.
peyami safa - dokuzuncu hariciye kogusu
peyami safa - dokuzuncu hariciye kogusu
devamını gör...
849.
850.
ben ölseydim o belki ağlardı, ama o ağlasaydı ben ölürdüm...
özdemir asaf/ özdemir asaf'ın şiirleri
özdemir asaf/ özdemir asaf'ın şiirleri
devamını gör...
851.
"itaat, iradesinden vazgeçen için, dünyanın bütün hatalarını yapabilme özgürlüğüydü!"
daha
daha
devamını gör...
852.
853.
854.
"onca kalabalığa rağmen bu nasıl bir yalnızlık".
- charles dickens, iki şehrin hikayesi.
- charles dickens, iki şehrin hikayesi.
devamını gör...
855.
çünkü zekâ, duyuları bozar; irade ise doğa sustuğu zaman bile konuşmakta devam eder.
jean jacques rousseau- insanlar arasındaki eşitsizliğin kaynağı
jean jacques rousseau- insanlar arasındaki eşitsizliğin kaynağı
devamını gör...
856.
devamını gör...
857.
“nitekim, gerçek hakkında iyi veya kötü diye hüküm verebilmek için gerçeğe belli bir mesafe koyabilmek gerekir; aynı şekilde “eleştirel zekâ” dediğimiz şeyi kazanmak için de doğal veya tarihsel aidiyetlerimizle aramıza mesafe koymamız gerekir. bu eleştirel zekâ olmadan hiçbir değer yargısı mümkün olmazdı.”
devamını gör...
858.
"insanın içinde bir şey vardır, bir şey. kopar mı, kırılır mı, zedelenir mi? bir şey olur işte. ondan sonra dünyaları versen de o, o ışığı, o cıvıltıyı bulamazsın artık."
(bkz: yalnızlar)
(bkz: tarık buğra)
(bkz: yalnızlar)
(bkz: tarık buğra)
devamını gör...
859.
“ikinci temel fikir, tarihsel ve siyasal düzeyde daha da belirleyici olmuştur: bu fikir, “ sil baştan yapmak”, gelenekten ve geçmişten devralınmış bütün inançları ve bütün önyargıları kökten reddetmek fikridir. descartes, kabul gören fikirlerin topunu birden, ayrım gözetmeksizin köklü bir şüpheye tâbi tutarak, modern devrim kavramını icat etmiştir. bir başka büyük fransız düşünürü tocqueville’in 19. yüzyılda söyleyeceği gibi, 1789 devrimi’ni gerçekleştiren, “jakoben” denilen insanlar, aslında “okullarından çıkıp”, “sokağa inen descartes’çılar”dan başkası değillerdi.”
devamını gör...
860.
“hayatın gerçekliği dışında hiçbir şey yoktur; ne hayatın ötesinde, ne berisinde, ne cennette, ne cehennemde…; ve politikanın, ahlakın, dinin meşhur ideallerinin tekmili birden “put”tur; hayattan kaçmaktan başka bir şeye hizmet etmeyen ve sonunda da hayata karşı dönen metafizik birer tantana ve kurgudan ibarettirler.”
devamını gör...