çengel çiçeği
"anadan doğma soyulan mahkûmun elleri ve ayakları sımsıkı bağlanır, cellâtlar mahkûmu makaralı iplerle çatıya kadar çeker ve bir anda çengellerin üzerine bırakırlardı. mahkûm düşme şekline göre başından, boynundan, gövdesinden, karnından yahut bacağından çengellerden birinin veya birkaçının üzerine saplanıp kalırdı. bazen derhal ölür, bazen de saatlerce ve hattâ günlerce feryâd ettikten sonra can verirdi."
kaynak: (reşad ekrem koçu’nun “istanbul ansiklopedisi”nden).
görseli
geçmişin en ağır idam biçimlerinden biri idi. devlete başkaldıran, zulüm ve hunharlık yapan ve sonradan diri olarak ele geçirilenler çengele vurulurlardı.
odunkapısı iskelesi civarında bulunan “çengel”, kalın kalaslardan yapılmış kulemsi bir ahşap çatı idi. üzerinde bir sıra değişik uzunlukta ve uçları yukarı doğru kıvrık çengeler vardı. mahkûmun adı ve işlediği ağır suçlar önceden dellâllar vasıtasıyla ilân edilir, bazı katı yürekli insanlar eğlenceye gider gibi çengel seyrine giderlerdi.
çengele atılanların kanlı cesedinden kaynaklanan bir deyim. eskiden beddua etmek için söylenir, “işkenceyle öldürsünler, çengele atsınlar ve bir tarafından çengele saplanıp çiçek gibi sarksın” demek istenirdi.
kaynak: (reşad ekrem koçu’nun “istanbul ansiklopedisi”nden).
görseli
geçmişin en ağır idam biçimlerinden biri idi. devlete başkaldıran, zulüm ve hunharlık yapan ve sonradan diri olarak ele geçirilenler çengele vurulurlardı.
odunkapısı iskelesi civarında bulunan “çengel”, kalın kalaslardan yapılmış kulemsi bir ahşap çatı idi. üzerinde bir sıra değişik uzunlukta ve uçları yukarı doğru kıvrık çengeler vardı. mahkûmun adı ve işlediği ağır suçlar önceden dellâllar vasıtasıyla ilân edilir, bazı katı yürekli insanlar eğlenceye gider gibi çengel seyrine giderlerdi.
çengele atılanların kanlı cesedinden kaynaklanan bir deyim. eskiden beddua etmek için söylenir, “işkenceyle öldürsünler, çengele atsınlar ve bir tarafından çengele saplanıp çiçek gibi sarksın” demek istenirdi.
devamını gör...
hayat
yorucudur. insanı tüketir.
devamını gör...
akberi
türk müziğinde 17. yüzyıldan bu yana kullanılmayan bir makam. günümüze ulaşabilmiş bir örneği yoktur.
devamını gör...
yazarlardan riyakarlık örnekleri
ailelerin çocuklarının yanında ,çocuklar doğdu doğalı sigara içip büyüyünce de sigara içmek zararlı naralari atıp,sigara içince de kızmaları.
devamını gör...
hiç en yakın arkadaşı olmayan kişi
en yakın arkadaşından darbe ve sağlam bir dost kazığı yemiş insanın kimseye güven duymaması sonucu yaptığı en mantıklı harekettir. bazılarının hayatına "en yakın arkadaşım" diyebileceği insan daha girmemiş, bazılarının hayatına da girdiği gibi olaylı bir şekilde çıkıp gitmiştir. insanın en yakın arkadaşı kendisidir. kendi kendine de yetebilir insan. günümüz arkadaş ilişkilerine, çıkarlar üzerine kurulmuş arkadaşlıklara, kötü gününde kaçacak yer arayan dost görünümlü sahte insanlar varken " en yakın arkadaş" adı altında hayatında kimsenin olmamasına üzülmemeli, tam tersine sevinmelidir.
devamını gör...
