"gericilik" anlamına gelen kelimedir. sığınma anlamına gelen "iltica" ile karıştırılmamalıdır.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

e) hiçbiri
devamını gör...

biraz kafasını dinleyip geri gelecek olan yazarımız.
bu tanımı girmeseydim içimde kalırdı ya da ne bileyim gece uyuyamazdım.

edit: yoldi tolki geldikten sonra " biraz kafasını dinleyip geri gelmiş yazarımız. tekrar hoş gelmiştir "olarak tanim düzeltilecektir.

(bkz: cumaya gittim gelicem)
devamını gör...

haddinden pahalı hediyeler, gösterişten daha varoş bişey yoktur
devamını gör...

bir konuda haber verirken önce haber kaynağına bakmak gerekir. orijinal haber kaynağı
@maribel_db isimli twitter kullanıcısı 11 0cak 2021 tarihinde bu paylaşımı yapmış. "dürüst olmak gerekirse" diye başlayıp yetkililere saydırmış, madrid metrosuna atıp tutmuş. *
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

bir kere nişantaşı'nda metro yoktur. istanbul metrolarının rengi de böyle değildir. tarih de 28 ocak değildir.
demet akalın'ın 6.7 milyon twitter takipçisi var. bu paylaşımına kısa zaman içinde binlerce beğeni gelebilir ve facebook, instagram sitelerinde yayılabilir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
paylaşım yaparken güvenilir kaynaklardan faydalanmazsanız dalga geçenler olabilir demet hanım *.

edit: demet akalın paylaşımını 28 ocak saat 16:49'da yapmış olup, kendisine haberin kaynağı da iletilmiştir. 22 saatten beri paylaşımını kaldırmamasını kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
devamını gör...

ekşi sözlüğün eski halini özleyenlerin bulunduğu sözlük.
devamını gör...

her yıl 01-07 mart tarihleri arasında kutlanan yeşilay haftası' nda alkolün, sigaranın, uyuşturucu madde kullanmanın bireye ,aileye ve topluma verdiği zararları topluma anlatılır ve bilinçlendirme yapılır.

herhangi bir şeye bağımlı olup, esir olmadan özgürce istediğim gibi yaşıyorum.
bağımlı olma ,özgür ol!

yeşilay gönüllüsü olarak ,yeşilay haftamız kutlu olsun...


yeşilay tarihçesi

bağımlılıklarla asırlık mücadele
yeşilay, birinci dünya savaşı sırası ve sonrasında işgal güçlerinin toplumumuzda alkol ve uyuşturucu maddeleri yaygınlaştırmasını ve işgale karşı mücadele ruhunun yıkılmasını önlemek amacıyla dönemin şeyhülislam'ı ibrahim haydarizade'nin himayesinde, dr. mazhar osman uzman ve arkadaşları tarafından sultan vahdeddin'in izniyle 5 mart 1920'de istanbul'da "hilal-i ahdar" adıyla kurulmuştur. yeşilay'ın kurulduğu 1 - 7 mart tarihleri ülkemizde yeşilay haftası olarak kutlanmaktadır.

"hilal-i ahdar" ismi daha sonra "yeşil hilal" ve "yeşilay" olarak değiştirilmiş, 1934 yılında mustafa kemal atatürk'ün cumhurbaşkanlığı, ismet inönü'nün başbakanlığında, bakanlar kurulu kararıyla yeşilay'a "kamuya yararlı dernek statüsü" verilmiştir.

kuruluşundan günümüze bağımlılık türleri arttıkça yeşilay'ın da tüzüğünde çalışma alanları çeşitlenmiş, alkolden sonra sigara, uyuşturucu madde, kumar ve yakın tarihte teknoloji bağımlılığı yeşilay'ın mücadele alanına dahil olmuştur.
devamını gör...

çocuk büyür ve sokaktaki yaşlı yobaz amca çocuğa sorar;
- sen cami olan ayasofya mısın, yoksa kilise olan mı?
+ ...
devamını gör...

beklentilere ve babadan babaya değişecek durum. bizim ilişkimiz yeterliden yana iyi denebilir. konuşacak bir şey varsa konuşulur çözülür sonra yine bakarsın işine
ne diye tartışacaksın ki babanla. üstüne düşen görevleri yerine getirince hiçbir sorun kalmaz bence*
devamını gör...

ben nikah şahidi'niz olmaya geldim.
devamını gör...

başta ülkemize ve insanlığa yararı dokunsun da ismi isterlerse palyaçovac olsun mühim değil. bu konuda ambalaja değil içine bakmak lazım. umuyorum başarılı olur yerli aşı.
devamını gör...

açgözlülük.
kıymet bilmemezlik.
empati yoksunluğu.
bencilliğin dorukları.
özgür olmanın ne demek olduğunu bilmemek.
her halta, haddi olmayan her şeye karışmak. (sen kimsin ki? yani tanımadığın birinin hayatına müdahale etme hakkını kim verdi sana? öyle bir şey yok, olmayan kafanın bir yerine not et lütfen.)
devamını gör...

beni heyecanlandıran bir yayın duyurusudur. istismar ve çocuğun yan yana geldiği haberleri okuduğum veya izlediğim günlerde nefret dolu oluyorum. aklım asla almıyor, gereğinden fazla empati mi demeliyiz buna veya gereğin fazla vicdan mı bilemiyorum. biz büyüdük kirlendi mi dünya yoksa her zaman mı böyleydi bilmiyorum. özellikle son beş yıl içinde haberlerde çokça karşılaşıyoruz çocuk istismarı ve cinayeti haberleriyle.
şimdiden soru alır mısınız bilmiyorum fakat aslında gözlemlediğim bir gelişme var son zamanlarda. çocuk cinayetleri haberlerinde ''istismar'' kelimesi dile getirilmemeye başlandı. bu gelişme toplumda infial oluşturmamak için mi bilmiyorum ve sebebini çok merak ediyorum. bununla alakalı olarak şunu da dile getirmek istiyorum. toplumda büyük bir kesim var ki ''ay benim psikolojim bozuluyor, böyle haberler görmek istemiyorum''cular sebebiyle mi haberlere filtre uygulanıyor.
çocuk istismarı haberleri ile ilgili müge anlı bir gün ''bunlar eskiden de vardı, sadece haberlere çıkmıyordu'' demişti. ben nedense bu çirkin gelişmelerin zamanla ve ülke gidişatıyla yükseldiğini düşünüyorum. siyasal islam tü kaka demek bir yana, bizler skandal haberlere maruz kalıyoruz. misal ''9 yaşındaki kız çocuğuna nikah kıyılabilir'' haberi vardı.
çocukluğunda istismara uğramış bireylerin ilerleyen yaşlarında bu kötü tecrübenin yarattığı travmaları atlatamadığını görüyor ve okuyoruz.
kafamda deli sorular, yazmak istediğim onlarca şey var. bu konuların alanı olan tıp, psikoloji, veya sosyaloji hakkında bilimsel hiç bir bilgim yok. ben bu konulara sadece bir izleyici ve duygusal bir vatandaş olarak yaklaşıyorum. bir bilenden dinleyecek olmak bana gerçekten iyi gelecek, şimdiden teşekkür ediyorum.
devamını gör...

eğer gelirse gerçekten güzel bir özellik olacak olan spotify özelliğidir.

eminim ki fiyatlar değişecektir ya da isteyen kişilere ek bir ücretle bu sisteme giriş hakkı verilecek.
devamını gör...

(bkz: hacılara yürüyor korkmuyorum)
devamını gör...

hiç kimse, kadınların birey olarak görülmediği dönemlerde birden ''ya ben bunu böyle ötekileştirdim ama artık insan gibi davranayım bari'' diye düşünüp insan haklarını kadınların ellerine tutuşturmadı. bu haklar mücadeleyle, farkındalıkla elde edildi ve hâlâ tam bir eşitlik durumu sağlanabilmiş değil. özellikle sosyal anlamda. durum böyleyken feminizmi ''kadınlar üstündür'' şeklinde görüyorsanız, black lives matter hareketini de ''siyahlar üstündür'' şeklinde görmeniz kaçınılmazdır. oysa işin özü yalnızca dezavantajlı gruba isim önceliği verilmesidir.

gelelim gerçekten de kadın haklarını savunup yürüyüşlerde açılan pankartların yanlış olduğunu düşünenlere. o pankartlarda yazanlar kendi cinsiyetinden, cinselliğinden utandırılan kadınların hayatları boyunca en ufak hareketlerinde ahlak bekçilerinden duydukları laflar, yaftalamalar. zaten durum böyle olmasa kimsenin tepki göstermesi gerekmez ve bu hareketlere de gerek kalmaz. dolayısıyla siz şu tür bir #162816 kıyaslama yaptığınızda fazlasıyla absürt oluyor. ''başta kadınlar olmak üzere her kesimden insanın sanatla eğitilebileceğini, istediklerinde bir şeyler yapabileceklerine inanıyorum'' tarzı cümleler, baş kaldıranlar olmasaydı şu an sarf edilemeyecekti ve kimse bu fikirleri umursamayacaktı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

trakya yöresinde ve benim de tabii olduğum bulgaristan göçmenleri arasında yaygın olarak kullanılan bir kelimedir. trakyalı bir dayı, "bızıklama oraları be yaa" diyorsa bilin ki size kızmaya başlamıştır.
devamını gör...

eğer iki taraf için de geçerliyse sebep sayılabilir.
devamını gör...

çok güzel düşünülmüş be çok hoşuma gitti. kurucu olmadık da demeyiz artık.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim