bir şehri tanımanın en iyi yolu
istanbul için olmayan hede. beşiktaş'tan ümraniye'ye giderken 5 farklı şehir görebilirsiniz. ümraniye'den beşiktaş'a dönerken 10'a da çıkabilir bu sayı. zira istanbul bu, şişede durduğu gibi durmuyo.
devamını gör...
kanada'ya göç
özge ve cem adında güzel çiftin kanada'dwki yaşamlarını dürüst bir şekilde anlattığı videolar içeren youtube kanalı .
benimde hayalimde kanada'da da yaşamak olduğu için sıkı takip ettiğim youtube kanalı.
benimde hayalimde kanada'da da yaşamak olduğu için sıkı takip ettiğim youtube kanalı.
devamını gör...
israil'in mescid-i aksa'ya saldırması
islamcılar yine siviller ölüyor diye ağlamaya başlamış pkkdan bir farkları yok pkkda böyle saldırır sonra bombalanınca siviller ölüyor diye ağlar ya silah bırakırsın güçlü olana boyun eğersin yada sivil ölürse ağlamazsın ayrıca mescidi aksa israilin kılıç hakkıdır gücünüz varsa gidin alın geri.
devamını gör...
lgbt bireylerin evlat edinme hakkı
bence saçma bir haktır.
yani evlat edinilen çocuk ne olacak? garip bir dünyada yaşamış olduğunu hissetmeyecek mi ?
çocuğun psikolojisi ne olacak?
bilen arkadaşlar aydınlatsın garip bir durum gibi geldi bana.
yani evlat edinilen çocuk ne olacak? garip bir dünyada yaşamış olduğunu hissetmeyecek mi ?
çocuğun psikolojisi ne olacak?
bilen arkadaşlar aydınlatsın garip bir durum gibi geldi bana.
devamını gör...
mezar fiyatlarının pahalılığı
ölmedik para biriktiriyoruz.
devamını gör...
iskenderun
benim için değeri çok büyük olan, limanı ve demir çelik fabrikasıyla sanayi ve deniz ticaretinde adından söz ettiren, hatay'da bulunan güzide ilçemiz*.
çocukluğum ve gençliğimin başları bu şehirde geçti. ilk sağlam dostluklarımı orada kurdum. ilk kez orada aşık oldum.
sahili, petek pastanesi, insanı uçuran yarıkkaya rüzgarları, boğan nemi*, ah o güzel iskenderun döneri, kral künefe, canım lisem paşakaracam*. her şeyini özlediğim canım iskenderun
yazın oradayım ama bu kadar hasret yeter.
çocukluğum ve gençliğimin başları bu şehirde geçti. ilk sağlam dostluklarımı orada kurdum. ilk kez orada aşık oldum.
sahili, petek pastanesi, insanı uçuran yarıkkaya rüzgarları, boğan nemi*, ah o güzel iskenderun döneri, kral künefe, canım lisem paşakaracam*. her şeyini özlediğim canım iskenderun
yazın oradayım ama bu kadar hasret yeter.
devamını gör...
musicbuddy
devamını gör...
kırmızı oje
bordo, vişne çürüğü guzel durur.
edit:erkegim ulan
edit:erkegim ulan
devamını gör...
susar mısın geri zekalı kız ağlıyor şu an
liseli kızların yakın arakadaşlarını savunma amacıyla kullanıp alay edeni yahut konuyla alakası olmayan elemanı baştan defetme metodu.
sonra birlikte tuvalete giderlerdi.
sonra birlikte tuvalete giderlerdi.
devamını gör...
güneş (yazar)
kendisini okurken kendime dair birçok gerçeği farkettiğim yazar. bir işe eskisi kadar güçlü bir odaklanma sağlayamadığım da bu gerçeklerden biri. bu sabah sevgili güneş'in profiline girince içimden "biraz seyrek yaz be kadın!" diye söylendim. o uzun tanımlar aniden gözümde büyüyüp daha da devleşti. okumam için uygun bir vakte, ortama ihtiyaç duyduğumu düşündüm. hem başım çatlıyor, kim okuyacak bu kadar yazıyı?
yüzlerce minik, küçük tanımı okurken zorlanmıyorum aksine zihnimi öyle güzel uyuşturuyorlar ki yekünde iki sayfayı doldurmayacak onca tanım hipnotize ediyor beni. dahası felç de ediyor. derisine saplanmış küçük iğnecikler gibi minik ve sığ bilgi oklarıyla düşmekte direnen bir gergedana benzettiğim beynimi bir sağa bir sola yatırıyor. dikenlerdeki zehre de güçlü bir alışkanlık kazandım galiba. sürekli yenisi gelsin, sürekli daha farklı bir dikencik saplansın diye habire akış yeniliyorum.
bu önemli gerçekle birlikte gayret edip okuduğum son birkaç günkü tanımlarında ilk defa kendimi de gördüm. anlattığı, bakınız verdiği her tanım ve detayda yaşamımdan izler buldum. iyi ki burada. sağ olsun.
yüzlerce minik, küçük tanımı okurken zorlanmıyorum aksine zihnimi öyle güzel uyuşturuyorlar ki yekünde iki sayfayı doldurmayacak onca tanım hipnotize ediyor beni. dahası felç de ediyor. derisine saplanmış küçük iğnecikler gibi minik ve sığ bilgi oklarıyla düşmekte direnen bir gergedana benzettiğim beynimi bir sağa bir sola yatırıyor. dikenlerdeki zehre de güçlü bir alışkanlık kazandım galiba. sürekli yenisi gelsin, sürekli daha farklı bir dikencik saplansın diye habire akış yeniliyorum.
bu önemli gerçekle birlikte gayret edip okuduğum son birkaç günkü tanımlarında ilk defa kendimi de gördüm. anlattığı, bakınız verdiği her tanım ve detayda yaşamımdan izler buldum. iyi ki burada. sağ olsun.
devamını gör...
pis kokuyormuş gibi duran ünlüler
devamını gör...
kadınların kendilerini çok değerli hissetmesi
21. yüzyıl türkiye'si belki de kadınların en değersiz hissettiği yerdir. hatırlattığım için kusuruma bakın, dün gibi hissettirse de daha bir buçuk yıl önce bir kadının acı acı ''ölmek istemiyorum'' sözlerine şahit olduk. o zaman herkes klavye başında ayaklanmıştı, şimdi ise gelinmiş burada ''kendilerini ağırdan satıyorlar'' gibi cümleler kuruluyor. üzgünüm ama böyle bir şeye zaman kalmıyor çünkü kadınlar öldürülüyor!
eğer kadınlar kendilerini çok değerli hissediyorsa, yani bunu 21. yüzyılda başarabiliyorsa, lütfen öyle hissetmeye devam etsinler. tüm tebriklerim ve desteklerim onlara olacaktır.
eğer kadınlar kendilerini çok değerli hissediyorsa, yani bunu 21. yüzyılda başarabiliyorsa, lütfen öyle hissetmeye devam etsinler. tüm tebriklerim ve desteklerim onlara olacaktır.
devamını gör...
siddal
kendince sebepleri vardır. makuldür, makul değildir ben bilemem...
severek okurdum.
gelsin tekrar yazsın, hiç gitmemiş gibi yine okurum...
madem gidiyorum diyor;
bi' küçük veda hediyesi benden o'na,
turgut uyar'dan gelsin...
''böyle sessiz ayrılıklarda,
her şey önceden belli olur.
en güzel zamanında, aşkın ve hayatın
insan deli olur…
o, kadırga taraflarında bir evden çıkmıştır.
masum bir yalanla -halama diye-
gözleri pabuçlarında, mahcup
ellerine yapışmış gibidir
harçlığından arttırıp aldığı
sevimli hediye…
ah, insan nasıl çıldırmaz nasıl
bir çaresizlik,
bir umutsuzluk sarmış her yanı.
aranızdan insanlar geçer.
bulutlar geçer.
o, kırmızı mürekkep gibi dudaklarıyla, zoruna
utanarak gülümsemeye çalışır.
bu gülüş en aldatmazıdır vaatlerin.
yıllarca sonra bir uzak gurbette bile;
zulmüne dayanılmazken yalnız saatlerin,
bir yeşil yaprak üstünde gözlere,
görünür, uzaklaşır…''
severek okurdum.
gelsin tekrar yazsın, hiç gitmemiş gibi yine okurum...
madem gidiyorum diyor;
bi' küçük veda hediyesi benden o'na,
turgut uyar'dan gelsin...
''böyle sessiz ayrılıklarda,
her şey önceden belli olur.
en güzel zamanında, aşkın ve hayatın
insan deli olur…
o, kadırga taraflarında bir evden çıkmıştır.
masum bir yalanla -halama diye-
gözleri pabuçlarında, mahcup
ellerine yapışmış gibidir
harçlığından arttırıp aldığı
sevimli hediye…
ah, insan nasıl çıldırmaz nasıl
bir çaresizlik,
bir umutsuzluk sarmış her yanı.
aranızdan insanlar geçer.
bulutlar geçer.
o, kırmızı mürekkep gibi dudaklarıyla, zoruna
utanarak gülümsemeye çalışır.
bu gülüş en aldatmazıdır vaatlerin.
yıllarca sonra bir uzak gurbette bile;
zulmüne dayanılmazken yalnız saatlerin,
bir yeşil yaprak üstünde gözlere,
görünür, uzaklaşır…''
devamını gör...
boğaziçi üniversitesi rektörlüğüne akp milletvekili aday adayının atanması
tubitak'ın başına hayvanat bahçesi müdürünü atadı bu yönetim...
unutanlar için burada
unutanlar için burada
devamını gör...
9 mayıs 2021 kafa sözlük radyocusunun müslümanlığı övmesi
bir kaç gün önce sözlük trolü kadın memesini övüp, "hard disklerimde nudeler biriktiriyorum" derken hiç sorun yok, ama bugün dini yayına gerek yok öyle mi ? hani biz demokratik ve özgür bir ülke istiyorduk? daha sözlükte birbirimize tahammülümüz yok. radyoda yayın kurallarına ve kişisel hak ve özgürlüklere saldirilmadığı,eşitlik ilkesine bağlı kalindiğı sürece herkes istediği dini ovsün.
devamını gör...
kısa boylu ve tatlı kişilerin sinirlenince çok komik olması
aynısı bana da deniliyor ve hoş değil. ayrıca bu tip şeyleri karşıdaki hali hazırda sinirliyken demek aranızı fena bozulabilir. empati kurun yani; siz orada bir şeye sinirlisiniz ve ciddiye alınmıyorsunuz bile. bu ne şimdi?
devamını gör...