türk kadınındaki kayınvalide düşmanlığının sebebi
temel sebep erkeğin, iki kadının onun için kavga etmesinden haz duyması ve bu sebeple tavrini ortaya koymamasıdır. anasının kuzusu olan bazı erkeklere kadınları suçlamak kolay gelir.
(bkz: türk kadınında kadın düşmanlığı) ayrıca böyle bir şeyde vardır tabii.
beyler ikisi arasında kaldıysanız kaçın. durmayın, mirkelam'ın zamanında koştuğu gibi koşun!
koş koş koş
(bkz: türk kadınında kadın düşmanlığı) ayrıca böyle bir şeyde vardır tabii.
beyler ikisi arasında kaldıysanız kaçın. durmayın, mirkelam'ın zamanında koştuğu gibi koşun!
koş koş koş
devamını gör...
çaylak yazarların bilmesi gerekenler
10 mantıklı tanımı 20 dakikada düzgün türkçe ile girin, 25. dakikada yazar olabilirsiniz.
26. dakikada bütün imla ve noktalama işaretleri ile mantığı çöpe atıp yazabilirsiniz, kimse de bir şey demez.
26. dakikada bütün imla ve noktalama işaretleri ile mantığı çöpe atıp yazabilirsiniz, kimse de bir şey demez.
devamını gör...
booktuber önerileri
kitap dünyası favorimdir. her hafta sorduğu sorularla düşünmeye, araştırmaya sevk etmesi de kanalı ayrıca sempatik yapmaktadır. izleyicisi bol olsun.
devamını gör...
persona
geçen gün nuit et brouillard belgeselini izlerken kafamda bi şimşek çaktı.
filmin sonlarına doğru elisabeth'in, alma'nın yataktaki çıldırışı sahnesinden önce baktığı bi fotoğraf vardı. daha önce dikkat etmediğim için ne kafa yordum ne de araştırdım elisabeth'in neden fotoğrafı bu kadar dikkatli incelediğini, ya da bergman'ın neden bu kadar üzerinde durduğunu. fotoğrafı belgeselde görünce şimşek çaktı. 2. dünya savaşına ait bi fotoğraf. sona eklerim.
elleri havada olan küçük yahudi çocuğu acaba kendisi olarak mı yoksa doğurmak istemeyip de doğurduğu çocuğu olarak mı düşündü? kamera silahını çocuğa doğrultan askere zoomlayınca anladım mevzuyu; çocuğu doğurmak istemediği ve doğurunca da ilgisiz bıraktığı için duyduğu suçluluk.. kendini askerin yerine koydu abla. ki prologta çocuk ölü gibi uzanır bi ara, özünde asker, çocuğu öldürmüş yani.
bergman'ın bi ara nazileri desteklediğini biliyoruz. film 1955, savaş mevzuları bitmiş ama enkazlar devam ediyor. o ara hala nazileri destekliyor muydu, bilmiyorum açıkçası. destekleseydi bu fotoğraf üzerinden anlatmazdı bu durumu bence.
başka yüzlere de zoomlanıyor ama bu fotoğraf mevzsunun filmdeki temelinde yukarıda bahsettiğim şeyin yattığını düşünüyorum. belki de savaş eleştirisidir..

görsel kaynağı
filmin sonlarına doğru elisabeth'in, alma'nın yataktaki çıldırışı sahnesinden önce baktığı bi fotoğraf vardı. daha önce dikkat etmediğim için ne kafa yordum ne de araştırdım elisabeth'in neden fotoğrafı bu kadar dikkatli incelediğini, ya da bergman'ın neden bu kadar üzerinde durduğunu. fotoğrafı belgeselde görünce şimşek çaktı. 2. dünya savaşına ait bi fotoğraf. sona eklerim.
elleri havada olan küçük yahudi çocuğu acaba kendisi olarak mı yoksa doğurmak istemeyip de doğurduğu çocuğu olarak mı düşündü? kamera silahını çocuğa doğrultan askere zoomlayınca anladım mevzuyu; çocuğu doğurmak istemediği ve doğurunca da ilgisiz bıraktığı için duyduğu suçluluk.. kendini askerin yerine koydu abla. ki prologta çocuk ölü gibi uzanır bi ara, özünde asker, çocuğu öldürmüş yani.
bergman'ın bi ara nazileri desteklediğini biliyoruz. film 1955, savaş mevzuları bitmiş ama enkazlar devam ediyor. o ara hala nazileri destekliyor muydu, bilmiyorum açıkçası. destekleseydi bu fotoğraf üzerinden anlatmazdı bu durumu bence.
başka yüzlere de zoomlanıyor ama bu fotoğraf mevzsunun filmdeki temelinde yukarıda bahsettiğim şeyin yattığını düşünüyorum. belki de savaş eleştirisidir..

görsel kaynağı
devamını gör...
27 mayıs 1960 darbesi
27 mayıs 1960 darbesi türkiye'nin başına gelmiş kırmızı pazartesi (kitap)'dir.
öncelikle, o dönemin iktidarı demokrat parti ülkeyi git gide baskı rejimine çevirmiş, diktatörce yönetim hakimmiş. gazeteciler iktidar aleyhine bir haber yaptıklarında yargılanıp hapse atılıyormuş. hatta o dönemin yabancı haber kaynakları ancak hükümet ister ve izin verirse halkın bir şeyler öğrenebileceğine vurgu yapmış. yani ilk neden, baskıcı yönetim, demokrasi karşıtı hareketler olmuş.
ikinci neden için ise kapsamlı olarak ismet inönü'nün fikirleri diyebiliriz çünkü cüneyt arcayürek'in ''bir iktidar bir ihtilal'' kitabının bir kısmını okumuştum ve orada geçen bir kısımda orhan erkanlı ''... biz ihtilali, akis dergisini okuyarak yaptık.'' diyor ve yazının devamında ''çünkü, akis, ismet paşa'nın fikirlerini, eğilimlerini yansıtan yayın organı kabul edilirdi.'' sözleri yer alıyor. yani ihtilalde muhalefet güçlerin etkisi kesin fakat aynı zamanda ismet paşa'nın da bir etkisi olduğu düşünülüyor kimilerince. tabii ki ismet inönü'nün ''ihtilal yapın'' gibi bir sözü hiç olmamış, kanıtı da yok fakat akis dergisi ordunun fikirlerini biçimlendirmede bir araç olmuş. ordunun siyasete katılmaması gerektiği fikri bu olayda desteklenmiş oluyor.
diğer bir neden 9 subay olayı gündemde olsa da adnan menderes dahil olmak üzere konunun üzerinde fazla durulmamış ve gereken önlemler alınmamış. işte bu olay bana tam olarak kırmızı pazartesi (kitap)'yi hatırlattı. kitapta birinin öldürüleceği öncesinden bilinse de kimse hiçbir şey yapmıyordu. bu olayda da ihtilal çanları çalsa da hatta dönemin cumhurbaşkanı celal bayar da dahil olmak üzere birçok kişi bunu tahmin etse de önlem alınmamış.
son neden ise seçimlerin erkene alınması söz konusuyken ertelenmiş olması. eğer seçimler erken bir tarihe alınsaydı ihtilal gerçekleşmemiş olurdu. ayrıca, bu darbe ile birlikte adnan menderes idam edildi.
öncelikle, o dönemin iktidarı demokrat parti ülkeyi git gide baskı rejimine çevirmiş, diktatörce yönetim hakimmiş. gazeteciler iktidar aleyhine bir haber yaptıklarında yargılanıp hapse atılıyormuş. hatta o dönemin yabancı haber kaynakları ancak hükümet ister ve izin verirse halkın bir şeyler öğrenebileceğine vurgu yapmış. yani ilk neden, baskıcı yönetim, demokrasi karşıtı hareketler olmuş.
ikinci neden için ise kapsamlı olarak ismet inönü'nün fikirleri diyebiliriz çünkü cüneyt arcayürek'in ''bir iktidar bir ihtilal'' kitabının bir kısmını okumuştum ve orada geçen bir kısımda orhan erkanlı ''... biz ihtilali, akis dergisini okuyarak yaptık.'' diyor ve yazının devamında ''çünkü, akis, ismet paşa'nın fikirlerini, eğilimlerini yansıtan yayın organı kabul edilirdi.'' sözleri yer alıyor. yani ihtilalde muhalefet güçlerin etkisi kesin fakat aynı zamanda ismet paşa'nın da bir etkisi olduğu düşünülüyor kimilerince. tabii ki ismet inönü'nün ''ihtilal yapın'' gibi bir sözü hiç olmamış, kanıtı da yok fakat akis dergisi ordunun fikirlerini biçimlendirmede bir araç olmuş. ordunun siyasete katılmaması gerektiği fikri bu olayda desteklenmiş oluyor.
diğer bir neden 9 subay olayı gündemde olsa da adnan menderes dahil olmak üzere konunun üzerinde fazla durulmamış ve gereken önlemler alınmamış. işte bu olay bana tam olarak kırmızı pazartesi (kitap)'yi hatırlattı. kitapta birinin öldürüleceği öncesinden bilinse de kimse hiçbir şey yapmıyordu. bu olayda da ihtilal çanları çalsa da hatta dönemin cumhurbaşkanı celal bayar da dahil olmak üzere birçok kişi bunu tahmin etse de önlem alınmamış.
son neden ise seçimlerin erkene alınması söz konusuyken ertelenmiş olması. eğer seçimler erken bir tarihe alınsaydı ihtilal gerçekleşmemiş olurdu. ayrıca, bu darbe ile birlikte adnan menderes idam edildi.
devamını gör...
sıfır noktası enerjisi
temel durum enerjisi olarak da bilinen ve bir kuantum sisteminin sahip olabileceği en düşük enerji seviyesi. sanal parçacıklar dışındaki hiçbir parçacık, bu noktanın altında bir enerjiye sahip olamaz.
devamını gör...
an itibarıyla yazarların nerede olup ne yaptığı sorusu
sabah serinliği ve sessizliğinde ankara sokak ve caddelerini keşfe çıktım.
devamını gör...
bir süre ara verip sözlüğe geri dönmek
soğumuş bir yemeği yemek gibidir. yemek zorunda olunduĝu gibi, yazar da, yazmak zorundadır. kürkçü dükkanıdır tilkinin son duraĝı. yani sözlük.
devamını gör...
iyi ki varsın normal sözlük
iyi ki varsın kıymetli sözlük ve sizler de iyi ki varsınız kafa sözlüğü var eden tüm yazar arkadaşlarım.
devamını gör...
ahmed arif'in dizeleri
dayan kitap ile
dayan iş ile.
tırnak ile, diş ile,
umut ile, sevda ile, düş ile
dayan rüsva etme beni.
dayan iş ile.
tırnak ile, diş ile,
umut ile, sevda ile, düş ile
dayan rüsva etme beni.
devamını gör...
rahatsız (yazar)
arkadaşlar napıyonuz kalbim sizinle zannettim.
devamını gör...
günün ünlüsü yazarımız'da ortaya çıkan büyük skandal
bu tür mevzuları her yerde sürekli duymak artık olağan hale geldi .
bir kişiye ait farklı farklı birden fazla hesap,
fake denilen sanal hesap vs.vs.
bir insan neden böyle bir şeye ihtiyaç duyar hiç düşünen var mı aranızda?
ben , kendimi bildim bileli ,
bir tane cep telefon numaram,
bir tane mail adresim ,
bir tane bu mail üzerinden alınmış facebook ve twiter hesabım var.
başkasına, ikincisine , cakmasına hiç ihtiyaç duymadım.
ısteyene telefonumu, hatta adresimi bile verebilirim,
çünkü benim saklamayı, korkmayı, ve kaçmayı gerektiren hiç bir durumum yok.
buna ihtiyaç duyan kişi, neden ihtiyaç duyar, amacı nedir, neyi saklar veya ne kazanır veya kaybeder doğrusu bilmiyorum , öğrenmek de istemiyorum .
ya bizim sanırım toplum olarak en büyük sorunumuz zaten açık, dürüst, harbi olamamak .
bunu bir başarsak zaten bir çok sorunun üstesinden çok rahat geleceğiz.
sürekli saman altından su yürütme tarzi alışkanlıklar, maalesef toplumun kanayan yarası haline geldi , bu nasıl aşılacak dogrusu hic bir fikrim yok .
bu konuyla alakası yok soykediklerimin , öyledir olmustur da demiyorum , olmamıştır da.
böyle bir konu görünce aklimda zaten varolan düşüncemi açıklama durumudur bu durum.
bir kişiye ait farklı farklı birden fazla hesap,
fake denilen sanal hesap vs.vs.
bir insan neden böyle bir şeye ihtiyaç duyar hiç düşünen var mı aranızda?
ben , kendimi bildim bileli ,
bir tane cep telefon numaram,
bir tane mail adresim ,
bir tane bu mail üzerinden alınmış facebook ve twiter hesabım var.
başkasına, ikincisine , cakmasına hiç ihtiyaç duymadım.
ısteyene telefonumu, hatta adresimi bile verebilirim,
çünkü benim saklamayı, korkmayı, ve kaçmayı gerektiren hiç bir durumum yok.
buna ihtiyaç duyan kişi, neden ihtiyaç duyar, amacı nedir, neyi saklar veya ne kazanır veya kaybeder doğrusu bilmiyorum , öğrenmek de istemiyorum .
ya bizim sanırım toplum olarak en büyük sorunumuz zaten açık, dürüst, harbi olamamak .
bunu bir başarsak zaten bir çok sorunun üstesinden çok rahat geleceğiz.
sürekli saman altından su yürütme tarzi alışkanlıklar, maalesef toplumun kanayan yarası haline geldi , bu nasıl aşılacak dogrusu hic bir fikrim yok .
bu konuyla alakası yok soykediklerimin , öyledir olmustur da demiyorum , olmamıştır da.
böyle bir konu görünce aklimda zaten varolan düşüncemi açıklama durumudur bu durum.
devamını gör...
bir insanı tanıma yöntemleri
1. hata yap
2. sırrını ver.
3. alışverişe git.
4. beraber yemek ye.
5. ailesinden bahsettir.
