hayat felsefesi olabilecek şarkı sözü.

(bkz: duman)
devamını gör...

bazı yahudi aşıkları var yok işte kazaydı yok haberli vurdular. aga size denecek hiç bir söz yok ilk olarak sorgulamanız gereken şey filistin topraklarını nasıl bombalar? hamas 100 füze fırlatıyor biri denk geliyor. bunlar f16 lar ile kadınları çocukları paramparça ediyor. uluslararası hukuktan doğan hakları yıllardır filistin’e tanımıyor. tüm dünya bu haksızlığı görüp müslümanların yanında dururken sizin böyle söylemeniz akıl alır şey değil.

edit : yukarıda bitanesi 1000 füze demiş isterse 2000 atsın kaç tanesi hedefi buluyor 1 ya da 2 tane. her devlet kendi meşru topraklarını korumalıdır diyor gördüğüm en mantık dışı önermelerden. kendisi sanırım birleşmiş milletlerin de net şekilde ifade ettiği gibi israil’in işgalci konumda olduğunun farkında değil. keza mantıklı düşünen, insan olan yahudiler bile israil zulmünü protesto ederken bazıları islam düşmanı olduğunu göstermek için akla hayale gelmeyecek şekilde israil’i savunabiliyor. şahsım adına hangi millet, hangi din, hangi renk olursa olsun bir yerde insanlara bunlar yüzünden zulüm edilirse karşısında duracak kadar insanlığımız var çok şükür. kalbi kararanlardan değiliz.
devamını gör...

relax isimli yazar arkadaşımızın ukdesi.

türkiye selçuklu devleti ile moğol devleti arasında yaşanmış olan savaştır.

2. gıyaseddin keyhüsrev, devletin yönetimini sadettin köpek isimli vezirine bırakınca devlet içinde olumsuzluklar başlamıştır.

halk, vezir sadettin köpek’e ve devletin yönetimine karşı yoğun tepki göstermiştir.

halkın bu tepkileri bir süre sonra isyan niteliğine taşındı ve bu süreçte, 1240 yılında anadolu’da baba ishak isyanı baş gösterdi.

baba ishak isyanı sonucu türkiye selçuklu devleti zayıfladı.

türkiye selçuklu devleti’nin zayıflaması, moğol devleti’nin anadolu’ya girişini kolaylaştırdı.

1243 yılında yaşanan bu savaş sonucunda moğol devleti’ne yenilen türkiye selçuklu devleti yıkılma sürecine girdi.

yine bu savaş sonucunda anadolu sahasındaki türk siyasi birliği bozulmuş, çok sayıda bağımsız beylik kurulmuştur.

türkiye selçuklu devleti moğol devleti’nin egemenliğine girmiştir.

devleti ele geçiren moğolların ticaret yollarını ve önemli şehirleri yağmalaması sonucu ticari hayat neredeyse durma noktasına gelmiştir.

yine moğolların bu şehirleri yağmalaması ve ağır vergiler koyması, devlet içinde ekonomik yapının bozulmasına neden olmuştur.

moğol devleti’nin baskısından kurtulmak isteyen türkmenlerin batıya doğru göç etmeleri bu bölgedeki türk nüfusunun artmasına neden olmuştur.

zaten savaşın tek olumlu sonucu da bu gelişmedir.

moğolların baskısı nedeniyle çok sayıda türkmen boyunun ve türk bilim insanının anadolu’ya gelmesi, buranın türkleşme sürecini hızlandırmıştır.
devamını gör...

yol şarkıları gecesi. dünyadan uzak bir yere giderken ne de güzel gider. yine efsane konsept ve eminim efsane şarkılar. demiştim heyecanla bekliyorum diye bak şimdi daha da heyecanlandım. bir an gelse keşke şu perşembe*.
devamını gör...

asla bu düşünmeyi durduramayacaklar gibi olursun. sonu olmayan bir labirantte kapana kıslmışsındır adeta.
devamını gör...

uzun zamandır yapmayı ertelediğin bir şey varsa onu yapmak. örneğin birini aramak gibi... yapacak bir şeyim yok dediğin bir ansa yazsa balkona , kışsa içeri oturup kitabını / filmini ve kahveni başlamak en güzeli.
devamını gör...

maaşı iyi. gününü geçirmezler, yatırırlar hesaba. ssk yok ama yemek var. gece mesaisine kalanlara da ayrıca tantuni ısmarlıyorlar. daha ne olsun?
devamını gör...

ılkokul askimi unutamadim ben diyerek cemberi genisletiyorum. boyle hisleri barindirdigim ilk ve son kisi oldugu icin ben de anlami buyuk. cocuksu bir sey oldugu icin olabildigince de masum. bir kac ay once sosyal medya hesabina denk geldim ve goz gezdirdim. eski tatliligindan eser yok ama hala ayni asalet mevcut. hala kedileri ve cocuklari cok seviyor. hala ailesine cok duskun, ne mutlu ona karakteri hic degismemis...umarim cok mutludur.
devamını gör...

normaldir. insanın görünüşüyle değil de zekasıyla, bilgisiyle ya da yorumuyla beğeni toplaması her zaman için daha tatmin edicidir.
devamını gör...

bu sabah ağlayarak uyanmama sebebiyet verendir. kalbim çıkıyordu sanki, ellerim titriyordu, kafam zonkluyordu uyandığımda. içime taş oturdu sanki sözlük, çok gerçekçi bir kâbustu.

rüyamdaki herkes ve her şey gerçek gibiydi. herkes mutsuzdu, bana bakıyordu arkadaşlarım, berbat asık suratlarla, mutsuz mutsuz. üniversiteden eski hocam bağırarak bir şeyler anlatıyordu derste. ne olduğunu anlamıyordum. sonra bir an dışarıdaydım, elimde gazete. baktım, bir kadın siyasi bir cinayete kurban gitmiş, birisi analiz kasmış konuyla ilgili, sevdiğim kızın adı ve resmi. inanamıyorum, deli gibi ağlamaya başlıyorum ve koşuyorum. en son bir tepeden aşağı ağlayarak son hız koşuyordum. o acıyı çektim bir an gerçekten. etkisinden çıkamadım, kendime gelemedim. hemen mesaj attım ona. sordu ama anlatamadım tabii, buralara içimi dökmek istiyorum, zaten okuyan pek yok. bir an gerçek olmadığı için çok sevindim. sonra onu gerçekten bir gün kaybedeceğim için, bu kayıp acısını gerçekten yaşayacağım için çok endişelendim.

dün halbuki ne güzel mutlu mutlu uyumuştum, ne güzel konuşmuştuk. bu kâbuslar hep mutlu zamanlarda gelir zaten, insanı olmadık durumlara sokar. neyse, sevdiklerinizin kıymetini bilin. allah ani ölümlerden korusun. ölüm eninde sonunda gelecek. o gelene kadar sevdiklerimizin değerini bilelim, daha çok zaman ayıralım onlara...
devamını gör...

amerika birleşik devletleri'nde soldan sağa geçiş, yük arabalarının yerini birkaç çift at tarafından çekilen büyük yük vagonları aldığında gerçekleşti. vagonlarda sürücü koltuğu yoktu, bu yüzden sürücüler sol arka atın üzerine oturur ve tüm atları kontrol edebilmek için kırbaçlarını sağ ellerinde tutardı. solda oturan sürücüler, karşıdan gelen vagonların tekerleklerinden uzak durabilmek için diğer vagonların sağlarından geçmeyi tercih ediyordu. bunun da, yolun sağ tarafında sürdüklerinde daha kolay olduğunu fark ettiler ve daha sonrasında şerit değiştirme kararı alındı.

kanada'da değişmenin sebebi de amerika ile olan ulaşımda oluşan sorunlar en büyük etken olarak kayda geçmiştir.
devamını gör...

bazen aklıma geliyor, acaba beni kaybetmekten gerçekten korkan, bi şekilde iletişimimizin kopmasından, hayatın bizi ayrı düşürmesinden korkan biri var mıdır diye. sadece merak ediyorum çünkü bence bu sevgiden ilgiden değer vermekten de öte başka bi şey *. eğer hayatınızda böyle birileri varsa ve size bunu hissettiriyorsa; siz onları kaybetmeyin, değerini bilin*.
devamını gör...

i)
aynadaki ben değildim. bu yüz bana ait değildi. hayır, canım insan kendini tanımaz mı hiç? ben değildim işte. ben olsam bir parça gülümseme olurdu gözlerde yakalayabildiğim. ya da hüzün. bu kadının duyguları yoktu. sanki biometrik fotoğraf çekilirken hazır olmadığı bir anda patlayan flaşa şaşırmış bir büyüme var gözlerinde, o kadar. gerçi şaşkınlık da bir duygudur ya bu, o da değildi. düpedüz ruhsuz bir insan işte.
...
beni mi anlatmamı istiyorsunuz? aynaya bakmadığım zamanlarda gördüğüm kişiyi? hımm, bakalım ben nasıl görünüyordum?öncelikle sahte şeyleri pek sevmiyorum. şaşalı davranışlar, yüksek sesle konuşmak falan pek tarzım değil. çünkü bilirim ki kendini dinletmek için sesini yükseltenler genelde dinlenmediklerinin farkındadırlar.
dikkat çekme çabam da pek yok. pek yok diyorum işte, herkes kadar benim de birilerinin ilgilisini çekmek istediğim zamanlar olmuyor değil. mesela henüz küçük bir kızken kapkara gözlü, kıvırcık siyah saçlı, yakışıklı bir arkadaşım vardı. etrafında dolanmak yerine gider, grubun ortasında sohbet etmeye başlardım. orada olurdum, onun yanında ama direkt o olmazdı muhatabım. herkesle eşit konuşur, eş zamanlı kahkahalar atardık. tam olarak emin olamazdı ama gülümserken ona baktığımda bir ilgi pırıltısı yansırdı gözlerimden. işte bu kadar. zamanla baktım ki ben onun olduğu yerlere gitmediğim anlarda, o benim yanıbaşımda belirivermiş. sonra bir gün ayağımı incittim. o elimden tuttu, eve kadar bıraktı. sonra hep elimi tuttu.
...
aslında tam olarak ne anlatmam gerektiğini pek anlayamadım? ilk kendimi ne zaman kendime yabancı hissettim?
bunu çok iyi hatırlıyorum. soğuk bir kış günüydü. 19 yaşımdayım. gülüşlerim kayboldu birden benim. herkesle bıcır bıcır konuşan, kahkahaları eksik olmayan ben zamanla içime kapanmıştım. her gece kabuslar görüyor ancak gün aydınlandığında uyuyabiliyordum. neyse o soğuk kış günü dışarıya çıktım. telefonum da bozulmuştu. bir yerden annemi aradım. sesini duydum, gözlerimden yaşlar akmaya başladı. "artık dayanamıyorum. nefes de alamıyorum. her gece başka bir karabasan. artık burada kalmak istemiyorum." dedim. benim güvenli alanım, annemin kollarıydı. mümkün olsa doğmadan önceki o karna girmeyi bile isteyecek kadar kendimi hayattan kopuk hissediyordum. eve gittim, biraz zaman geçince yeniden gücümü topladım. geri döndüm. o zamanlar farkında değildim, her şey yoluna girmiş gibi geliyordu. okula gittim, tatillere gittim, okulu bitirdim, başka bir şehirde işe başladım. aradan geçen beş yıl. beş yıl boyunca hissettiklerimin üzerini bir avuç toprakla kapatmıştım. aynı karabasanlar yeni bir şehirle tekrar rüyalarımdaydı. uyuyamıyordum. bu kez eşyalarımı toplayıp eve de gidemiyordum. çünkü artık bir yetişkindim. annemin yanında olmam lazım deyip işten izin alamazdım ya.
gündüzleri yaşıyor, geceleri atlatmaya çalışıyordum. sonra bir gün fark ettim ki bunun tek bir nedeni vardı. daha doğrusu bunu bana hissettiren bir kişiydi. yıllar boyunca beni baskılamış, ruhumu eksiltmişti. ve ben buna izin vermiştim. aslında suçlu o bile değildi, bendim. kendi korkularım, hayatımın bana direttikleri idi. ve ben artık o insan olmayacaktım.
yürüdüm. ayaklarıma kapandı, çelmeler taktı, tehditler savurdu. yürümeye devam ettim.

sonra mı? zaman geçtikçe, yıllar geçtikçe aynada tekrar kendi yansımamı görmeye başladım. gözlerimde o tanıdık ışıltı vardı yeniden. hüzne bulanmış bir neşe. ama ben buydum. ve kendimi orada gördüğüm an fark ettim ki yeniden ben olmuştum.
devamını gör...

bir selena gomez şarkısı.
devamını gör...

kornete 7 tl verdim salak gibi iştahım kaçtı sözlükte takılıyorum dondurma yalayarak...
devamını gör...

sokakta

buradayım:
yüzyıl oldu.

önümden geçen yol
tıkandı
çevremdeki bahçeler
daraldı
içimde yaşan insanlar
azaldı:
yalnızlaştım.

buradayım:
yüzyıl önce başladım
beklemeye.

yavaş geçip gitme zamanı:
dumanlar
isler, puslar
yağmurlar
sıcaklar, soğuklar
rüzgarlar
kemirdi her yanımı.

tahtalarım birer birer çürüdü
boyalarım
parça parça döküldü
payandalarım
teker teker çöktü:
yüzyıl oldu.

yüzyıl önce:
pırıl pırıl, yemyeşil
bahçem
bembeyaz, tertemiz
duvarlarım
cıvıl cıvıl, şen
odalarım
buradaydım.

yaşıyordum -
yaşıyordu insanlarım.

yüzyıl oldu:
karanlık küf rengi
çevrem
kararmış, yıkık dökük
duvarlarım
kasvetli, kir-pas içinde
odalarım
buradayım.

yaşamıyorum -
yaşamıyor insanlarım.

buradayım.
yüzyıl oldu.
bekliyorum.

yalnızım
burada.

bekliyorum -
ilk çocuğun attığı
ilk taştan beri
bekliyorum.

ne zaman gelecekler -
baltalarla, balyozlarla, keserlerle -

yalnızım
burada
bekliyorum.

ne zaman
gelecekler?
devamını gör...

roaccutane muadili olan ve sivilce tedavisinde kullanılan ilaç. gerçekten de o kadar korkulmasina gerek yok. içtiğimiz su, soluduğumuz hava ne kadar saf da, bir ilaçtan bu kadar korkuluyor anlamıyorum. ben de kullandım. 2 ayda bir kan tahlili yaptırın.* yemenize dikkat edin. eğer fastfood yiyen biriyseniz bu tedavi boyunca yemeyin. şeker tüketmeyin. karaciğerinize iyi gelecek besinler tüketin. ekstra a vitamini içeren besinlerden uzak durun.* tütün ve alkol kullanmayın. yürüyüşlere çıkın. bol su tüketin. yeter. bende yan etki olarak depresif durumda artış meydana geldi muhtemelen. buna karşı yapacak bir şeyim yoktu. fakat bu durumun farkında olmak yeterli. kullandığınıza gerçekten değiyor.
devamını gör...

adeta gönül bağıyla bağlandığım tek türk ve tv dizisidir. beğenmeyeni kadar beğenen bir kitlesi de vardır elbette.
devamını gör...

kendine yaslanan dik yurur.
devamını gör...

aklıma ''kara basma iz olur'' şarkısını getiren başlıktır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim