26 nisan lezbiyen görünürlük günü
kutlu olsun. lezbiyenlerin ülkemizde devlet başkanı tarafından dahi "lezbiyen mezbiyen" denilerek aşağılandığı bir vaziyette, eşcinsellerin sistematik olarak toplum gözünde değersizleştirildiği bir vaziyette, elbette ki güle oynaya görünürlük gününü kutlayacaklardır.
isteyen istediği kadar gözlerini yumabilir, isteyen istediği kadar at gözlüğü takabilir, ama eşcinseller vardı, varlar ve var olmaya devam edecekler. benimserseniz eğer yaşadığınız dünyayı tanıma açısından biraz yol alabilirsiniz diye düşünüyorum.
bazı yazar arkadaşların da "gözümüze sokmalarının ne alemi var" eleştirilerine şöyle cevap verebilirim: bir grup sistematik bir şekilde baskı görüyorsa, bir refleks olarak bunu savunma ihtiyacı duymasından daha normal bir şey yok.
edit: burada ve diğer mecralarda homofobiklik taslayanların da ağzından salyalar aka aka lezbiyen pornoları izlediğini hepimiz biliyoruzdur sanırım...
isteyen istediği kadar gözlerini yumabilir, isteyen istediği kadar at gözlüğü takabilir, ama eşcinseller vardı, varlar ve var olmaya devam edecekler. benimserseniz eğer yaşadığınız dünyayı tanıma açısından biraz yol alabilirsiniz diye düşünüyorum.
bazı yazar arkadaşların da "gözümüze sokmalarının ne alemi var" eleştirilerine şöyle cevap verebilirim: bir grup sistematik bir şekilde baskı görüyorsa, bir refleks olarak bunu savunma ihtiyacı duymasından daha normal bir şey yok.
edit: burada ve diğer mecralarda homofobiklik taslayanların da ağzından salyalar aka aka lezbiyen pornoları izlediğini hepimiz biliyoruzdur sanırım...
devamını gör...
çay hangi bardakta içilir sorunsalı
tabii ki kişisel tercihlere bağlı olan bir sorunsaldır ancak tarafımca ince belli bardakta içilen çayın daha çok keyif verdiği ispatlanmıştır.
devamını gör...
kafaların yaşadığı aksiyon veya korku dolu anlar
t: akıldan çıkmayan aksiyon veya korku dolu anımızı merak eden başlık. toplanın dostlarımm. büyük bir zevkle anlatmaya başlıyorum:
lise son'dayız. temel lise olduğu için okul küçük, o gün üniversite sınavındaki bir değişiklikle ilgili haber alıyoruz. zaten her gün 9 saat ders, 2 saat soru çözümü derken 11 saat ders çalışmaktan gına gelmiş. müdüre ailemizi aramasını ve eve gitmek istediğimizi söylüyoruz bir türlü izin vermiyor. bilendik ama o gün illa o okuldan çıkacağız. bir de sigara içenler için bir teneffüs belirlenirdi ve o saatte içmeye çıkarlardı. onlar geri okula dönerken bir kalabalık oldu, biz o kalabalıktan faydalanarak okulun çıkış kapısına kadar geldik fakat müdür var ve çıkmamızın imkanı yok. girişte de bir masa var, 3 arkadaş masanın altına saklandık, müdür yardımcısının gitmesini bekliyoruz* bir de lise lise değil hapishane resmen, müdür kapıdan ayrılsa, müdür yardımcısı var, hizmetliler var, güvenlik de cabası.
neyse, bomba kısma geliyorum. hoca masanın önünde duruyor biz de arkasında saklanıyoruz. sağ olsun hizmetliler bizi gizledi, ispiyonlamadılar. bir de birisi diyor ki ''müdür yardımcısı geliyor sakın ses çıkarmayın.'' o dakikalar nasıl geçti ve hoca bizi nasıl yakalamadı cidden bilmiyorum. en son hoca ayrılırken hemen haber verdi ve olduğumuz yerden pıt pıt çıkarak okuldan ayrılmıştık. eh hocam, düzgünce izin isterken vermezseniz kendi çapımızda böyle aksiyon yaşar ve yaşatırız biz de.
lise son'dayız. temel lise olduğu için okul küçük, o gün üniversite sınavındaki bir değişiklikle ilgili haber alıyoruz. zaten her gün 9 saat ders, 2 saat soru çözümü derken 11 saat ders çalışmaktan gına gelmiş. müdüre ailemizi aramasını ve eve gitmek istediğimizi söylüyoruz bir türlü izin vermiyor. bilendik ama o gün illa o okuldan çıkacağız. bir de sigara içenler için bir teneffüs belirlenirdi ve o saatte içmeye çıkarlardı. onlar geri okula dönerken bir kalabalık oldu, biz o kalabalıktan faydalanarak okulun çıkış kapısına kadar geldik fakat müdür var ve çıkmamızın imkanı yok. girişte de bir masa var, 3 arkadaş masanın altına saklandık, müdür yardımcısının gitmesini bekliyoruz* bir de lise lise değil hapishane resmen, müdür kapıdan ayrılsa, müdür yardımcısı var, hizmetliler var, güvenlik de cabası.
neyse, bomba kısma geliyorum. hoca masanın önünde duruyor biz de arkasında saklanıyoruz. sağ olsun hizmetliler bizi gizledi, ispiyonlamadılar. bir de birisi diyor ki ''müdür yardımcısı geliyor sakın ses çıkarmayın.'' o dakikalar nasıl geçti ve hoca bizi nasıl yakalamadı cidden bilmiyorum. en son hoca ayrılırken hemen haber verdi ve olduğumuz yerden pıt pıt çıkarak okuldan ayrılmıştık. eh hocam, düzgünce izin isterken vermezseniz kendi çapımızda böyle aksiyon yaşar ve yaşatırız biz de.
devamını gör...
tırnak kontrolünden geçmiş nesil
cetvel ile parmakların üstüne vurulur du, ayak kontrolü bile yapıldığını hatırlıyorum, ya tamam dinazor değilim, aramızda biraz yaş farkı var dinazor lar ile.
devamını gör...
ölmeden önce dinlemek istediğiniz son şarkı
tam olarak bu.
devamını gör...
yazarların en dindar özelliği
allah kahretsin, allah cezanı/belanı versin, allahım beni neyle sınıyorsun gibi içinde allah geçen cümleler kuruyorum.
başka da yok.
başka da yok.
devamını gör...
23 temmuz 2021 erdoğan'ın rize'de çay fırlatması
dalga geçmektir. sizi hem uyutuyorum hem dalga geçiyorum demektir.
lan sel felaketi ve çay arasında ne gibi bir bağlantı var bilen var mı ?
rize’de çay fırlatmak akıl tutulması değil midir ?
rize yahu çayın başkenti falan değil mi deliricem.
çay fırlatırken surat ifadesi o kadar itici bir hal alıyor ki inanamıyorum.
alın lan fakirler alın der gibi fırlatıyor.
şaka gibi ama şaka değil.
lan sel felaketi ve çay arasında ne gibi bir bağlantı var bilen var mı ?
rize’de çay fırlatmak akıl tutulması değil midir ?
rize yahu çayın başkenti falan değil mi deliricem.
çay fırlatırken surat ifadesi o kadar itici bir hal alıyor ki inanamıyorum.
alın lan fakirler alın der gibi fırlatıyor.
şaka gibi ama şaka değil.
devamını gör...
umut
şu göğüs kafesimi genişleten umudum var oldukça, güzel günlere olan inancım hiç bitmeyecek…
-can yücel-
-can yücel-
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
ruhum takılı kaldı. küçücük bir sadelikte, önemsiz bir basitlikte. çimenliklerde oturmuşum, dizlerimin üzerine ellerimi kemetlemişim, karşımda deniz. hava kapalıya yakın. deniz sakin. koyu mavi ılık ılık akan bir su var önümde. ne soğuk ne sıcak. üzerimde ince bir ceket. saçlarım arada uçuşuyor yavaş yavaş.
düşünüyorum, düşünüyorum.
bu sıralar yalnız kalmaya, böyle bir yerde oturup uzun uzun düşünmeye ihtiyacım var.
içimde eksik olan yarım kalan o kadar çok şey var ki.
hiçbirinin adını bilmiyorum veya unuttum. hissediyorum ama içimdeler. bu hisler günlük hezeyanlar değil. günlerdir düşünceli, dalgın ve keyifsizim. çok boşladım kendimi. öyle boşladım ki.
sorgulamaz, konuşmaz, çabalamaz oldum.
insan umudunu kesince eylemini de kesiyormuş.
kabuğuma minik adımlarla çekiliğimi biliyorum. fark etmemek için farkındalığımın kör olması gerek.
neye kime dönüşüyorum böyle bilmiyorum.
doğru bulduklarım yanlışa, yanlış bulduklarım doğruya verilmeye başladı. ben mi seçtim peki? hayat mı beni sürüklemeye, mecbur etmeye başladı?
dönüşmek böyle bir şey mi?
hayatın iteklemesi bu mu?
lisede felsefeyle, edebiyatla ilgilenirdim. ne mesuttum ne özgürdüm. zihnimin içi tarlamdı. yasaklanan, konuşulmaması, düşünülmemesi gereken her şeyi düşünür tartardım. güzel beyitler, dörtlükler okudum. ruhum inceldi. anlam dünyam genişledi.
sorgulardım, merak ederdim.
lise biteli ne kadar oldu? on yıllar mı? orta yaşlarımda mıyım?
lise biteli sadece üç yıl olmuş.
o çocuk nerede? öldü mü? raf ömrü mü doldu?
ne mesuttum. kimsenin bana bahşedemediği mutluluk, sakinlik, güven duygusunu zihnimin içinde yaşardım. şimdi her şey belirsiz, buğulu.
gençken çoğu insan gelecek kaygısı yaşar, ben de böyleydim demesin kimse. bu öyle bir durum değil.
içimde başka haller var. adlarını bilmediğim haller.
düşünüyorum, düşünüyorum.
bu sıralar yalnız kalmaya, böyle bir yerde oturup uzun uzun düşünmeye ihtiyacım var.
içimde eksik olan yarım kalan o kadar çok şey var ki.
hiçbirinin adını bilmiyorum veya unuttum. hissediyorum ama içimdeler. bu hisler günlük hezeyanlar değil. günlerdir düşünceli, dalgın ve keyifsizim. çok boşladım kendimi. öyle boşladım ki.
sorgulamaz, konuşmaz, çabalamaz oldum.
insan umudunu kesince eylemini de kesiyormuş.
kabuğuma minik adımlarla çekiliğimi biliyorum. fark etmemek için farkındalığımın kör olması gerek.
neye kime dönüşüyorum böyle bilmiyorum.
doğru bulduklarım yanlışa, yanlış bulduklarım doğruya verilmeye başladı. ben mi seçtim peki? hayat mı beni sürüklemeye, mecbur etmeye başladı?
dönüşmek böyle bir şey mi?
hayatın iteklemesi bu mu?
lisede felsefeyle, edebiyatla ilgilenirdim. ne mesuttum ne özgürdüm. zihnimin içi tarlamdı. yasaklanan, konuşulmaması, düşünülmemesi gereken her şeyi düşünür tartardım. güzel beyitler, dörtlükler okudum. ruhum inceldi. anlam dünyam genişledi.
sorgulardım, merak ederdim.
lise biteli ne kadar oldu? on yıllar mı? orta yaşlarımda mıyım?
lise biteli sadece üç yıl olmuş.
o çocuk nerede? öldü mü? raf ömrü mü doldu?
ne mesuttum. kimsenin bana bahşedemediği mutluluk, sakinlik, güven duygusunu zihnimin içinde yaşardım. şimdi her şey belirsiz, buğulu.
gençken çoğu insan gelecek kaygısı yaşar, ben de böyleydim demesin kimse. bu öyle bir durum değil.
içimde başka haller var. adlarını bilmediğim haller.
devamını gör...
nobel fizik ödülü
nobel fizik ödülü, isveç kraliyet bilimler akademisi tarafından her yıl stokholm'de alfred nobel'in ölüm günü olan 10 aralık'ta verilir.
ödülü ilk kez 1901 de wilhelm röntgen olmuştur.
tam liste için buradan
ödülü ilk kez 1901 de wilhelm röntgen olmuştur.
tam liste için buradan
devamını gör...
sigara içen öğrencilerin karakter sorunu olması
ne hakla böyle bir başlık açıldığı ciddi mana da anlamıyorum. fen lisesinde okurken arkadaşlarımın çoğu sigara içerdi ve sınıf olarak parmakla gösterilirdik. bir insanın karakteristik yapısını sigara gibi alakasız bir etkene bağlamak gerçekten sığ düşünce gerektirir. hadi büyüme şartları, aile ortamı, arkadaş çevresi falan karakteri şekillendirir de allahın tütününden ne istiyorsun be kardeşim ?
t: bir yazar tarafından sigara içen öğrencilerin karakter problemi olduğu iddiasıdır.
t: bir yazar tarafından sigara içen öğrencilerin karakter problemi olduğu iddiasıdır.
devamını gör...
ben de evet diyorum üç evetle uğurluyoruz diyen nikah memuru
gelin ve damattan evet yanıtlarını aldıktan sonra gaza gelip kendini yetenek sizsiniz türkiye'de zanneden acemi nikah memurudur.
devamını gör...
mudskipper
mudskipper balıkları, karada suda olduğundan daha fazla zaman harcarlar. göç yüzgeçlerini kullanarak kendilerini öne çekerek veya atlama yaparak karada hareket edebilirler.mudskipper balıkları, afrika, asya, avustralya, samoa ve tonga adalarında yaşarlar. genellikle tropik veya subtropikal habitatlarda bulunurlar, ancak birkaç tür ılıman bölgelerde de bulunur.
balıklar, gelgit bölgelerinde, gelgit eylemine maruz kalan bataklıklarda veya nehirlerde bulunurlar. genellikle çamurda görülürler. düşük gelgit sırasında karada beslenirler. bazı türler diğerlerine göre su kenarından daha uzaklara gider. bazıları ise sadece en yüksek gelgitlerde suyla kaplı bir alanda yaşar. bu balıklar gerektiğinde girmek için ıslak bir yuvaya sahip olur.
kaynak
balıklar, gelgit bölgelerinde, gelgit eylemine maruz kalan bataklıklarda veya nehirlerde bulunurlar. genellikle çamurda görülürler. düşük gelgit sırasında karada beslenirler. bazı türler diğerlerine göre su kenarından daha uzaklara gider. bazıları ise sadece en yüksek gelgitlerde suyla kaplı bir alanda yaşar. bu balıklar gerektiğinde girmek için ıslak bir yuvaya sahip olur.
kaynak
devamını gör...
entel bir yazar olmaya karar vermek
sözlüğümüzün kuruluş felsefesini artık iyice kavradıktan sonra benim de aldığım karardır...
örnek bir yazar olmak için, daha iyi bir sözlük için elimi taşın altına koyuyorum...
inanılmaz bir motivasyon hissediyorum içimde.
arkadaşlar ben de sözlüğe ve bu sözlüğün kıymetli emektarlarına layık bir yazar olmak için entel olmak istiyorum...
artık her zamankinden daha fazla kitap okuyup, bildiklerimi ve öğrendiklerimi de en güzel ifadelerle sözlüğümüzde paylaşmak istiyorum... artık yersiz sistem eleştirilerini, boş beleş muhabbetleri bırakarak sözlüğümüze yakışan bir yazar olarak bu yolda ilerlemek istiyorum... bana örnek teşkil eden arkadaşlarıma, feyz aldığım arkadaşlarıma, kıymetli moderatör ve editör arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi iletiyor, bize bu güzel ortamı ve şartları sağlayan, sözlüğü düşünen herkesi yanaklarından öpüyorum.. artık ben de bir entelim... ben de içinizden biriyim. ben de artık bu aileden biriyim. oh şükürler olsun. çok sevinçliyim.
örnek bir yazar olmak için, daha iyi bir sözlük için elimi taşın altına koyuyorum...
inanılmaz bir motivasyon hissediyorum içimde.
arkadaşlar ben de sözlüğe ve bu sözlüğün kıymetli emektarlarına layık bir yazar olmak için entel olmak istiyorum...
artık her zamankinden daha fazla kitap okuyup, bildiklerimi ve öğrendiklerimi de en güzel ifadelerle sözlüğümüzde paylaşmak istiyorum... artık yersiz sistem eleştirilerini, boş beleş muhabbetleri bırakarak sözlüğümüze yakışan bir yazar olarak bu yolda ilerlemek istiyorum... bana örnek teşkil eden arkadaşlarıma, feyz aldığım arkadaşlarıma, kıymetli moderatör ve editör arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi iletiyor, bize bu güzel ortamı ve şartları sağlayan, sözlüğü düşünen herkesi yanaklarından öpüyorum.. artık ben de bir entelim... ben de içinizden biriyim. ben de artık bu aileden biriyim. oh şükürler olsun. çok sevinçliyim.
devamını gör...
tayyip erdoğan'ın madalyaları çaldırmayın demesi
hırsızın öğüt vemesi ne komik!
devamını gör...
medine
eski ismi yesrib olan şehir. aynı zamanda anlamı şehir demektir.
devamını gör...
yazarların çocukluk travması
yaz tatilinde köye gitmiştik ve oradaki arkadaşımla beraber evimizin biraz ilerisindeki çeşmede oyun oynuyorduk. bir anda dört bir yanımızı inekler sardı ve geçebileceğim her türlü aralığı kapattılar, meğer su içmek için gelmişler. nereden bileyim hayatımda kaç kere inek gördüm? ben ağlarken arkadaşım kahkaha atarak beni çekiştirip çıkardı lakin bu bir kurtuluş olmadı. çılgın bir ineğin canı sıkılmış olacak ki oyun oynamak istedi ve peşime düştü, ben kaçtıkça geldi koştukça koştu. evet, özetle inek kovaladı.
devamını gör...
aziz nesin
ölümünden senelerce sonra bile hala yobazların canını yakabilen büyük insan.
devamını gör...
otobiyografinize yazacağınız son cümle
kısacası gezegenimizde pek de önemli olmayan bir toz tanesiyim.
devamını gör...
