ayın en çalışkan 10 yazarı hakkında ne dediler
bu konuyla ilgili mevzunun lafzına ve ruhuna ilişkin bir kaç kelam edeyim.
lafız ile başlayalım; bu başlık beni rahatsız ediyor. ''ayın en iyi 10 yazarı'' ibaresini doğru bulmuyorum. hepimiz biliyoruz ki, sözlükte bu listede yer almayan çok çok iyi yazarlar var. kimisi zaman yokluğundan az yazıyor. kimisi görsel vesaire paylaşmayıp tribünlere oynamadığı için kıyıda köşede kalıyor. kimisinin de lobisi yok * ama bu durum onların iyi yazar olduğu gerçeğini değiştirmiyor. gerek üslupları, gerek seçtikleri konular gerekse duruşları ile ciddi anlamda fark yaratıyorlar. bu yüzden bu sekmenin adının değiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. atıyorum; ''ayın hiperaktifleri'' ''ayın en çok karma puan toplayan yazarları'' tarzı bir nitelendirmeye gidebilirsiniz. çünkü sözlükte ne kadar vakit geçirirseniz karma puan toplama şansınız o kadar yüksek. yığınla tek cümlelik tanım yazıp bu listede yer almanız mümkün. nitelikten ziyade aktiflikle alakalı bir liste.* bu sebeple de adının buna göre güncellenmesi gerekiyor diye düşünürüm. yalnız bu ay özelinde beni sevindiren bir noktanın altını çizeyim; bu ay bilgi tanımı giren ve bu tanımlarını kendi üslupları ile harmanlayan arkadaşlar da listede yer almış. bu bir şeylerin değişmeye başladığını gösterir ki bunu cidden pozitif buldum. demek ki lobicilik yara almış * hafiften de olsa sözlük esintileri görülmüş.
gelelim mevzunun ruhuna ilişkin sıkıntıya. benim bu kitap hediyesine ihtiyacım yok. bazı arkadaşların da yoktur. biz bu haklarımızı niye devredemiyoruz? bu mantıksız bir durum. istediğimiz kişiye devretmeyelim ama siz bu haktan feragat edenleri yok sayıp bu hakkı diğer arkadaşlara tanısanız daha iyi olmaz mı? diyelim bu listeden üç kişi hakkından feragat etti. 11-12-13'e verin bu hakkı. aynı mantıkla da aşağıya doğru gitsin. kaldı ki, daha önce bu tarz devir yapabiliyor ya da kampanyalar için hakkımızdan feragat edebiliyorduk. ne zaman değişti bu kural onu da bilmiyorum. özetle söyleyeceklerim bu kadar. şu uygulamanın lafzına ve ruhuna el atarsınız iyi olur. hazır bir sürü yenilik kapıdaymış bunu da bir zahmet o yeniliklere ekleyiverin. sevaba girersiniz *
ekleme: gerekli hassasiyet gösterilmiş ve lafız düzeltilmiş. emeği geçenlere teşekkür ederiz. sevap işini sonra konuşalım *
lafız ile başlayalım; bu başlık beni rahatsız ediyor. ''ayın en iyi 10 yazarı'' ibaresini doğru bulmuyorum. hepimiz biliyoruz ki, sözlükte bu listede yer almayan çok çok iyi yazarlar var. kimisi zaman yokluğundan az yazıyor. kimisi görsel vesaire paylaşmayıp tribünlere oynamadığı için kıyıda köşede kalıyor. kimisinin de lobisi yok * ama bu durum onların iyi yazar olduğu gerçeğini değiştirmiyor. gerek üslupları, gerek seçtikleri konular gerekse duruşları ile ciddi anlamda fark yaratıyorlar. bu yüzden bu sekmenin adının değiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. atıyorum; ''ayın hiperaktifleri'' ''ayın en çok karma puan toplayan yazarları'' tarzı bir nitelendirmeye gidebilirsiniz. çünkü sözlükte ne kadar vakit geçirirseniz karma puan toplama şansınız o kadar yüksek. yığınla tek cümlelik tanım yazıp bu listede yer almanız mümkün. nitelikten ziyade aktiflikle alakalı bir liste.* bu sebeple de adının buna göre güncellenmesi gerekiyor diye düşünürüm. yalnız bu ay özelinde beni sevindiren bir noktanın altını çizeyim; bu ay bilgi tanımı giren ve bu tanımlarını kendi üslupları ile harmanlayan arkadaşlar da listede yer almış. bu bir şeylerin değişmeye başladığını gösterir ki bunu cidden pozitif buldum. demek ki lobicilik yara almış * hafiften de olsa sözlük esintileri görülmüş.
gelelim mevzunun ruhuna ilişkin sıkıntıya. benim bu kitap hediyesine ihtiyacım yok. bazı arkadaşların da yoktur. biz bu haklarımızı niye devredemiyoruz? bu mantıksız bir durum. istediğimiz kişiye devretmeyelim ama siz bu haktan feragat edenleri yok sayıp bu hakkı diğer arkadaşlara tanısanız daha iyi olmaz mı? diyelim bu listeden üç kişi hakkından feragat etti. 11-12-13'e verin bu hakkı. aynı mantıkla da aşağıya doğru gitsin. kaldı ki, daha önce bu tarz devir yapabiliyor ya da kampanyalar için hakkımızdan feragat edebiliyorduk. ne zaman değişti bu kural onu da bilmiyorum. özetle söyleyeceklerim bu kadar. şu uygulamanın lafzına ve ruhuna el atarsınız iyi olur. hazır bir sürü yenilik kapıdaymış bunu da bir zahmet o yeniliklere ekleyiverin. sevaba girersiniz *
ekleme: gerekli hassasiyet gösterilmiş ve lafız düzeltilmiş. emeği geçenlere teşekkür ederiz. sevap işini sonra konuşalım *
devamını gör...
zerdüştlük
nietzsche'nin "böyle buyurdu zerdüşt" adlı kitabıyla daha da irdelediğim, özünde iyilik ve kötülüğün savaşı yatan bir inanıştır.
devamını gör...
daddy (yazar)
okunmanın ve artı oy almanın güzel şeyler olduğunu unuttuğum şu sıralar, bana unutulmaya yüz tutmuş güzel duyguları hatırlatan yazar.
var olsun. *
var olsun. *
devamını gör...
yaş ilerledikçe azalan şeyler
tahammül.bilhassa gereksiz kişilere.
devamını gör...
winston
ingiltere tarihinin en önemli siyasetçilerinden birisi olan, 2. dünya savaşı sırasında ingiltere başbakanı churchill'in ön adıdır. (bkz: winston churchill)
devamını gör...
yazarların evlenmek istedikleri ünlü
şebnem ferah. bakın torunu olsa arkadaşlık ederiz torunuyla yaşıt oluruz ama şebnem gelse dese evlenelim tüm toplumsal ön yargıları bir kenara atar bir ayağımı dizden büküp havaya kaldırır ellerimi birleştirip evet evet evet yüz bin kere evet deyip kabul ederim. daha nasıl anlatayım.
devamını gör...
araba sürerken olmasından en çok korkulan şey
dar sokaklarda karşıdan araba gelmesi. ne yapacağımı şaşırıyorum. çözüm basit olmasına rağmen.
devamını gör...
kısa şiirler
mecburiyetimdin, mecburiyetsiz
bir elimde karanfil, öbüründe gül kaldı
yağmur bile kurulanır bana bakınca
şu ahir ömrümde söylenmedik
bir ah kaldı
diyelim ki ah
diyelim ki alnımda eski bir uygarlığın
tuhaf mı tuhaf yazısı
mihrican… gel artık
dünya bir topaç gibi dönüyor avucumda
bir kağıtla bir kalemin hevesine kandım
yatılıydım, uykusuzdum, çocuktum
mecburdum…
ahmet erhan
devamını gör...
ırak'ta 3 penisle doğan çocuk
3 kez sünnet olacak demek!
o değil de herkesin aklında tek bir soru...
o değil de herkesin aklında tek bir soru...
devamını gör...
guile
bir street fighter karakteridir.

oyunun, 1991 yılında kollu makinelerle oynandığı dönemdeki sekiz karakterden biridir.

o dönemler en popüler iki karakter olan ken ve ryu’dan sonra atari salonu fareleri tarafından en çok tercih edilen karakterdir.
guile amerikan ordusunda bir pilottur ve amerikan ordusuna mensup olduğu her halinden bellidir. gereksiz bir özgüvenle dolu oluşu, kaslarını sergilemek için sürekli atletle dolaşması, john wayne filmlerine olan hayranlığı ve kolunda dövme olarak taşıdığı amerikan bayrağı ile altı boş amerikan milliyetçiliğinin bir sembolüdür.
guile’ın en bilinen iki hareketi aleks bu ve jilet hareketleridir. orijinal isimleri bizi ilgilendirmediği için türkiye’de kullanılan isimlerini yazmayı tercih ettim. aleks bu hareketi ile rakibine şok dalgası yollayan guile, jilet hareketi ile de bir tür ters takla atarak rakibine şiddetli bir darbe vurur.

düzgün bir aile hayatı olan guile karısı julia ve kızları amy ile mutlu mesut bir halde amerikan rüyasını yaşamaktadır. guile aynı zamanda ken’in bacanağıdır.
guile’in derdi gücü ise m.bison tarafından öldürülen arkadaşı nash’in intikamını almaktır. zaten street fighter’a katılma nedeni de tam olarak budur.
street fighter filminde guile karakterini nokta atışı bir casting ile jean-claude van damme oynamıştır.

oyunun, 1991 yılında kollu makinelerle oynandığı dönemdeki sekiz karakterden biridir.

o dönemler en popüler iki karakter olan ken ve ryu’dan sonra atari salonu fareleri tarafından en çok tercih edilen karakterdir.
guile amerikan ordusunda bir pilottur ve amerikan ordusuna mensup olduğu her halinden bellidir. gereksiz bir özgüvenle dolu oluşu, kaslarını sergilemek için sürekli atletle dolaşması, john wayne filmlerine olan hayranlığı ve kolunda dövme olarak taşıdığı amerikan bayrağı ile altı boş amerikan milliyetçiliğinin bir sembolüdür.
guile’ın en bilinen iki hareketi aleks bu ve jilet hareketleridir. orijinal isimleri bizi ilgilendirmediği için türkiye’de kullanılan isimlerini yazmayı tercih ettim. aleks bu hareketi ile rakibine şok dalgası yollayan guile, jilet hareketi ile de bir tür ters takla atarak rakibine şiddetli bir darbe vurur.

düzgün bir aile hayatı olan guile karısı julia ve kızları amy ile mutlu mesut bir halde amerikan rüyasını yaşamaktadır. guile aynı zamanda ken’in bacanağıdır.
guile’in derdi gücü ise m.bison tarafından öldürülen arkadaşı nash’in intikamını almaktır. zaten street fighter’a katılma nedeni de tam olarak budur.
street fighter filminde guile karakterini nokta atışı bir casting ile jean-claude van damme oynamıştır.
devamını gör...
nuh'un gemisi
tanrının büyük bir tufanla "yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım", "çünkü onlar gaflete düştü" diye geçiren ancak nuh'un sahsında insanoğlu ve diğer canlılara bir şans daha verme amacıyla yapmasını emrettiği efsanevi bir gemidir.
nuh'un gemisi'ni arama çalışmaları m.s. 263 yılından bu yana sürüyor. çalışmalar genel olarak türkiye'deki tendürek dağı, durupınar ve ağrı dağı'nda yoğunlaşmış durumdadır. yapılan çalışmalara rağmen nuh'un gemisi'ne dair bir iz henüz bulunmamıştır.
nuh'un gemisi'ni arama çalışmaları m.s. 263 yılından bu yana sürüyor. çalışmalar genel olarak türkiye'deki tendürek dağı, durupınar ve ağrı dağı'nda yoğunlaşmış durumdadır. yapılan çalışmalara rağmen nuh'un gemisi'ne dair bir iz henüz bulunmamıştır.
devamını gör...
dünya yalan söylüyor
türk rock tarihinde yapılmış en başarılı albümlerden biri olan mor ve ötesi albümü. playlist şöyledir:
yardım et
cambaz
bir derdim var
re
sevda çiçeği
serseri
aşk içinde
az çok
son deneme
uyan---> yirmi yedi dakikasını dinleyince farklı yerlere gidebiliyorsunuz.
yardım et
cambaz
bir derdim var
re
sevda çiçeği
serseri
aşk içinde
az çok
son deneme
uyan---> yirmi yedi dakikasını dinleyince farklı yerlere gidebiliyorsunuz.
devamını gör...
son zamanlarda ortaya çıkmış saçma kelimeler
aşko. aşko nedir yahu.
devamını gör...
ayrılık acısı geçer mi sorunsalı
"-hep geçer diyorlar ya olric. sence geçer mi?
-geçer elbet efendim;
bazısı teğet geçer,
bazısı deler geçer,
bazısı deşer geçer,
bazısı parçalar geçer,
ama mutlaka geçer."*
geçer efendim geçer. geçmez deriz ölüyoruz deriz. ama geçer ve biz ölmeyiz. sevilen kişinin gidişi zordur elbet. ayrılık dayanılmazdır başta. içinizde bir boşluk hissi vardır. o his hemen öyle geçmez.
içimizde bir duygu... böyle tarifi çok zor. alışmışsınızdır onun varlığına, onun varlığının yüreğinizdeki duruşuna. öyle bir anda ayrılmak, o varlığın yerinin bir anda boşalması sizi bitiren budur aslında. ama işte insan her şeye alışıyor zamanla, her şeye...
bir gün gelir uyanırsınız ve o boşluğun acısının artık canınızı yakmadığını fark edersiniz. geçmiştir artık o acı. belki teğet geçmiştir, belki delip geçmiştir, belki deşip geçmiştir, belki de parçalayıp geçmiştir ama geçmiştir işte...
-geçer elbet efendim;
bazısı teğet geçer,
bazısı deler geçer,
bazısı deşer geçer,
bazısı parçalar geçer,
ama mutlaka geçer."*
geçer efendim geçer. geçmez deriz ölüyoruz deriz. ama geçer ve biz ölmeyiz. sevilen kişinin gidişi zordur elbet. ayrılık dayanılmazdır başta. içinizde bir boşluk hissi vardır. o his hemen öyle geçmez.
içimizde bir duygu... böyle tarifi çok zor. alışmışsınızdır onun varlığına, onun varlığının yüreğinizdeki duruşuna. öyle bir anda ayrılmak, o varlığın yerinin bir anda boşalması sizi bitiren budur aslında. ama işte insan her şeye alışıyor zamanla, her şeye...
bir gün gelir uyanırsınız ve o boşluğun acısının artık canınızı yakmadığını fark edersiniz. geçmiştir artık o acı. belki teğet geçmiştir, belki delip geçmiştir, belki deşip geçmiştir, belki de parçalayıp geçmiştir ama geçmiştir işte...
devamını gör...
sözlüğün en yakışıklı yazarı olmak
beni güldüren başlıktır. anonim kişilerin yakışıklılık yakıştırması tuhaftır. benim diyenlerin ruh hali de tuhaftır. ayrıca burasının bir yakışıklılık platformu olduğunu zannetmek de epey tuhaftır.
devamını gör...
çok entry giren gerçek hayatta çok konuşanlar mıdır sorunsalı
buraya konuştuklarımı değil çoğu zaman sustuklarımı yazıyorum.
şimdi mevzuya böyle bakınca daha bir anlamlı oldu değil mi?
konuşmak ve yazmak aynı şey değil zannımca, bir kere verdiği tad aynı değil.
bütün günümü soru sorulmazsa konuşmadan bitirebilirim ama görüldüğü üzere günde minimum 30 entry girmeden rahatlayamıyorum.
demek ki daha anlatacak çok şeyimiz var.
şimdi mevzuya böyle bakınca daha bir anlamlı oldu değil mi?
konuşmak ve yazmak aynı şey değil zannımca, bir kere verdiği tad aynı değil.
bütün günümü soru sorulmazsa konuşmadan bitirebilirim ama görüldüğü üzere günde minimum 30 entry girmeden rahatlayamıyorum.
demek ki daha anlatacak çok şeyimiz var.
devamını gör...
sözlük bir aile olsa yazarların olacağı tipler
kesinlikle annesi olurdum.. yavruları için çıtı çıkmayan, her sabah gülerek ev halkını kahvaltıya çağıran, neşeyle yemekler yapan, sevgiyle ve samimiyetle bir o kadar da anlayışla dertleri dinleyip yol gösteren, üzüntüsünü belli etmeyen çilekeş bir ana olurdum.. yavrularım benim, seviyorum sizi. *
devamını gör...


