terk edilmemek için yalvarmak
insanın aciz durumuna düştüğü durumdur. genelde kendisinde olmadığı için böyle bir hata yapar. kendini hiçe sayıp sevgisine sığınır. sevdiği insanı kaybedecek olmanın verdiği korkuyla yalvarır sonra pişman olur o ayrı.
devamını gör...
normal sözlük moderasyonu
"ateistler necis pislik varlıklardır, onların varlığı dünyaya zarar" yazan kişi tarafından sansürcü olmakla suçlanan moderasyondur. allah o ateiste bu dünyada ekmek, su nasip etmiş, sana mı kaldı onların varlığını sorgulamak?
devamını gör...
22 nisan 2021 dolar kuru
laptop almam lazım yapmayın!!!
devamını gör...
gaza getiren şarkılar
the hu - wolf totem
devamını gör...
makale okuma alışkanlığı
hayatıma çok geç yerleştirmeyi başardığım, fakat yerleştirdikten sonra da analitik düşünme başta olmak üzere birçok faydasını gördüğüm alışkanlıktır. keşke çok daha önce başlasaymışım diyorum.
devamını gör...
aaron bulgusu
mcburney noktası bastırıldığında epigastrium (karın boşluğunun olduğu kısım demek mümkün)'da ağrı olmasıdır.
devamını gör...
bütün kariyeri bir kenara bırakıp köye yerleşmek
yılardır yapmayı düşündüğüm ama bir türlü yapamadığım eylem. bilin bakalım ne eksik? kariyer...
devamını gör...
içinde istanbul geçen şarkı
devamını gör...
lion
hint bir çoçuğun kaybolması ve daha sonrasında çocuk esirgeme kurumuna götürülen çocuğun avustralyalı bir aile tarafından evlatlık edilmesini konu alan gerçek hayatta yaşanmış bir hikaye.
filmde 25 yıl sonra ailesini aramaya ve ciddi bir şekilde araştırmaya karar veren genç uzun uğraşlar sonucu başarıyor.
bir tık duygusal insanların yüreğini eritecek bu film bilinçlenmek için güzel bir fırsat olduğunu düşünüyorum.
filmdeki ana karakter saroo'nun 5 yaşından beri ismini yanlış bilmesi hayatının bu yönde evrilmesine neden oldu.aslında adı sheru idi.
ek olarak avustralyalı ailenin şu düşüncesi beni benden almıştır.
çocuk yapabilirdik ancak biz bu dünya için çok fazla insan olduğunu düşünenlerdendik.bu yüzden sizin gibi zor durumda olan çoçuklara ışık olmak istedik.
hindistanda her yıl 80.000 çoçuk kayboluyormuş, farkında olmak önem arz ediyor.
keyifli seyirler.
filmde 25 yıl sonra ailesini aramaya ve ciddi bir şekilde araştırmaya karar veren genç uzun uğraşlar sonucu başarıyor.
bir tık duygusal insanların yüreğini eritecek bu film bilinçlenmek için güzel bir fırsat olduğunu düşünüyorum.
filmdeki ana karakter saroo'nun 5 yaşından beri ismini yanlış bilmesi hayatının bu yönde evrilmesine neden oldu.aslında adı sheru idi.
ek olarak avustralyalı ailenin şu düşüncesi beni benden almıştır.
çocuk yapabilirdik ancak biz bu dünya için çok fazla insan olduğunu düşünenlerdendik.bu yüzden sizin gibi zor durumda olan çoçuklara ışık olmak istedik.
hindistanda her yıl 80.000 çoçuk kayboluyormuş, farkında olmak önem arz ediyor.
keyifli seyirler.
devamını gör...
cümle sonuna nokta koymayan yazar
sözlükte maalesef sayıları bir hayli fazla olan, nokta sanki karneyle dağıtılıyormuş gibi yazan kişiler. bu kadar temel bir şeyi nasıl atlar bir insan anlamıyorum. hadi bir kere yapmış olabilirsin, o kabul ama seri şekilde nokta koymadan yazmak nedir allah aşkına.
devamını gör...
türklerin her yemeğe soğan koyma merakı
sabah çorba içerken kelle soğanı kırarım.
kelle söğüş yerken yanında söğüş soğanı eksik etmem.
lahmacunun arasında olmazsa olmazıdır.
çoban salata için vazgeçilmezdir.
yediğiniz etlerin terbiyesinin hemen hemen tamamında soğan var.
menemen soğanlı daha lezzetli.
soğan hayattır, soğan candır...
kelle söğüş yerken yanında söğüş soğanı eksik etmem.
lahmacunun arasında olmazsa olmazıdır.
