yazanlar ve okuyanlar. yazanlar pazardaki esnafken okuyanlar ise pazarda alışveriş yapmaya gelmiş olan müşterilerdir.
devamını gör...

acıklı hayat hikayesini okuduktan sonra uzun süre etkisinden çıkamamıştım.
kısaca özet geçmem gerekirse asıl adı belgin sarılmışer veya bilinen sahne adıyla bergen, türk arabesk-fantezi şarkıcısıdır.15 temmuz 1958 yılında doğmuştur. birincilikle konservatuvara girmiştir. daha sonra sahnelere çıkmaya başlayacak ve okulu bırakacaktır.yaşını büyüttükten sonra norveç’in bergen şehrinden esinlendi ve kendisine bu ismi taktı. adana’dan sahne teklifi aldı ve hayatının yönünün değişeceğinden habersiz yola çıktı. olaylı aşkı yalçın'ın onu terketmesi sonucu, adana'da sahne alırken onu izlemeye gelen halis onun bir şekilde gönlünü kazanmış ve halis ile nişanlanmıştır.
her şey de bundan sonra başlamıştır zaten. halis, sürekli ona dayak atıyor,eziyet ediyor ve şiddet uyguluyordu. derken halis artık eve gelmemeye başlar. evliliklerinin de bir senaryo olduğunu öğrenir. halis zaten evlidir ve üstelik 3 tane de çocuğu vardır. nikah memuru, evlilik cüzdanları, her şey sahtedir.bunun üzerine annesinin yanına ankara'ya döner. ama halis o evde yokken ankaradaki evde yangın çıkarmıştı. her ne kadar halis, ben yapmadım dese de (ki yangını o çıkarmıştı)bergen yine inandı ve bir şans daha verdi halis'e. hatta yıllar sonra hayatını anlatmasını sağlayan yeğenine;


"bazen insanlar hiddetli sever, ölesiye sever, yaşadıkları kötü olaylar sevgisinden bir şey götürmez.” demiştir.

halis bir şekilde ikna eder bergen'i , hatta ona karısından boşanacağını söyler ve boşanır da. şimdi gerçekten evlenirler. fakat bir şart koşar halis. "bergen’in sahneye çıkmasını istemiyordu". bergen bir şekilde bu şartı kabul eder ve evlenirler. tabi eski günler yine kendini gösterir. halis yine ona işkence ediyor, dayak atıyordu. sonunda bergen dayanamaz ve bu kez kaçıp izmir’e gider. yeniden sahnelere döner. bu artık bir inada döner. halis sahneye çıkmasına deliriyor, bergen de inadına çıkıyordu. bu artık bergen’in kaçtığı halis’in kovaladığı bir ilişkiye dönmüştü. hiddet sınırını aştı ve halis, bergen’e üç gün sonra bütün gazeteler senden bahsedecek’ demişti.

31 ekim 1982'de halis tarafından yüzüne atılan kezzap sonucu iki gözünü de kaybetti, daha sonra sol gözü görme yetisi kazandı ve sağ gözünün hasarı yüzünden saçlarını sağ gözünün üzerine atmasıyla, bazense güneş gözlüğüyle olan imajıyla akıllarda kaldı.

1986'da yayınladığı üçüncü stüdyo albümü "acıların kadını albümü ve kendi hayat hikayesini anlatan albümle aynı adlı filmde oynamasının ardından "acıların kadını" olarak anılmaya başladı. sanat yaşamı boyunca
sen affetsen ben affetmem, kader diyemezsin, benim için üzülme, elimde duran fotoğrafın, neden dönmesin gibi pek çok şarkı bıraktı.


14 ağustos 1989’da, kayseri’deki bir konserinin ardından evine gitmek için taksiye biner. yanında annesi de vardır. önlerini kesen bir araç ve içinden halis'in çıkıp silahla ateş etmesi sonucu 30 yaşını dolduramadan hayatını kaybeder.
devamını gör...

iş kanunu'nu çok iyi öğren hatta ezberle..hakkını yedikleri zaman tazminat alıp çıkabilmen için çok faydası olur.
devamını gör...

bir japon felsefesi.

üzerinde kontrolün olmayan şey için boşuna üzülmemek.

belki kaçınılmazlığa ve çaresizliğe vurgu yapıyor. üzülsen de üzülmesen de; (bkz: elinden gelen bir şey yok)
(bkz: yapacak bir şey yok)
devamını gör...

köylü milletin efendisidir.
-mustafa kemal atatürk.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu başlığı açan arkadaş bana bi ulaşsın bir şey deneyeceğim
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

resmen, ağır ağır, usul usul, gizli gizli alkol yasağına doğru gidiyoruz. sıcak su kurbağa muhabbeti.
dip: yasağı delmeyeni...
devamını gör...

atomda proton ya da elektron fazlalığında ortaya çıkan özellik. birimi coulomb'dur. eğer atom bir yerlerden bulup buluşturup normalde sahip olduğundan fazla elektron almışsa, eksi yüklü elektronlar, artı yüklü protonlardan sayıca fazla olur ve atomun yükü negatif olur. atom bir yerlere elektron vermişse, eksi yükü eksilir ve artı yükü fazlalaşmış olur. bu durumda da atomun yükü pozitif olur.

elektron ve proton sayısı birbirine eşit olan atomlar yüksüz, yani nötr atomlardır.
devamını gör...

torpille kamuda işe girmiş biri ile evlenirsin ama.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

insanın dişinin arasına kaçmayan mısır.
devamını gör...

her gün ölüme bir adım daha yaklastigimı bilmek yaşatıyor beni.*
devamını gör...

bir an için öfkeye hakim olunamyıp insanlara kem sözler söylendikten, esilip gürlendikten sonra empati yapıp son derece pişman olmak ve acı çelmek. pis bir his.
devamını gör...

sağlıkla kucaklayın, kapıyı açanınıza kavuşuyorsunuz.

evlendikleri gün karı-koca kapıyı kimseye açmayacaklarına dair söz verirler. kapı çalar, gelen damadın anne ve babasıdır. anlaşmaya uyan adam, kapıyı açmaz. aynı gün içerisinde, bir süre sonra, gelinin ailesi geldi. anlaşma devam ediyordu ama, gelin gözyaşları içerisinde, “bunu yapamam” diye fısıldayıp kapıyı açtı. eşi hiçbir şey söylemedi.

yıllar sonra dört oğlan çocuğunun ardından beşinci olarak kız çocukları dünyaya geldi.

baba, yeni doğan kız çocuğu için büyük bir kutlama yapmayı planladı; bütün tanıdıklarını davet etti.

o gece kadın kocasına, neden böyle bir kutlama yapmak istediğini sordu. adam, anlamlı bir cevap verdi:

“çünkü yalnızca kızım bana kapıyı açacak.”


devamını gör...

karlı kayın ormanında
yürüyorum geceleyin.
efkârlıyım, efkârlıyım,
elini ver, nerde elin? ayışığı renginde kar,
keçe çizmelerim ağır.
içimde çalınan ıslık
beni nereye çağırır?
memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak?
kayınların arasında
bir pencere, sarı sıcak.ben ordan geçerken biri:
'amca, dese, gir içeri.'
girip yerden selâmlasam
hane içindekileri.

[nazım hikmet]

zülfü livanelinin bestesi ile
devamını gör...

- dün 3 saat yayın yaptın cenk kesmedi mi yorulmadın mı napıyosun?

canım sıkıldı biraz, az şekerliyim bugün. o halde neden azcık 80'ler rock çalmayayım deyip kendi playlistimle sözlük radyosunu ele geçirmeyi planladım.

18:00 gibi başlıyoruz. skid row'lar, bon jovi'ler, güller ve silahlar falan çalıcaz. mic açıp anons gireceğimi sanmıyorum. türü sevenler varsa gelsinler beraber dinleyelim. haydi görüşürüz.
devamını gör...

sözlüğün aydınlık kalemlerinden.. tanımlarına diyecek yok ama karalama defterini de es geçmek istemem. içimizde bir yerlere dokunuyor resmen. bazen unutulmuş, tozlanmış yanımıza; bazen de gün gibi ortada olan ama görmediğimiz yanlarımızı gösteriyor. taa en diplerden hissettiriyor. mahlası gibi davranmaktan da asla çekinmiyor. güneş gibi sıcacık kalbi hep öyle kalsın efenim. günlerinin hafif esintili ama kadife gibi geçmesi dileğiylee..
devamını gör...

muamma olduğunu öğrendikten sonra izleyecek film/dizi bakarken tereddüt etmeme sebep olan durum.

beklentilerimi düşük tutmama rağmen bir filmin ya da dizinin sonunda ister istemez çok kez hüsrana uğrar oldum. artık “imdb puanı düşük olmasına rağmen enfes olan filmler” başlıkları altında film arar oldum. ne kadar her insanın enfes anlayışı farklı olsa da bu başlıkların altında seçtiğim film/dizilerden daha memnun kaldım.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim