vedia
arapça kökenli kelimedir. korumak, sahip çıkmak üzere birilerine emanet edilen şeyler anlamına gelir.
-ölen kişinin çocuğunu güvendiği birine emanet etmesi diye örneklendirilebilir.
-ölen kişinin çocuğunu güvendiği birine emanet etmesi diye örneklendirilebilir.
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
çocukluğumda sinek ilaçlama araçları gürültülü bir motor sesi ile berber arkasında kimsenin birbirini göremediği beyaz bir duman bırakırdı. nedense ne kadar çocuk varsa peşinden koşardı.
tabi çocuk olarak ben de koşar, gözün gözü görmediği ortamı fırsat bilerek önüme gelene allah ne verdiyse tekme tokat dalardım. tarif edilmez keyif alırdım. canınızı yakmış olabilirim. büyümüşsünüzdür şimdi. affediverin beni.
peşinden ne kadar koşup solumuşsam hala üzerime sinekler konmaz.
tabi çocuk olarak ben de koşar, gözün gözü görmediği ortamı fırsat bilerek önüme gelene allah ne verdiyse tekme tokat dalardım. tarif edilmez keyif alırdım. canınızı yakmış olabilirim. büyümüşsünüzdür şimdi. affediverin beni.
peşinden ne kadar koşup solumuşsam hala üzerime sinekler konmaz.
devamını gör...
georges brassens
georges charles brassens,1921 yılı doğumlu fransız şarkıcı,söz yazarı ve bestecidir. şair kimliğinin yanısıra pekçok tanınmış-tanınamamış fransız şairin şiirlerini de bestelemiş bir isimdir. kendi şiirlerini ise nazım olarak değil, gitarı eşliğinde melodileştirerek yazmış-seslendirmiştir. kendi döneminde oldukça meşhur bir isim olsa da yaşamı pek de kolay geçmemiştir. ikinci dünya savaşı'nın devam ettiği 1943 yılında almanlar tarafından bir uçak fabrikasındaki çalışma kampında çalışmaya zorlanmıştır. müzik aşkını ise roman-katolik annesi ile açık fikirli ve annesinin tam aksine antiklerik bir insan olan babasından kazanmıştır. şiir tutkusu da lisedeki öğretmeni tarafından keşfedilmiş ve desteklenmiştir.
brassens'in şiirleri ve şarkıları, o dönemdeki muhafazakarlık ve bayağı geleneklerle indirekt olarak alay etmekte; aşkı,dostluğu,sevgiyi ve özgürlüğü savunmaktadır. kendisinin yorumları oldukça zarif olmakla beraber* gitarından yayılan notaların ahengi ve ritimlerin yumuşaklığı insanı gerçekten farklı dünyalara götürmektedir.
2 harika bestesi buradadır,şöyle buyrun;
une jolie fleur (güzel bir çiçek);
les sabots d'helene (helene'nin ayakkabıları);
brassens'in şiirleri ve şarkıları, o dönemdeki muhafazakarlık ve bayağı geleneklerle indirekt olarak alay etmekte; aşkı,dostluğu,sevgiyi ve özgürlüğü savunmaktadır. kendisinin yorumları oldukça zarif olmakla beraber* gitarından yayılan notaların ahengi ve ritimlerin yumuşaklığı insanı gerçekten farklı dünyalara götürmektedir.
2 harika bestesi buradadır,şöyle buyrun;
une jolie fleur (güzel bir çiçek);
les sabots d'helene (helene'nin ayakkabıları);
devamını gör...
ışık hızında giderken farları yakmak
cevabı albert einstein dahil birçok kişinin kafasını kurcalayan kurgusal durum.
"kütlesi olan hiçbir şey ışık hızında * hareket edemez" itirazını bir kenara bırakarak düşünce deneyi yapabilirsiniz.
bu tür sorular referans çerçevelerine göre farklı cevaplar açığa çıkarır. hareket eden gözlemcinin gördüğüyle hareketsiz gözlemcinin gördüğü birbirinden farklı olabilir.
önce, ışık hızının mesela %99,9'u bir hızla seyahat edersek ne olur sorusuna bakalım. böyle bir durumda arabanın içinde olan sizseniz, normalde olandan farklı bir şey görmezsiniz. hızınız çok yüksek olabilir ama ışık hâlâ sizden hızlıdır ve farlarınız arabanın önünü her zamanki gibi aydınlatır. fakat dışarıdan sizi izleyen hareketsiz bir gözlemci için durum farklıdır. arabayla fardan çıkan ışığın hızı birbirine çok yakın olduğundan, fardan çıkan ışık arabadan uzaklaşmakta zorlanıyormuş gibi bir durum oluşur. yani ışık yolu aydınlatmak yerine, arabanın farlarının hemen önüne kağıt gibi yapışıp kalır. bu yüzden yandan bakan bir gözlemci ışığı göremez.
***
tam ışık hızında seyahat edersek durum nasıl değişir? aslında gerçekte bunun cevabını tam olarak bilme şansımız yok. sadece akıl yürütebiliriz. yukarıdaki itirazı bir kenara bırakıp bu hızda gidebildiğimizi düşünürsek, arabanın içindeysek bize göre zaman durur. araba da biz de hareket edemeyeceğimiz için farları da yakamayız. bu size saçma gibi gelebilir ama ışık hızında hareket eden fotonlar tam da bu nedenle "zaman" diye bir kavramı "deneyimleyemezler".
"fotonlar için zaman donmuştur çünkü ışık hızında hareket ederler" iddiası çok doğru değil. ışık hızında hareket eden fotonlar için geçerli bir refrans çerçevesi yoktur demek biraz daha mantıklı bir ifade.
"kütlesi olan hiçbir şey ışık hızında * hareket edemez" itirazını bir kenara bırakarak düşünce deneyi yapabilirsiniz.
bu tür sorular referans çerçevelerine göre farklı cevaplar açığa çıkarır. hareket eden gözlemcinin gördüğüyle hareketsiz gözlemcinin gördüğü birbirinden farklı olabilir.
önce, ışık hızının mesela %99,9'u bir hızla seyahat edersek ne olur sorusuna bakalım. böyle bir durumda arabanın içinde olan sizseniz, normalde olandan farklı bir şey görmezsiniz. hızınız çok yüksek olabilir ama ışık hâlâ sizden hızlıdır ve farlarınız arabanın önünü her zamanki gibi aydınlatır. fakat dışarıdan sizi izleyen hareketsiz bir gözlemci için durum farklıdır. arabayla fardan çıkan ışığın hızı birbirine çok yakın olduğundan, fardan çıkan ışık arabadan uzaklaşmakta zorlanıyormuş gibi bir durum oluşur. yani ışık yolu aydınlatmak yerine, arabanın farlarının hemen önüne kağıt gibi yapışıp kalır. bu yüzden yandan bakan bir gözlemci ışığı göremez.
***
tam ışık hızında seyahat edersek durum nasıl değişir? aslında gerçekte bunun cevabını tam olarak bilme şansımız yok. sadece akıl yürütebiliriz. yukarıdaki itirazı bir kenara bırakıp bu hızda gidebildiğimizi düşünürsek, arabanın içindeysek bize göre zaman durur. araba da biz de hareket edemeyeceğimiz için farları da yakamayız. bu size saçma gibi gelebilir ama ışık hızında hareket eden fotonlar tam da bu nedenle "zaman" diye bir kavramı "deneyimleyemezler".
"fotonlar için zaman donmuştur çünkü ışık hızında hareket ederler" iddiası çok doğru değil. ışık hızında hareket eden fotonlar için geçerli bir refrans çerçevesi yoktur demek biraz daha mantıklı bir ifade.
devamını gör...
gelmiş geçmiş en iyi sitcom
the office, sitcom tarzına bakışınızı değiştirir, bir daha sitcom izleyemez yapar bireyi.
dönüp dönüp izlediğim sahnesi ise michael'ın hezeyanı
dönüp dönüp izlediğim sahnesi ise michael'ın hezeyanı
devamını gör...
kitap alıntıları
"güçlü bir meşe gibi gerek havada dallarımla, gerekse toprakta köklerimle yol alıyorum şimdi."
devamını gör...
içine öküz oturmak
üç gündür çektiğim çile. adanalıların güneşe ateş etmesi gibi bi çılgınlığı dolunaya karşı yapasım geliyor.
devamını gör...
tıyneti bozuk
doğru kullanımı tıyneti bozuk olan sözcük grubu.
(bkz: tıynet)
edit: başlığın ilk haline göre yazılmıştı. düzeltilmiş, teşekkürler.
(bkz: tıynet)
edit: başlığın ilk haline göre yazılmıştı. düzeltilmiş, teşekkürler.
devamını gör...
türkiye’nin girişine yazılması gereken söz
based on a true story.
devamını gör...
feminist erkek
feminizmin cinsiyetten kaynaklı pozitif ayrımcılığa karşı olmak anlamına geldiğinin farkına varmış erkektir.
devamını gör...
büyücü goşa
isveç doğumlu ve aslen spor hocası olan eva bender tarafından canlandırılmıştır. kendisine gerçek hayatında da güzel goşa denmiştir. bir çok tarkan filminde de rol almıştır.
ne yazık ki gerçek hayatında goşa gibi kötü bir karaktere sahip olmayan isveçli oyuncu, iki sene evli kaldığı halit refiğ ile boşanarak 1968 yılında bunalıma girmiş, kendisini galata rıhtımından denize atarak intihar etmeye çalışmıştır. çevresindekiler tarafından kurtarılsa bile bunalımdan hiç kurtulamamış, ülkesine döndükten bir kaç sene sonra 1988 yılında 44 yaşında iken "kimse beni anlamıyor" notu ile intihar etmiştir.
ne yazık ki gerçek hayatında goşa gibi kötü bir karaktere sahip olmayan isveçli oyuncu, iki sene evli kaldığı halit refiğ ile boşanarak 1968 yılında bunalıma girmiş, kendisini galata rıhtımından denize atarak intihar etmeye çalışmıştır. çevresindekiler tarafından kurtarılsa bile bunalımdan hiç kurtulamamış, ülkesine döndükten bir kaç sene sonra 1988 yılında 44 yaşında iken "kimse beni anlamıyor" notu ile intihar etmiştir.
devamını gör...
eş cinsellerden nefret etme hakkı
her şeyden nefret etme hakkın olduğu gibi eşcinsellerden de nefret edebilirsin.
ama onları rahatsız etmeden.
ama onları rahatsız etmeden.
devamını gör...
sözlük yazarlarının sevdiği her şeyi bilmek zorunda olmamız
içler acısıdır.
sözlüğe yeni kaydoldum,bu kadar günde içim dışıma çıktı sevgili sözlükçüler.
inanın merak etmiyorum hangi sayıyı sevdiğinizi,kimliğinizi nasıl ezberlediğinizi,en sevdiğiniz çiçeği.
kitaplar,filmler,şarkılarla ilgili başlıklar en azından yeni şeyler öğretiyor lakin bu nedir?
sözlüğe yeni kaydoldum,bu kadar günde içim dışıma çıktı sevgili sözlükçüler.
inanın merak etmiyorum hangi sayıyı sevdiğinizi,kimliğinizi nasıl ezberlediğinizi,en sevdiğiniz çiçeği.
kitaplar,filmler,şarkılarla ilgili başlıklar en azından yeni şeyler öğretiyor lakin bu nedir?
devamını gör...
geceye bir söz bırak
yalnızlığı çok seversek, bir gün o da çekip gider mi?
-oğuz atay
-oğuz atay
devamını gör...
bal yerine reçel yapan arı (yazar)
mahlasındaki tatlı ve şirinlik, paylaşımlarına da yansımış güzel bir yazar.
sıkılmadan keyifle okuyor ve takip ediyorum.
sıkılmadan keyifle okuyor ve takip ediyorum.
devamını gör...
ukde doldurmak
buradayım ama yapacak bir şey bulamıyorum uğraşıdır.omuz atın(destekleyin anlamında,yoksa kavga çıksın istemem.
devamını gör...




