muammer baran
--- alıntı ---
muammer baran karaman'da 1926 yılında mansurdede mahallesi'nde doğmuştur. kendisini yetiştirmiş zeki ve çok kültürlü bir insandı. o yıllarda katılmış olduğu inönü planör kursu'nda yaşadığı büyük heyecandan sonra psikolojik bir rahatsızlığa yakalanmış ve bu rahatsızlığı yedek subaylığı döneminde iyice belirginleşmiştir.yıllarca karaman'da kendine ait içinde eşya olmayan bir evde tek başına yaşamış,giydiği kırmızı renkli, kat kat elbiseler,yaz kış ayağından çıkarmadığı kırmızı çizmeleri,elinden hiç düşürmediği şişte dizili meyvelerle bir simge haline gelmiştir.
çok güzel mızıka çaldığı, bir kaç tane yabancı dil bildiği,bir çok öğrencinin ödevlerine yardım ettiği söylenirdi.muammer baran, 29 nisan 2004 perşembe günü vefat ettiğinde haber bir anda kulaktan kulağa yayılmış ve ertesi gün kılınan cenaze namazında karaman'ın tarihinde hiç görülmemiş şekilde binlerce karamanlı bir araya gelmiştir.
bunun üzerine 3 sene önce dönemin belediye başkanı ali kantürk karaman'ın çok sevdiği bu insanın adına bir park yaptırarak buraya onun heykelini dikmişti. muammer baran 20.02.1965 - 31.07.1965 tarihleri arasında adalet bakanlığı yapan irfan baran'nın da akrabasıydı.
sabah namazı isimli şiiri
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
mevsimler değişir gibi kımıldanır içim.
dudaklarımda doğar dualar ve güneşler.
ışır gözlerimle öyle melekler ki
cennet bahçelerinde kevser içmişler.
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
hafızamda rabbimden başka yoktur hatıram.
ilk fecri görenlerin hayreti muhayyilemde
güneşli bulutlarda nurlar kadar parlak
ümitler, bağlanışlar yaşarım o demde.
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
ne kadar gençtir karaman ne güzeldir
secde dualarının rahatlığı içimde.
bir ses ki sükûn ve sonsuzluk
bir ses ki hayat olur bende.
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
altınlaşır sokak, rüyalaşır mekân
bir sıyrılış ki o, “zaman” duyulmaz.
bir vazgeçiş kendimden başka her şeyden
bir “an” ki hayata doyulmaz.
--- alıntı ---

muammer baran karaman'da 1926 yılında mansurdede mahallesi'nde doğmuştur. kendisini yetiştirmiş zeki ve çok kültürlü bir insandı. o yıllarda katılmış olduğu inönü planör kursu'nda yaşadığı büyük heyecandan sonra psikolojik bir rahatsızlığa yakalanmış ve bu rahatsızlığı yedek subaylığı döneminde iyice belirginleşmiştir.yıllarca karaman'da kendine ait içinde eşya olmayan bir evde tek başına yaşamış,giydiği kırmızı renkli, kat kat elbiseler,yaz kış ayağından çıkarmadığı kırmızı çizmeleri,elinden hiç düşürmediği şişte dizili meyvelerle bir simge haline gelmiştir.
çok güzel mızıka çaldığı, bir kaç tane yabancı dil bildiği,bir çok öğrencinin ödevlerine yardım ettiği söylenirdi.muammer baran, 29 nisan 2004 perşembe günü vefat ettiğinde haber bir anda kulaktan kulağa yayılmış ve ertesi gün kılınan cenaze namazında karaman'ın tarihinde hiç görülmemiş şekilde binlerce karamanlı bir araya gelmiştir.
bunun üzerine 3 sene önce dönemin belediye başkanı ali kantürk karaman'ın çok sevdiği bu insanın adına bir park yaptırarak buraya onun heykelini dikmişti. muammer baran 20.02.1965 - 31.07.1965 tarihleri arasında adalet bakanlığı yapan irfan baran'nın da akrabasıydı.
sabah namazı isimli şiiri
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
mevsimler değişir gibi kımıldanır içim.
dudaklarımda doğar dualar ve güneşler.
ışır gözlerimle öyle melekler ki
cennet bahçelerinde kevser içmişler.
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
hafızamda rabbimden başka yoktur hatıram.
ilk fecri görenlerin hayreti muhayyilemde
güneşli bulutlarda nurlar kadar parlak
ümitler, bağlanışlar yaşarım o demde.
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
ne kadar gençtir karaman ne güzeldir
secde dualarının rahatlığı içimde.
bir ses ki sükûn ve sonsuzluk
bir ses ki hayat olur bende.
dikbasan camisinde ezan okunduğu zaman
altınlaşır sokak, rüyalaşır mekân
bir sıyrılış ki o, “zaman” duyulmaz.
bir vazgeçiş kendimden başka her şeyden
bir “an” ki hayata doyulmaz.
--- alıntı ---

devamını gör...
da ve de ayrımı yapamayan insan cahildir
bu konuyu türk dil kurumu bile bu kadar dert etmedi. düne kadar “ yha npyrsn knk .s.s” yazanlar başımıza türkçeci kesildi ahahshsjdjdk. kardeşim ödev falan yaparken tabi dikkat ediyoruz ama şuraya yazarken bir salın bari ya. ne bu kural kural yeterince uymamız gereken kural var zaten her şey bitti tek derdimiz de-da ayrımı. keşke tek problem bu olsa.
devamını gör...
bit yeniği
bir işin sağlam görünmesine karşın güven vermeyen ve anlaşılmayan tarafı.
devamını gör...
edebiyat tarihinin en tanınmış karakterleri
don kişot.
devamını gör...
iz bırakan kitap cümleleri
ihanet ve şiddet iki tarafı sivri uçlu bir mızraktır, kullanılandan fazla kullanana zarar verir.
wuthering heights-emily brontë
wuthering heights-emily brontë
devamını gör...
kendi açtığın başlığın tanımlarını çocuğun gibi sevmek
az önce ekranı okşuyordum allah affetsin
devamını gör...
madem öldürmeyecektin niye bu kadar ağrıdın
başımız ağrımaktadır. ağrısı saatlerdir geçmek bilmemektedir. bu kadar ağrımasına bir ölüm yakışırdı ama amacı nedir çözemediğim bir baş ağrısı. işbu başıma yaptığım bir sitemdir. saatlerce ağrıyarak ne yapmak nereye varmak istemektedir. hayır migren nasıl bi şey bilsem migren filan başlangıcı diyeceğim ama bilmiyorum ki. her türlü yol denenmiş ilaç takviyesi yapılmış olup şekilden şekile girilmek suretiyle sonuç beklenmeye başlanmıştır. ölürsem haber ederim.
birkaç artı oyla kem gözlerin hakkından gelebiliriz belki bilemiyorum altan.
-ey tanrı’m dayanabilir miyim buna ben? yardım et çıkar onu al başımdan lütfen. taşıyamayabilirim düşerim birden...
-içimden şu zalim şüpheyi kaldır,
ya sen gel ya da beni oraya aldır azrail.
birkaç artı oyla kem gözlerin hakkından gelebiliriz belki bilemiyorum altan.
-ey tanrı’m dayanabilir miyim buna ben? yardım et çıkar onu al başımdan lütfen. taşıyamayabilirim düşerim birden...
-içimden şu zalim şüpheyi kaldır,
ya sen gel ya da beni oraya aldır azrail.
devamını gör...
kanıt
hala tv2 de 23.45 yayinlanmakta olan dizi. türklerin yaptığı en iyi yapımlardan biridir. çoğu zaman oturup izlerim. bütün bölümlerini izlemiş olmama rağmen kendini izlettiren başarılı bir dizi.
devamını gör...
kötülüğü beslediler büyüttüler ve dediler ki
vay başımıza gelene...
devamını gör...
ilgi budalası kadın
cinsiyetçi olmasını geçtim çirkin bir üslupla yazılmış. demek istediğim bu konu üstüne tabii ki konuşabilirsiniz ama uygun bir dil vardır. ilgi budalası yerine budala ve kadın çıkarabilir mesela. kaldı ki bu süreçten geçen bir insanın ne hissettiğini bilemeyiz ki. ondan herkesi hassas konularda daha hassas bir dil kullanmaya davet ediyorum.
devamını gör...
kız sen dulsun su faturan neden yüksek geliyor
beyni başka yerinde olan kişi saçmalamasıdır. kadınlara bu sözleri söyleme cesaretini nereden buluyor, kime güveniyor bunlara bakılmalıdır. bana, bu tür kelimeleri sarf etse biri, tırnaklarımla şekil çizerim vücuduna.
devamını gör...
buick grand national
hızlı ve öfkeli 4'te filmin başında petrol tankeri soyarken vin diesel abimizin kullandığı siyah alettir..

regal modelinin 1978-1987 yılları arasında üretilen 2. neslinin;
1981 ve 1982 yıllarında "nascar winston cup grand national series" yarışlarını kazanmaları üzerine üretilen modelleridir..
"what wins on sunday, sells on monday" (pazar günü kazanan, pazartesi günü satar) sözüyle/mantığıyla 1982'de üretilmeye başlanmıştır..

1984'e kadar siyah renkle üretilmemiş olup; atmosferik motorla üretilmiştir..
1984'de grand national'ı bilen herkesin tanıdığı, grand national'ın o meşhur siyah rengiyle üretilmeye başlanır ve atmosferikle değil 3.8lt turbo v6 ile.. bir takım yakıt ve ateşleme sistemlerindeki geliştirmelerle gücü 200hp'ye torku ise 407 nm'ye çıkmıştır. bu yılda 5000 adet üretilen regal'in 2000'i grand nationaldir..

400m'yi standart turbo basıncında (10psi/0.69bar) 15.9 saniyede geçmiştir. aynı dönem üretilen camaro 17 saniyede, corvette ise 15.2 saniyede geçmiştir..
grand national'ın bu kadar ünlü olmasının sebebi, son üretildiği yılı olan 1987'de sınırlı sayıda üretilen gnx* (grand national experimental) modelidir.. zaten en bilinen modeli, adını duyurduğu modeli budur.. bu modelin özelliği, mclaren performance technologies' in bu araca el atmasıdır.. buick 547 adet grand national'ı özel iç dizayn paketiyle çıkartıp mclaren performance technologies'e yollar.. orada seramik palli garrett t-3 turbo, daha büyük ve verimli seramik- alüminyum alaşımlı bir intercooler, yeni bir şanzıman ve bir çok yenilikle gücü 276hp'ye torku ise 488 nm'ye çıkmıştır..
0-100'ü 4.6 saniye, 400metreyi ise 12.7 saniyede almaktadır.. (182 km/h) referans olması açısından, ferrari f40'tan daha hızlıdır..


amerika'da darth vader'ın arabası olarak anılır.. ve amerikan araçlarının karanlık tarafını * temsil ettiği söylenir..
amerika'nın kültürüne biraz zıt olarak v8 yerine v6 motorla çıkmasını saymazsak, tasarım diliyle kesinlikle bu araç kesinlikle amerikan arabalarında farklı bir yeri temsil ediyor.. farklı bir dizayn, american muscle gibi değil çünkü ve v6 motoru var..
ve siyahtan başka bir renk düşünülemezdi kesinlikle..


regal modelinin 1978-1987 yılları arasında üretilen 2. neslinin;
1981 ve 1982 yıllarında "nascar winston cup grand national series" yarışlarını kazanmaları üzerine üretilen modelleridir..
"what wins on sunday, sells on monday" (pazar günü kazanan, pazartesi günü satar) sözüyle/mantığıyla 1982'de üretilmeye başlanmıştır..

1984'e kadar siyah renkle üretilmemiş olup; atmosferik motorla üretilmiştir..
1984'de grand national'ı bilen herkesin tanıdığı, grand national'ın o meşhur siyah rengiyle üretilmeye başlanır ve atmosferikle değil 3.8lt turbo v6 ile.. bir takım yakıt ve ateşleme sistemlerindeki geliştirmelerle gücü 200hp'ye torku ise 407 nm'ye çıkmıştır. bu yılda 5000 adet üretilen regal'in 2000'i grand nationaldir..

400m'yi standart turbo basıncında (10psi/0.69bar) 15.9 saniyede geçmiştir. aynı dönem üretilen camaro 17 saniyede, corvette ise 15.2 saniyede geçmiştir..
grand national'ın bu kadar ünlü olmasının sebebi, son üretildiği yılı olan 1987'de sınırlı sayıda üretilen gnx* (grand national experimental) modelidir.. zaten en bilinen modeli, adını duyurduğu modeli budur.. bu modelin özelliği, mclaren performance technologies' in bu araca el atmasıdır.. buick 547 adet grand national'ı özel iç dizayn paketiyle çıkartıp mclaren performance technologies'e yollar.. orada seramik palli garrett t-3 turbo, daha büyük ve verimli seramik- alüminyum alaşımlı bir intercooler, yeni bir şanzıman ve bir çok yenilikle gücü 276hp'ye torku ise 488 nm'ye çıkmıştır..
0-100'ü 4.6 saniye, 400metreyi ise 12.7 saniyede almaktadır.. (182 km/h) referans olması açısından, ferrari f40'tan daha hızlıdır..


amerika'da darth vader'ın arabası olarak anılır.. ve amerikan araçlarının karanlık tarafını * temsil ettiği söylenir..
amerika'nın kültürüne biraz zıt olarak v8 yerine v6 motorla çıkmasını saymazsak, tasarım diliyle kesinlikle bu araç kesinlikle amerikan arabalarında farklı bir yeri temsil ediyor.. farklı bir dizayn, american muscle gibi değil çünkü ve v6 motoru var..
ve siyahtan başka bir renk düşünülemezdi kesinlikle..

devamını gör...
muhteş ikiliyle kafa rock radyo yayını
güzel şeyler neden erken son bulur ki? tadının damağımızda kalmamasını diliyorum. kafadandeniz'in istirahatinden bomba gibi dönmesini dört (rakam ile 4) gözle bekleyeceğim!
devamını gör...
ttnet interneti sık sık kopan yazarlar
en başta benim. kopuyor 2 dk sonra kendiliğinden geri geliyor. sorun ne bulamadım. hız gayet stabil ama günde en az 10 defa kopma oluyor. modem rt206.
devamını gör...
kitap kazanmak için kendini kasmayan yazar
ne gerek var abi modunda contented takıldığım için, çekilişlere de katılmayarak artırıyorum. yazıyoruz işte daha ne.
devamını gör...
çocuklarla girilen komik diyaloglar
yeğenimle(2) olan bir diyalog;
-ayaz seni yiyebilir miyim?
-olmaas ben mama değilim.
-ayaz seni yiyebilir miyim?
-olmaas ben mama değilim.
devamını gör...
geceye bir söz bırak
kaybolmak, yolu öğrenmektir.
devamını gör...
toksik ebeveynler
annemin yaşadığı durum. ne yaparsa yapsın mutlu olmayan iki ebeveyni var yaşları 90'a yakın durumda.
devamını gör...
annelerin çöp diye attığı muhteşem şeyler
evde bulamadığım her eşyam için annemin kullandığı cümle, ‘belki çöpe gitmiştir’. attım da demiyor eşyanın kendi özgür iradesinden bahsediyor.
devamını gör...
karşılıklı nickaltı giren erkek ve kadın
bir mahsuru mu var dediğim başlıktır.
ben mesela, sevdiğim yazar kimse överim. kadınmış, erkekmiş her kim ise beni ilgilendirmiyor. ben burada tutankamonun laneti olarak varım. ne fazlası ne eksiği değilim. sadece yazarım. burada çok değerli insanlar ile konuşuyorum. onlardan çok şey öğreniyorum. hem yazıyor, hem muhabbet ediyor hem de seve seve nickaltı giriyorum.*
ben mesela, sevdiğim yazar kimse överim. kadınmış, erkekmiş her kim ise beni ilgilendirmiyor. ben burada tutankamonun laneti olarak varım. ne fazlası ne eksiği değilim. sadece yazarım. burada çok değerli insanlar ile konuşuyorum. onlardan çok şey öğreniyorum. hem yazıyor, hem muhabbet ediyor hem de seve seve nickaltı giriyorum.*
devamını gör...