mimar sinanın 500 yıllık eserinin kahvaltıcı olması
1551 yılında mimar sinan'ın inşa ettiği haseki külliyesi, istanbul'un haseki semtinde bulunan bir külliyedir. restore edilip! bir güzel aklayıp paklayıp tarihi kahvaltı salonu olarak kullanıma açılmış. tarihine sahip çıkan ülkemin insanlarını ayakta alkışlıyorum(!)
devamını gör...
onlar acapella
son akşam yemeği böyle olmalı!
sonlara doğru kopma garantili..
böyle gelmiş böyle gidecek korkarım vallah.. aman boşver eller havaya..
güzel enerjili sevgi dolu tüm insanlar dolsun bu sofraya..
grup üyeleri'nin her biri yanaktan makas almalık. bu ne tatlılık!
erkin baba'ya da bu vesileyle selam olsun. bunlar efsane şarkılar...
sevgiyle çıkın çıkın gelin a dostlar..
sonlara doğru kopma garantili..
böyle gelmiş böyle gidecek korkarım vallah.. aman boşver eller havaya..
güzel enerjili sevgi dolu tüm insanlar dolsun bu sofraya..
grup üyeleri'nin her biri yanaktan makas almalık. bu ne tatlılık!
erkin baba'ya da bu vesileyle selam olsun. bunlar efsane şarkılar...
sevgiyle çıkın çıkın gelin a dostlar..
devamını gör...
şarkılarda geçen etkileyici sözler
bir kere daha yandım ama canım gördüğüme sevindim.
devamını gör...
80 tl'ye normal sözlük hesabını satan yazar
(bkz: sahibinden clockwork orange açılmış satılık hesap)
tanım : ivme bu şekilde devam ederse 1.nesil hesabını o fiyata sattığına pişman olabilecek yazar kişisinin ticari eylemi.
gerçi riske girmek istememiş de olabilir, borsada da böyledir bu işler. değerini gördüğünde satacaksın, sonra kağıt %250 yaptığında kafanı o duvar senin bu duvar benim vuracaksın. hayat biraz buralarda gizli *
ama bu yoldaşa da yazık bir yerde.
10 kişi satsa bismillah 800'lük olacak herif.
tanım : ivme bu şekilde devam ederse 1.nesil hesabını o fiyata sattığına pişman olabilecek yazar kişisinin ticari eylemi.
gerçi riske girmek istememiş de olabilir, borsada da böyledir bu işler. değerini gördüğünde satacaksın, sonra kağıt %250 yaptığında kafanı o duvar senin bu duvar benim vuracaksın. hayat biraz buralarda gizli *
ama bu yoldaşa da yazık bir yerde.
10 kişi satsa bismillah 800'lük olacak herif.
devamını gör...
türkiye'de vegan olmak
vegan değilim ama empati yaptığımda olabildiğince zor olduğunu düşündüğüm durum. hem çok masraflı, hem çok fazla bilmeden konuşan insan var çünkü.
devamını gör...
kadına şiddet uygulayan erkek
şiddetin cinsiyeti olmamasıyla birlikte her türü yanlıştır. şiddet denince insanlar sadece fiziksel olarak düşünüyor fakat psikolojik şiddet de insanı fazlasıyla olumsuz etkilemekte ve insanda geri dönüşü olamayacak yaralar açmaktadır. pandemi sürecinde aile içi şiddetin artması ile birlikte ister istemez kadına, çocuğa şiddet uygulayan erkek ya da genelleyecek olursak insan sayısı da artmıştır. kadına şiddet uygulayan erkek başlığı, bu şiddet eğilimi gösteren insanlar için sadece özel cinsiyet belirtmektir.
ülkemizde şiddet çok büyük bir sorun, çünkü artık çocuklarda bile şiddet eğilimi rahatlıkla gözlemleniyor. elbette çocuğun şiddet eğiliminde bulunmasının farklı nedenleri de var (şiddet içerikli oyunlar, diziler vb.) lakin aile içi şahit olduğu davranışların da çok etkili olduğunu biliyoruz. çocuğun doğduğu ev ve yetiştirilme biçimi o kadar önemli ki, bu konu hakkında çalışmalar yürütülmeli, gerekirse her aileye bir psikolog atanmalıdır. gelecek hiç iç açıcı değil çünkü. hayvana şiddet-tecavüz bizde, kadına şiddet, tecavüz ve cinayet bizde, pedofililer, çocuk istismarına yol açanlar da bizde. her olaya bir anda parlayıp kaba kuvvet uygulayanlardan bahsetmiyorum bile. öfke ve şiddet problemini çözmek için bir şeyler yapılmalı. cinsiyet rolleri empoze edilen çocukların ileride yetişkin olduklarında bir cinsiyetin diğer cinsiyetten daha üstün olduğu düşüncesi yıkmaya çalışılmalı.
ülkemizde şiddet çok büyük bir sorun, çünkü artık çocuklarda bile şiddet eğilimi rahatlıkla gözlemleniyor. elbette çocuğun şiddet eğiliminde bulunmasının farklı nedenleri de var (şiddet içerikli oyunlar, diziler vb.) lakin aile içi şahit olduğu davranışların da çok etkili olduğunu biliyoruz. çocuğun doğduğu ev ve yetiştirilme biçimi o kadar önemli ki, bu konu hakkında çalışmalar yürütülmeli, gerekirse her aileye bir psikolog atanmalıdır. gelecek hiç iç açıcı değil çünkü. hayvana şiddet-tecavüz bizde, kadına şiddet, tecavüz ve cinayet bizde, pedofililer, çocuk istismarına yol açanlar da bizde. her olaya bir anda parlayıp kaba kuvvet uygulayanlardan bahsetmiyorum bile. öfke ve şiddet problemini çözmek için bir şeyler yapılmalı. cinsiyet rolleri empoze edilen çocukların ileride yetişkin olduklarında bir cinsiyetin diğer cinsiyetten daha üstün olduğu düşüncesi yıkmaya çalışılmalı.
devamını gör...
öz güveni yüksek insanların diğer insanlara güzel gelmesi
insan kendisini ne değerde görürse, diğerleri de onu değerde görür, derler bizim burada.
siz özgüveni yüksek, başarı sahibi ve güçlü biri olarak motive olursanız; emin olun insanların size bakışı değişecek, hatta hayatınız o yöne doğru evrilecektir. test edildi, onaylandı.
siz özgüveni yüksek, başarı sahibi ve güçlü biri olarak motive olursanız; emin olun insanların size bakışı değişecek, hatta hayatınız o yöne doğru evrilecektir. test edildi, onaylandı.
devamını gör...
her millet layık olduğu şekilde yönetilir
celladına aşık olmuşsa bir millet,
ister ezan, ister çan dinlet,
itiraz etmiyorsa sürü gibi illet,
müstehaktır ona her türlü zillet.
sözleri ile de açıklanabilecek olan durumdur. doğrudur.
ister ezan, ister çan dinlet,
itiraz etmiyorsa sürü gibi illet,
müstehaktır ona her türlü zillet.
sözleri ile de açıklanabilecek olan durumdur. doğrudur.
devamını gör...
yoldaş'tan normal sözlük yazarlarına açık mektup
bu türden bilgilendirme ve aydınlatma yazıları ile bize değerli hissettirdiği için teşekkür ediyorum sayın yoldaş'a.
diğer yandan sözlüğün imece usulü yürütüldüğünden bahsettiği nokta için biraz alçak gönüllü davrandığını düşünüyorum. her şey gayet profesyonelce işliyor buradan bakıldığında, bunu sağlayan herkesin eline ve emeğine sağlık.
diğer yandan sözlüğün imece usulü yürütüldüğünden bahsettiği nokta için biraz alçak gönüllü davrandığını düşünüyorum. her şey gayet profesyonelce işliyor buradan bakıldığında, bunu sağlayan herkesin eline ve emeğine sağlık.
devamını gör...
bir şarkıda geçen en acı söz
oysa ben bu gece, yüreğim elimde, sana bir sırrımı söyleyecektim.*
devamını gör...
anasının babasının ilgilenmediği çocuklar
çok zor bir çocukluk geçirir. devamlı travmalarla seneler ziyan olur.
devamını gör...
normal sözlük için öneriler
ekşişeyler gibi bir blogun oluşturulması ve kafasözlük yazarlarının bilgi birikimlerinin internete açılması. bedava içerik üretiyorum burada size, üç-beş-sekiz beğeniye çalışıyoz valla.
devamını gör...
bir şehir bir kütüphane
sizleri bir dönem çok sık gittiğim bir yere götüreyim. ben konuyu biraz farklı anlatayım çünkü konu bir kütüphaneden fazlasıdır. az bilgili bol görselli bir yazı olsun istedim. hadi başlayalım.
avusturya ulusal kütüphanesi viyana’nın merkezinde yeşillikler içerisinde müthiş bir tarihi yapıdır. hemen karşısında ulusal parlamento vardır. ama ne meclis yanında ne karşısında, gerisinde ötesinde tek bir polis veya güvenlik göremezsiniz. meclis halka açıktır. markete girer gibi girin, oturumları izleyin. ama halkın ilgisi meclise değil, ülke genelinde kütüphaneleredir.
biz konuya dönelim. bir görsel koyalım ve anlatalım. nedir farklı konular?

bu tarihi binanın yapımı 1360’lardır. sizlere içeriyide göstereceğim ama dışarıda önemli bir nokta var orayı açalım. hani şu bizim ünlü “balkon konuşması” vardır ya. ha işte bu kütüphanenin giriş kapısı üzerinde bir balkon veya teras denilecek bir alan var. fotoğrafta görülüyor. bakalım kim burada halka “balkon konuşması” yapmış?

adolf hitler bir avusturyalıdır. 1938 yılında viyana’ya gelir. bu alanda onu bekleyen onbinlerce insana seslenmek için o balkona çıkar ve şöyle der “ nasyonel sosyalist partisi adına ve almanya’nın führer’i olarak sizlere, avusturyayı ilhak ettiğimizi büyük bir mutlulukla duyuruyorum.” herif kendi ülkesini işgal ettiğini bu kütüphane balkonundan duyurdu. bu işgala karşı avrupa sessiz kaldı ve kısa bir süre sonra ikinci dünya savaşı başladı. bu meydana ne zaman geldiysem, hep o balkona bakmışımdır. balkon konuşması deyip geçmemek lazım.
içeri girelim mi?
bırakın kitapları şimdi. siz atmosfere bakın. barok mimari yapısıyla bana göre eşsiz bir yapıdır. açalım kapıyı girelim içeri.


kütüphanenin kitap sayısına resmi web sayfasından baktım. çünkü sayı durmadan artıyor. 7.5 milyon kitap varmış. ancak kitaplardan daha önemli kolleksiyonlar vardır. prens eugen’nin 15 bin kitaplık bir kolleksiyonu vardır ki, her biri bir tarihi eserdir. kim bu çoko prens demeyin. ikinci viyana kuşatmasında, osmanlıyı perişan eden genaraldir. o kadar büyük bir başarı sağlar ki osmanlıya karşı, kral bir şato hediye eder. bugün müze olarak gezilen saray ; belvedere sarayıdır. prens eugen’nin hayatı çok ilginçtir başlı başına bir yazı ister. yazarım herhalde, galiba, zannumca.

kütüphanenin müzik kolleksiyonlarında, ünlü bestekarların orjinal el yazması nota dökümleri vardır. yine kütüphanede sigmund freud, stefan zweig, franz kafka, hermann hesse, gustav klimt, ludwig wittgenstein gibi ünlülerin not defterleri, günlükleri gibi eserler kütüphanenin müze kısmında sergilenir.
kütüphane içerisinde belli akşamlar müzik dinletisi de yapılır. içeriyi gezenler piano ve keman sesleri içerisinde bu büyülü atmosferi tıka basa, doya doya, yumuş yumuş, nerdeyim ulen ben diye diye...

benimle evlenir misin?
sanırım dünyada başka bir kütüphane yoktur ki, içinde düğün yapılsın. olur mu ulen öyle şey demeyin. oluyor. kütüphane içerisinde bir salon çok amaçlı olarak kullanılıyor. burada bir düğün yapmak veya bir toplantı yemeği, kutlama yapmak mümkün. sadece biraz tuzlu, biberli, isotlu. ama böyle bir yapı içerisinde “ankara oyun havaları” ile kolları iki yana açmak değişik bir deneyim olabilir. kütüphane ve müze saat 18:00 e kadar açıktır. düğün ve takı olayı ise saat 20:00’den itibaren başlar.

efendim olurda yolunuz viyana’ya düşerse, bu kütüphaneyi görün. dedim ya olay bir kütüphaneden fazlasıdır.

avusturya ulusal kütüphanesi viyana’nın merkezinde yeşillikler içerisinde müthiş bir tarihi yapıdır. hemen karşısında ulusal parlamento vardır. ama ne meclis yanında ne karşısında, gerisinde ötesinde tek bir polis veya güvenlik göremezsiniz. meclis halka açıktır. markete girer gibi girin, oturumları izleyin. ama halkın ilgisi meclise değil, ülke genelinde kütüphaneleredir.
biz konuya dönelim. bir görsel koyalım ve anlatalım. nedir farklı konular?

bu tarihi binanın yapımı 1360’lardır. sizlere içeriyide göstereceğim ama dışarıda önemli bir nokta var orayı açalım. hani şu bizim ünlü “balkon konuşması” vardır ya. ha işte bu kütüphanenin giriş kapısı üzerinde bir balkon veya teras denilecek bir alan var. fotoğrafta görülüyor. bakalım kim burada halka “balkon konuşması” yapmış?

adolf hitler bir avusturyalıdır. 1938 yılında viyana’ya gelir. bu alanda onu bekleyen onbinlerce insana seslenmek için o balkona çıkar ve şöyle der “ nasyonel sosyalist partisi adına ve almanya’nın führer’i olarak sizlere, avusturyayı ilhak ettiğimizi büyük bir mutlulukla duyuruyorum.” herif kendi ülkesini işgal ettiğini bu kütüphane balkonundan duyurdu. bu işgala karşı avrupa sessiz kaldı ve kısa bir süre sonra ikinci dünya savaşı başladı. bu meydana ne zaman geldiysem, hep o balkona bakmışımdır. balkon konuşması deyip geçmemek lazım.
içeri girelim mi?
bırakın kitapları şimdi. siz atmosfere bakın. barok mimari yapısıyla bana göre eşsiz bir yapıdır. açalım kapıyı girelim içeri.


kütüphanenin kitap sayısına resmi web sayfasından baktım. çünkü sayı durmadan artıyor. 7.5 milyon kitap varmış. ancak kitaplardan daha önemli kolleksiyonlar vardır. prens eugen’nin 15 bin kitaplık bir kolleksiyonu vardır ki, her biri bir tarihi eserdir. kim bu çoko prens demeyin. ikinci viyana kuşatmasında, osmanlıyı perişan eden genaraldir. o kadar büyük bir başarı sağlar ki osmanlıya karşı, kral bir şato hediye eder. bugün müze olarak gezilen saray ; belvedere sarayıdır. prens eugen’nin hayatı çok ilginçtir başlı başına bir yazı ister. yazarım herhalde, galiba, zannumca.

kütüphanenin müzik kolleksiyonlarında, ünlü bestekarların orjinal el yazması nota dökümleri vardır. yine kütüphanede sigmund freud, stefan zweig, franz kafka, hermann hesse, gustav klimt, ludwig wittgenstein gibi ünlülerin not defterleri, günlükleri gibi eserler kütüphanenin müze kısmında sergilenir.
kütüphane içerisinde belli akşamlar müzik dinletisi de yapılır. içeriyi gezenler piano ve keman sesleri içerisinde bu büyülü atmosferi tıka basa, doya doya, yumuş yumuş, nerdeyim ulen ben diye diye...

benimle evlenir misin?
sanırım dünyada başka bir kütüphane yoktur ki, içinde düğün yapılsın. olur mu ulen öyle şey demeyin. oluyor. kütüphane içerisinde bir salon çok amaçlı olarak kullanılıyor. burada bir düğün yapmak veya bir toplantı yemeği, kutlama yapmak mümkün. sadece biraz tuzlu, biberli, isotlu. ama böyle bir yapı içerisinde “ankara oyun havaları” ile kolları iki yana açmak değişik bir deneyim olabilir. kütüphane ve müze saat 18:00 e kadar açıktır. düğün ve takı olayı ise saat 20:00’den itibaren başlar.

efendim olurda yolunuz viyana’ya düşerse, bu kütüphaneyi görün. dedim ya olay bir kütüphaneden fazlasıdır.

devamını gör...
google'ı açıp ne arayacağını unutmak
kimi zaman başıma gelen sinir bozucu hadise. bir şeyi aramak, bulmak için google'a açıyorum. sonra bir şey oluyor, google bana, ben googla bakıyorum. bu tatsız anı uzatmamak adına kapatıyorum sekmeyi.
devamını gör...
troposfer
atmosferin en düşük tabakasına troposfer denir. kutuplarda (6-8 km) ve ekvatorda (16-20 km) üzerinde yükselmektedir.
troposfer ve stratosfer arasındaki sınır , stabilize sıcaklıklarla tanımlanan tropopozdur.
hava, hava kirliliğinin nadiren aşamalı olarak uzaklaştırılması sonucunda ortalama olarak her 100 m’de (0,60 ° c) ile azalmaktadır.
troposfer, atmosferin dört katmanından en yoğun olanıdır ve atmosferin kütlesinin% 75’ine kadarını içerir.
ağırlıklı olarak azot (% 78) ve sadece küçük gaz konsantrasyonları (% 21) içerir.
neredeyse tüm atmosferik su buharı veya nemi troposferdedir.

troposfer, sıcaklığın sabit olduğu bir bölge olan tropopoz tarafından etkindir.
hava sıcaklığı stratosferde yükselmeye başlar. böyle bir sıcaklık artışı, tropopozun ötesinde çok fazla hava konveksiyonunu önler ve bu nedenle, gök gürültülü fırtına bulutları da dahil olmak üzere çoğu hava durumu fenomeni , kümülonimbus, troposferle sınırlıdır.
bu, dikey ve yatay hareketlerle sürekli sarsılan en sorunlu tabakadır.
düşey türbülans, bir yandan mekanik yükselmeler (sürtünme) ve diğer yandan da termik yükselişler (termo konveksiyon ve kararsızlık) ile belirleyen dünya yüzeyinin yakınlığına bağlıdır.
atmosferin dolaşımı kozmik faktörlere ( güneş radyasyonu ), küresel atmosferin durumuna, dünyanın ekseni etrafında dönme, (okyanus tuzluluğu ve sıcaklık ), coğrafi (kıtaların ve denizlerin dağılımı, bitkisel örtüler, buz örtüsü) bağlıdır. uzunlamasına, enlem, yükselen ve azalan hareketler ile sonuçlanır.
troposfer ve stratosfer arasındaki sınır , stabilize sıcaklıklarla tanımlanan tropopozdur.
hava, hava kirliliğinin nadiren aşamalı olarak uzaklaştırılması sonucunda ortalama olarak her 100 m’de (0,60 ° c) ile azalmaktadır.
troposfer, atmosferin dört katmanından en yoğun olanıdır ve atmosferin kütlesinin% 75’ine kadarını içerir.
ağırlıklı olarak azot (% 78) ve sadece küçük gaz konsantrasyonları (% 21) içerir.
neredeyse tüm atmosferik su buharı veya nemi troposferdedir.

troposfer, sıcaklığın sabit olduğu bir bölge olan tropopoz tarafından etkindir.
hava sıcaklığı stratosferde yükselmeye başlar. böyle bir sıcaklık artışı, tropopozun ötesinde çok fazla hava konveksiyonunu önler ve bu nedenle, gök gürültülü fırtına bulutları da dahil olmak üzere çoğu hava durumu fenomeni , kümülonimbus, troposferle sınırlıdır.
bu, dikey ve yatay hareketlerle sürekli sarsılan en sorunlu tabakadır.
düşey türbülans, bir yandan mekanik yükselmeler (sürtünme) ve diğer yandan da termik yükselişler (termo konveksiyon ve kararsızlık) ile belirleyen dünya yüzeyinin yakınlığına bağlıdır.
atmosferin dolaşımı kozmik faktörlere ( güneş radyasyonu ), küresel atmosferin durumuna, dünyanın ekseni etrafında dönme, (okyanus tuzluluğu ve sıcaklık ), coğrafi (kıtaların ve denizlerin dağılımı, bitkisel örtüler, buz örtüsü) bağlıdır. uzunlamasına, enlem, yükselen ve azalan hareketler ile sonuçlanır.
devamını gör...

