evladım iyice online oyun forumuna çevirmeyin burayı alüminyum! hadi bakayım hadi.
devamını gör...

boşanma; anlaşamayan, birbirine katlanamayan iki insanın artık bir arada olmak istemedikleri için ayrılmalarıdır. facia, boşanma değil birbirini tam anlamıyla tanımadan veya zorla evlendirilen çiftlerin olmasıdır. topluma evlilik öncesi danışmanlık hizmeti verilmeli ve yaygılaştırılmalıdır..
devamını gör...

öğrenmek ve oynamak lazım. severim böyle değişik oyunları.
devamını gör...

ünlü fransız matematikçi ve filozof descartes'ın "cogito ergo sum" yani "düşünüyorum öyleyse varım" sözünü hepimiz biliriz. peki nasıl düşünüyoruz? hemen herkes düşündüğünü ve iyi bir düşünür olduğunu "düşünür". peki bu düşüncelerimiz ne kadar sistematik gerçekleşiyor? işte bu noktada karşımıza çıkan düşünme biçimlerinden birkaçını incelemek istedim.

sözlük genelinde bazıları parçalar halinde incelenmiş modelleri de tek bir yazıda toplamış olacağım. eğer başlığı varsa, tıklayarak oraya gidip daha detaylı bilgiye erişebilirsiniz. yoksa kendiniz açabilir ya da yine bu başlık altında fikirlerinizi belirtebilirsiniz.

altı temel düşünme biçimi vardır. bunlar eleştirel, analitik, yansıtıcı, yaratıcı, yanal ve metabilişsel düşünmedir. diğer kullanılan ya da ilginç düşünce metotlarına da yer vereceğim ama önce bunlarla başlamak istiyorum.

eleştirel düşünme
"şüphe." neyin nasıl yapılacağına dair en doğruyu bulmaya/seçmeye dair rasyonel bir yol izleyen düşünme biçimi. temel olarak ilgililik, geçerlilik, açıklık, anlaşılabilirlik, dengelilik, mantıklılık, doğruluk ve adillik kavramlarına dayanır. önyargılardan ve ani kararlardan uzak olmayı, problemi merkez alarak hareket edip merkezden uzaklaşılmaması hem de çok yaklaşıp kör bir açıyla değerlendirilmemesini hedefler. mevcut bilgi, mantık ve sağduyu çerçevesinde bir karar ya da yargıya varılmasını amaçlamaktadır.

analitik düşünme, yansıtmalı düşünme, gerçekçi düşünme, tümdengelimsel ve tümevarımsal düşünme gibi diğer düşünce metotlarını da kapsar aslında.

analitik düşünme
iş ilanlarının vazgeçilmezi olan analitik düşünme, aslında ögeleri ayrıştırıp inceleme, bütün ve parça arasında ilişki kurma durumudur. çözüm aşamasındaki problem bütün halde değil, uygun parçalar halinde incelenir. her parçaya ayrı ayrı çözüm bulunurken, bir yandan parçalar ve çözümlerin kendi aralarındaki uyumu yani bütüne yansıyışı göz önünde bulundurulur. bilgiyi neden-sonuç dahilinde, farklılıklar ve benzerlikleri ince eleyip sık dokuyarak işlemektedir.

yansıtıcı düşünme
"deneyim" özeleştiri yaparak düşüncenin eksik ya da kusurlu yanlarının bulunması, bunlar üzerine tekrar düşünülmesi ve kötü yanların düşünen lehine kullanılması durumudur. hatalar ve kusurlar saptanır, devamında buna uygun bir yol haritası çizilir. birey durumu kendi kendine değerlendirir ve ne kadar mantıklı olduğunu tayin edip buna göre düşünceyi kabul ederek harekete geçer ya da reddederek düşünme aşamasını gözden geçirir.

yaratıcı düşünme
yaratıcı düşünme, var olan norm ve standartlardan sıyrılıp var olmayanı hedefleyen düşünme biçimidir. yeni bir nesne, kavram, fikir, eser ortaya çıkarırken ön plana çıkan yaratıcı düşünme, eleştirel düşünmenin aksine birbiriyle ilgi ilişiği bulunmayan ya da "en doğru"yu aramayan düşünme modeli olarak değerlendirilebilir. bu farklılık ve uç oluş, merkezden uzaklaşma hadisesi alakasız, gerçeklikten uzak ya da absürt olmak zorunda değildir.

yanal düşünme
olayı/sorunu birden fazla açıdan ele alan, tek bir doğrunun ya da çözümün olmadığı düşünme biçimidir. fikirsel zenginlik ve ihtimal fazlalığı ön plandadır. rasyonellik kısıtlı olabilir. olası tüm senaryoların göz önünde bulundurulduğu ve fikir fazlalığı üzerinden ufuk genişletmeye yönelik düşünme metodudur. yaratıcı düşünce ile birlikte beyin fırtınası dediğimiz olayı ortaya çıkarır. altı şapkalı düşünme tekniğinin doğrudan karşılığı ve çıkış noktasıdır.

metabilişsel düşünme
ben buna öz farkındalık demeyi daha doğru buluyorum. bireyin kendisini tanıyıp, nasıl düşündüğünün ve en verimli sonuçları nasıl ortaya koyabildiğinin kritiğini yapması durumudur. kendisi için en iyi öğrenme ve karar verme tekniğine dair olan düşünmedir. yani bir nevi düşünmeyi düşünme ya da nasıl düşüneceğini düşünme diyebiliriz.

