insanları giyimine ve dış görünüşüne göre yargılamak
cahil insanların bol olduğu ülkelerde yapılacak iş.
başlığı açan arkadaşın demek istediği yanlış anlaşılmış gibi geldi bana. dış görünüşünden etkilenmediğiniz kişiyle elbette iletişim kurmak istemezsiniz fakat görünüşüne bakarak tanımadan yargılamak bambaşka bir olay.
hepimizin etkilendiği fiziksel özellikler var ve bazılarımız bunları bulamadığı kişilere dönüp bakmıyor bile. bu tamamen insanların kendi zevkleriyle ilgili olarak yaptıkları, kendilerince haklı bir seçim. sorun bu değil. buradaki olay bambaşka. "baştan aşağı siyah giyiniyorsa satanisttir", "küpe takıyorsa ılıktır", "saçını renkli boyatıyorsa herkesle yatıyordur" gibi saçmalıklardan bahsediyoruz. tanımadan, sadece ne giydiğine ya da hangi aksesuarları taktığına bakıp kişilik çıkarımı yapmak normal bir şey değil. *
her ne kadar benzer özelliklere sahip insanlardan 1-2 tanesinde rastladığınız bazı olaylardan yola çıkarak "yaşanmışlık"lara dayandırsanız da bu durumu, yine de yanlış. asla ve asla benzer tipteki insanları aynı kategoriye koymamak gerek. benzer tarzlara sahip olsalar da karakter olarak bambaşka yapıda insanlar olabilir.
başlığı açan arkadaşın demek istediği yanlış anlaşılmış gibi geldi bana. dış görünüşünden etkilenmediğiniz kişiyle elbette iletişim kurmak istemezsiniz fakat görünüşüne bakarak tanımadan yargılamak bambaşka bir olay.
hepimizin etkilendiği fiziksel özellikler var ve bazılarımız bunları bulamadığı kişilere dönüp bakmıyor bile. bu tamamen insanların kendi zevkleriyle ilgili olarak yaptıkları, kendilerince haklı bir seçim. sorun bu değil. buradaki olay bambaşka. "baştan aşağı siyah giyiniyorsa satanisttir", "küpe takıyorsa ılıktır", "saçını renkli boyatıyorsa herkesle yatıyordur" gibi saçmalıklardan bahsediyoruz. tanımadan, sadece ne giydiğine ya da hangi aksesuarları taktığına bakıp kişilik çıkarımı yapmak normal bir şey değil. *
her ne kadar benzer özelliklere sahip insanlardan 1-2 tanesinde rastladığınız bazı olaylardan yola çıkarak "yaşanmışlık"lara dayandırsanız da bu durumu, yine de yanlış. asla ve asla benzer tipteki insanları aynı kategoriye koymamak gerek. benzer tarzlara sahip olsalar da karakter olarak bambaşka yapıda insanlar olabilir.
devamını gör...
mini etek özgürlükse eşine giydirir misin sorunsalı
özgürlük kavramının yanlış anlaşıldığı başlık.
istediği şekilde giyinme özgürlüğü söz konusu bireyin kendisine ait bir özgürlüktür. sizin eşi olarak herhangi bir şeye karışma ya da izin verme hakkınız bulunmamaktadır.
hayır bu, erkeklerin eşlerine izin verip vermeme merakı nereden geliyor anlamıyorum. kim sizden niye izin alsın?
istediği şekilde giyinme özgürlüğü söz konusu bireyin kendisine ait bir özgürlüktür. sizin eşi olarak herhangi bir şeye karışma ya da izin verme hakkınız bulunmamaktadır.
hayır bu, erkeklerin eşlerine izin verip vermeme merakı nereden geliyor anlamıyorum. kim sizden niye izin alsın?
devamını gör...
the platform
"yukarı doğru sıçamam hanımefendi " repliğiyle kafamda yer etmiş (bkz: netflix) yapımı gerilim filmidir.
toplumsal sınıflaşmaya yaptığı eleştiriler ile oldukça kaliteli mesajlar veren filmin finali biraz zayıf kalmıştı bana göre. çok daha net ve çarpıcı bir fikir ile bitebilirdi..
filmde en beğendiğim kısım ise, platformda olan her kişi için bir yemek belirlenmesi ve herkes hakkı kadarını aldığı takdirde hiç kimsenin aç kalmayacağının vurgulanması. günümüzde de insanlar açgözlülük etmeyip, paylaşmayı öğrenirlerse dünyanın çok daha yaşanabilir olacağını göstermiştir..
toplumsal sınıflaşmaya yaptığı eleştiriler ile oldukça kaliteli mesajlar veren filmin finali biraz zayıf kalmıştı bana göre. çok daha net ve çarpıcı bir fikir ile bitebilirdi..
filmde en beğendiğim kısım ise, platformda olan her kişi için bir yemek belirlenmesi ve herkes hakkı kadarını aldığı takdirde hiç kimsenin aç kalmayacağının vurgulanması. günümüzde de insanlar açgözlülük etmeyip, paylaşmayı öğrenirlerse dünyanın çok daha yaşanabilir olacağını göstermiştir..
devamını gör...
nazım
aklıma 'ceviz ağacı' şiirinin kulaktan kulağa yayılan, yanlış bilinen hikayesi gelir. piraye'yi beklerken polislerin gelmesiyle ceviz ağacında polislerden saklandığı söylenir ama gülhane parkı'nda o zamanlar ceviz ağacı yoktur ve böyle bir hikayede.. şiirde bahsettiği ceviz ağacı kendisidir aslında hayallinde orda olduğunu anlatır. 1951 de türk vatandaşlığından çıkartılıp, 2009 yılında 58 yıl sonra türk vatandaşlığına iadesi yapılmıştır.
devamını gör...
duygular ve biz
ameliyatla aldırılabilen ya da düğmesi olup istediğimde çalıştırabileceğim bir şey olmasını isterdim duyguların. iradeyi eline alıp bizi yönetmeleri hiç hoş değil çünkü.
devamını gör...
heady
sözlüğün aklı fikri başında olduğu kadar da bıcırık* olan sevdiğim yazar kardeşi.
devamını gör...
tevafuk
tevafuku bizzat psikologumdan duyup, öğrendim ve yaşadım.
seans sırasında konuyla alakalı olan kitap sayfası denk geldi. sonraları yemek için aynı lokantanın aynı bölümünde karşılaştım.
eşi benim sınıftan arkadaşımdı.
uzun zaman boyunca hislerim ve zihnim o kadar karman çorman olmuş ki. bu düğümden sayelerinde kurtuldum. tabiki inançlılar ama seansta dini karıştırmaz.
iletişimim dahi yoktu ama bağlantımız çıktı hep bir şekilde; iyi hissettim.
kendimi suçlamamayı öğrendim.
tevafuku aslında yaratıcının koyduğu hislerimiz bize gösterir.
allah veya yaratıcı deyin; niyetiniz safsa hayırsız kapılar kapanır. hayırlı kapılar açılır. isyan etmemeyi öğrenmeliyiz.
seans sırasında konuyla alakalı olan kitap sayfası denk geldi. sonraları yemek için aynı lokantanın aynı bölümünde karşılaştım.
eşi benim sınıftan arkadaşımdı.
uzun zaman boyunca hislerim ve zihnim o kadar karman çorman olmuş ki. bu düğümden sayelerinde kurtuldum. tabiki inançlılar ama seansta dini karıştırmaz.
iletişimim dahi yoktu ama bağlantımız çıktı hep bir şekilde; iyi hissettim.
kendimi suçlamamayı öğrendim.
tevafuku aslında yaratıcının koyduğu hislerimiz bize gösterir.
allah veya yaratıcı deyin; niyetiniz safsa hayırsız kapılar kapanır. hayırlı kapılar açılır. isyan etmemeyi öğrenmeliyiz.
devamını gör...
ivan milinski
ece ayhanın şiirinde bahsettiği şahsiyettir çiçekçidir. yani benim. ece ayhan neden şiirinde benim adımı geçirme şerefini bana verdi bilmiyorum. beyoğlu hristaki pasajındayım. telefon:41705
devamını gör...
six day war
altı gün süren arap - israil savaşının etkisiyle yazılmış bir şarkıdır.
devamını gör...
kadını döven erkek
ağzı burnu bir edilesi erkektir, akabinde bu dövme yetisini kaybedecektir.
devamını gör...
goriot baba
le père goriot, türkçesiyle goriot baba kitabı honore de balzac'ın insanlık komedyası adlı eserinin ilk kitabıdır. önceden zengin olan ve daha sonra hayatında 2 kızından başka zenginliği olmayan goriot babanın bir pansiyona yerleşmesinden itibaren olaylar başlıyor. zengin olduğu dönemlerde kızları tarafından nasıl sevildiğini ve kabul gördüğünü ama daha sonra zenginliğinin bitmesi ile kızlarının ilgisinin de bittiği anlatılıyor. sadece kızları değil pansiyondaki diğer insanlar tarafından da aşağılanıyor çoğu kez. sessiz, yardımsever ve kibar olan goriot babanın kızlarına olan sevgisi, her şeyi kabul edici tavırları, kendisini onlara adaması en dikkat çekici nokta. bu ilgiye, sevgiye hiçbir zaman kızları layık olamıyor. bencillik, doyumsuzluk ve kendini adamışlık duygularını hissettiren hüzünlü bir hikaye.
--- alıntı ---
aynı masanın etrafında toplanan bu onsekiz kişinin arasında kolejlerde olduğu gibi türlü alaylara maruz kalan çaresiz biri vardı. bu biçare adam goriot baba'ydı. eğer bu topluluğun tarihi yazılacağı yerde, resmi çizilecek olsaydı bütün ışık bu adamın üzerinde toplanırdı. bu kinle karışık küçümsemenin, bu merhamete karışmış eziyetlerin, acılara merhamet göstermeyişin, bu en eski kiracıyı hedeflemesi acaba hangi tesadüfün eseri olabilirdi? bu duruma kendisi mi sebep olmuştu? bu sorular bir sürü toplumsal haksızlıklarla yakından alakalıdır.
zorluklara, alçakgönüllülükten, zaaftan ve kayıtsızlıktan dolayı tahammül eden insanları, her şeye katlanmak zorunda bırakmak belki de insan tabiatının bir gereğidir. gücümüzü bir insan veya bir şeyin karşısında ispat etmeyi hepimiz sevmez miyizi?
--- alıntı ---
--- alıntı ---
aynı masanın etrafında toplanan bu onsekiz kişinin arasında kolejlerde olduğu gibi türlü alaylara maruz kalan çaresiz biri vardı. bu biçare adam goriot baba'ydı. eğer bu topluluğun tarihi yazılacağı yerde, resmi çizilecek olsaydı bütün ışık bu adamın üzerinde toplanırdı. bu kinle karışık küçümsemenin, bu merhamete karışmış eziyetlerin, acılara merhamet göstermeyişin, bu en eski kiracıyı hedeflemesi acaba hangi tesadüfün eseri olabilirdi? bu duruma kendisi mi sebep olmuştu? bu sorular bir sürü toplumsal haksızlıklarla yakından alakalıdır.
zorluklara, alçakgönüllülükten, zaaftan ve kayıtsızlıktan dolayı tahammül eden insanları, her şeye katlanmak zorunda bırakmak belki de insan tabiatının bir gereğidir. gücümüzü bir insan veya bir şeyin karşısında ispat etmeyi hepimiz sevmez miyizi?
--- alıntı ---
devamını gör...
mesajınız var turuncusu
insanı heyecanlandıran turuncudur, hele bir de kadın bir yazardan gelirse keyfine diyecek yoktur. keşke keyiflensem.
devamını gör...
muharrem ince'nin yüzde elli artı bir oy alacağını söylemesi
doğu perinçek'in yüzde elli artı bir oy alma olasılığı bile daha fazladır
devamını gör...
evlenirdim denilen dizi karakterleri
phoebe buffay
(bkz: friends)
(bkz: friends)
devamını gör...
siyasiler normal sözlük'te yazar olsa alacakları nickler
binaenaleyh (bkz: süleyman demirel)
devamını gör...
sultan papağanı
papağan familyasından, yarı papağan yarı muhabbet kuşu görünümlü bir kafes kuşu. renkleri sarı, gri, beyaz tonlarındadır. yanaklarında turuncu leke kafalarında da punk gibi tepe vardır. erkekleri çok öter, kelime, alarm sesi, kapı sesini taklit eder. dişi olanları konuşamaz. dünyanın en çok beslenen ikinci evcil kuşu olarak kayıtlara geçmiştir.
devamını gör...
antidepresan etkisi gösteren şeyler
uzun bir yolculuga çıkmak.. o yolculukla beraber her km de negatif duygularinizdan arinacaksiniz..
devamını gör...
sözlük kütüphanesi için ne dediler
gayet güzel bir uygulama. ancak son soruya da cevap isterüüük *
şimdilik elimde gönderebileceğim bir kitap yok. zamanla durum değişirse katkı yapmak isterim.
şimdilik elimde gönderebileceğim bir kitap yok. zamanla durum değişirse katkı yapmak isterim.
devamını gör...
geçmiş
hiç geçmeyendir. üzerine yapışır geçmiş. tabi seni sen yapandır bir yandan. acılarını, sevinçlerini sakladığın zaman dilimidir. ama orada takılı kalmak seni diplere doğru çeker. yapılması gereken, geçmişten ders alıp şimdiyi ve geleceği güzel kılmaya çalışmaktır.
devamını gör...
georges braque
1882-1963 yılları arasında yaşamış fransız ressam. fovizmdeki ve kübizmin başlangıcındaki katkılarından dolayı 20. yüzyılın en önemli ressamlarından biri olarak görülür.
ilk eserleri izlenimcilik akımının etkisindeydi, fakat henri matisse ve andre derain gibi ressamların eserlerini gördükten sonra fovizme yöneldi.
braque'ın 1908 - 1912 yılları arasında verdiği eserler geometri ve perspektife duyduğu büyük ilgi görülür.
"picasso ve braque'nin 1908 yılındaki çalışmalarının karşılaştırılması, picasso ile karşılaşmasının etkisinin, düşüncesini herhangi bir temel yoldan saptırmaktan ziyade, braque’ın cézanne’ın fikirlerini keşfetmesini hızlandırmak ve yoğunlaştırmak olduğunu ortaya koyuyor." braque'ın esas konusu, uzun zamandır bildiği sıradan nesnelerdir. picasso hareketi, braque düşünceyi kutluyor. böylece, kübizmin icadı picasso ve braque arasında ortak bir çabaydı. bu sanatçılar, stilin ana yenilikçileriydi. kasım 1907'de görüştükten sonra, braque ve picasso özellikle 1908'de kübizm'in gelişimi üzerinde çalışmaya başladılar. her iki sanatçı da tek renkli resimler ve şimdi analitik kübizm olarak adlandırılan karmaşık yönlü form desenleri üretti.
bottle and fishes

balustre et crane

landscape at la ciotat
ilk eserleri izlenimcilik akımının etkisindeydi, fakat henri matisse ve andre derain gibi ressamların eserlerini gördükten sonra fovizme yöneldi.
braque'ın 1908 - 1912 yılları arasında verdiği eserler geometri ve perspektife duyduğu büyük ilgi görülür.
"picasso ve braque'nin 1908 yılındaki çalışmalarının karşılaştırılması, picasso ile karşılaşmasının etkisinin, düşüncesini herhangi bir temel yoldan saptırmaktan ziyade, braque’ın cézanne’ın fikirlerini keşfetmesini hızlandırmak ve yoğunlaştırmak olduğunu ortaya koyuyor." braque'ın esas konusu, uzun zamandır bildiği sıradan nesnelerdir. picasso hareketi, braque düşünceyi kutluyor. böylece, kübizmin icadı picasso ve braque arasında ortak bir çabaydı. bu sanatçılar, stilin ana yenilikçileriydi. kasım 1907'de görüştükten sonra, braque ve picasso özellikle 1908'de kübizm'in gelişimi üzerinde çalışmaya başladılar. her iki sanatçı da tek renkli resimler ve şimdi analitik kübizm olarak adlandırılan karmaşık yönlü form desenleri üretti.
bottle and fishes

balustre et crane

landscape at la ciotat
devamını gör...