internet şifresi isteyen komşu
bir fincan kahve, aç olur yemek, açıl bir durum olur koşa koşa başımın üstünde yerleri var , neticede komşu en yakınındaki kişi, ama şifre, bilgisayar, giyecek, şahsi kullanılan hiç bir eşya gibi şeyleri istiyorsa, benden uzak allah'a yakın dur derim.
keserim ilişkiyi.
keserim ilişkiyi.
devamını gör...
ekşi sözlük
kimsenin hiçbir şeyi beğenmediği ve sürekli bir kusurunu bulduğu sözlük.
devamını gör...
kendini anlatamamak
anlatamadığım için uzun zaman önce anlatmaya çalışmayı bıraktığım durum. ne görüyorlarsa öyle anlasınlar. *
(bkz: entry nick uyumu)
(bkz: entry nick uyumu)
devamını gör...
kant ahlakı
evrensel doğruların değişmemesini savunur. yalan söylemek her zaman yanlıştır. bu düşüncesine karşı olarak arkadaşlarını öldürmek için arayan bir katile onun yerini yalan söylemende mi yanlış olur diyerek sonuçcular tarafından eleştirilir.
devamını gör...
laktofenol pamuk mavisi
kültürde üreyen küf mantarlarını tanımaya yarayan özel boyama yöntemidir.
devamını gör...
para insanı değiştirir mi sorusu
insan karakteriyle alakalı bir durum bu. kimisi mevki, şan, şöhret ve parayı sonradan gördüğünde kendinden geçiyor, diğerlerini hor görüyor kimisi de değişmeden kalabiliyor.
devamını gör...
hayatım sen çok yoruldun bugün de evin işini ben yaparım diyen erkek
sanıldığı gibi aldatılmayacak/boşanılmayacak erkektir. şu tuhaf genellemelerden vazgeçemediniz gitti.
bunu yapan erkek, önce insan olduğunu unutmamış bir bireydir. insanlar yorulabilir, hasta olabilir, o gün ruh hali uygun değildir, canı hiçbir şey yapmak istemiyor olabilir... her şey insanlar için sonuçta; robot değiliz hiçbirimiz ki her gün periyodik olarak yorulmadan, hastalanmadan aynı eylemleri tekrarlayalım. anlayışlı bir erkeğin kalkıp yardım etmesi kadar normal ve güzel bir şey yok. bir insanı sırf iyi niyetli ve yardımsever diye aldatan ya da boşayan varsa da bir doktora görünsün derim naçizane.
bunu yapan erkek, önce insan olduğunu unutmamış bir bireydir. insanlar yorulabilir, hasta olabilir, o gün ruh hali uygun değildir, canı hiçbir şey yapmak istemiyor olabilir... her şey insanlar için sonuçta; robot değiliz hiçbirimiz ki her gün periyodik olarak yorulmadan, hastalanmadan aynı eylemleri tekrarlayalım. anlayışlı bir erkeğin kalkıp yardım etmesi kadar normal ve güzel bir şey yok. bir insanı sırf iyi niyetli ve yardımsever diye aldatan ya da boşayan varsa da bir doktora görünsün derim naçizane.
devamını gör...
oğuz atay
"kafam cam kırıklarıyla dolu doktor. bu nedenle beynimin her hareketinde düşüncelerim acıyor."
devamını gör...
sözlük troll veri tabanı
sözlükteki trollerin daha efektif bir şekilde tespit edilmesi için açtığım bir başlıktır. aklıma ilk gelenler troller:
(bkz: ermolettin)
(bkz: psg)
desteklerinizi bekliyorum sevgili yazar kardeşlerim. bu illetten dayanışma kültürü ile kurtulacağız.
(bkz: ermolettin)
(bkz: psg)
desteklerinizi bekliyorum sevgili yazar kardeşlerim. bu illetten dayanışma kültürü ile kurtulacağız.
devamını gör...
kadın yazarlar trollerle sevgili olsun sol frame temizlensin
şeytan iş başında.
devamını gör...
olumsuz nickaltı tanımı nedeniyle sözlüğü terk etmek
ergen işi. bana yazıldığında beğenip geçiyorum. onlarla mı uğraşacağım?
devamını gör...
alametifarika
arapça bir kelimedir. ayrıcı özellik anlamına gelmektedir. bir malın ya da ürünün diğerlerinden farklı olduğunu gösteren işarettir.
devamını gör...
auralı migren
migren atağından önce bazı nörolojik bozukluklar yaşanması sonucu oluşan migren türüdür. yani aura denilen şey bir ön atak ya da belirtidir. görsel, işitsel, motor, duyu ve dil gibi çeşitleri vardır ve duyu kayıplarıyla gelen bu ön atak 5 dakikadan başlayıp 60 dakikaya kadar sürebilir. en yaygın ikinci migren türüdür. auralı migren hastalarında ön ataklar her zaman bir migren atağıyla sonlanmadığı gibi, her migren atağından önce de bir ön atak gelmeyebilir.
hastayla yapılan bir ön muayene ve devamında yapılan tetkikler sonucu, bu duyu kayıplarının altında yatan nörolojik herhangi bir neden yoksa, kişiye auralı migren tanısı konur. tedavisinde ise doktor tarafından atak sırasında kullanılması için migrene özel ağrı kesiciler verilebileceği gibi, gerekli durumlarda atakların önlenmesi ya da en azından yaşanma sıklığının azalması için epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçların kullanılması da tavsiye edilebilir.
www.alevleventoglu.com/tr/b...
www.acibadem.com.tr/acibade...
hastayla yapılan bir ön muayene ve devamında yapılan tetkikler sonucu, bu duyu kayıplarının altında yatan nörolojik herhangi bir neden yoksa, kişiye auralı migren tanısı konur. tedavisinde ise doktor tarafından atak sırasında kullanılması için migrene özel ağrı kesiciler verilebileceği gibi, gerekli durumlarda atakların önlenmesi ya da en azından yaşanma sıklığının azalması için epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçların kullanılması da tavsiye edilebilir.
www.alevleventoglu.com/tr/b...
www.acibadem.com.tr/acibade...
devamını gör...
tip 1 diyabetli bir çocuk olmak
yasak kardeşim yasak!
bu sözün bir çocuğun hayatına entegre edilmiş halidir, tip 1 diyabetli bir çocuk olmak.
o yasak, bu yasak. peki her şey yasaksa ne serbest? bir tek yutkunmak mı serbest?
"bunlar serbest" denilenlerin çoğunlukla çocuklukla alakası yoktur. her gün vurulan iğneler serbest ama niye yasak ki o çikolata, elma şekeri, pamuk şeker, makarna hatta kızartma ve poğaça bile?
baban cebinden 3 çikolata çıkarır. gözlerinin önünde bir bir uzatır verir kardeşlerine...
o ceketin cebinden 4. çikolata hiçbir zaman çıkmaz. gözler dolar tam da o an, annen kızar;
-'koca ablasın sen! hala mı çikolata bekliyorsun?!'
sekiz yaş kocaman olmak için yeterlidir. büyüyüverirsin bir anda. bedenine karşı savaşmak büyütür seni. istemesen de büyürsün.
hatta zorla büyürsün.
yara bere içindeki çocuk ruhun, batan o iğnelere dayansa da okula gidemediğin zamanlara dayanmak zordur.
derslerden geri kalırsın. öğretmenin ve arkadaşların seni geri zekalı sanar. üç haftadır hastane odasında, vahiy getiren meleğin su koyvermesi yüzünden dersleri öğrenmediğini bu sebeple geri kaldığını anlamazlar.
