tebessümle seyrettiğim röportajdır.
vay vay sözlük büyüyor yahu tepkileriyle izledim çok güzel düşünülmüş.
devamını gör...

orbita’nın içini nemli tutmak amacıyla üretilen ve gözyaşı salgısını oluşturan bez; kısaca gözyaşı bezi.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
resmin kaynağı
devamını gör...

zaten onun için yazıyorum ben şahsen. bir çok yazarın da kendini tanımlamak için yazdığını düşünüyorum. hem hislerim belli oluyor hem de yazdıkça az çok bir kişilik tahmini yapabilecek veri çıkıyor ortaya. elimden geldiğince yazıyorum, yazarlara da bol bol yazmalarını tavsiye ediyorum.
devamını gör...

erdoğan'ın açıklama, konuşma vs. yaptığı saatler. birilerini eleştirmek o zaman geliyor aklımıza çünkü.
devamını gör...

giardano bruno (1548-1600), italyan filozof, gökbilimci ve okültist.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
(yakıldığı meydana dikilen heykeli)

soylu bir ailede doğmuş, iyi bir eğitim almış, çocukluğundan itibaren o zamanlar yasaklı olan kitapları okumuş ve üzerlerine düşünmekten, fikir üretmekten çekinmemiştir.
hristiyanlık dahil her şeyi sorguladığı ve hatta yanlış bulduğunu ifade ettiği için kiliseyle arası tüm yaşamı boyunca bozuk olmuştur. gittiği her yerde sapkın olarak yaftalanıp sürekli yer değiştirmek zorunda kalmıştır. bu gezginliğin brunonun fikir dünyasına ayrı bir renk kattığını düşünmekteyim.
kiliseyle çatışmasının temelinde aristonun evren modelini (birbirinin içine geçmiş kürelerin merkezindeki küre dünyadır, evren dünyanın çevresinde şekillenir) reddedip kopernik destekçisi olması (evren bizimki gibi pek çok güneş sisteminden oluşmaktadır ve merkezinde dünya münya yoktur), hristiyanlık hakkında meryemin bekaretine varan sorgulamaları vardır. kafasına çivi gibi çakılmak istenen onca düşünceyi elinin tersiyle kenara itip kendi fikirlerini üretme cesaretini göstermiştir.
fikirleri, yayınlatmaya çalıştığı bilimsel eserleri, hayat görüşü ve kiliseye karşı duruşuyla maalesef uzun bir yaşamı olamamış, soylu sınıfından ters düştüğü bir gammaz tarafından kiliseye teslim edilmiş, yargılanıp dilinden çiviyle asılarak canlı canlı yakılmıştır.
kendisi hakkında günümüzde "bilim şehidi ühühühü" romantizmi yapılsa da düşüncelerinin tamamıyla bilimsel olmadığı, doğaüstü şeylere düşkünlüğüyle de bilindiği sadece bunlar kilisenin dayatmalarıyla çeliştiği için dışlandığını belirtmek gerekir.
kendisi illa övülerek göklere çıkartılacaksa bu yarı-bilimsel, yer yer fantastik olan düşünceleri yüzünden değil; döneminin tüm baskılarına rağmen kafasını dik tutup bu düşüncelerini cesurca haykırması yüzünden olmalıdır. kendisi bir bilim şehidi değil "bizden olmayan herkes ölsün" fikrinin kurbanıdır. ölümü gereksizce romantize edilmemeli, medeniyetin ne aşamalardan geçerek bu noktaya taşındığı (bazı coğrafyalarda hala bunun için uğraş verildiği) her daim hatırda tutulmalıdır.
son olarak, bu inatçı duruşuyla bilim tarihindeki klasik bir tartışmaya da konu olmuştur: galileo mu bruno mu? buradaki ikilemin temelinde yatan şudur: bruno gibi fikirlerin uğruna ölmek mi, galileo gibi baskı halinde caymak (ya da -mış gibi yapmak) mı? aslında galileonun durumu bence bir istisna çünkü kiliseden idam değil ev hapsi cezası almıştı ve artık peşinde olmadığını söylediği çalışmalarını rahatça yürütmüştü. kendisinin bilime yaptığı katkılar da göz ardı edilecek boyutta değil elbette. yine de şimdiye dek brunonun izinden gittiğimi ve yaşamımı da bu şekilde sürdürmek istediğimi ancak galileo gibi olanlara da kendi gururlarını bir kenara bırakıp bilime hizmet etmek için eğilip büküldükleri için içten içe hayran olduğumu belirteyim.
devamını gör...

öncelikle şunu anlamak gerekiyor; köpekler yapay seçilim yoluyla insanlar tarafından kurtlardan ayrıştırılarak günümüze gelmiş hayvanlar. yaban köpeği gibi bazı istisnai türler haricinde doğada bulunmayan ve doğal ortama salındığında ekosistemi mahveden bir tür. kurt sürülerine kuduz bulaştırmak gibi örneğin. yani bu hayvanların doğal ortamı diye bir şey gerçek anlamda pek yok. ya barınaklarda ya da sahipli bir vaziyette yaşamaları hem insanlar hem de ekosistem açısından çok daha iyi ve faydalı. tam da bu nedenle, "siz buralarda yokken o hayvanlar vardı." gibi akıl tutulması ürünü argümanlar geçerli olmadığı gibi aynı zamanda akıl dışı da.

şehirlerin sokakları ise insanların yaşam alanlarının bir parçasını oluşturduğundan dolayı yine, köpeklerin buralarda başıboş bir şekilde dolaşması yetişkin ve sağlıklı insanlar için bile tehlike arz etmekte.
ayrıca sokakta yaşayan köpeklerin ve hatta genel olarak her türlü sokak hayvanının hangi şartlarda yaşadığı ve beslendiği ortada iken bu canlıların sokakta kalmasını istemek hayvanseverlik değil, art niyettir.
yapılması gereken ilk ve en önemli şey, barınakların iyileştirilmesi ve mümkün olduğunca çok hayvanın sahiplendirilmesidir.

ve evet, hem köpeklerin hem de insanların iyiliği için:
"köpeksiz sokaklar istiyoruz."

edit: ayrıca bu başlıkta, "hiçbir sokak köpeği size bıçak çekmez." şeklinde akla ziyan açıklamalar mevcut ki bu bir yönden doğru; köpekler size bıçak çekmez çünkü direkt parçalarlar. bu hayvanlara ne kadar sevgi ve ilgi gösterirseniz gösterin onlar yine de, doğal olarak içgüdüleri ile hareket eder. hayvanları insanlardan ayıran en önemli özellik de budur zaten. anlayın şunu artık.
devamını gör...

polis vazife ve salahiyet yasası'na göre polis, görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi gösterdikten sonra vatandaşa kimliğini sorabilir.
kanun koyucu kimlik isteyen üniformalı kişinin sahte bir elbise de giymiş olabileceğinden yola çıkarak polisin önce kimliğini göstermesi gerektiğini, üniformalı veya üniformasız olmasının fark etmediğini kanun maddesinde belirtmiştir.
son zamanlarda kendilerine polis görüntüsü veren bazı gençlerin halka üst araması, gbt sorgulaması, trafik uygulaması yaptıkları ortaya çıkmıştır. yakalanınca da “eğlence amaçlı” yaptıklarını, pişman olduklarını söyledikleri görülmektedir.
anayasa mahkemesi sivil polisin kimliğini soran kişinin önce polisten kimliğini göstermesini istemesi üzerine çıkan tartışmada vatandaşı haklı bulmuştu. 155 polis imdat’ı arayan vatandaş polis memuru olduğunu söyleyen bir takım kişilerin kendisini tehdit ettiğini öne sürerek yardım istemişti. kimlik göstermediği gerekçesiyle ellerinin yaralama amacıyla arkadan ve sımsıkı kelepçelendiğini ve darp edildiğini savunan vatandaşın şikayeti üzerine polis memuruna basit yaralamadan ceza davası açılmıştı. “polis kimlik göstermek zorunda” diyen anayasa mahkemesi vatandaşa 20 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetmişti.
aym kararında, “polisin görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu gösterir belgeyi sunmak zorunluluğu bulunduğundan, vatandaşın polis memurlarına kimlik sorması, görevi yaptırmamak için direnme olarak adlandırılamaz” demişti.
hem kolluk kuvvetlerine iç eğitim hem de vatandaşların bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar “bu duruma yönelik reklam, tanıtım filmleri de yapılabilir. kanunun hayata geçmesi gerek; kanunun üstünde kimse yoktur" açıklamasında bulundular.
devamını gör...

