eli çükünde gezinen yurdum erkeği beyanı. hormonlarının kurbanı olmuş hayatı sanal alemden ibaret sanan silik tiplerin ağzından salyaları aka aka yazdığı bir adet kısa mesaj.
gerçekten rezilsiniz.
devamını gör...

affetmem için o kişinin yaptığı hatayı kendi içinde kabullendiğine ve pişman olduğuna inanmam, hissetmem lazım. diğer türlü affedersem kendime saygımı yitiririm.
devamını gör...

adaletin ne olduğunu en iyi anlatan hikayelerden biridir berlin'de hakimler var hikayesi. sunay akın yorumuyla işte o hikaye:
--- (alıntı) ---

1750 yılında, alman prusya kralı büyük ıı. frederick,
berlin yakınlarındaki postdam ormanlarında gezinirken,
bir değirmenin bulunduğu alçak bir tepe üstünde durur.
değirmenin olduğu yeri satın alacağını ve yerine bir saray yaptıracağını söyler.

kralın adamları değirmenciye gider ve kralın bu isteğini iletirler.
fakat adam değirmenini satmak istemez.

adamları gelip kral'a durumu anlatırlar;
kral bunun üzerine değirmenciyi huzuruna çağırtır.
değirmenci gelip, kral'ın karşısında durur.
- "yanlış anladınız beni herhalde beyefendi, ben satın almak
istiyorum orayı. kaç para?" der, önce.
sonra değirmen için değerinin kat ve kat üstünde bir ücret ödemeyi teklif eder.

- "hayır yanlış anlamadım, adamların da bunu söyledi. satmıyorum!"
- "beyefendi inat etmeyin, paranızı fazlasıyla vereceğim."
- "sen koskoca kralsın, paran çok. git almanya'nın her yerine saray yap.
burayı benden önce babam işletiyordu. ona da babasından kalmış,
ben de çocuğuma bırakacağım. satmıyorum!"

bunun üzerine sinirlenen kral frederick ayağa kalkar ve;
“sen benim prusya kralı friedrich olduğumu bilmiyor musun yoksa?” diye gürler.
değirmenci;
-“senin kral olduğunu biliyorum.
ama ben de bu değirmenin ve arazinin sahibi sans-souci’yim.”

kral iyice köpürür ve;
- “madem benim kim olduğumu biliyorsun, o halde zorla alabileceğimi
de biliyor olmalısın. bakalım o zaman ne yapacaksın?
benim binlerce askerim var. senin kimin var?” der.

değirmenci bu söz üzerine hiç telaşa düşmeden tarihe geçecek
o ünlü sözü söyler:
-“berlin’de hâkimler var. ben de onlara güveniyorum.”


kral bu cevap üzerine ıslah ettiği mahkemelerin adaletinin
kendi aleyhine bile güvenildiğini anlar ve
tarihe geçen şu ünlü sözünü söyler:
"hiçbir güç, hiçbir siyaset, hiçbir iktidar kral bile olsa adaletten üstün değildir.
hiç kimse adaletin üstüne çıkamaz."

kral ikinci friedrich bu yel değirmeninin prusya krallığı devam
ettikçe korunmasını ister ve onun daha altında olan tepeye sarayını
diker ve adını da değirmencinin ismi olan sans-souci sarayı koyar.

*

saray ve değirmen günümüzde hala orada bir "adalet simgesi"
olarak yan yana ve birlikte durmaktadır.

ne güzel bir adalet ki, kralın arka bahçesinde bir değirmenci...
adalet, bir kralı ve bir değirmenciyi dost etmiştir.

ve belki kim bilir, sabahları prusya kralı ıı. frederick arka bahçeye
çıktığında değirmenci seslenir ona;
- "hey frederick, ekmek yaptım göndereyim mi?"

ve belki, prusya kralı ​ıı. frederick der ki;
- "adalet her sabah bana, taze ve sıcak bir ekmek kokusuyla gelirdi."

***

yıllar sonra genç bir osmanlı subayı, berlin'de bir davete katılır.
arkadaşlarına bu hikâyeyi anlatır ve sonra da derki;
"haydi gidelim ve bu sarayı görelim. değirmen hala duruyormuş."
kimse o soğukta dışarı çıkmak istemez. bir tek o subay gider.
sarayın karşısına geçer ve tek başına bu eşsiz eseri izler.
işte o genç subay, türkiye cumhuriyeti'nin kurucusu mustafa kemal atatürk'tür.

ve mahkeme salonlarında hakimin hemen arkasındaki duvarda yazılı olan,
“adalet, mülkün temelidir” sözünün gerçek anlamını anlatır bu hikaye...
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

gelişigüzel karalanacak bir şey değildir.

“bir gün yengeçler bakarlar ki bir yengeç, yan yan değil de adam gibi doğru dürüst yürüyor; sarhoş sanmışlar onu” *
devamını gör...

üremeyi pil metaforuyla anlatmış, ama anlatırken kastettiği üremek olmayan, “karşılıklı bir sevgide buluşmak” olan, bunun da yalnız kadın-erkek arasında olabileceğini iddia eden bir yazar tarafından kaleme alınan önermedir…

ister ağlayarak günlüğünüze yazın, ister masaya çıkıp tepininiz efendim. lgbti+ bireyler vardır. varolmaları hakikattir. ve herkesin her şeyi öğrendiği/öğrenebildiği gibi saygı göstermenin seçim değil mecburiyet olduğunu öğreneceksiniz…
devamını gör...

2018 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra halk nezdindeki itibarı sıfırlanan siyasetçi. seçimi kaybettiğini açıklamaktan çekinmiş, “çabaladık ama olmadı” demeye cesaret edememiştir.
birkaç ay önce “1000 günde memleket” adını verdiği abuk bir siyasi etkinlik süreci başlatmış fakat beklediği ilgiyi görememiştir. şansını zorlamaya devam etmektedir.
devamını gör...

sen olsaydın sana atar yapayım mı sana da bir tuzlu derdim ama işte hayat...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yarın bir kadın öldürüldüğünde televizyonlara çıkıp açıklama yapacak yüzü nereden bulacaklarını merak ettiğim hükümetin son icraatıdır.
devamını gör...

çocukların dünyasına inebilmek için hep çocuk gibi olmak, çocuk gibi hissetmek gerektiğini düşünürüm. hatta direkt içimizdeki çocuğu ortama salmak gerek. şu fotoğraf beni 20-25 sene öncesine götürdü. belki çocukluğumu çok sevdiğimden belki de çocukluğumu özlediğimden. ne güzeldi o zamanlar. derdim anneme yakalanmadan kumdan pastamı bitirebilmekti. anneme yakalanmadan diyorum; çünkü kumla oynamam yasaktı. sağlığım için yasaktı. yoksa yasaklar leylimley kişisine işlemezdi. her defasında da anneme yakalanırdım; çünkü balkonun dibinde oynardık. hayrettin amcanın biçtiği odunların talaşını alıp suyla karıştırmak birinci görevimizdi. sonrasında onu bulduğumuz yaprakların içine sarıp pişirmek gerekirdi.akraba günü mod on şimdi düşünüyorum da canlı olan bir yaprağa ölümü tattırmışım. ama o zaman bunu yapmak gerekiyordu. çünkü bizim bu denli oyuncak fazlalığımız yoktu. ayşe ve emine bebekle uzun bir süre oynadım. bunlardan birini gece yanıma alıp sabah uyandığımda ayak ucumda ya da yerde bulmamı göz aradı edersek bebek bakmayı onlarla öğrendim. yine stilist olmayı, 5 yaşında çocukken örgü örmeyi onlarla öğrendim. şimdi var olan oyuncaklarım bi kolinin içinde öylece duruyor. hepsinin hatırası var. hepsinde bi yaşanmışlık.

bu kadar oyuncağım olsaydı belki ben de satardım. saçmalama * ne satması… kıyamazsın sen.

neyse efendim; kendimce görevimi yaptım. her şeye rağmen çocuk olmak çok güzel… *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kaybolmak.herkesin gezdiği bildiği tarihi yerleri,restoranları,gezilecek bütün yerleri görmek isteriz elbette ama o şehrin gerçek yüzünü,insanlarını tanımak istiyosak eğer sokaklarında kaybolmalı,bilinmedik çarşılarını köşelerini bulup gezmeliyiz bence.
devamını gör...

yani açıkçası mümkün olduğu kadar su saçma sapan başlıklardan da adına "siyaset" dedikleri iq yoksunu tartışmalardan da uzak kalmaya çalışıyorum fakat, haberi görünce kahkahalara boğuldum. her şeyden önce diyelim ki, bu kişi pkk'lı, bu kadına adli olarak temiz raporunu kim ve nasıl verdi? çünkü bu belediyenin işi değil. diğer yandan, lan diyelim ki chp hdp'ye gebe ve hdp'nin önerdiği isimleri almak zorunda, bu kişiler bir zamanlar dağa çıkmış kişiler mi olur sizce? yukarıda biri, mansur diyoruz demiş, chp bu pazarlığı sadece istanbul için mi yaptı yani? neden, ankara'da hdp oyu yok mu? şaka gibi yemin ederim ne haliniz varsa görün. şu habere inanan ya embesildir ya da maaşlı troll.
devamını gör...

huzur veren bir tane.

kirazın tadı filmini anımsatıyor.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

12 mayıs 2008 tarihinde piyasaya girmiş olan, ilk sahibi gitti gidiyor firması olan, şu anda ilab ventures isimli firmanın sahibi olduğu alışveriş uygulaması.

oldukça faydalı bir web sitesi aslında, mobil uygulamaları da var. ekonomik olarak bizlere yardımı dokunabilir.

şimdi gelelim bu web sitesinin/ mobil uygulamanın işlevine. bir ürün adı giriyorsunuz ve size o ürünün birçok sitedeki fiyatlarını gösteriyor.

lakin bence birçok eksiği var. kargo ücretlendirme bilgisini vs. paylaşsalardı güzel olurdu çünkü atıyorum bir yerde 50 lira olan ürün diğer bir sitede 40 lira. evet çok güzel ama 10 lira da kargo ücreti çıkıyor, bu da biraz gereksiz umut vermek gibi oluyor aslında.

bir eksiği de ağırlıklı olarak isim yapmış web sitelerine ve alışveriş platformlarına yer vermesi. belki ürünü kargo dahil de olsa diğer sitelerden daha ucuza alabileceğiz ama site pek popüler olmadığı için cimri.com içinde yer almıyor.

e tamam onlar da haklı, her siteyi barındırmak oldukça zor ama madem bir iş yapıyoruz, en sağlam şekilde, en faydalı şekilde yapalım değil mi?

yani buradan bir ürünü ucuza bulduysanız veya ucuza satın aldıysanız muhtemelen popüler siteler içerisinde en ucuza bulmuşsunuzdur veya satın almışsınızdır.

yani demem o ki eğer mağaza çerçevelerini geliştirirseler ve kargo ücret ilgilerini eklerseler gerçekten tadından yenmez bir platform olur.
devamını gör...

gece geç yatıp sabah ceset gibi kalkanlara selam olsun. *
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...



"en üst kattan atladı umutlarım
e daha ölmemiş, gömülmemiş
savurdum olduğum kadarını
kimseye yetmemiş, kimse yetinmemiş."
devamını gör...

tutuklanıp cezaevine gönderilmişler. ben en çok buna şaşırdım.
devamını gör...

aşık olduğum insanın, en iyi arkadaşıma dönüşmesi tercihimdir.
devamını gör...

uzun zaman sonra ilk defa sıkıldım bugün,herkes elini eteğini çabucak çekti*.sanırım çoğunluk için yorucu bir gün..
ilk defa iki haneli rakamlar gördü bu gözler.
devamını gör...

-çanakkale savaşı sürecinde bir metrekareye yaklaşık 6000 mermi düşmüştür. ayrıca bu oran dünya savaş tarihinin en yüksek oranıdır.

-seyit onbaşı, çanakkale savaşı'nda 3 tane 250'şer kiloluk mermiyi sırtında taşıyarak topa yerleştirmiştir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim