orijinal adı: v lyudyah
yazar: maksim gorki
yayım yılı: 1916
gorki'nin kendi hayat öyküsünü anlattığı üçlemenin ikinci kitabı, çocukluğum'un devamıdır.
herkesi teker teker kaybettikten sonra büyükbabasıyla yapayalnız kalan leksey'in, büyükbabasının git ve kendi ekmeğini kazan demesinden sonraki yolculuğunu konu alıyor. maksim gorki; hayat mücadelesini, işçi sınıfını ve tanık olduğu daha birçok şeyi okura kendi ağzından aktarıyor.
yazar: maksim gorki
yayım yılı: 1916
gorki'nin kendi hayat öyküsünü anlattığı üçlemenin ikinci kitabı, çocukluğum'un devamıdır.
herkesi teker teker kaybettikten sonra büyükbabasıyla yapayalnız kalan leksey'in, büyükbabasının git ve kendi ekmeğini kazan demesinden sonraki yolculuğunu konu alıyor. maksim gorki; hayat mücadelesini, işçi sınıfını ve tanık olduğu daha birçok şeyi okura kendi ağzından aktarıyor.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "jack the ripper" tarafından 04.12.2020 21:26 tarihinde açılmıştır.
1.
hayatın zorluğunu anlatan güzel bir kitap.
az kitap okurum fakat babam bana bu kitabı oku demişti ve ben okumuştum.
kitabın yazarı iran'a gitmek istiyordu fakat gitmemişti. 1-2 kere de türkler geçmişti kitapta
az kitap okurum fakat babam bana bu kitabı oku demişti ve ben okumuştum.
kitabın yazarı iran'a gitmek istiyordu fakat gitmemişti. 1-2 kere de türkler geçmişti kitapta
devamını gör...
2.
gemilerde, ailelerin yanında, çalışan bu sırada etrafındaki kişilerin hem iyi hem kötü özelliklerini alıp, yaşam amacını fark etmesede arayan bir çocuğun hikayesi.
yanında çalıştığı, etrafındaki insanlardan tütün içmek gibi kötü özellikler alırken bunun yanında, en büyük ihtiyacını giderecek olan kitap okuma alışkanlığınıda kazanıyor.
çoğunluğu kitapları kötüleyen insanlara aldırmadan, yoluna devam edip, hayatını yaşamaya çalışıyor.
rahatlıkla okuyabileceği bir yer arıyor.
maksim gorki'nin yazdığı bu kitabın son sayfası şöyle;
''güneş görmek şurada dursun, varlığının bile duyumsanmaz olduğu, hatta güneşin bütünüyle unutulduğu kasvetli güz günlerinde kim bilir kaç kez ormanda yolumu yitirdim! bir keçiyolu olsun bulamadan ormanda dönüp durmuşsundur ve artık adım atacak halin kalmamıştır; sonunda dişlerini sıkıp ormanın en sık yerine dalarsın; çürümüş dallar ayağının altında oynayan, gevşek bataklık tümsekleri arasından yürür gider ve... sonunda yolunu bulursun!
ben de böyle yapmaya karar verdim.
o yılın güzünde, içimde gizli bir umut, kazan' a gittim; belki orada okuyabilirim.''
yanında çalıştığı, etrafındaki insanlardan tütün içmek gibi kötü özellikler alırken bunun yanında, en büyük ihtiyacını giderecek olan kitap okuma alışkanlığınıda kazanıyor.
çoğunluğu kitapları kötüleyen insanlara aldırmadan, yoluna devam edip, hayatını yaşamaya çalışıyor.
rahatlıkla okuyabileceği bir yer arıyor.
maksim gorki'nin yazdığı bu kitabın son sayfası şöyle;
''güneş görmek şurada dursun, varlığının bile duyumsanmaz olduğu, hatta güneşin bütünüyle unutulduğu kasvetli güz günlerinde kim bilir kaç kez ormanda yolumu yitirdim! bir keçiyolu olsun bulamadan ormanda dönüp durmuşsundur ve artık adım atacak halin kalmamıştır; sonunda dişlerini sıkıp ormanın en sık yerine dalarsın; çürümüş dallar ayağının altında oynayan, gevşek bataklık tümsekleri arasından yürür gider ve... sonunda yolunu bulursun!
ben de böyle yapmaya karar verdim.
o yılın güzünde, içimde gizli bir umut, kazan' a gittim; belki orada okuyabilirim.''
devamını gör...
3.
aleksey maksimoviç peşkov'un, bilinen adıyla maksim gorki'nin kendi hayatını anlatmış olduğu üçleme kitabın ikincisi. akışı, anlatım dili ve betimlemeleri muazzam olan yazarın hayatına tanıklık etmek gerçekten çok keyifli.
ilk iki kitabı * okurken babaannesinin ellerini öpmeyi çok istedim.
ilk iki kitabı * okurken babaannesinin ellerini öpmeyi çok istedim.
devamını gör...