hepimiz aslında anlaşılmak istiyoruz, duyulmak fark edilmek, değer görmek ve sevilmek
devamını gör...

freud gereken cevabı söylemiş zaten
“bir insan bir yere bakıyorsa orada ilgilendiği bir şey vardır. bir insan bir yere hiç bakmıyorsa, orada ilgilendiği bir şey kesinlikle vardır.”
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

1986 yılında ohia'da kurulmuş, ne yazık ki 1993 yılında trajik nedenler dolayısıyla dağılmak zorunda kalmış punk rock ve grunge tarzlarını çok hoş bir şekilde icra etmiş ama pek değeri pek bilinememiş müzik grubu.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


grubun üyeleri ilk olarak antioch college'de bir araya gelip müzik yapmak istediklerini belirterek bunu yapmaya koyuldular. ilk kadro kısmında joe spleen, matt dresdner ve steve moriarty var idi ama çok belirgin bir vokal sıkıntısı çekiliyordu. joe spleen, insanların "sessiz, sakin, tuhaf kız..." olarak tanımladıkları bir kadını grubun provalarından birine alma fikrini öne sürünce başlarda saçma bulunsa da, bu tuhaf kadın olan mia zapata, daha ilk provada grubun vokal kısmını kaptı.

grubun bulundukları yerde bir şeyler yapamıyor oluşu ve seattle'da patlayan grunge akımı neticesiyle, seattle'a taşınma kararı alan grup, iki senelik bir çalışma ardından ilk albümleri frenching the bully'yi yayınladılar. beklediklerinden çok daha az ilgi görmeleri yüzünden yüzünden joe spleen ve matt dresdner onlarca kez grubu dağıtmak istemelerine rağmen karşılarında, onlara pozitif duygular aşılayan mia zapata'nın "inanıyorum, çok hoş şeyler yapacağız!" sözleri ve çabalamasıyla grup stüdyoya girmek için içerik üretmeye devam etti

grubun vokali mia zapata, ikinci albüm olarak düşündükleri enter: the conquering chicken için varını yoğunu ortaya koyuyordu. grubun diğer üyeleri olan spleen, dresdner ve moriarty'yi bıktırma derecesine gelecek kadar albüm ile uğraşıyor, farklı fikirler ortaya atıyor ve bazı şarkıları tekrar gözden geçiriyordu. mia kararını vermişti, enter: the conquering chicken yapabilecekleri en iyi şey olacaktı.

albümün büyük kısmı mart 1993'te tamamlandı ve bir yıl sonrası için çıkması planlanan albümün albüm kapağı, şarkıların tekrar gözden geçirilmesi veyahut eklenip çıkartılacak şarkı kısımları üzerine düşünülmeye başlandı. temmuz 1993'e gelindiği zaman, mia albüm için oldukça umutlu olduğu bir zaman diliminde, 7 temmuz 1993'da saat 02:00 civarında kuzenine gitmek için evinden çıkmış ve yaklaşık 03:30'da bir parkta öldürülmüş olarak bulundu... olay sadece bununla sınırlı değildi dövülmüş ve tecavüze uğramıştı.

bu olay, gits'i tamamen bitirmeye yetti, dahası da sadece gits'ibitirmemiş, bir anda grunge'a ilgi duyan seattle camiasını da ayağa kaldırmış, bu kadını kimin öldürdüğünü bulmak için grunge fanları yetmiş bin dolar toplayıp yüzlerce özel dedektif tutmuşlardı.

mia'nın ölümünden bir yıl kadar sonra, tam da mia'nın önerdiği tarihte albüm çıktı ve bekledikleri ilgiden çok daha fazlasını gördü; ama ne yazık ki bu kısmı mia göremedi ya, en çok da canım buna yanıyor.

gits dağıldıktan sonra bazı plak şirketleri, gits'in yayınlanmamış şarkılarını da ekleyerek toplama albümler çıkardılar, kings & queens,, seafish louisville , best of the gits bunlardan bazıları.

şimdi en hoşuma giden gits şarkısıyla sizleri uğurluyorum.
it all dies anyways
devamını gör...

okuma alışkanlığı olmayan kimseler için zweig kitapları biçilmiş kaftandır. hem kısadır hem de hikayeleri sürükleyici olduğu için insana okumayı sevdirir. bunun dışında okumayı seven insanlar için de zweig kitapları biçilmiş kaftandır çünkü okuyucuya güçlü duygular hissettirir. kitapkurdu kesilmekle alakası yok. zweig iyi bir yazar ve insanlar severek okuyabilir. zweigin bu kadar sevilerek okunması size niye dert oldu ben onu anlamadım.
devamını gör...

aynaya bakarak polis çağırır.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sıradan çadırdan farklı olarak süslü ve yuvarlak olan çadırdır.

hatta eski türk kültüründe yeryüzü büyük bir otağa benzetilmiştir.

ösym'nin de özellikle ayt sosyal testlerinde sormayı çok sevdiği bir kavramdır.
devamını gör...

zekaya yükselen insanlara denir*.
devamını gör...

çocukluğuma ait bi dolu saçma anı var. saçma diyerek haksızlık ediyorum belki ama biri var ki, yeri gelmişken yıllar önce "ki" bağlacını sıklıkla kullanmanın samimiyetsizlik göstergesi olduğunu okumuştum bir yerde ve yazık ki kimin düşüncesiydi hatırlamıyorum. bu zehirli düşünce, yazarken arka planda çalışan engellerimden biri oldu. demek ki evet, "ki" bağlacını yine kullandım, söz, güçlü bir silaha dõnüşebiliyor, şeklindeki klişe ifadeyi tam olarak bu noktada kullanırsam, yazıma bir esneme payı verip okuyanı "bir çay kahve içsem iyi olur"seçeneğine yönlendirebilirim. yazarların mı yoksa cerrahların mı daha çok tanrı' yı oynadığını bilemem. bir zamandan sonra yazmamı onlara sınırlı-sınırsız hayatlar vermemi bekleyen kurgu ya da gerçek kişilerin beni bu konuda sıkıştırdıklarını hissediyorum. hiçbirinin bunu yapmakla ilgili baskısı yok aslında. bir önceki cümlemle ondan da öncekini çürütmüş oldum. sözcükler, dört nala bana doğru koşarken birilerini yakalıyorum. rakamlar da görünür hale gelmiyor değil. onları şimdilik saati sorduğumda, bir de tekrarlarda, ha bir de maaş günlerinde yakalıyorum. bir ki ses.

bir süredir ters çevrilmiş bir fincan benzetmesine sığındığım üzerime kapanan dünya vardı. bir ara vermiştim ya da koşullar gereğiydi. sözcükler geliniz ve göğümü çözünüz demek istiyorum.

çocukluk anım mı? sanıyorum dört-beş yaşlarımdaydım. başına patates bağlayan annemin şiddetli bu ağrı karşısında kıvrandığını görünce yüzümü tükürüklerim ile kaplamışım. yaptığımın farkında değildim, inanılmaz ilkel ve o oranda doğaldı. yüzümün o halini görünce dehşete düşen komşu teyze bu kadar tepki vermeseydi belki acı karşısında hissizleşen yanıma bir katkı yapmazdı. en azından mide bulandırıcı bile olsa bir çabam söz konusuydu. bunun gibi daha nice kendimi keşfetme öyküleri yazmalıyım. bunun için zehiri azaltmam gerek. başkaları ne düşünür zehirini, evet onu azaltmalıyım.

sakin ol küçük kız geçecek. yakıştı yüzüne hani, hala güzelsin.
devamını gör...

kalabalık sıralar, kuyruklar, hastaneler
devamını gör...

kürek kemiğinin anatomdeki ismidir. rotatör cuff kaslarının başlangıcı her zaman scapuladan olur. lateralde humerus ile glenohumeral eklem yapar. toraks ile de scapulotorasik eklem yapar. scapulotorasik eklem fizyolojik eklemdir. glenohumeral eklem gibi anatomik değildir. ayrıca kolun 90 derece üzerindeki açılara çıkmasında ilgili kaslarla beraber aktif rol oynar.
devamını gör...

artık kafamı boşaltıp bol bol ders yaptığım bir ay olsun...**
devamını gör...

müzik dinleyerek yürümeyi pek severim, bilenler bilir punk hastasıyımdır. etrafıma baktığımda herkesin bir şeylere yetişmeye çalıştığını, git gide paranoyaklaştığını gördüm. ben koşmayı çok sevmem, yürüme adamıyımdır. ama o kadar uzun zamandır kimseyle yürümedim ki sözlük, aklın almaz.

neyse, şaşkınbakkal taraflarında geziniyorum, önüme bir dayı çıktı. 60'larının ortalarındaydı; beyaz bıyıklarına tahminimce adıyaman lüks tütünü içmekten sarı kıllar karışmış, rus kasketinden ötürü kafası terlemiş, kim bilir neler görüp neler geçirmişti. tüm bu saydıklarıma rağmen, tahmin edersiniz ki pek istenen durumlar değiller, bana bakmayı sürdürmüştü. yanıma yaklaşıp "evlat kafa sözlüğü duydun mu?" dedi. "hayır amcacığım, hiç haberim yok." diye karşılık verdim. "gir bir bak." dedi ve gitti. girip baktım.

tanım: hüzün dolu hikayemdir.
devamını gör...

her gecen yıl birer birer masadan eksiliyor dostlar..
devamını gör...

haydi gelin, çayı demledim. *
devamını gör...

kafa sözlük'te yazarlık alıp "orta direk yok oldu. ekonomimiz yerle yeksan oldu" diye ağlayan, küçük kitabevi işletmecisi tutunamadığı için bir bir kepenk kapatırken parasını utanmadan internetten ana akım holdinglere veren kişidir.

bu utanmaz kişiler üstüne üstlük entelektüel birikimini küçük kitabevi ve sahaflarda kıt kanaat geçimini sağlamaya çalışan işletmecilere "bak ne kadar kültürlüyüm ben" diyerek satarlar. alışverişsiz çıkarlar.

(bkz: utanacağınızı bilsem yüzünüze tükürmek isterdim de siz ondan da anlamazsınız ki)

edit: başlık altına yazan yazarlar, siz bu pişkinlikle gözüme gözükmeyin. ota boka para vermeye yer arayıp, kitapta indirim kovalayan sizler, zaten incelikten yoksun kişilersiniz. küçük esnafın her zaman yanındayım. bu bağlamda hiçbirinize hesap verecek değilim. liberalizm illetinin yılmaz neferleri olan sizler, eğer büyük mağazalarda satılıyorsa "kişilik" de satın alınız. belki işiniz düşer de biraz "insan olmak" istersiniz diye söylüyorum.
devamını gör...

her hafta olduğu gibi bu hafta da yerimizi aldığımız programdır.
progressive house nedir, yenir mi, içilir mi? gibi soruların cevaplarını barındıran yayındır aynı zamanda. benim gibi cahil cühela iseniz dinleyip siz de öğrenebilirsiniz sayın yazarlar ve çaylaklar.
ha bir de, yayın esnasında şarkılar ve yayın hakkında sohbet etmek isteyen yazarlarımızın buluşma noktası olan kafa sözlük radyo kulübü discord kanalına gelebilirler***.
devamını gör...

1945 şanlıurfa doğumlu türk halk bilimci, türk halk müziği yorumcusu, şef.
istanbul üniversitesi edebiyat fakültesinde türk dili ve edebiyatı öğrenimi gördü. "urfa türkülerinin dil ve anlatım özellikleri" adlı teziyle doktorasını tamamladı. trt kurumunda sanatçı, şube müdürü, şef, program yapımcısı olarak çalıştı. 1986 yılında kültür bakanlığı devlet halk halk müziği korosu'nu kurdu ve yönetti. 2007 yılında emekli oldu.
devamını gör...

gazapizm'in inanılmaz kıyak albümünün ismidir.
devamını gör...

denizde açılmak.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim