tiyokolsikosid ukdesi.

ismail abinin sorduğu en zor soru. cevabı adamına göre değişiklik gösterir dense de, öyle değil işte, geçmiyor.
o orada kalıyor, öylece bekliyor. en olmadık zamanda, en onulmaz anda ortaya çıkıyor.
aynı acının onda da olduğunu bilmek, emin olmak ise teselli değil bir kat daha yük oluyor insanın üstüne. ama sonuçta giden gidiyor, kalan kalıyor o aynı acı ile. puh!


gitti işte?


devamını gör...

hediyeler insanları mutlu eder. küçük bir tebessüm oluşturur kimisi veya kibarca teşekkür ettirir. karşıdakine verdiğin değeri gösterir bana göre. peki sizce hediyeler sadece elle tutulan şeylerden mi oluşur? bence hayır. şarkılar var mesela..dünyanın en masrafsız hediyesidir belkide. ama aynı zamanda en içten olanıdır. "sana bir şeyler söylemek istiyorum. ama biri benim yerime anlatmış söylemek istediklerimi. bunu sana ben okuyormuşum gibi dinle, olur mu?" şarkıyı hediye eden kişi böyle düşünüp hediye etmiş olabilir. veya "dinlerken aklıma sen geldin." de diyebilir. bana göre şarkıların renkleri var. hayal gücümün fazla geliştiğinden midir bilmem ama bir şarkıyı dinlerken kafamın içinde renk tonları oluşuyor. şarkı hediye eden kişi "bu şarkının rengi sana benziyor." diyebilir. nerden bakarsanız bakın birine bir şarkı hediye etmek çok nahiftir.
bana hediye edilen şarkı ise şudur:

hediye eden kişi bu satırları okuyamayacak ama tekrardan çok teşekkür ediyorum.*
devamını gör...

üstünkörü anlamında kullanılan kelime.

bizde genellikle “berenarı sildim, süpürdüm.” şeklinde kullanılıyor.
devamını gör...

son getirilen kafa sözlük özelliklerinden biri.

herkesin dediğini ben de diyeceğim: bu bir seçenek olarak durmalı bir kenarda ve son tanımlar görülmeli. yani elinize sağlık, olmuş ama tam olmamış maalesef.
devamını gör...

"ben aslında yoğğum."*
devamını gör...

ortaokul ve lisede katılmamıştım. üniversite mezuniyetine en yakın arkadaşımın ısrarıyla katıldım,kep atma töreninde ayakkabımın topuğu kırıldı, yürüyüşe katılamadım falan yani gönülsüz olunca bir b.luk çıkıyor.
devamını gör...

peter ustinov'un yönetmenliğini yaptığı 1972 yılına ait şahane bir komedi filmidir. türkçeye fahişe'nin iki yüzü ismi ile çevrilmiştir. elizabeth taylor, richard burton, beau bridges ve peter ustinov baş rollenide oynar . richard burton alır götürür filmi ama elizabeth taylor'dan alamazsınız gözünüzü.
filmin konusuna gelecek olursak:
billy breedlove (beau bridges) teksas'ta bir akıl hastanesinde hemşiredir. bu hastanede yatmakta olan hammersmith (richard burton) adlı bir sosyopat kendisini kaçırması karşılığında billy'e büyük ün para ve şöhret vaadeder. billy ise hoşlandığı sarışın efsane güzel garson ve hafif jimmie jean jackson'un (elizabeth taylor) kendileri ile gelmesi karşılığında kabul eder. bu üçlü birlikte suç ve komedi dolu maceralara doğru yola çıkmaya başlar hele filmin bir yerinde billy büyükelçi olur ki komedidir, üstsüz kızların çalıştığı bar açma fikri hele efsanedir. ama bir süre sonra jimmie'nin hammersmith'e yaklaşması billy'i çıldırtır. ve anne olmak jimmie'nin isteğini hammersmith yapınca olanlar olur...

filmin komedi yükünü beau bridges ve peter ustinov alıp sırtlamıştır. hele son sahnelerde hammersmith'in tekrar hastane'ye geldiğinde artan ününü kıskanması.. peter ustinov'un hammersmith kaçtığıda oluşan yüz ifadesi ve çıldırması....

kısacası eğlenmek için izleyiniz..
devamını gör...

bendenizden bir başkası değildir. mücbir sebeplerden dolayı sizlere kalbim kadar tertemiz bir başlık sayfası bırakıyorum. bazen konu hakkında yetkin olmadığımdan, bazen sizin fikrinizi merak ettiğim için, bazense ileride kendim doldurmak üzere bir iz bırakmak için...

sırf siz canım yazarlar güzel tanımlarınızı doldurasınız diye ukde bırakıyorum. ancak siz doldurmayınca benden günah gidiyor.

bu harika ukdeleri benim doldurmamı istemiyorsanız hemen kokpit menüsündeki ukde butonundan sizleri ukdelerin altlarını doldurmaya davet ediyorum.

kıps.
devamını gör...

yazmayı teşvik edecek bir özellik. bu bakımdan gayet güzel düşünülmüş. gelişiyor sözlük. yakında laz müteahhitler de keşfeder burayı. *
devamını gör...

radyo yayını olmasa belki de sözlük ortamında nadiren tanıyacağımız yazar olacaktı, bahtı açık olsun.
devamını gör...

profil resmi beni gülümseten, kapak fotoğrafı muzlu peki kek ile geçmişe götüren yazar. tanımları çok başarılı, hem sevimli hem de bilgi dolu bir şeyler karalayan beğenisini de bugüne kadar benden eksik etmemiş olan caanım yazar. takip etmeyenin rozeti düşsün.
devamını gör...

kafa sözlük'te çiçeği burnunda bir yazar.
aynı zamanda bir john lennon parçası.
şarkıyı her dinlediğimde şöyle bir tur attırıp geri odama getirir.
devamını gör...

salak mısın cemile
devamını gör...

(bkz: bak yeğenim biz neler yaşadık kendimizi attık mı sorusu) sorup hafife olan insanlar var olduğu sürece ne kadar tehlikeli olduğu anlaşılamayacak olan rahatsızlıktır.

eğer bu psikolojik rahatsızlığa sahipseniz veya sahip olduğunuzu düşünüyorsanız derhal bir psikiyatri uzman doktoruna danışmanızı öneririm.

ne kadar erken tespit edilirse ve tedaviye ne kadar erken başlanırsa süreç o kadar rahat işler ve o kadar çabuk adapte olursunuz bu rahatsızlığa.

daha detaylı tıbbi bilgi okumak isteyenler için de şu yazıyı alıntılayarak paylaşmak istiyorum:


anksiyete bir diğer adıyla kaygı bozukluğu, psikolojik bir rahatsızlıktır. günlük hayatımızda ara sıra anksiyete yaşamak olağandır. çünkü zaman içerisinde karşı karşıya kaldığımız olaylardan ötürü endişelenebilir ya da gelecek ile ilgili maddi-manevi anlamda kaygılar duyabiliriz. günlük yaşamda kaygı duymak her ne kadar normal olsa da, dozunda bir aşırılık mevcutsa o zaman tıbbi bir hastalıktan söz edebiliriz.
anksiyete bozukluğu olan kişilerde, yoğun, sürekli devam eden bir endişe hali ve günlük hayatta rastlanılan durumlara karşı korku vardır.panik atak krizleriyle de kendini gösterebilir. bu duyulan aşırı endişe, kaygı, panik durumu günlük aktivitelerin süregelmesini sekteye uğratır. kontrol edilmesi ve yönetilmesi zor olduğu gibi, zaman öngörüsünde de bulunulamamaktadır. bu halin belirtileri çocukluk, gençlik yıllarında başlayıp yetişkinliğe kadar devam edebilmektedir. yetişkinlik döneminin ardından azalma eğilimindedir.
anksiyete bozukluklarının kendi içinde; sosyal anksiyete bozukluğu, ayrılık anksiyetesi, spesifik fobiler, genelleştirilmiş anksiyete gibi bölümleri de mevcuttur. bu bağlamda sadece bir değil birden fazla anksiyete bozukluğundan muzdarip olabilirsiniz. bazen tıbbi bir tedavi ile çözüme ulaşılması gerekebilir.
kaynak.
devamını gör...

trt belgesel kanalında yiyeceğin serüveni programının arka sesi.
devamını gör...

normal şartlarda enver paşa derim derken neyi kast etmiş acaba ? yani evet vatanseverliği sorgulanmaz ama enver paşa çok hayalperest bir adam gerçekten. atatürk ile zıtlaşmaları gayet normal çünkü o da aşırı hırslı bir adam. ama onun hırsı biraz daha egosal duruyor. yeri gelmiş atatürk’e “ abdülhamitleşme” demiş , yeri gelmiş atatürk için, “ ona paşalık verseniz padişah, padişahlık verseniz allah olmak ister” demiştir. sürekli atatürk’ün önünü kesmeye çalışmış ve başarılarını taktir etmek yerine görmezden gelmeyi ( çanakkale dahil ) tercih etmiştir. aslında bakıldığı zaman atatürk’ten 5-0 önde başlamıştır. atatürk taaa ataşemiliter iken, kendisi sarayların damatlığını yapıyordu. neyse çok uzatmayayım ve kısaca şöyle söyleyeyim.
benim naçizane fikrim şu : enver paşa kötü niyetli bir insan değil, ama çok aklı selim de değildir.
devamını gör...

okuyamama problemini son bir yıldır yaşıyorsanız (bkz: ihtiyaç döngüsü)nün karşılanmamasından dolayı olabilir. geştalt'a göre ihtiyaçların farkına varılıp, harekete geçip, temas edip, doyuma ulaşıp, geri çekilme yaşarız. (acıkıktığınızı fark edip, yemek yemek için sipariş verip, yemeğinizi yedikten sonra doyuma ulaşmanız örneğinde olduğu gibi). ancak döngü şu anda bir çoğumuz için tamamlanamıyor; temel ihtiyaçlarımızdan olan güvende olmayı istiyoruz, ancak malum durumdan dolayı burada doyuma ulaşıp, geri çekilmeyi yaşayamadığımız için döngü tamamlanamıyor ve arka planda farkında olmasak da bizi meşgul ediyor. bu durumda, tamamlanmamış döngü kişinin içinde bulunduğu ana odaklanamamasına, enerjisini ve konsantrasyonunu oraya verememesine neden oluyor. bu yüzden bu süreçte kitap okurken bir sayfayı bitirip diğerine geçtiğinizde "az önce ne okudum?" sorusunun cevabını veremiyor olabilirsiniz.
devamını gör...

sözlüğün aşırı trolleşmesini engellemek için iyi olabilir ama bence mevzu farklı düşünen yazarı, hali hazırda herhangi bir sebeple sevmediğin bir yazarı yıpratmaya dönecek. beğenmediğin bir tanım varsa geçer gidersin veya tanıma karşılık kendi düşünceni yazarsın. illa bir eksiye ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum açıkcası.
devamını gör...

benim için petito'dur. o paketi açıp çikolataları birbirine karışmış ayıcık suratını gördüğüm anda çok mutlu oluyorum.
devamını gör...

yapamayacağı kadar ağır bir iş varken başka bir iş daha yüklenmek, onu da yapmaya çalışmak anlamında kullanılan atasözü.
iki karpuz bir koltuğa sığmaz sözüyle kombin yapılabilecek bir atasözüdür.
atalarımız burada bir işin üstesinden gelip,daha sonra yapmak isteniyorsa yapılması gerektiğini söylemek istemiş demek mümkün.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim