profiline kendi fotoğrafını koyan sözlük yazarı
mantığını dinlemek istediğim sözlük yazarıdır.
sizi bilmiyorum; ama anonim kalmak daha güzel değil mi ya?
misal annem sözlük okumayı sever. yani zor bir ihtimal ama düşünsene kadın giriyor buraya ve laps diye benim grup seks hakkındaki düşüncemi okuyor* şimdi annemin o başlıkta ne işi olduğu ayrı bir konu* tamam ulan gülün saçma bir örnek oldu; ama anladınız işte ne demeye çalıştığımı.
küfürde sınır tanımayan biriyim ve inanın iş hayatımda herkes beni çok terbiyeli bir insan olarak bilir (her ne kadar arkadaşlarım da buna inanmakta zorlansa da) yani bu çılgın birer fantezi ürünü olan küfürlerimi neden altımı oymaya çalışan ik direktörü görsün?
dünyada iki insanın birbirine olan en yüksek uzaklığı yedi kişidir gencolar, o yüzden o fotoğrafları koyarken iki değil üç kere düşünün bence.*
sizi bilmiyorum; ama anonim kalmak daha güzel değil mi ya?
misal annem sözlük okumayı sever. yani zor bir ihtimal ama düşünsene kadın giriyor buraya ve laps diye benim grup seks hakkındaki düşüncemi okuyor* şimdi annemin o başlıkta ne işi olduğu ayrı bir konu* tamam ulan gülün saçma bir örnek oldu; ama anladınız işte ne demeye çalıştığımı.
küfürde sınır tanımayan biriyim ve inanın iş hayatımda herkes beni çok terbiyeli bir insan olarak bilir (her ne kadar arkadaşlarım da buna inanmakta zorlansa da) yani bu çılgın birer fantezi ürünü olan küfürlerimi neden altımı oymaya çalışan ik direktörü görsün?
dünyada iki insanın birbirine olan en yüksek uzaklığı yedi kişidir gencolar, o yüzden o fotoğrafları koyarken iki değil üç kere düşünün bence.*
devamını gör...
ssuuddee
"sözlük gibi mecrada profil fotoğrafında kendisi olduğu için karşı tarafın haklı olduğunu düşünüyorum."
wtf?
bu şey gibi olmuş "o kıyafeti niye giymiş?" ya da "o saatte orada ne işi varmış?" nasıl insanlarsınız ya cidden aklım almıyor.
wtf?
bu şey gibi olmuş "o kıyafeti niye giymiş?" ya da "o saatte orada ne işi varmış?" nasıl insanlarsınız ya cidden aklım almıyor.
devamını gör...
mutlu olmayı beceremeyen insanların ortak özellikleri
çok düşünmek. ya geçmişi ya geleceği. bir yerde saplanıp kalmak. arabanın çamura saplanması gibi patinaj çekmek. anı kaçırmak. haliyle yol alamamak. ne demişler yarını düşünmek için erken, dünü düşünmek için geç ama anı düşünmek için tam zamanı. haliyle mutluluk bakış açısı ile alakalı. beyindeki sızlayan düşünceleri susturabilmekle. kolay değil. kimisi bastırır bir şekilde kimisi desteğe ihtiyacı vardır. çaresi olmayan dertler var ama bu gibi sorunlarda bakış açısını değiştirmek,kendini öz varlığının farkında olmak gerekir. dönüşüme başlamak, mutlu olacağım mutluluk benim hakkım demekle,kafada başlar.
devamını gör...
6 mayıs 1972
49 yıldır hiç yaşlanmayan 3 genç adamın hayattan koparıldıkları gün.
49 yıldır neden asıldıkları anlaşılmayan 3 genç adamın bitmeyen yasının yıl dönümü.
49 yıldır tanımadan sevilen 3 genç adamın bıraktığı yürek acılarının bir kez daha kor olup yaktığı gün.
49 yıldır neden asıldıkları anlaşılmayan 3 genç adamın bitmeyen yasının yıl dönümü.
49 yıldır tanımadan sevilen 3 genç adamın bıraktığı yürek acılarının bir kez daha kor olup yaktığı gün.
devamını gör...
üçüncü sayfa radyo yayını
ulan yine sizin yüzünüzden dersi ekeceğiz, dersten kalırsam suçlusu coldboy ve otçul olacak, çok üzülmem ama en azından programın saracağını biliyorum
devamını gör...
bekir pakdemirli'nin oğlunun dramı
ağlamaktan gözlerimi şişiren dramdır. dram gibi dramdır.
bakancağızımızın minik oğlu babasını görmek için annesinden odun istiyormuş.
pakdemirli, yangın söndürme çalışmaları sırasında 40 gün boyunca evine 1 ya da 2 gün gidebildiğini anlatarak, “eşinizden ve çocuklardan negatif geri dönüşler olabiliyor. bizim oğlan beni itfaiyeci sanmaya başladı. en son ‘anne biraz odun getir, ben bahçede yangın çıkaracağım. o zaman babam gelir, onu da görmüş oluruz' demiş. zor günler.
allah cumhurbaşkanımızdan bin kez razı olsun. milletin bir derdi olduğunda yöneticilerin de milletin yanında olmasını istiyor.
buradan
bakan bey durumdan yakınmış ve sebebinin cumhurbaşkanı olduğunu açıklamıştır.
tayyip bey istemese demek ki ülkede yangın çıkmış, çığ düşmüş sel olmuş kimsenin umurlarında olmayacak.
biz de senden razıyız erdoğan*.
bakancağızımızın minik oğlu babasını görmek için annesinden odun istiyormuş.
pakdemirli, yangın söndürme çalışmaları sırasında 40 gün boyunca evine 1 ya da 2 gün gidebildiğini anlatarak, “eşinizden ve çocuklardan negatif geri dönüşler olabiliyor. bizim oğlan beni itfaiyeci sanmaya başladı. en son ‘anne biraz odun getir, ben bahçede yangın çıkaracağım. o zaman babam gelir, onu da görmüş oluruz' demiş. zor günler.
allah cumhurbaşkanımızdan bin kez razı olsun. milletin bir derdi olduğunda yöneticilerin de milletin yanında olmasını istiyor.
buradan
bakan bey durumdan yakınmış ve sebebinin cumhurbaşkanı olduğunu açıklamıştır.
tayyip bey istemese demek ki ülkede yangın çıkmış, çığ düşmüş sel olmuş kimsenin umurlarında olmayacak.
biz de senden razıyız erdoğan*.
devamını gör...
dünyanın en çabuk biten şeyi
yaşam.
devamını gör...
ilkokulda statü göstergesi olan şeyler
mavi önlük üzerine takılan beyaz renkte ve çeşitli desenleri olan yakalık modelleri.*
devamını gör...
berkin elvan
canım çocuk. öldürüldüğünden beri güneş doğmadı bu ülkeye. elbet hesap günü gelecek. emri verenden de, annene "ben mi öldürdüm çocuğunu, iyi yapmışım" diyenden de.*
adın hep söylenecek dillerimizde, hep.
anısına:
maske-rüya
adalılar-hadi uyan
zülfü livaneli-memikoğlan-berkin anısına
berkin'in şarkısı
adın hep söylenecek dillerimizde, hep.
anısına:
maske-rüya
adalılar-hadi uyan
zülfü livaneli-memikoğlan-berkin anısına
berkin'in şarkısı
devamını gör...
gelen moderatörlük teklifini reddetmiş olmam
(bkz: bundan bize ne olması)
devamını gör...
ölüm
...hayal gücümün ulaşabildiği nokta itibarıyla, en son ve en üst düzeyde bir tür ölüm daha olduğunu düşünüyorum.
nasıl bir ölüm bu?
bu kainatı yok edecek olan ölümdür, esasında ölüm adını gerçekten hak eden de bu ölüm, o kendini gösterdiğinde bu adı telaffuz edecek kimse kalmayacak...
ölüm bir varmış bir yokmuş
nasıl bir ölüm bu?
bu kainatı yok edecek olan ölümdür, esasında ölüm adını gerçekten hak eden de bu ölüm, o kendini gösterdiğinde bu adı telaffuz edecek kimse kalmayacak...
ölüm bir varmış bir yokmuş
devamını gör...
nickaltına fazla anlam yüklenmesi
saygı çerçevesinde girilen nikaltı entrylerine saygımız sonsuz, dozunda olan eleştiri de okey ama birisi gelip nikaltınıza saçma sapan entry girip saçma sapan imada bulunursa da mı sineye çekeceksiniz? o zaman ya gamsızsınız ya da trollsünüz. nikaltına anlam yüklememizi garipseyenlerin nikaltına gidip küfür edelim bakalım, o zaman nasıl tepki verecek.
sanal deyip geçme lan herkesin gururu şerefi var, şerefsizlere karşı elbette gardımızı alıp savunma yapacağız. yoksa gelen vursun geçen vursun olur mu öyle şey? valla olmaz kabul etmem!
sanal deyip geçme lan herkesin gururu şerefi var, şerefsizlere karşı elbette gardımızı alıp savunma yapacağız. yoksa gelen vursun geçen vursun olur mu öyle şey? valla olmaz kabul etmem!
devamını gör...
öğretmenlerin maaşına yüzde 80 zam istemesi
son derece haklı bir talep. daha 5 yıl öncesine kadar öğretmen maaşı asgari ücretin 2.5 katıydı. şu anda asgari ücret öğretmen maaşına yaklaştı. bu insanlar memur, yani bunların çoğu kirada oturmak mecburiyetinde. büyük şehirlerde maaşlarının büyük kısmı kiraya ve faturalara gidiyor. geçinmeleri çok zor.
memurların maaşı yoksulluk sınırının altında olmamalı. bunca emek vermiş, tahsil görmüş bu insanlara verilen bu maaş ayıptır.
memurların maaşı yoksulluk sınırının altında olmamalı. bunca emek vermiş, tahsil görmüş bu insanlara verilen bu maaş ayıptır.
devamını gör...
aşk
"aşk birine seni mahvetme yetkisi vermek,
ve bunu kullanmayacağına güvenmektir."
-antuan quentin 1888-1977 katliamı önleyen katliam.
ve bunu kullanmayacağına güvenmektir."
-antuan quentin 1888-1977 katliamı önleyen katliam.
devamını gör...
after life
ilk iki sezonunu çıktığı anda bir çırpıda bitirdiğim, üçüncü sezonu gelince izlemek için kendimi hazır hissetmeyi beklediğim ve az önce tüm sezonları izleyip bitirdiğim kalbimde minik bir burukluk, yüzümde hüzünlü bir gülümseme bırakan canım dizi.
ricky gervais'in tony karakterine hayat verdiği ve harika bir iş çıkardığı dizi aynı zamanda.
eşini kanser nedeniyle kaybeden bir adamın, yaşadığı acıyla intiharı düşünmesini, buna birkaç kez yeltenmesini ve sonrasında da hayata tutunmaya çalışmasını anlatıyor.
ama öyle bir anlatıyor ki sanki tony yan komşumuzmuş, eşini yeni kaybetmiş ve yaşadığı acıyı yakınen gözlemliyor gibi hissediyoruz izlerken. tek bir abartı yok dizi de. bildiğimiz dram dizileri gibi sadece bizi ağlatmak, ciğerimizi sökmek, doğduğumuza pişman etmek değil amaç. üstelik dizide başarıyla işlenen öyle güzel temalar var ki aşk, vefa, dostluk, merhamet, özlem, pişmanlık, arkadaşlık gibi izlerken hem hüzünleniyor hem gülümsüyorsunuz. bu diziyi çok sevmemin en büyük nedeni sanırım her duyguyu tadında bırakması.
dizide yer alan yan karakterlerin hiçbir abartısı yok neredeyse hepsi sıradan, günlük hayatta karşımıza çıkabilen insanlar. tony sayesinde onların hayatlarına göz atıyor ve onları tanıma fırsatı da buluyoruz. yukarıda bahsettiğim dostluk, arkadaşlık, vefa ve sevgi gibi kavramları da bu insanların ilişkilerine ustaca serpilmiş.
bu insanların dışında dizideki en önemli kilit karakter elbette tony'nin köpeği brandy. bu tarz bir dizide sadece insanlara değil bir hayvana da ancak böyle güzel bir rol verilebilirdi diye düşünüyor insan izlerken.
diziyi yeni bitirmiş olmanın verdiği bir hüzün var şu an bende. bu nedenle övdükçe övesim, yazdıkça yazasım geliyor ama devam edersem içimden bir ses spoiler vereceğimi ve kulaklarımın çınlayacağını söylüyor.
bu nedenle tanıma burada son veriyorum ancak söylemek istediğim tek bir şey var:
eğer vıcık vıcık aşk temalı dizilerden, dram adı altında sunulan kalitesiz yapımlardan bıktıysanız, hem hüzünleneyim hem gülümseyeyim hem de kalbim sıcacık olsun diyorsanız bu diziye bir şans verin, pişman olmayacaksınız.
ricky gervais'in tony karakterine hayat verdiği ve harika bir iş çıkardığı dizi aynı zamanda.
eşini kanser nedeniyle kaybeden bir adamın, yaşadığı acıyla intiharı düşünmesini, buna birkaç kez yeltenmesini ve sonrasında da hayata tutunmaya çalışmasını anlatıyor.
ama öyle bir anlatıyor ki sanki tony yan komşumuzmuş, eşini yeni kaybetmiş ve yaşadığı acıyı yakınen gözlemliyor gibi hissediyoruz izlerken. tek bir abartı yok dizi de. bildiğimiz dram dizileri gibi sadece bizi ağlatmak, ciğerimizi sökmek, doğduğumuza pişman etmek değil amaç. üstelik dizide başarıyla işlenen öyle güzel temalar var ki aşk, vefa, dostluk, merhamet, özlem, pişmanlık, arkadaşlık gibi izlerken hem hüzünleniyor hem gülümsüyorsunuz. bu diziyi çok sevmemin en büyük nedeni sanırım her duyguyu tadında bırakması.
dizide yer alan yan karakterlerin hiçbir abartısı yok neredeyse hepsi sıradan, günlük hayatta karşımıza çıkabilen insanlar. tony sayesinde onların hayatlarına göz atıyor ve onları tanıma fırsatı da buluyoruz. yukarıda bahsettiğim dostluk, arkadaşlık, vefa ve sevgi gibi kavramları da bu insanların ilişkilerine ustaca serpilmiş.
bu insanların dışında dizideki en önemli kilit karakter elbette tony'nin köpeği brandy. bu tarz bir dizide sadece insanlara değil bir hayvana da ancak böyle güzel bir rol verilebilirdi diye düşünüyor insan izlerken.
diziyi yeni bitirmiş olmanın verdiği bir hüzün var şu an bende. bu nedenle övdükçe övesim, yazdıkça yazasım geliyor ama devam edersem içimden bir ses spoiler vereceğimi ve kulaklarımın çınlayacağını söylüyor.
bu nedenle tanıma burada son veriyorum ancak söylemek istediğim tek bir şey var:
eğer vıcık vıcık aşk temalı dizilerden, dram adı altında sunulan kalitesiz yapımlardan bıktıysanız, hem hüzünleneyim hem gülümseyeyim hem de kalbim sıcacık olsun diyorsanız bu diziye bir şans verin, pişman olmayacaksınız.
devamını gör...
mutsuz insanların ortak özellikleri
mutsuzluğun içsel ve dışsal nedenlerden kaynaklandığını düşünüyorum; yani hem çevreye karşı duyulan hoşnutsuzluk hem de kişinin karakteri ve dünyaya bakış açısı mutsuzluk üzerinde etkili.
örneğin mutsuzluğa neden olan içsel nedenler;
-kişinin kendinden çok başkalarının iyiliğini ve mutluluğunu düşünmesi, kendisini hep ikinci plana atması.
-insanları tam tanımadan çok değer vererek hayatının merkezine koyup sonrasında verdiği değeri hak etmediğini görmesi. (böyle böyle güvensiz olmaya başlıyoruz zaten)
-kişinin kendini çevresinde, kendinden üst düzeyde olan insanlarla kıyaslayıp halinden hoşnutsuz olması/hissetmesi.
-kişinin an'da kalamaması; sürekli yarını, biraz sonrayı düşünmesi.
mutsuzluğa neden olan dışsal nedenler ise;
-malum günümüz pandemi şartları.
-kişinin zamanının çoğunu geçirdiği iş yerinde huzursuz hissetmesi.
-kişinin kendini rahat hissedeceği bir arkadaş/aile ortamının olmaması.
-son olarak da bozuk uyku ve yeme düzeni diyebilirim.
örneğin mutsuzluğa neden olan içsel nedenler;
-kişinin kendinden çok başkalarının iyiliğini ve mutluluğunu düşünmesi, kendisini hep ikinci plana atması.
-insanları tam tanımadan çok değer vererek hayatının merkezine koyup sonrasında verdiği değeri hak etmediğini görmesi. (böyle böyle güvensiz olmaya başlıyoruz zaten)
-kişinin kendini çevresinde, kendinden üst düzeyde olan insanlarla kıyaslayıp halinden hoşnutsuz olması/hissetmesi.
-kişinin an'da kalamaması; sürekli yarını, biraz sonrayı düşünmesi.
mutsuzluğa neden olan dışsal nedenler ise;
-malum günümüz pandemi şartları.
-kişinin zamanının çoğunu geçirdiği iş yerinde huzursuz hissetmesi.
-kişinin kendini rahat hissedeceği bir arkadaş/aile ortamının olmaması.
-son olarak da bozuk uyku ve yeme düzeni diyebilirim.
devamını gör...
efkan şeşen
1963 istanbul doğumlu besteci, şarkıcıdır. bir dönem grup yorum solistliği yapmıştır.
efkan şeşen-yüreğim yangınlarda en sevdiklerimden. *
efkan şeşen-yüreğim yangınlarda en sevdiklerimden. *
devamını gör...
hayalimdeki türkiye
konuşarak anlaşabilmek, fikirleri saygı çerçevesinde tartışabilmek.
devamını gör...
almanya'nın çifte vatandaşlığı yasaklaması
bunu orada yaşayan türklere gıcıklık olsun diye yapıyor alman hükümeti.
bu tutum zaten eskiden beri var.
mevcut durumda da devletimiz buna çözüm olarak türk kökenli olup da sadece alman vatandaşı olanlara mavi kart veriyor, bizim gibi türk vatandaşlarına nazaran hak kaybı yaşanmasın diye.
başlık güzel yalnız okuyun.*
bu tutum zaten eskiden beri var.
mevcut durumda da devletimiz buna çözüm olarak türk kökenli olup da sadece alman vatandaşı olanlara mavi kart veriyor, bizim gibi türk vatandaşlarına nazaran hak kaybı yaşanmasın diye.
başlık güzel yalnız okuyun.*
devamını gör...