......
yalnız bir şey var ki; kelebekler. rengarenk narin kelebekler...
bu sırrı öğrendiğim zaman 5 yaşındaydım. artık yeri gelmişken anlatsam iyi olur kanısındayım.
bir gece kolumda yine serum takılı, bu ikinci serum bitse de kurtulsam diye beklerken babam serum şişesindeki kabarcıkları göstererek:
- elma kurdu bu baloncuklar aslında ne biliyor musun?
+ ne baba?
-aslında onlar kelebek yumurtaları.
+nasıl kelebek yumurtaları?
-şimdi bu serum şisesindeki baloncuklar patladığı zaman, bir yaprağın altında kelebek yumurtası oluşuyor. her baloncuk bir kelebek yumurtası. aslında tüm kelebekleri çocukların serum şişeleri yapıyor.
+kelebekleeeer! benim kelebeklerim beyaz olsun baba!
-sen ne istersen o olur kızım.
+ kelebekleeer! benim kelebeklerim onlaaar!
işte böyle, yıllardır hastane odalarında nice çocuklar serum şişelerinde dünyaya rengarenk kelebek yaptık. hala da kelebek yapmaya devam ediyorlar.
kelebekleri çocuklar değil de, anne ve baba kelebeklerin yaptığı günleri görmek dileği ile...
bu sözün bir çocuğun hayatına entegre edilmiş halidir, tip 1 diyabetli bir çocuk olmak.
o yasak, bu yasak. peki her şey yasaksa ne serbest? bir tek yutkunmak mı serbest?
"bunlar serbest" denilenlerin çoğunlukla çocuklukla alakası yoktur. her gün vurulan iğneler serbest ama niye yasak ki o çikolata, elma şekeri, pamuk şeker, makarna hatta kızartma ve poğaça bile?
baban cebinden 3 çikolata çıkarır. gözlerinin önünde bir bir uzatır verir kardeşlerine...
o ceketin cebinden 4. çikolata hiçbir zaman çıkmaz. gözler dolar tam da o an, annen kızar;
-'koca ablasın sen! hala mı çikolata bekliyorsun?!'
sekiz yaş kocaman olmak için yeterlidir. büyüyüverirsin bir anda. bedenine karşı savaşmak büyütür seni. istemesen de büyürsün.
hatta zorla büyürsün.
yara bere içindeki çocuk ruhun, batan o iğnelere dayansa da okula gidemediğin zamanlara dayanmak zordur.
derslerden geri kalırsın. öğretmenin ve arkadaşların seni geri zekalı sanar. üç haftadır hastane odasında, vahiy getiren meleğin su koyvermesi yüzünden dersleri öğrenmediğini bu sebeple geri kaldığını anlamazlar.
......
yalnız bir şey var ki; kelebekler. rengarenk narin kelebekler...
bu sırrı öğrendiğim zaman 5 yaşındaydım. artık yeri gelmişken anlatsam iyi olur kanısındayım.
bir gece kolumda yine serum takılı, bu ikinci serum bitse de kurtulsam diye beklerken babam serum şişesindeki kabarcıkları göstererek:
- elma kurdu bu baloncuklar aslında ne biliyor musun?
+ ne baba?
-aslında onlar kelebek yumurtaları.
+nasıl kelebek yumurtaları?
-şimdi bu serum şisesindeki baloncuklar patladığı zaman, bir yaprağın altında kelebek yumurtası oluşuyor. her baloncuk bir kelebek yumurtası. aslında tüm kelebekleri çocukların serum şişeleri yapıyor.
+kelebekleeeer! benim kelebeklerim beyaz olsun baba!
-sen ne istersen o olur kızım.
+ kelebekleeer! benim kelebeklerim onlaaar!
işte böyle, yıllardır hastane odalarında nice çocuklar serum şişelerinde dünyaya rengarenk kelebek yaptık. hala da kelebek yapmaya devam ediyorlar.
kelebekleri çocuklar değil de, anne ve baba kelebeklerin yaptığı günleri görmek dileği ile...
devamını gör...