çoban salata için vazgeçilmezdir.
yediğiniz etlerin terbiyesinin hemen hemen tamamında soğan var.
menemen soğanlı daha lezzetli.
soğan hayattır, soğan candır...
devamını gör...
spawn
şimdi ben buraya yazdım ama bilin bakalım niye yazdım. radyoda istek şarkısının anonsunu yaparken farkettim net bir şekilde ben sadece şarkımı bırakıp kaçıyorum havasındaydı hedefe kilitlenmişti taktir ettim doğrusu.buraya tarzı olan hareketli bir şeyler lazımdı.* paylaşımlarına hugo'yu izler gibi bakıyorum.

devamını gör...
giordano bruno
giardano bruno (1548-1600), italyan filozof, gökbilimci ve okültist.

(yakıldığı meydana dikilen heykeli)
soylu bir ailede doğmuş, iyi bir eğitim almış, çocukluğundan itibaren o zamanlar yasaklı olan kitapları okumuş ve üzerlerine düşünmekten, fikir üretmekten çekinmemiştir.
hristiyanlık dahil her şeyi sorguladığı ve hatta yanlış bulduğunu ifade ettiği için kiliseyle arası tüm yaşamı boyunca bozuk olmuştur. gittiği her yerde sapkın olarak yaftalanıp sürekli yer değiştirmek zorunda kalmıştır. bu gezginliğin brunonun fikir dünyasına ayrı bir renk kattığını düşünmekteyim.
kiliseyle çatışmasının temelinde aristonun evren modelini (birbirinin içine geçmiş kürelerin merkezindeki küre dünyadır, evren dünyanın çevresinde şekillenir) reddedip kopernik destekçisi olması (evren bizimki gibi pek çok güneş sisteminden oluşmaktadır ve merkezinde dünya münya yoktur), hristiyanlık hakkında meryemin bekaretine varan sorgulamaları vardır. kafasına çivi gibi çakılmak istenen onca düşünceyi elinin tersiyle kenara itip kendi fikirlerini üretme cesaretini göstermiştir.
fikirleri, yayınlatmaya çalıştığı bilimsel eserleri, hayat görüşü ve kiliseye karşı duruşuyla maalesef uzun bir yaşamı olamamış, soylu sınıfından ters düştüğü bir gammaz tarafından kiliseye teslim edilmiş, yargılanıp dilinden çiviyle asılarak canlı canlı yakılmıştır.
kendisi hakkında günümüzde "bilim şehidi ühühühü" romantizmi yapılsa da düşüncelerinin tamamıyla bilimsel olmadığı, doğaüstü şeylere düşkünlüğüyle de bilindiği sadece bunlar kilisenin dayatmalarıyla çeliştiği için dışlandığını belirtmek gerekir.
kendisi illa övülerek göklere çıkartılacaksa bu yarı-bilimsel, yer yer fantastik olan düşünceleri yüzünden değil; döneminin tüm baskılarına rağmen kafasını dik tutup bu düşüncelerini cesurca haykırması yüzünden olmalıdır. kendisi bir bilim şehidi değil "bizden olmayan herkes ölsün" fikrinin kurbanıdır. ölümü gereksizce romantize edilmemeli, medeniyetin ne aşamalardan geçerek bu noktaya taşındığı (bazı coğrafyalarda hala bunun için uğraş verildiği) her daim hatırda tutulmalıdır.
son olarak, bu inatçı duruşuyla bilim tarihindeki klasik bir tartışmaya da konu olmuştur: galileo mu bruno mu? buradaki ikilemin temelinde yatan şudur: bruno gibi fikirlerin uğruna ölmek mi, galileo gibi baskı halinde caymak (ya da -mış gibi yapmak) mı? aslında galileonun durumu bence bir istisna çünkü kiliseden idam değil ev hapsi cezası almıştı ve artık peşinde olmadığını söylediği çalışmalarını rahatça yürütmüştü. kendisinin bilime yaptığı katkılar da göz ardı edilecek boyutta değil elbette. yine de şimdiye dek brunonun izinden gittiğimi ve yaşamımı da bu şekilde sürdürmek istediğimi ancak galileo gibi olanlara da kendi gururlarını bir kenara bırakıp bilime hizmet etmek için eğilip büküldükleri için içten içe hayran olduğumu belirteyim.

(yakıldığı meydana dikilen heykeli)
soylu bir ailede doğmuş, iyi bir eğitim almış, çocukluğundan itibaren o zamanlar yasaklı olan kitapları okumuş ve üzerlerine düşünmekten, fikir üretmekten çekinmemiştir.
hristiyanlık dahil her şeyi sorguladığı ve hatta yanlış bulduğunu ifade ettiği için kiliseyle arası tüm yaşamı boyunca bozuk olmuştur. gittiği her yerde sapkın olarak yaftalanıp sürekli yer değiştirmek zorunda kalmıştır. bu gezginliğin brunonun fikir dünyasına ayrı bir renk kattığını düşünmekteyim.
kiliseyle çatışmasının temelinde aristonun evren modelini (birbirinin içine geçmiş kürelerin merkezindeki küre dünyadır, evren dünyanın çevresinde şekillenir) reddedip kopernik destekçisi olması (evren bizimki gibi pek çok güneş sisteminden oluşmaktadır ve merkezinde dünya münya yoktur), hristiyanlık hakkında meryemin bekaretine varan sorgulamaları vardır. kafasına çivi gibi çakılmak istenen onca düşünceyi elinin tersiyle kenara itip kendi fikirlerini üretme cesaretini göstermiştir.
fikirleri, yayınlatmaya çalıştığı bilimsel eserleri, hayat görüşü ve kiliseye karşı duruşuyla maalesef uzun bir yaşamı olamamış, soylu sınıfından ters düştüğü bir gammaz tarafından kiliseye teslim edilmiş, yargılanıp dilinden çiviyle asılarak canlı canlı yakılmıştır.
kendisi hakkında günümüzde "bilim şehidi ühühühü" romantizmi yapılsa da düşüncelerinin tamamıyla bilimsel olmadığı, doğaüstü şeylere düşkünlüğüyle de bilindiği sadece bunlar kilisenin dayatmalarıyla çeliştiği için dışlandığını belirtmek gerekir.
kendisi illa övülerek göklere çıkartılacaksa bu yarı-bilimsel, yer yer fantastik olan düşünceleri yüzünden değil; döneminin tüm baskılarına rağmen kafasını dik tutup bu düşüncelerini cesurca haykırması yüzünden olmalıdır. kendisi bir bilim şehidi değil "bizden olmayan herkes ölsün" fikrinin kurbanıdır. ölümü gereksizce romantize edilmemeli, medeniyetin ne aşamalardan geçerek bu noktaya taşındığı (bazı coğrafyalarda hala bunun için uğraş verildiği) her daim hatırda tutulmalıdır.
son olarak, bu inatçı duruşuyla bilim tarihindeki klasik bir tartışmaya da konu olmuştur: galileo mu bruno mu? buradaki ikilemin temelinde yatan şudur: bruno gibi fikirlerin uğruna ölmek mi, galileo gibi baskı halinde caymak (ya da -mış gibi yapmak) mı? aslında galileonun durumu bence bir istisna çünkü kiliseden idam değil ev hapsi cezası almıştı ve artık peşinde olmadığını söylediği çalışmalarını rahatça yürütmüştü. kendisinin bilime yaptığı katkılar da göz ardı edilecek boyutta değil elbette. yine de şimdiye dek brunonun izinden gittiğimi ve yaşamımı da bu şekilde sürdürmek istediğimi ancak galileo gibi olanlara da kendi gururlarını bir kenara bırakıp bilime hizmet etmek için eğilip büküldükleri için içten içe hayran olduğumu belirteyim.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının nicklerinin hikayesi
küçükken çok sevdiğim birisi vardı. bir gün bana onu ne kadar çok sevdiğimi sormuştu. ben de sevgimi anlatmak için 'duvarlar kadar' tabirini kullanmıştım. duvarlar kadar seviyorum demiştim. artık duvarlar ne kadar büyük geliyorsa o zamanlar. duvarlar kadardı işte.
devamını gör...
normal sözlük ocak devrimi
devrimin ayak sesleri geliyordu fakat yetişemedik yazarlığa. çaylak olarak silik görünmek de soğutmuyor değil insanı yazmaktan. ammavelakin güzel şeyler olacağına dair bir umut varsa çekilen acılar kutsaldır deyip devam edeceğim. ve her şeyin bunca yozlaştığı sözlük aleminde olsun artık güzel bir şeyler.
devamını gör...
(tematik)
ventolin
bronkodilatör ilaç grubuna dahildir. solunum yolunda spazm giderici etki gösterir.
devamını gör...
sözlük radyosu kaçak yayınları
bugün de dertlendik beeee. benden bugünlük bu kadar dostlar. iyi efkarlanmalar...
devamını gör...