erkeklerin regl olması durumunda yaşanabilecekler
+rüştüü hadi be oğlum cuma'ya geç kalacaz.
-mahmut abi siz gidin ben müsait değilim .s.s.
gibi diyaloglar yaşanabilir.
-mahmut abi siz gidin ben müsait değilim .s.s.
gibi diyaloglar yaşanabilir.
devamını gör...
çernobil faciası
- hayır reaktör patlamadı! rbmk reaktörü patlamaz.
- yerde grafit görmedin. onlar yanarak siyahlaşan beton parçaları!
- lütfen söyler misin? rbmk reaktörü nasıl patlar?
- tabi ki de patlamaz.
- peki sen salak mısın?
- bu doz ölçer hatalı. pahalı olanı kasadan getirin!
- kasanın anahtarı kimde?
- yerde grafit görmedin. onlar yanarak siyahlaşan beton parçaları!
- lütfen söyler misin? rbmk reaktörü nasıl patlar?
- tabi ki de patlamaz.
- peki sen salak mısın?
- bu doz ölçer hatalı. pahalı olanı kasadan getirin!
- kasanın anahtarı kimde?
devamını gör...
kaynamış sütün üzerindeki ince kaymak tabakası (yazar)
benim bu saatte yüzümü gülümseten güzel yazar. gerçekten çok mutlu oldum.
günüm kasvetli geçmişti ve ikisi bir arada nescafe gibi mutlu ettin beni.
yazdıklarında gerçekçi, samimi bulduğum yazar. iyi ki varsınn.
günüm kasvetli geçmişti ve ikisi bir arada nescafe gibi mutlu ettin beni.
yazdıklarında gerçekçi, samimi bulduğum yazar. iyi ki varsınn.
devamını gör...
sözlükte kadın olmak
bu topraklarda nefes alan herhangi bir şey olmak zor fakat kadın ve çocuk olmak çok daha zor. kafa sözlük'ü küçük bir türkiye simülasyonu olarak düşünürsek şayet burada da zor çünkü fikir ekebilen bir tek leonardo dicaprio vardı o filminde sonunda ne olduğu şüpheli. özetle hiç bir yönetim tek başına yetki alanındakilerin hastalıklı şekilde birbirine saldırmasını önleyemez yada alından öpüp; '' aydınlandım lan'' anı yaşatamaz.
yukarıda anlattıklarımdan sebep; insanların kendi hür iradesi ile yaşam alanlarını birbirine dar etmeden önce bu saldırgan tavrın ne zaman kendine döneceğini hesap etmesi ve otokontrolünü sağlamayı öğrenmesi gerek. ideolojik olarak çok uzak noktalarda da olsak sırrı süreyya önder'in mecliste bunun ile ilgili anlattığı bir hikaye vardı izlemek isteyenler buradan izleyebilir. zulüm etmek böyle bir şey işte. sıranın ne zaman kendine geleceğinden habersiz köşende oturmak.
dün; sokak hayvanının kolunu bacağını koparıp işkence edilen videonun altına; ''sokaklarda ölüm saçıyorlar'' diye müstehak gördünüz.
bugün; kadın, tacize uğrarken, şiddete ve istismarın her türlüsüne maruz kalırken; ''orada ne işi varmış, onu neden giymiş, bakkal süleyman'a neden selam vermiş.'' derseniz yarın sizleri sırf ideolojik olarak uyuşmadığınız için toprağa belinize kadar gömüp recm ederlerse ne dün sahip çıkmadığınız çocukların gücü yeter sizlere gün yüzü göstermeye ne de taciz edilirken sustuğunuz kadınlar sindirilmişliğini üzerinden atıp sesini yükseltebilir.
unutmayın ki;
tahran'da şu fotoğrafların çekildiği tarih çok uzak değil.


toplumsal olarak her bir ferdimiz belirli kriter altında ezilip yok olmadan evvel hayat felsefesi yapmamız gereken; ''bana ne, sana ne, kime ne'' sorularını birileri zulüme uğrarken değil birileri birilerinin hayatının üzerinde tahakküm kurmaya çalışırken sormalıyız.
+memesini açmış?
-bana ne abi.
+etek giymiş?
-sana ne abi.
+süleymanla fingirdiyormuş?
-eee, bundan kime ne abi.
yukarıda anlattıklarımdan sebep; insanların kendi hür iradesi ile yaşam alanlarını birbirine dar etmeden önce bu saldırgan tavrın ne zaman kendine döneceğini hesap etmesi ve otokontrolünü sağlamayı öğrenmesi gerek. ideolojik olarak çok uzak noktalarda da olsak sırrı süreyya önder'in mecliste bunun ile ilgili anlattığı bir hikaye vardı izlemek isteyenler buradan izleyebilir. zulüm etmek böyle bir şey işte. sıranın ne zaman kendine geleceğinden habersiz köşende oturmak.
dün; sokak hayvanının kolunu bacağını koparıp işkence edilen videonun altına; ''sokaklarda ölüm saçıyorlar'' diye müstehak gördünüz.
bugün; kadın, tacize uğrarken, şiddete ve istismarın her türlüsüne maruz kalırken; ''orada ne işi varmış, onu neden giymiş, bakkal süleyman'a neden selam vermiş.'' derseniz yarın sizleri sırf ideolojik olarak uyuşmadığınız için toprağa belinize kadar gömüp recm ederlerse ne dün sahip çıkmadığınız çocukların gücü yeter sizlere gün yüzü göstermeye ne de taciz edilirken sustuğunuz kadınlar sindirilmişliğini üzerinden atıp sesini yükseltebilir.
unutmayın ki;
tahran'da şu fotoğrafların çekildiği tarih çok uzak değil.


toplumsal olarak her bir ferdimiz belirli kriter altında ezilip yok olmadan evvel hayat felsefesi yapmamız gereken; ''bana ne, sana ne, kime ne'' sorularını birileri zulüme uğrarken değil birileri birilerinin hayatının üzerinde tahakküm kurmaya çalışırken sormalıyız.
+memesini açmış?
-bana ne abi.
+etek giymiş?
-sana ne abi.
+süleymanla fingirdiyormuş?
-eee, bundan kime ne abi.
devamını gör...
arandığı zaman bulunmayan şeyler
yanında olmasını istediğin o insan.
devamını gör...
bu sözlüğün bir sahibi olmadığı anlaşılınca kafaya oynayacağı gerçeği
(bkz: 404 not found)
devamını gör...
kız yurdunda yaşanan tuhaf olaylar
samimiyetsizligin civikligin ve terbiyenin olmadığı alan evet evet o kadar kötü yan oda da annesi istediği ayakkabıyı almadı diye ağlayanı babasına yalan söyleyip para araklayanı senin arkandan atıp atıp birşey yokmuş gibi aynı masada oturanı yüzüne gulenin en kötü olduğu herseyini kiskanan insanların olduğu iğrenç bir ortam eh bir iki güzelliği de yok değil hani.
devamını gör...
pame radyo yayını
pame'de bu hafta biraz masal, biraz mitoloji var.

yunan müziğinde mitolojik karakterlerden ve olaylardan esinlenilmiş şarkılardan, masalsı diyarların öykülerini anlatan ezgilere doğru zamansız, müzikal bir yolculuğa çıkacağız yaklaşık bir buçuk saat boyunca. pazar gününü gerçeğin biraz ötesinde tamamlamak isterseniz, yeni hafta için moral bulmak adına müziklerden medet umanlardansanız, ya da sadece arkada çalsın diyorsanız bu akşam pame'ye bekleniyorsunuz.
pame radyo yayını, saat 22:30'da sözlük radyosunda yayında!

yunan müziğinde mitolojik karakterlerden ve olaylardan esinlenilmiş şarkılardan, masalsı diyarların öykülerini anlatan ezgilere doğru zamansız, müzikal bir yolculuğa çıkacağız yaklaşık bir buçuk saat boyunca. pazar gününü gerçeğin biraz ötesinde tamamlamak isterseniz, yeni hafta için moral bulmak adına müziklerden medet umanlardansanız, ya da sadece arkada çalsın diyorsanız bu akşam pame'ye bekleniyorsunuz.
pame radyo yayını, saat 22:30'da sözlük radyosunda yayında!
devamını gör...
bal porsuğu (yazar)
bir kafa sözlük yazarı. kendisi ile aynı platformda yazabiliyor olmak benim için onurdur.
devamını gör...
massachusetts institute of technology
eğitime boston'da 1865 yılında başlayan, kısaca mit olarak bilinen ve özellikle mühendislik alanındaki başarılarıyla tanınmış olan kurum. dünya çapında 1. sırada yer alıyor.
bünyesinde 5 adet fakülte ve 1 adet sağlık bilimleri ve teknolojisi koleji var. 2018 yılı itibarıyla bu kurumdan çıkan kişilerden bazıları toplam 91 nobel ödülü, 25 turing ödülü, 8 fields madalyası kazanmış
bir dönem harvard üniversitesi ile birleştirilmesi düşünülmüş. ancak mezunlarının buna karşı çıkması nedeniyle bu fikirden vazgeçilmiş.
bünyesinde 5 adet fakülte ve 1 adet sağlık bilimleri ve teknolojisi koleji var. 2018 yılı itibarıyla bu kurumdan çıkan kişilerden bazıları toplam 91 nobel ödülü, 25 turing ödülü, 8 fields madalyası kazanmış
bir dönem harvard üniversitesi ile birleştirilmesi düşünülmüş. ancak mezunlarının buna karşı çıkması nedeniyle bu fikirden vazgeçilmiş.
devamını gör...
sözlüğün kalitesinin çok düşmesi
farklı sesler, farklı renkler, farklı kültürler,
hayatın belki de bir taraftan tatlısı, diğer taraftan tuzu biberi olan durum.
bireysel istekler, tercihler herkesin içinde azıcık da olsa varolan bencilliğin bir ürünü olarak, zaman zaman öne çıkabilmekte.
hepimiz yaptık, hala da yapabiliyoruz bu bencilce yaklaşımı.
yönetimin bu bağlamda elinden geldiğince iyiniyetli olduğunu düşünüyorum, zira istekler karşısında ellerinden geldiğince çözüm odaklı bir tavır sergilemekteler.
yani hiçbir yönetimin, bir yola girip, başına bela olacak meselelerin peşinden gittiğine veya gideceğine inanamıyorum.
durduk yere bu arkadaşlar neden böyle bir oluşumu hayata geçirip, bir de bir çok insanı karşılarına alsınlar.
haa, hata, eksik, yanlış her yerde herkeste olur, mesele hatada direnmemek, bundan dönmektir.
sürekli eleştirilen yönetim,
kimin, hangi cinsin, hangi yaş, eğitim grubunun, hangi dine mebsubun, hangi dili konuşanın, x , y, z , hangi kuşağın isteklerine cevap versin?
peki hal böyleyken, sözüm ona yazar ! olarak; kendimizi eleştirdik, sorguladık mı hiç? sanmıyorum, varsa da çok azdır bunu yapan.
ya adamlar, özellikle ben gibi sürekli eften püften başlıklardan yakınanlar için, bilgi kategorisi açtılar,
bizim bilgi kategorisi adeta tıbbi terimler ansiklopedisine döndü.
kim yaptı bunu, sen, ben, o.
3-5 puan fazla alacağım diye, tdk sözlüğünü kucağına kapan, ilim bilim tanımı girme yarışına girdi.
açık söylüyorum, bilim başlığını ilk başladığında bir kaç kez tıkladım, onun dışında girmedim, girmiyorum, böyle giderse girmeyi de düşünmüyorum. çünkü olay amacının dışına çıktı, birileri bilerek veya bilmeyerek bunu başardı. alsın tepe tepe kullansınlar bilgi başlığını şimdi. bunlara, bir kaç kez dikkat çekme anlamında imalı birşeyler de yazdım ama hiiiç oralı olan yok.
tam gaz devam..
şimdi soruyorum, ne yapsın yönetim buna , nasıl bir yol izlesin ?
haa, teşvik edici ekstra puan olmayabilirdi mesela, hatta hala bile kaldırılabilir o ekstra puan. bunu yapar en fazla , bu sefer de , iyice ayağa düşen yaklaşımlar, başlıklar kuşatıyor ortalığı.
ya bakın, kısaca biz buyuz ...
burasını rezil de vezir de edecek bizleriz.
o sebeple, sürekli eleştirmek, birilerini karalamak yerine, iyi, doğru, güzeli yapmaktan geri kalmayalım, bunda ısrarcı olalım, zaman içinde beğenmediğimiz o kötülerin de ya bize uyacağını, ya da buradan gideceğini düşünüyorum...
hayatın belki de bir taraftan tatlısı, diğer taraftan tuzu biberi olan durum.
bireysel istekler, tercihler herkesin içinde azıcık da olsa varolan bencilliğin bir ürünü olarak, zaman zaman öne çıkabilmekte.
hepimiz yaptık, hala da yapabiliyoruz bu bencilce yaklaşımı.
yönetimin bu bağlamda elinden geldiğince iyiniyetli olduğunu düşünüyorum, zira istekler karşısında ellerinden geldiğince çözüm odaklı bir tavır sergilemekteler.
yani hiçbir yönetimin, bir yola girip, başına bela olacak meselelerin peşinden gittiğine veya gideceğine inanamıyorum.
durduk yere bu arkadaşlar neden böyle bir oluşumu hayata geçirip, bir de bir çok insanı karşılarına alsınlar.
haa, hata, eksik, yanlış her yerde herkeste olur, mesele hatada direnmemek, bundan dönmektir.
sürekli eleştirilen yönetim,
kimin, hangi cinsin, hangi yaş, eğitim grubunun, hangi dine mebsubun, hangi dili konuşanın, x , y, z , hangi kuşağın isteklerine cevap versin?
peki hal böyleyken, sözüm ona yazar ! olarak; kendimizi eleştirdik, sorguladık mı hiç? sanmıyorum, varsa da çok azdır bunu yapan.
ya adamlar, özellikle ben gibi sürekli eften püften başlıklardan yakınanlar için, bilgi kategorisi açtılar,
bizim bilgi kategorisi adeta tıbbi terimler ansiklopedisine döndü.
kim yaptı bunu, sen, ben, o.
3-5 puan fazla alacağım diye, tdk sözlüğünü kucağına kapan, ilim bilim tanımı girme yarışına girdi.
açık söylüyorum, bilim başlığını ilk başladığında bir kaç kez tıkladım, onun dışında girmedim, girmiyorum, böyle giderse girmeyi de düşünmüyorum. çünkü olay amacının dışına çıktı, birileri bilerek veya bilmeyerek bunu başardı. alsın tepe tepe kullansınlar bilgi başlığını şimdi. bunlara, bir kaç kez dikkat çekme anlamında imalı birşeyler de yazdım ama hiiiç oralı olan yok.
tam gaz devam..
şimdi soruyorum, ne yapsın yönetim buna , nasıl bir yol izlesin ?
haa, teşvik edici ekstra puan olmayabilirdi mesela, hatta hala bile kaldırılabilir o ekstra puan. bunu yapar en fazla , bu sefer de , iyice ayağa düşen yaklaşımlar, başlıklar kuşatıyor ortalığı.
ya bakın, kısaca biz buyuz ...
burasını rezil de vezir de edecek bizleriz.
o sebeple, sürekli eleştirmek, birilerini karalamak yerine, iyi, doğru, güzeli yapmaktan geri kalmayalım, bunda ısrarcı olalım, zaman içinde beğenmediğimiz o kötülerin de ya bize uyacağını, ya da buradan gideceğini düşünüyorum...
devamını gör...
eski tanımlara oy gelmesi
oylayan ve oylanan yazarlar için de faydalı bir hareket. sözlüğün arşivini arayıp tarayıp önümüze getiriyor.
devamını gör...
yapılmış en aptalca dalgınlık
kettleı su doldurup ocağın üzerine koymak ve altını yakmak. sonra o erimiş plastik kokusuyla kendine gelmek.
devamını gör...
normal sözlük kulüp başkanlığı müracaatları
evet gıymetlimisss® grubumuz açılmıştır, çelenk göndereceklere duyurulur!
devamını gör...





