dora vakası
sigmund freud'un üstüne teoriler geliştirdiği bir vakadir. bu vaka ile çeşitli ruhsal etkilerin* birey üzerinde fiziksel sonuçlar doğurabileceği gösterilmiştir. (bkz: psikosomatizasyon)
vaka ise kısaca şu şekildedir.
dora 18 yaşında genç bir kızdır ve geçmek bilmeyen bir öksürüğü vardır. öyle ki bazen öksürmekten konuşamaz hale gelir bu kız. ancak yapılan tetkiklerde öksürüğünün kaynağı bir türlü bulunamamıştır. freud da dora'nin sorununu anlamak için bilinçaltına inmeye başlar, aile ilişkilerini sorgular.
dora, babasına aşırı düşkündür, ona hayrandır. annesi ile arası açıktır. annesi ile babası arasında da iyi bir karı-koca ilişkisi yoktur. babası da zaten annesini bayan k ile aldatıyordur. üstelik bayan k ile dora arasında da dostane bir ilişki vardır. ancak dora, bir süre sonra kendisinin bu ilişki için kullanıldığını düşünmeye başlar. bayan k'nın eşi bay k'da dora'yı taciz etmeye çalışır.
freud, içine kapanmış ve hali daha da kötüye giden bu kıza histeri tanısı koyar. o zamanın şartlarıyla çeşitli tedavi yöntemleri uygulasa da başarılı olamaz. sonunda freud, çevresindeki çarpık cinsel ilişkiler nedeniyle kızın bu hale geldiğini düşünür. freud’a göre dora, çok sevdiği babasının gizli sevgilisi bayan k'nın kronik öksürüğünü kendine kopyalamıştır.
böylece, dora vakası, psikanalizde bir yaklaşım göstermişti. insanların psikolojileri, onların vücutlarında doğrudan fiziki etki gösterebiliyordu.
vaka ise kısaca şu şekildedir.
dora 18 yaşında genç bir kızdır ve geçmek bilmeyen bir öksürüğü vardır. öyle ki bazen öksürmekten konuşamaz hale gelir bu kız. ancak yapılan tetkiklerde öksürüğünün kaynağı bir türlü bulunamamıştır. freud da dora'nin sorununu anlamak için bilinçaltına inmeye başlar, aile ilişkilerini sorgular.
dora, babasına aşırı düşkündür, ona hayrandır. annesi ile arası açıktır. annesi ile babası arasında da iyi bir karı-koca ilişkisi yoktur. babası da zaten annesini bayan k ile aldatıyordur. üstelik bayan k ile dora arasında da dostane bir ilişki vardır. ancak dora, bir süre sonra kendisinin bu ilişki için kullanıldığını düşünmeye başlar. bayan k'nın eşi bay k'da dora'yı taciz etmeye çalışır.
freud, içine kapanmış ve hali daha da kötüye giden bu kıza histeri tanısı koyar. o zamanın şartlarıyla çeşitli tedavi yöntemleri uygulasa da başarılı olamaz. sonunda freud, çevresindeki çarpık cinsel ilişkiler nedeniyle kızın bu hale geldiğini düşünür. freud’a göre dora, çok sevdiği babasının gizli sevgilisi bayan k'nın kronik öksürüğünü kendine kopyalamıştır.
böylece, dora vakası, psikanalizde bir yaklaşım göstermişti. insanların psikolojileri, onların vücutlarında doğrudan fiziki etki gösterebiliyordu.
devamını gör...
donundan mendil yapan akp’li dayının siz de yapın yokluk çekmeyin demesi
maskesini kaybedince de donundan yapar umarım.
devamını gör...
big bang teorisi
evrenin son derece küçük, sıcak ve yoğun bir noktadan, ani bir genişleme ile oluştuğunu öne süren teori. büyük patlama olarak da bilinir. sanıldığı gibi ve adına bakılarak bir patlama olarak değil, hızlı bir büyüme olarak değerlendirilmelidir.
esasında çoklu evrenler kuramı ile birlikte incelenmesi gereken bir teoridir. zira evrenin bahsi geçen türden bir noktadan oluşması tek başına tüm sorunumuzu çözmez. diğer bir mesele de neden oluştuğu ve hatta neyin içinde oluştuğu, daha doğrusu başka bir evren içerisinde oluşup oluşmadığı gibi soruların cevabıdır. fakat bunun için ille de öncelikle büyük patlama olayının tam olarak nasıl oluştuğunun çözüme kavuşturulması ve o ilk an neler olduğunun anlaşılması gerekiyor.
teorinin sıkıştığı noktaları kozmik enflasyon olayı açıklığa kavuşturuyor. dolayısıyla bununla birlikte değerlendirildiğinde big bang teorisi şu an için başarılı sayılan bir teori. tek sorunumuz, filmi günümüzden geriye sararken, tam patlama noktasına kadar gidemiyor ve geriye gidebildiğimiz son nokta ile tam patlama anı arasındaki sürede ne olup bittiğini anlayamıyor oluşumuz. en azından şimdilik...
***
yukarıdaki arkadaşın yazdığını görünce şunu da eklemek istedim; evrenin "genişlemesi"nden ziyade evrenin var olan dokusunun "sünmesi" olarak düşünülmesi gerekiyor o olayın. yani gittikçe uzayıp yayılan bir bitkiden ziyade, çekiştirildikçe uzayan bir lastik gibi... konu net değil demek doğru olur mu bilmiyorum zira galaksilerin uzaklaşması nedeniyle gerçekleşen kozmik kırmızıya kayma, hubble yasası gibi birçok çalışmanın sonucu hep aynı yere çıkıyor.
esasında çoklu evrenler kuramı ile birlikte incelenmesi gereken bir teoridir. zira evrenin bahsi geçen türden bir noktadan oluşması tek başına tüm sorunumuzu çözmez. diğer bir mesele de neden oluştuğu ve hatta neyin içinde oluştuğu, daha doğrusu başka bir evren içerisinde oluşup oluşmadığı gibi soruların cevabıdır. fakat bunun için ille de öncelikle büyük patlama olayının tam olarak nasıl oluştuğunun çözüme kavuşturulması ve o ilk an neler olduğunun anlaşılması gerekiyor.
teorinin sıkıştığı noktaları kozmik enflasyon olayı açıklığa kavuşturuyor. dolayısıyla bununla birlikte değerlendirildiğinde big bang teorisi şu an için başarılı sayılan bir teori. tek sorunumuz, filmi günümüzden geriye sararken, tam patlama noktasına kadar gidemiyor ve geriye gidebildiğimiz son nokta ile tam patlama anı arasındaki sürede ne olup bittiğini anlayamıyor oluşumuz. en azından şimdilik...
***
yukarıdaki arkadaşın yazdığını görünce şunu da eklemek istedim; evrenin "genişlemesi"nden ziyade evrenin var olan dokusunun "sünmesi" olarak düşünülmesi gerekiyor o olayın. yani gittikçe uzayıp yayılan bir bitkiden ziyade, çekiştirildikçe uzayan bir lastik gibi... konu net değil demek doğru olur mu bilmiyorum zira galaksilerin uzaklaşması nedeniyle gerçekleşen kozmik kırmızıya kayma, hubble yasası gibi birçok çalışmanın sonucu hep aynı yere çıkıyor.
devamını gör...
youtube'de duygusal şarkı açarken çıkan hepsiburada reklamı
tam ağlamaya hazırlanırken tüm motivasyonu yerle bir eden durum.
daha da kötüsü şarkının ortasında yemeksepeti reklamı girmesidir.
daha da kötüsü şarkının ortasında yemeksepeti reklamı girmesidir.
devamını gör...
rte başlığının kilitlenmesi
goz korkusuyla alakasi olmayan durum. ayni icerikte iki farkli baslik bulunuyorsa eger, kurallar geregi birinin kilitlenmesi gerekir ki gereksiz baslik karmasasi yasanmasin, akabinde ayni basliklara ayni yorumlar yapilmasin... bahsi gecen rte basligina, bkz. olarak recep tayyip erdoğan verilmesi bir ornektir esasinda...
diger verilebilecek örnekler;
chp > (bkz: cumhuriyet halk partisi)
akp > (bkz: adalet ve kalkınma partisi)
tsk > (bkz: türk silahlı kuvvetleri) vs vs.
diger verilebilecek örnekler;
chp > (bkz: cumhuriyet halk partisi)
akp > (bkz: adalet ve kalkınma partisi)
tsk > (bkz: türk silahlı kuvvetleri) vs vs.
devamını gör...
tuhaf takıntılar
kâğıt herhangi şekilde kıvrışır ya da buruşursa artık yazamam ya da buruşturup top haline getiremem asla, görüntüsüne de tahammül edemem.
silginin arka açılmamış düz kısmıyla silemem. çok saçma ama neden böyle bir takıntım var ben de bilmiyorum.
silginin arka açılmamış düz kısmıyla silemem. çok saçma ama neden böyle bir takıntım var ben de bilmiyorum.
devamını gör...
sosyal medya kullanmayan insan
hayatını nasıl doldurduğu önemlidir. kitaplarla ve dolu şeyler ile ise çok büyük saygı duyulmalı, hakeder.
devamını gör...
yaşlanmayan insan
yaş aldıkça daha hoş olan, daha karizmatik olan, daha güzel olan, daha albenisi olan, aura maura tavan olan insan.
tabir %100 benden. *
tarkan
defne samyeli
hakan peker
oktay kaynarca
angelina jolie
... vb.
tabir %100 benden. *
tarkan
defne samyeli
hakan peker
oktay kaynarca
angelina jolie
... vb.
devamını gör...
güne bir alıntı bırak
insanın, kendi kötülüğünden kaçınmaya çalışmaması -ki bu olanaklı bir şeydir- ama başkalarının kötülüğünden kaçınmaya çalışması -ki bu olanaksız bir şeydir- ne gülünç.
düşünceler, marcus aurelius
düşünceler, marcus aurelius
devamını gör...
yazarların uğraştığı sanat dalları
resim yapıyorum, deneme ve öykü yazıyorum. elimden geldiğince de sanatın birçok dalının takipçisi olmaya çalışıyorum.
devamını gör...
tacize uğramak
anasayfada denk geldim. cevapları okudum. içimdeki o iğrenç acı yine gün yüzüne çıktı. ilk tacize uğradığımda hatta tecavüzün köşesinden döndüğümde daha 14-15 yaşlarındaydım. hemde teyzemin kkocası tarafından. üstelik ramazan ayında. o zamanlar taciz ne tecavüz ne erkeğin organı nedir hiç bilmiyorum ki. o zamanlar şimdiki zamanlar gibi her şey açık seçik değildi. ama bir şeylerin yanlış olduğunu zararlı olduğunu her şey başladığında içime düşen korkuyla anlamıştım. ramazan ayında ve yaz mevsimindeydik. ortaokuldayım. evimiz iki katlı ikinci katı teraslı. orda teyzemle kocası kalıyordu. annem babam ben yaz oldugu için terasta uyuyorduk. teyzemde anneanneme gitmişti bir iki haftalığına. gece annemler sahura kalktılar. ben o gün oruç tutmayacaktım nedendir bilmiyorum. uyuyorum tek. eniştemde de içeride salonda uyuyordu. en azından ben öyle sanıyordum. sonra adım seslerini duyup uyandım ama gözlerimi açmadım. yavaşça bana yaklaşan o nefes sesi. kıyafet hışırtısı. üzerimdeki pijamanın yavaşça indirilişi. organının tenime hafifçe sürtünmesi. her tarafımın titrediğini hatırlıyorum. uyanıp kalkmaya ne yappıyorsun demeye cesaretim yok. sadece kıpırdanmakla yetindim. kıpırdanınca içeri kaçtı gitti. bende bir hışımla aşağı annemgilin yanına indim. ama nasıl ağlıyorum. ne olduğunu ne yapmaya çalıştıgını bilmiyorum ama hissediyorum kötü bir şey yapacaktı bana. babam soruyor kızım noldu diye karnım ağrıyor demekle yetiniyorum. ve o gün susuşumla bu yaşıma kadar susuyorum. yıllar geçti hatırlayınca midem bulanır. işin kötü tarafı ben hala kimseye söyleyemedim ve sürekli görüşüyoruz teyzemlerle. o şerefsizle sürekli yan yanayım. içimi deldi geçti de kimselere diyemedim. şimdi düşünüyorum o gün kıpırdanmasam yaşayacağım şey bütün hayatımı mahvedecekti. susmayın olur mu. ben bir kere sustum ömür boyu diyet ödüyorum siz susmayın.
devamını gör...
karizmatik cevaplar
sevdiğin biri var mı?
-evet.
seni seviyor mu?
-evet.
söyledi mi peki?
-hayır.
nereden biliyorsun?
-her seferinde kitaplarımı geri verirken içine çiçek koyuyor.
hepsini okuyor mu?
-elbette okuyor.
öyle mi? sordun mu ona?
-önemli yerlerin altını çizdiğini görebiliyorum.
o da insanlığı kurtarmak istiyor mu?
-evet.
nereden biliyorsun?
-altını çizdiği cümlelerden…
-evet.
seni seviyor mu?
-evet.
söyledi mi peki?
-hayır.
nereden biliyorsun?
-her seferinde kitaplarımı geri verirken içine çiçek koyuyor.
hepsini okuyor mu?
-elbette okuyor.
öyle mi? sordun mu ona?
-önemli yerlerin altını çizdiğini görebiliyorum.
o da insanlığı kurtarmak istiyor mu?
-evet.
nereden biliyorsun?
-altını çizdiği cümlelerden…
devamını gör...
roman okuyorum entelim ben havası
her zaman sık kitap aldığım yayın evlerinden fular isterim, bak hacı en kalın romanları alıyorum sizden millet demez mi bak bak entele fak fularsız pehh! sağolsun köftehorlar gönderiyorlar bir iki şık olanlardan. alıyorum kitabımı, takıyorum fularımı ve bir entelin olmazsa olmazlarından olan bir diğer itemi taksimden aldığım pipomu, gerçek manada kullanmasam da aksesuar olarak ağzımın kenarına iliştirip butik kahvecime gidiyorum. hem romanımdaki karakterleri hem de kahvecimde bulunan dostların karakter tahlillerini yapar iken beynim adeta bir kazanlı şofbene dönüyor dostlar. aaah ah entellik zor zanaat mirim!!
devamını gör...
sivas'ta 30 erkeğin grup seks yaparken basılması
küveti süt ile doldurup, buzlu badem ile farklı şekillere giren ekip sanırım sonunda kameralara yakalanmış..
o değil kardeşim 30 kişi ne allahsız herifler? ne yapıcaktınız kardeşim o kadar adam? anonim şirket kuracaktınız da önce bi bireysel ve grupsal performanslara mı bakalım dediniz? çıkın açıklayın, söz kınamayacağız.
o değil kardeşim 30 kişi ne allahsız herifler? ne yapıcaktınız kardeşim o kadar adam? anonim şirket kuracaktınız da önce bi bireysel ve grupsal performanslara mı bakalım dediniz? çıkın açıklayın, söz kınamayacağız.
devamını gör...
dünya kediler günü
birçok tarihi olan bir gündür. çoğu ülkede 17 şubat tarihinde kutlanır. abd'de 29 ekim, rusya'da 1 martta kutlanıyor. evrensel kedi günü 8 ağustostur.
kedi severlere ise her gün kediler günüdür.
kapı önlerine bir kap su bir kap mama koymayı ihmal etmeyelim.
kedi severlere ise her gün kediler günüdür.
kapı önlerine bir kap su bir kap mama koymayı ihmal etmeyelim.
devamını gör...
ev tutarken öğrenci olduğunu söylememek
öğrenciler böyle durumlarda babalarını devreye sokarlar. baba gelir evi tutar daha sonra ev sahibi la sen öğrencimiydin gibi konuşmalar yapar ama iş işten geçmiştir. geçmiş olsun hep siz mi kurnazlık yapacaksınız.
devamını gör...
fink
fink atmak sözünde geçen fink, gezmek, eğlenmek anlamındadır.
devamını gör...
helis bulutsusu
helis bulutsusu veya helix bulutsusu, ayrıca the helix veya ngc 7293 olarak da bilinir, kova takımyıldızı yönünde bulunan oldukça büyük bir gezegenimsi bulutsu. karl ludwig harding tarafından muhtemelen 1824'ten önce keşfedilmiştir. bu bulutsu, parlak gezegenimsi bulutsular içinde dünya'ya en yakın olanıdır.uzaklığı yaklaşık olarak 215 parsek yani 700 ışık yılıdır. helis, 2003'ten bu yana internette sıklıkla "tanrı'nın gözü" olarak anılır. ünlü tv dizisi battlestar galactica'nın 15 aralık 2006 tarihinde yayınlanan the eye of jupiter bölümünde helis bulutsusuna muhtemelen bir gönderme vardır.
devamını gör...
güne bir söz bırak
“başımıza gelecekleri seçemeyiz, ama onlara nasıl tepki vereceğimizi seçebiliriz.”
paulo coelho-hippi.
paulo coelho-hippi.
devamını gör...