şimdi de temel düşünme biçimleriyle alakalı, onların temeli olmuş ya da onlardan esinlenilerek yola çıkmış birkaç düşünme biçimini daha inceleyeceğiz.

ıraksak düşünme
var olan bir bilgi ya da olaydan hareketle türetilip yeni yorumlar kazandırmak, düşünceyi başka düşüncelerle ilişkilendirmektir. bu düşünce biçiminde tek doğru yoktur ve ortaya çıkan alternatif cevaplarla birlikte ortaya çıkan farklı bakış açıları, olay ya da bilginin daha geniş bir perspektiften yorumlanabilmesine imkan tanır.

yakınsak düşünme
çok cevaplı düşünme biçimlerinin, bilhassa ıraksak düşüncenin tam tersi şekilde farklı fikirler arasındaki ortak noktayı, paydayı bulma yönündeki düşüncedir. bu bağlamda ortaya çıkan bir fikir ya doğru ya yanlıştır. düşünceler elenerek olabildiğince az sayıda, mümkünse tek doğruya düşürülür.

tümdengelimsel düşünme
herhangi bir bütünden yola çıkarak, o bütünün kapsadığı parçaların da bütün için geçerli olan özellik/bilgiye uygun oluşuna dayalı düşünme metodu. temel mantığımızın da işleyiş mekanizmalarından biridir aynı zamanda. istem dışı gerçekleştirdiğimiz unsurlardandır ve gerçekliği kesin olmamakla birlikte olası ya da geçerli durumlar için kullanılır. çarpıcı bir örnek olarak burçlar verilebilir.

aslan burcu egoisttir. abdulkadir aslan burcudur. bu durumda abdulkadir egoisttir.

tümevarımsal düşünme
tümdengelimin tersi olarak, özelden genele doğru bir yol izlenen düşünme metodudur. tıpkı tümdengelimdeki gibi geçerli ifadeler olmalarına rağmen gerçeği yansıtmak zorunda değildir.

abdulkadir egoist bir insandır, abdulkadir aslan burcudur, aslan burcu insanlar egoisttir.*

analojik düşünme
iki farklı durum, problem ya da birey arasındaki ortak noktalardan yola çıkarak diğer noktaları da eşleştirmeye yönelik düşünme biçimi. bilinenlerin olgunun ele alınıp, bilinmeyen olgunun açıklanmaya çalışılması durumu.
ahmet uzun ve cesurdur.
ali de uzundur.
bu durum da ali de cesurdur.

hipotetik düşünme
problem çözümünde yalnızca somut kısım ve yöntemlere değil, "hipotez" geliştirerek çözümle ilişkisi olan yollara da odaklanan ve bunları test eden düşünme biçimidir. ıraksak düşünme ile doğrudan ilişkilidir ve yine ıraksak düşünmenin pratik işleyişine dair harika bir temeldir. ve, veya, eğer gibi mekanizmalara dayanır. bilgisayar dillerinde de sıklıkla karşımıza çıkmaktadır.
eğer x ve y olursa, z olur.

evet aklıma gelenler, değinmek istediklerim bunlar. düşünüyoruz. evet, insanız ve hepimiz düşünüyoruz. ama her ne kadar burada bahsetmesem de dogmatik düşünce, mantıksal olmayan düşünme, vasat düşünme gibi türler de söz konusu.

"olan bitene ne kadar geniş bir açıdan yaklaşıyorum? ne kadar bilinçli düşünüyorum? düşüncelerim doğru mu, eksiksiz mi?" gibi soruları her bireyin kendine sorduğu bir dünya dileğiyle diyerek bitireyim.
devamını gör...

ben yazdım kadere hüznü perişanı
sonu gelmez yine de bitemez ümitler,
ama yoksa bahçemin eski şanı
sebebi koparılan çiçekler.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

her şeye rağmen gülümsemek en güzel devrimdir.
devamını gör...

buradan izleyebileceğiniz, izlediğim zaman şaşkınlıktan küçük dilimi yuttuğum olaydır. kelimeler gerçekten kifayetsiz kalıyor artık.

edit: mesafe kurallarını gerekçe gösteren yazar kardeşimize koronavirüs döneminde yapılmış olan akp kongrelerinden bir manzarayı paylaşmak isterim.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kendim gibi birini bulsam zaten ertesi gün basacam nikahı. ama yook. şu ufacık evrende tekim.
devamını gör...

kemalist devrim, okuması kolay, anlaması kolay olmayan, hazmetmesi de zor bir kavramdır. hazmedemeyenler tarih boyunca bok atmaya çalışsalar da, güneş balçıkla sıvanmaz derler. atamın tabiriyle uçurumun kenarında yıkık bir ülkeyi, ilk 15 senesinde getirdiği seviye akıllara zarar bir kalkınma emsalidir. şaka değil bu değerli dostlar, hani bir gerçekten açıp baksanız dudağınız uçuklar nasıl yaptı ulan bunları diye. ülkeyi sanayi, tarım gibi üretim sektörlerinde olduğu gibi toplumsal olarak da kalkınmaya müsait bir sosyolojik altyapıyla donatması için ne gerekiyorsa yine döneminde yapılmıştır. sağı solu bir kenarıya bırakıp, kemalist devrimin teoride ve pratikteki dinamiklerini iyi anlayıp günümüze uyarlamamız gerekir. atamın hedef gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine çıkmak türkiye gibi orta doğu bataklığında kendi göbeğini kendisinin kesmesi gereken bir ülke için tek çaredir. velhasıl kelam, ikinci atatürk diye bir şey yoktur dostlar.
tarihin en kötü sayfalarına isminizi kapkara harflerle yazdınız, gelecek nesiller bakalım sizi nasıl okuyacak.
devamını gör...

kırılıp bütünlüğü bozulmuş bir nesnenin parçalarını altın veya gümüş suyu/tozu kullanarak birbirine yapıştırma işlemiyle gerçekleştirilen, içinde barındırdığı felsefesiyle günümüzün ihtiyacı olan ilhami verdiğini düşündüğüm, geleneksel bir japon el sanatıdır.

çömlek kırılmıştır, eskisi gibi değildir artık. değeri acımasızca öğüten tüketim toplumunun yaptığı gibi, onu bir kenara atmaz bu sanat. zamanın, tarihin bir parçası olarak görür ve onu onarmayı amaçlar. kırılan parçalarını altın suyuyla tekrar birleştirir. kusurlarını gizlemez. bilakis daha da görünür hale getirir ve bütün olmuş haliyle onun güzelliğini ve değerini daha da ortaya çıkarır.
tıpkı bize olan gibi. kırıldıkça, ruhumuzu dönüştürerek... yaş aldıkça, bizi biz yapan kusurlarımızı sevmeyi öğrenerek... ve kırıldığımız yerlerden, altın yansımasıyla ışıldayan o çömlek gibi, biz de kendini bulmuş bir ruhla ışıldarız.


encrypted-tbn0.gstatic.com/...
devamını gör...

bir nâzım hikmet ran şiiridir.

belki ben
o günden
çok daha evvel,
köprü başında sallanarak
bir sabah vakti gölgemi asfalta salacağım.
belki ben
o günden
çok daha sonra ,
matruş çenemde ak bir sakalın izi
sağ kalacağım...
ve ben
o günden
çok daha sonra:
sağ kalırsam eğer,
şehrin meydan kenarlarında yaslanıp
duvarlara
son kavgadan benim gibi sağ kalan
ihtiyarlara,
bayram akşamlarında keman
çalacağım...
etrafta mükemmel bir gecenin
ışıklı kaldırımları
ve yeni şarkılar söyleyen
yeni insanların
adımları...
devamını gör...

sadece bir insana aşık olmak değildir.

ankara’da aşık olursanız donduran ankara soğuğuna da aşık olursunuz. o kadar soğuk olur ki ankara sevgilinizin elini bırakmak hain bir donma girişimi olarak yaftalanabilir.

ankara’da aşık olursanız yıkılmış binaların enkazına da aşık olursunuz. artık yerinde olmayan ssk işhanın karşısından geçip sevgilinizin kokusunda ucuz bira ve ayaküstü midye kokusu da bulursunuz.

ankara’da aşık olursanız birçok klişeyi yerle bir eden cümlelere de aşık olursunuz. sevgilinizle ankara’da yürürken içten içe bilirsiniz ki ankara’nın denize ihtiyacı olmadığı için denizi yoktur. denizsiz yaşayamayanlar bir zahmet kendi denizlerini getirsinler.

ankara’da aşık olmak soğuktur, yerle yeksandır, denizsizdir.
devamını gör...

firavun akhenaton ile arasında bir türkü ilişki kuramadığım antiparkinson ilacı. çoğu zaman ekstrapiramidal yan etki oluşturan antipsikotiklerin bu etkilerini aza indirmek için reçete edilir.
devamını gör...

insanlar sadece kendi fikirlerini değerli görüyor. 'kim ne yazmış?' ya da 'acaba benimle aynı şeyi düşünen var mı?' diye bakmıyorlar.

bol tanımlı bir başlığa girdiğim zaman önce yazacağım tanımdaki anahtar kelimeyi aratıyorum varsa beğeniyorum. sonra yazdığını okumak istediğim yazarı aratıyorum.
devamını gör...

ailevi yapını bilmiyorum. ama sana sadece şunu söylemeliyim. eğer elinde ufacıkta bir fırsat varsa çek git o evden.
çünkü bu bir başlangıçtır. zamanla daha büyük hadsizlikler peşi sıra gelecek ve sen ilkine sesini çıkarmadığın için geri kalan hepsinde de kendinde bu hakkı görecek.
eğer yeni bir hayat şansın varsa sakın tepme onu. evet aile bir daha bulunacak bir şey değil, ama sen kendine olan saygını yitirirsen ( böyle durumlarda elden giden tek şey özgüven ve özsaygıdır) bu da çok zor geri gelebilecek bir şeydir.
eğer tamamen bağını koparmak istemiyorsan da en azından uzakta olmanı tavsiye ederim.
bunu bizzat yaşamış biri olarak söylüyorum ki, ilkinde tepkini göstermezsen, hiçbir zaman gösteremezsin.
devamını gör...

namussuz bir agri. her ay ilac almayacagim diye direniyorum her ay yeni guncelleme ile geliyor.
devamını gör...

"procrastination"
erteleme hastalığı ilginç bir konudur.
bu hastalığa sahip kişiler tembel değildir. verilen işleri mutlaka yaparlar. yapmamazlık etmezler.
tembel insan ; verilen işi yapmaz veya yarım bırakır.
bu hastalığa sahip kişiler aptal ve cahil değildir. verilen işi harfiyen, eksiksiz yaparlar.
tembeller ise işi yarım, yamalak yaparlar. işi yaptırdığına pişman ederler.
gelelim hastalığın tanımına...
bu ; istenilmeyen durumları psikolojik bir reddediştir.
psikolojinin yapılacak işler arasındaki seçiciliğidir.
---------------------------------
kişinin önünde bu gün 1-2-3 numaralı işler var.
kişi 2 numaralı işi sevmiyor.
kişi bu gün 1 ve 3 numaralı işleri yapar. 2 numara yarına kalır.
kişinin önünde yarın 2-4-5-6 numaralı işler var.
kişi yarın 4-5-6 numaralı işleri yapar ve 2 numara yine bir sonraki yarına kalır.
bir gün gelip 2 numaralı işi yapmak zorunda kaldığı gün yapar. hemde eksiksiz yapar.
----------------------------------
öğrenci milletinde bu hastalık pek çoktur.
koskoca dönem boyunca ; yarın çalışırım, yarın çalışırım diyerek ; dönemi bitirirler.
ve son iki günde ; dönem boyunca ötelediği kitabı ; okuyup bitirirler. ve o dersten geçerler.

çokda korkulacak bir hastalık değildir.
adamın iki ayağını ; son iki günde ; bir pabuca sokar.
devamını gör...

bu kadın anne olamaz bu adam ve bunun gibiler insan olamaz. şerefsiz, pislikler. allah belanızı versin. bir kadın olarak sen nasıl bir yoklukta şeyinin derdine düştünde bir aydır internette tanıştığın adamı evine aldın. küçük yavrunla yalnız bıraktın veya nasıl dövmesine izin verdin iğrenç mahluk! görmeme imkanı yok. insan çocuğunu sinek ısırsa farkeder ne görmemesi ne bilmemesi. değil bir adam bin adam gelse insan çocuğunun tırnağına değişmez. o ruh hastası pedofili manyakta o mahlukat anneside umarım girdikleri delikte eziyet çekerek geberir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

vücudun doğal olarak ürettiği ve hipotalamus tarafından da salgılanan kimyasal.
kan basıncını ayarlar, tansiyonu yönetir, hareket etmeni sağlar. haz duyduğun ve mutlu olduğun her şeyde bu salgı aktif demektir.
mutlu eder; çok istediğin ürünün kargosunu beklerken hissettiğin duygu, akşam yiyeceğin yemeğin düşüncesi, hafta sonu sinemada izleyeceğin film.. hatta 6 ay sonra gideceğin tatilin sevinci

ama bu haz ve duyguların tamamı o şeye ulaşana kadar. elde ettiğin an, o dürümden ilk ısırığı aldığın an biter.
seks, uyuşturucu, alkol, sigara.. vb bağımlısı olunan şeylerin sebebidir.

varlığı mutluluk
yokluğu melankolidir
yönetemezsen kulu köpeği olursun.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim