iş hayatına girince anlaşılan, kıymetli cepte olması gereken şeydir. oluşturması ve meyvesini alması zahmetlidir. parayla ölçülmeyebilir ancak sonu paraya çıkabilir.
devamını gör...

dünümdün, düşüm oldun!
.
.
haluk levent - sen gidince
devamını gör...

bilinen normal kristallerden farklı olarak, 3 boyutlu uzaydaki, kendisini tekrar eden yapıya ek olarak, zaman boyutunda da kendisini tekrar eden kristal.

***

zaman kristali, iterbiyum adı verilen elementin iyon zincirlerine verilen periyodik uyarılar yoluyla elde edildi. bu uyarılar, zincirlerin jöle kıvamında titreşmesi ile sonuçlanıyor ve normal bir maddenin aksine, bir kez titreşmeye başladıklarında sonsuza kadar titreşecek şekilde hareketlerine devam ediyorlar. bunun neticesi de bir türlü dengeye gelemeyen kararsız bir yapı oluyor.

bu arada iyon zincirlerinin uyarılması için kullanılan enerjinin frekansı, maddeyle etkileştikten sonra artarak geriye döndüğü için zamansal simetride bozulma da söz konusu oluyor.

şu an için bunun neye yarayacağını tam olarak kestirmek güç olsa da, kuantum bilgisayarlarda kullanılabileceği tahmin ediliyor.
devamını gör...

gelinlikle çıkan kefenle döner diye bi söz var durumun vehametini varın siz düşünün
devamını gör...

1642-1651 yılları arasında, ingiltere de yaşanmış olan iç savaştır. bu iç savaşın yaşandığı dönemde ingiltere kralı 1.charles tahtta oturmaktadır. koca ülkeyi iç savaşa götüren olaylar silsilesi ise bizzat bu kral tarafından başlatılmıştır.

kral, parlemento'dan izinsiz asker toplamaya kalkınca, parlamento bunun yasalara aykırı olduğunu ileri sürdü. 1.charles çok kızdı ve parlamento'nun liderini tutuklattı. bunun üzerine parlamento londra halkını ayaklandırdı ve bir kısmına silah verdi. kral bu gelişmeler üzerine londrayı terk etmek zorunda kaldı.bu gelişmeler üzerine kral ile parlamento arasında , amansız bir iç savaş başladı. asilzadeler, protestan ve katolik rahipler kral'ın tarafını tutuyordu. parlamentodan yana olanlarsa genel olarak halk ve bir kısım tacirlerdi. irlandılılar kral'ın, iskoçlar parlamentonun tarafındaydı.

savaş, dini ve siyasi karakterini de ortaya koymaya başladı. kral'ın ordusuna karşı, olivier cromwell adlı bir milletvekili, halktan asker topladı ve kindar bir zihniyetle kralcıları ezmeye başladı. "yuvarlak kafalılar" veya "perukasızlar" olarak da bilinen cromwell'in bu başıbozuklardan oluşan ordusu, kral'ın kendilerini eninde sonunda cezalandıracağını bildiklerinden, hükümetin ve kralın vatana ihanet ile yargılanması için parlamentoyu ciddi anlamda tesirleri altına aldılar. bu hengamede devleti tamamen ele geçirmek isteyen cromwell, bir darbeyle, kralcı olan 140 milletvekilini parlamento'dan uzaklaştırdı. diğer milletvekilleri de dehşete kapılarak bu diktatöre boyun eğdiler ve kralın yargılanması için oy vermek zorunda kaldılar. londra dışında kalan halk, krala sadık fakat kudretsizdi.

yüksek burjuva, armatör ve tacirlerse, devletçilik yapacağından korktukları krallarına karşı cephe almışlardı. tüm bu gelişmeler üzerine, 9 şubat 1649'da 1.charles, "zalim, vatan haini, katil ve memleket düşmanı" gibi dört ayrı sıfatla yargılandı ve idama mahkum edilip cezası infaz edildi.

ingiltere'de cumhuriyet ilan edildi. fakat gerçekte olan cromwell'in saltanatının başlangıcıydı.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
sulara gömülen yaşamlar. halfeti...
devamını gör...

yu-gi-oh! the abridged series'in 56. bölümünde duyunca tekrar kafamın içinde dönmeye başlayan tears for fears şarkısı. şarkı aslında 1983 tarihli the hurting albümünde yer alıyor ama asıl ivmeyi donnie darko filminin final sahnesinde çalan gary jules yorumu ile yakalıyor. lakabı donnie darko olan birine göre film benim için ilk 20'ye girmez ama final sahnesi mad world eşliğinde insanı suratından vuran bir silah etkisi yaratıyor demek yanlış olmaz. sahne şarkı ile devleşiyor. hatta o meşhur final sahnesini de buraya iliştireyim. muhtemelen şarkının en akılda kalıcı ve en tesiri yüksek cümlesi the dreams in which i'm dying are the best i've ever had* fakat şarkının bütünü zaten iki ucu keskin bıçaklar gibi kestiği için bir cümle ile sınırlandırmak da yanlış. aslında şarkı hakkında söylenecek çok fazla şey var, insanda yüksek bir binanın tepesinden burjuvaların dünyasına* son kez bakıp atlama isteği uyandırıyor.* yine de hayat bir film sahnesi değil ama eğer olsaydı ölürken arkada çalması gereken şarkıların başını çekiyor.


all around me are familiar faces
worn out places, worn out faces
bright and early for the daily races
going nowhere, going nowhere
the tears are filling up their glasses
no expression, no expression
hide my head, ı wanna drown my sorrow
no tomorrow, no tomorrow*


and ı find it kind of funny, ı find it kind of sad
the dreams in which ı'm dying are the best ı've ever had
ı find it hard to tell you, ı find it hard to take
when people run in circles it's a very, very
mad world, mad world*

children waiting for the day they feel good
happy birthday, happy birthday
and ı feel the way that every child should
sit and listen, sit and listen

went to school and ı was very nervous
noone knew me, noone knew me
hello teacher tell me what's my lesson
look right through me, look right through me*


tears for fears - mad world


gary jules - mad world


yu-gi-oh! severler için de mad world çalan bölümü bırakıyorum buraya. (10.52 'de başlıyor.)
devamını gör...

araçta sadece kendisi varmış gibi davranan tiplerdir.
devamını gör...

hayatta kahvalti yapamam içmezsem. gunun ikinci sigarasiyla cok guzel oluyor , ofise gidince ogleye dogru çakarım bir tane daha duble shot. aksam ustu eve gitmeden alirim bi yerlerden. eve gelince evde yaptigim daha guzel diye icerim. gece bir de can sikintisindan bi bardak boyle hafif bir kahve ... sigarasiz kalmis gibi hissediyorum , vucudum ariyor artik bu veledi .ıcmedigim zaman sersem gibi oluyorum .( aksamustu ictiğim kahveden bulamazsam enerji icecegi alirim )
devamını gör...

çok doğru yazdıklarınız. ben dün de lozan antlaşması başlığı altına mahfi eğilmez'in lozanla ilgili yazısını okumasını istemiştim bir yazardan. lozan antlaşması süresiz bir antlaşma. cumhuriyetimizin de tapusu. yani türkiye cumhuriyeti varoldukça bu antlaşma devam edecek. üniversitede türkiye ekonomisi dersinde de işlemiştir bu konuyu. gizli antlaşma vs yok. madde madde okusun lozan antlaşmasının hükümlerini petrol, doğalgaz çıkacağına inanan yazarlar.
yakup kepenek- türkiye ekonomisi kitabını okumasını da öneririm yazarlara.
devamını gör...

karşıdaki kişiyi üzen, canından can koparan söz. insan kedi olsa 9 canı da giderdi kesin.
devamını gör...

bilginin yanına kendisine ayrı bir başlık açılası sözlük yazarı. maaşallah diyor, severek takip ediyoruz.
devamını gör...

bu ülkede hayatta kalabilmek, daha ne olsun?
devamını gör...

dostoyevski’nin ilk romanıdır. kitap iki dostun birbiriyle mesajlaşmasını anlatır.
dönemin rusya’sının fakirliği, sefilliği çok iyi yansıtılmıştır.
hoşunuza gitmeyen sizi üzecek bir üslubu vardır kitabın okurken üzülürsünüz.
erkek karakterin uzun uzun ve anımda mektup yazması kadın karakterin geç cevap vermesi ve kısa mektuplar yazması ilgimi çeken güzel bir detaydı.
kesinlikle okunması gereken bir eser.
bütün romanlar aptallar içindir,aptalca hayal kurmaları ve hayatı süslü sözcüklerle görmeleri içindir
devamını gör...

tiktok esra erol'da çıkan kadınların tanımadıkları erkeklerle düet yaparak tanıştıkları, evden kaçmak için kullandıkları uygulamaydı değil mi? ben almayayım canım sağol..
devamını gör...

bence şahsın beyanı önemlidir, durup dinlemekte fayda vardır.

akp'li olmayan birinin olmadığını her nedense ispat etmek zorunda hissederek kurduğu cümledir.
devamını gör...

kırmızı pazartesi bir toplum eleştirisidir. vicario kardeşlerin her yerde santiago nasar'ı öldüreceklerini söylemelerinin nedeni aslında öldürmek istememelerindendir. onlar, birilerinin kendilerini durdurmasını isterler ama ne yazık ki bana dokunmayan yılan bir yaşasıncılar ve herkes duydu zaten, birileri benden önce söylemiştirciler yüzünden belki de santiago dahil olmadığı bir namus davası yüzünden öldürülmüştür.
devamını gör...

(bkz: sana ne kime ne)

not: başlık altındaki her bir tanıma** bayıldım. her birinizin düşüncelerine de parmaklarına da sağlıklar diliyorum. özellikle dertlikayısı adlı yazarımız, anladın sen onu*.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
*
devamını gör...

efsaneler efsanesi, internetin merhum internet sitelerinden birisi. dönüp bakıldığında bir dosyayı indirmek için defalarca düşünüp, aralardaki (40-50 parttan) herhangi birisinde arıza çıkmamasına dua ederdiniz.

"çok basit bir indirme işleminin bile bir ağırlığı vardı" minvalinde boomerlık yapmak istemesem de, tüketim günümüzdeki kadar kolay ve hızlı olmadığından yaptığınız illegal indirme bile size olağanüstü bir tatmin veriyordu. zira illegal bile olsa (her ne kadar doğru olmasa da ) fantastik bir emekle ürün elde ediyorsunuz.

edit: imla
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim