1141.
"katilim olacak o...u ç...nu bulun."
orhan pamuk, benim adım kırmızı
orhan pamuk, benim adım kırmızı
devamını gör...
1142.
otobiyografinin bir hatırlama yolu değil, unutma biçimi olduğunu o zaman anladım.
orhan pamuk, manzaradan parçalar, s.11
orhan pamuk, manzaradan parçalar, s.11
devamını gör...
1143.
yorgun gözleriyle az önce çiseleyen yağmurun kurumakta olan damlalarına bakıyordu arabanın camında anlamsızca.
yok lan şimdi uydurdum. gerçi uydurma sayılmaz tam olarak yaptığım.
yok lan şimdi uydurdum. gerçi uydurma sayılmaz tam olarak yaptığım.
devamını gör...
1144.
"insan hazza üstün geldiği gün, acıya da üstün gelecektir."*
devamını gör...
1145.
ne söylerse söylesin, kadınlar savaşacaktı.
devamını gör...
1146.
benim ışığımın senin karanlığında daha iyi olduğunu kim söyleyebilir? ~algernon'a çiçekler
devamını gör...
1147.
auf reisen nimmt man alles hin, die empörung bleibt zu haus. man schaut, man hört, man ist über das furchtbarste begeistert, weil es neu ist. gute reisende sind herzlos.
yani ne diyo: seyahatlerde insan her şeyi kabullenir, öfkeyi/tiksinmeyi evde bırakır. bakar, duyar, en korkunç şeyden heyecanlanır; yeni diye. iyi gezginler kalpsizdir.
devamını gör...
1148.
kabullenilmekten korkuyorsunuz. sevgi açlığı çekmenize rağmen bir başka insanın gözlerinin içine bakmaktan korkuyorsunuz.
beyaz kitap, ramtha
devamını gör...
1149.
devamını gör...
1150.
“sen neden gitmiyordun? annenler mi göndermiyor?”
“yok” dedi derda. “ben bekliyorum.”
“neyi?”
“üniversiteyi! ben oradan başlayacağım.”
~ az*
“yok” dedi derda. “ben bekliyorum.”
“neyi?”
“üniversiteyi! ben oradan başlayacağım.”
~ az*
devamını gör...
1151.
gereksinim duyduğunuz her şeye sahipsiniz ve her zaman sahip oldunuz.
devamını gör...
1152.
'insanların büyük bir çoğunluğu düşen bir yaprak gibidir, kapılıp gider rüzgarın önüne, havada süzülür, dönüp durur, sağa sola yalpalar vurarak iner yere. pek az kişi de vardır, yıldızlara benzer, belli bir yörüngede ilerler durur, hiçbir rüzgar varamaz yanlarına, kendi yasalarını ve izleyecekleri yolu kendi içlerinde taşırlar'
siddhartha (kitap)
okudum bitti... ah ah bir şey daha vardı; kendimden korkuyorum çünkü kendimden kaçıyorum!
siddhartha (kitap)
okudum bitti... ah ah bir şey daha vardı; kendimden korkuyorum çünkü kendimden kaçıyorum!
devamını gör...
1153.
"sanatçı kimliği her birimizin içinde taşıdığı yaratıcılığın kaynağıdır. mizaç ve biyografik koşullar tarafından şekillenen bu kimlik, yarım bıraktığımız işimizi tamamlamamız için bizi arayışa iten içsel güçtür."
kurgu sanatı - mıchael rabıger
kurgu sanatı - mıchael rabıger
devamını gör...
1154.
devamını gör...
1155.
devamını gör...
1156.
"hiç korkmamış olsaydım keşke.
hiçbir korkuyu tatmamış olsaydı bilincim ve bedenim.
korunmaya ve savunmaya gerek duymasaydım.
korkuyu bilmeyen canımın istediği gibi davranıp, korkuyu bilmeyen canımın istediği gibi konuşsaydım.
gerçekten nefes alabilseydim her an.
gerçekten yaşayabilseydim.
ben olsaydım sadece, en doğal halimle.
gerçekte yaşayabilseydim keşke.
öyle uyansaydım her sabah; öyle tat alsaydım, öyle dokumaydım, öyle koklasaydım tüm kokulan, öyle duysaydım sesleri... öylece, kendime özgülüğümle ve özgünlüğümle olsaydım bu dünyada, bu rüyada.
kendine özgü, özgün ve özgür.
var olsaydım.
olabilir miyim?
keşke..."
seyir (kitap)
hiçbir korkuyu tatmamış olsaydı bilincim ve bedenim.
korunmaya ve savunmaya gerek duymasaydım.
korkuyu bilmeyen canımın istediği gibi davranıp, korkuyu bilmeyen canımın istediği gibi konuşsaydım.
gerçekten nefes alabilseydim her an.
gerçekten yaşayabilseydim.
ben olsaydım sadece, en doğal halimle.
gerçekte yaşayabilseydim keşke.
öyle uyansaydım her sabah; öyle tat alsaydım, öyle dokumaydım, öyle koklasaydım tüm kokulan, öyle duysaydım sesleri... öylece, kendime özgülüğümle ve özgünlüğümle olsaydım bu dünyada, bu rüyada.
kendine özgü, özgün ve özgür.
var olsaydım.
olabilir miyim?
keşke..."
seyir (kitap)
devamını gör...
1157.
ondan sonra niye zeus’u sevmiyorsun diyorlar. ben hayatımı neden yarım geçirmek zorundayım eyyyy zeus?
devamını gör...
1158.
insanların, muhtemelen herkesin, unutamadığı bir durumu başkalarına sözcüklerle pek de iyi ifade edemediği, yüreklerine ağır gelen deneyimleri vardır, pek çoğu bunları tam dile getiremeden yaşar ve ölürler.
bir kediyi terk etmek - murakami
bir kediyi terk etmek - murakami
devamını gör...