6. dinlediği müzik türünü sor.
7. enstrüman çalıp çalmadığını sor.
8. kitap okuyup okumaması.
9. mesleği.
10. yürüyüş şekli.
11. konuşma şekli.
12. giyim şekli.
çünkü farkında olmadan dış görünüşümüz ile kendimizi anlatırız.
2. sırrını ver.
3. alışverişe git.
4. beraber yemek ye.
5. ailesinden bahsettir.
6. dinlediği müzik türünü sor.
7. enstrüman çalıp çalmadığını sor.
8. kitap okuyup okumaması.
9. mesleği.
10. yürüyüş şekli.
11. konuşma şekli.
12. giyim şekli.
çünkü farkında olmadan dış görünüşümüz ile kendimizi anlatırız.
devamını gör...
normal sözlük 1. ankara zirvesi
hiç arkadaş canlısı bir kişi olmayarak, katılmayacağım zirve. hele ki bu aralar, dünyalılardan tiskiniyorum modunda yaşadığım için, gelip hiçbirinizin modunu düşürmeyim. katılacaklara iyi eğlenceler şimdiden. dedikodu olursa yazın he, tutmayın içinizde.*
devamını gör...
sigmund freud alıntıları
bir gün dönüp geçmişe baktığınızda, mücadelelerle geçen yılların hayatınızın en güzel yılları olduğunu fark edeceksiniz.
devamını gör...
knight online
özel bir okulda spor bursu ile okuyacaktım. fakat o gün csw vardı, bir seçim yaptım. meslek lisesi mezunuyum
devamını gör...
okuduğun kitaptan bir alıntı bırak
“geçmişin hayal kırıklıkları üzerine ne yeni bir köprü inşa edebilirlerdi, ne de olmamış gibi davranabilirlerdi .”
devamını gör...
6 haziran 2021 sedat peker'in 9. videosu
genel bir özet yaptı. bazı iddialarını yineledi. binali yıldırım'ın oğlu erkan yıldırım'ın servetinin hollanda'nın açıkladığı rakamlardan daha fazla olduğunu, 3 milyar dolar civarında olduğunu söylüyor. en çok kendisine "ajan" denmesine bozulmuş. bölümün teması bu oldu. devletin, kendisini öldürmek için yabancı suikastçilerle (sırp, arnavut, rus) görüşme yaptığını söyledi. otel değiştirmek zorunda kalmış.
habertürk'teki tartışma programına epey takmış. veyis ateş'in kayıtları var dedi, ileride yayınlayacak sanırım.
yıldırım demirören'in doğan holding'i satın almak için ziraat bankası'ndan çektiği 750 milyon doları daha geri ödemediğini söyledi.
yeni bir karakter katıldı. sezgin baran korkmaz. hem amerika'da hem de türkiye'de aranan bir vatandaşmış kendisi. google iş insanı diyor aratınca. bodrum'da oteli de varmış. paramount otel. bu otelde dönen kirli pazarlıklardan bahsetti. bu otelde veyis ateş'in, rasim ozan kütahyalı'nın da takıldığını söylüyor.
silivri'de intihar eden genç emniyet müdürünün ölümüne sebep olmakla suçladığı koruma daire başkanı ekrem güler'in işbankası'na sızma girişimlerini anlattı.
süleyman soylu'nun, organize suçlardan sorumlu emniyet genel müdür yardımcısı resul hor vasıtasıyla sezgin baran korkmaz'ın 45 milyon dolarına ve de oteline konmak istediğini anlatıyor.
esas meseleye, yani rte ile olan hukukuna ileride değineceğini tekrarladı.
habertürk'teki tartışma programına epey takmış. veyis ateş'in kayıtları var dedi, ileride yayınlayacak sanırım.
yıldırım demirören'in doğan holding'i satın almak için ziraat bankası'ndan çektiği 750 milyon doları daha geri ödemediğini söyledi.
yeni bir karakter katıldı. sezgin baran korkmaz. hem amerika'da hem de türkiye'de aranan bir vatandaşmış kendisi. google iş insanı diyor aratınca. bodrum'da oteli de varmış. paramount otel. bu otelde dönen kirli pazarlıklardan bahsetti. bu otelde veyis ateş'in, rasim ozan kütahyalı'nın da takıldığını söylüyor.
silivri'de intihar eden genç emniyet müdürünün ölümüne sebep olmakla suçladığı koruma daire başkanı ekrem güler'in işbankası'na sızma girişimlerini anlattı.
süleyman soylu'nun, organize suçlardan sorumlu emniyet genel müdür yardımcısı resul hor vasıtasıyla sezgin baran korkmaz'ın 45 milyon dolarına ve de oteline konmak istediğini anlatıyor.
esas meseleye, yani rte ile olan hukukuna ileride değineceğini tekrarladı.
devamını gör...