kişinin asıl benliğinden uzaklaştığını fark ettiği andaki ruh hali.

bakıyorum, 34 kere açmışım bugün telefonumun galerisini. önceki gün 46, daha önceki gün 72... her seferinde geçmişe bir yolculuğa çıkmak üzere basmışım defalarca o ikona. bir fotoğrafa dalıyorum bazen dakikalarca, o anı tekrar yaşıyorum kafamda. bugün mutluymuşum diyorum kendime. 3 yıl geçmiş.

yakın çekim bir fotoğrafa rastlıyorum. gülmekten kısılmış ama hala ışıldayan gözlerimin içinin parlaklığına bakıyorum hayretle. hemen yanındaki kazayaklarına dokunuyorum. mutluymuşum diyorum yine. ama üzerinden 3 yıl geçmiş.

ikimizi yan yana görüyorum birden. omzuma vuruyorum, bak ne kadar şanslısın diyorum oradaki kendime. kıymetini bilsen keşke. kalbinin o anki atışını bile hissedebiliyorum. bazen bir ses bölüyor yolculuğumu, fark ediyorum o anda. 3 yıl geçmiş.

bir yemek fotoğrafı. öylesine çekilmiş. evet diyorum hatırlıyorum bu günü, yemek harikaydı. sonra tekrar yiyorum aynısından, defalarca. aynı tadı alamıyorum.

yanımda arkadaşlarım var bu sefer, masada kocaman bir semaver ve içten gülümseyen bir sürü tanıdık yüz. ne güzeldi diyorum bu çayın tadı, halbuki daha az önce içtim aynısını, hiç benzemiyorlardı.

bir ekran görüntüsü düşüyor önüme. belli ki unutmamak için alınmış. okuyorum, incinmiyorum eskisi kadar. pas geçiyorum hislerimi, düşüncelerimi. biliyorum çünkü değiştirmeyecek hiçbir şeyi, 3 yıl geçmiş. duygularımın bile üstü küflenmiş.

ani bir hareketle kapatıyorum fotoğrafları, biliyorum sonrasında defalarca tekrar açacağımı. gerçek hayata dönmen gerek diyorum, bir iki fiske vuruyorum belki kendime. toparlanmaya çalışıyorum. yüzüme bir gülümseme oturtup kalkıyorum oturduğum yerden. gülümsemem bile aynı değil. 3 yıl geçmiş diyorum kendi kendime. bıraktığım kendime geri dönmek üzere boşlukta süzülmeye devam ediyorum.
devamını gör...

bana ufacık bir ilgi kırıntısı gösteren bir insana bile gönlüm kayabiliyor...
devamını gör...

[[duyuru mode on]]
işi ve gücünün çoğunu çaylakları yazar olması için yönlendirmeye adayan moderatördür efenim. arta kalan vakitte elbette yazarların soru ve sorunlarıyla da her mod gibi ilgilenecektir.
[[/duyuru mode off]]

duyurum bu kadardı hoççagalın.
devamını gör...

loki. o son cezalandırmadan sonra taş olan yüreğim bir yumuşadı ona karşı ama hak etti.*
bir de iblis. özellikle fallen angel tablosuyla beraber canlanır empati duygumla beraber sempatim.

edit piaf: atlas'ı yazmadım çünkü atlas benim için kötü bir karakter bile değil.*
devamını gör...

sudoku çözmeye gidiyorum. zekamdan şüphe ettim çünkü bunu sonuna kadar izlediğim için.

bırakın chp yi falan kendi seçmenlerine bile hakaret. öyle bir video. allah kahretsin sizi. bunu yaptırmak için bir de para harcadınız. haram zıkkım olsun.
devamını gör...

rüzgarın teni yalayıp geçmesi, yaprakların ayaklarınızın altında çıkardığı ses, alınan nefesin vucüdunuzda yaptığı rahatlatıcı yolculuk, soğuk bir günün ardından eve girdiğinizde üzerinizde hissettiğiniz o sıcaklığın hissiyatı kısacası hayatın kendisi başlı başına bir mutluluk kaynağı.
devamını gör...

ömürleri bir gün olmayan, yanlış algı sonucu kısa ömürlü sanılan rengarenk böcek. eğer havalar soğuk geçer, o zaman oluşan kelebekler kış mevsimine rastlarsa uyku dönemlerini geçirirler. hava koşulları normale dönerse aktif hale gelirler ve 1 ay kadar ömürleri olur. birçok böcek ile birlikte meyvelerin tozlaşmasında, üremesinde önemli katkıya sahipler. bu besin kaynaklarına ulaşmamızda çok önemli rolleri var. her insanın sevdiği ve güzel görüntüsü ile ilgi çeken canlılardan biridir. 25 bin türü bulunuyor ve antarktika harici her yerde bulunan bir eklem bacaklı çeşidi. polenlerin bitkilere taşınmasında büyük role sahiptirler. soğukkanlı oldukları için vücut sıcaklığı düştüğü zaman uçamıyor. besin kaynağı ise çiçek nektarlarıdır.

bir yaratılış mucizesi olarak renk pigmentleri taşırlar. bu pigmentlerle o harika desenler kanatlarına nakış nakış işlenmiştir. her kelebeğin ayrı renk ve desenleri vardır. sabun köpüğündeki gökkuşağı renkleri misali dalgalı ve yanardöner biçimde renklerdir. güneş ışığı, bu kanatların üzerine düştüğü zaman, kelebeğin kanatları gözümüzde renk renk, benek benek, desen desen ışık saçar.
devamını gör...

şu an o güzel insanların o güzel atlara binip gittikleri yerde olmak isterdim.
devamını gör...

(bkz: yarın daha iyi olur belki)
devamını gör...

irlanda'da 1845-1852 arasında yaşanan kitlesel açlık dönemidir. bu kıtlığa patateslere bulaşan bir mantar türünün neden olduğu biliniyor.

kıtlığın çıktığı ilk yılda patateslerin %40'ı, sonraki yıllarda ise tamamını yok etmiştir. hatta kıtlık, ambarlarda tutulan patatesleri bile etkilemiştir. bu kıtlık sonucunda yaklaşık 1 milyon insan hayatını kaybetmiştir, ada nüfusunun %20-25 oranında azaldığı söylenir.

zamanın osmanlı padişahı abdülmecid, 1847 yılında irlanda'ya 4000 ingiliz strelini değerinde buğday yardımı gönderir.
yine 1847 yılında bir kızılderili kabilesi olan çoktavlar da irlanda'ya 710$* para yardımı gönderirler.

büyük kıtlık anıtı, dublin;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

tost, taze ekmek arası kaşar, mantı, kıymalı makarna, tereyağlı pilav, kıymalı börek, poaça, çikolatalı açma, sade açma, pizza, lahmacun, profiterollü pasta, alman pastası, ekler............

acıktığım "an" aklıma gelen yiyecekler bunlar, ama yediklerim omlet, ızgara sebze, haşlanmış tavuk :(
devamını gör...

yurtdışında bu ad ile bilinen başka bir grup olduğundan mezarkabul olarak da tanınır. ogün sanlısoy da vokalliğini yapmıştı. asıl vokalleri murat ilkan'ın kardeşi aykan ilkan'da şebnem ferah'ın bateristidir. solo gitaristi metin türkcan'da şebnem ferah'ın solo gitaristidir. metin bir ara ogün ile de çalıyordu sonra aytek ile çalmaya başladı o da youtube de gitarkoçu diye bilinir. yahu arkadaş bu sektörde herkes birilerinin dıdısı heee. neyse pentagram demişken benim favorim linktedir.

(link: https://
)
devamını gör...

bugün pek çok tanımda gördüğüm durumdur, herşey değil doğrusu her şeydir. cümleyi yazarken bile hatalı olduğu belli olunca kelimenin altında kırmızı şerit çıkıyor. ona da mı bakmıyorsunuz?

edit: sakin olun ilk kez aynı başlıklar açılmıyor sözlükte, resmen taşlanır gibiyim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim