icat edilmesi gereken elzem şeyler
yemek hapları. benim gibi yemek yemeye üşenenler için harika olurdu.
devamını gör...
ramazan bayramı
bu yıl da covid belası yüzünden anamızın ,babamızın, kardeşimizin yanına gidemeden,büyük bir özlem ve buruklukla eve hapsolduğumuz bir bayram olucak.uzaktan bayramlaşıcaz artık,bu günlerde geçecek inşallah.
devamını gör...
yurtiçi kargo
bilinen en rezalet kargo firması olabilir.
aras'da var tabi ki, ama yurt içi başka bir boyut.
kargoyu sektire sektire getirseler yüzümde mimik oynamaz, şaşırmam.
aras'da var tabi ki, ama yurt içi başka bir boyut.
kargoyu sektire sektire getirseler yüzümde mimik oynamaz, şaşırmam.
devamını gör...
27 mart 2021 normal sözlük'ün çökmesi
bir benim başıma gelmedi değil mi?
ek: sanırım çoğunluğun başına gelmiş, bir basın açıklaması şart.
ek2: servera gm geldi dağılın...
ek: sanırım çoğunluğun başına gelmiş, bir basın açıklaması şart.
ek2: servera gm geldi dağılın...
devamını gör...
normal sözlük'e giriş serüveni
instagram içinde oradan oraya gezinip bir yandan test çözerken* genç bir bloggerımızın önerisi sonucunda burada buldum kendimi. sonra test çözmeyi falan bıraktım zaten, buraya geldiğimden beri test çözmüyorum.
bana bir ceza falan bir şey verin de yazamayayım bence ben, yoksa olmayacak böyle.
bana bir ceza falan bir şey verin de yazamayayım bence ben, yoksa olmayacak böyle.
devamını gör...
nilgün marmara
şimdi'nin bedeni yok,
yontuyor geçmiş bilgisiyle
gelecek belki olur diye taşı,
taşını kokluyor
yontu dağılıyor...
şimdi'si yitik
bundan boyuyor
boyuyor evine aldığı
ağacın üzerine tüneyip
duvarını, tavanını, geçmişi
ve geleceği ve her yanını;
dal kırılıyor...
şimdi'si yitik
diziyor diziyor notalarını,
göğe ışık üzerine boncuklarını,
ucuza getiriyor varlığını
sonsuzun sessizliğiyle
sonlunun gürültüsü arasında,
o bitirince kıyısında gezindiği
yol çöküyor...
şimdi'si yitik
bundan yazıyor
yazıyor enine boyuna
içini ve dışını ve yeri
ve göğü ve suyu,
bindiği kadırga
o inince batıyor
dizelerinin sahibidir.
devamını gör...
güneş (yazar)
ben sözlükte yokken gitmiş. duyunca çok üzüldüm. hayat işte, ağaçtaki hangi yaprak önce dökülecek bilemiyoruz..
umarım her daim çok mutlu olur.
umarım her daim çok mutlu olur.
devamını gör...
oğuz atay
daha çok tutunamayanlar kitabı ile gündeme gelse de korkuyu beklerken , tehlikeli oyunlar kitapları da gayet güzel olan çağını aşmış bir yazardır. daha çok toplumsal gerçeklere ve meselelere önem veren bir yazardır. lakin tutunamayanlar kitabında bireysel çözümlemeleri göze çarpmaktadır.
devamını gör...
ingilizce öğrenememek
çalışırken sadece gramere yoğunlaştığınızı gösterir.
yabancı arkadaşlar edinerek onlarla konuşmanızı geliştirebilirsiniz. penpalworld diye bir site var, ben ilk arkadaşlarımı bu siteden edinmiştim. hem çok yakın 3 yabancı arkadaşım oldu hem de ingilizcemi geliştirdim.
dinleme çalışmalarını önemseyin. bbc'nin haberlerini dinlerken arada not almanız çok işe yarayacaktır. eğer haberleri anlayamıyorsanız ingilizce çizgi filmler izleyebilirsiniz.
bbc'nin haber sitesi okuma çalışmaları için mükemmel. aynı haberin hem ingilizcesini hem türkçesini okuyabiliyorsunuz, cümleler tamamen aynı. kelime bilginizi çok geliştirecektir.
yazma kısmı için günlük tutmak işe yarayabilir. başınızdan geçen olayları yazın, izlediğiniz filmin veya okuduğunuz kitabın özetini çıkarmaya çalışın...
ek olarak; ingilizce öğrenmek için aceleniz yoksa, bir sınava hazırlanmıyorsanız oyun oynayın. çevrim içi oyun oynamak (türk olmayan kişilerle tabii) aşırı geliştiriyor gerçekten.
umarım işinize yarar.
yabancı arkadaşlar edinerek onlarla konuşmanızı geliştirebilirsiniz. penpalworld diye bir site var, ben ilk arkadaşlarımı bu siteden edinmiştim. hem çok yakın 3 yabancı arkadaşım oldu hem de ingilizcemi geliştirdim.
dinleme çalışmalarını önemseyin. bbc'nin haberlerini dinlerken arada not almanız çok işe yarayacaktır. eğer haberleri anlayamıyorsanız ingilizce çizgi filmler izleyebilirsiniz.
bbc'nin haber sitesi okuma çalışmaları için mükemmel. aynı haberin hem ingilizcesini hem türkçesini okuyabiliyorsunuz, cümleler tamamen aynı. kelime bilginizi çok geliştirecektir.
yazma kısmı için günlük tutmak işe yarayabilir. başınızdan geçen olayları yazın, izlediğiniz filmin veya okuduğunuz kitabın özetini çıkarmaya çalışın...
ek olarak; ingilizce öğrenmek için aceleniz yoksa, bir sınava hazırlanmıyorsanız oyun oynayın. çevrim içi oyun oynamak (türk olmayan kişilerle tabii) aşırı geliştiriyor gerçekten.
umarım işinize yarar.
devamını gör...
capernaum
hayatın gerçekleri ile yüzleşmeyi amaçlayanlara yönelik etkileyici bir film. seyrettikten sonra “bizimki de dert mi” diyorsunuz.
nadine labaki filmin konseptini şöyle anlattı: "günün sonunda, çocuklar gerçekten çatışmalarımız, savaşlarımız, sistemlerimiz, aptalca kararlarımız ve hükümetler için çok yüksek bir bedel ödüyorlar. sorun hakkında konuşma ihtiyacını hissettim ve düşündüm ki, eğer bu çocuklar konuşabilseydi ya da kendilerini ifade edebilselerdi, ne derlerdi? onları görmezden gelen bize ne söylerlerdi…"
zain al rafeea, savaş nedeniyle lübnan'a göçen bir ailenin çocuğuydu. başrol oynayana kadar filmdeki karakterin hayatından farksız bir hayat sürdü. çekimler sırasında 12 yaşında olan zain, hayatında hiç okula gitmemiş, sefalet içinde yaşamış, kendisine ait bir yatağı bile olmamıştı.
"yetişkinlerin beni dinlemesini istiyorum. çocuk yetiştiremeyen yetişkinlerin çocuk yapmasını istemiyorum.
ben de isveç'e gitmek istiyorum. hem orda çocuklar sadece doğal yollarla ölüyormuş".
ama dünya çapında ses getiren, 2018 cannes film festivali'nde jüri özel ödülü'nü alan filmden sonra kendisi ve ailesinin hayatı tamamen değişti. şu an zain artık norveç'te yaşıyor, kendine ait bir yatağı var ve okula gidiyor .
nadine labaki filmin konseptini şöyle anlattı: "günün sonunda, çocuklar gerçekten çatışmalarımız, savaşlarımız, sistemlerimiz, aptalca kararlarımız ve hükümetler için çok yüksek bir bedel ödüyorlar. sorun hakkında konuşma ihtiyacını hissettim ve düşündüm ki, eğer bu çocuklar konuşabilseydi ya da kendilerini ifade edebilselerdi, ne derlerdi? onları görmezden gelen bize ne söylerlerdi…"
zain al rafeea, savaş nedeniyle lübnan'a göçen bir ailenin çocuğuydu. başrol oynayana kadar filmdeki karakterin hayatından farksız bir hayat sürdü. çekimler sırasında 12 yaşında olan zain, hayatında hiç okula gitmemiş, sefalet içinde yaşamış, kendisine ait bir yatağı bile olmamıştı.
"yetişkinlerin beni dinlemesini istiyorum. çocuk yetiştiremeyen yetişkinlerin çocuk yapmasını istemiyorum.
ben de isveç'e gitmek istiyorum. hem orda çocuklar sadece doğal yollarla ölüyormuş".
ama dünya çapında ses getiren, 2018 cannes film festivali'nde jüri özel ödülü'nü alan filmden sonra kendisi ve ailesinin hayatı tamamen değişti. şu an zain artık norveç'te yaşıyor, kendine ait bir yatağı var ve okula gidiyor .
devamını gör...
kolay görünen ama çizmesi çok zor olan şeyler
el..
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
merhaba canım portakallar!
bu akşam yapacağımız kış şarkıları temalı yayınımız için gecenin yıldızları belli oldu. bu vesile ile hem afişi paylaşmaya hem de yayının saatini hatırlatmaya geldim.
bu akşam saat 21.00'da sözlük radyosunda birbirinden güzel kış şarkılarıyla hep birlikte içimizi ısıtmak için sizleri davet ediyorum, battaniyeleri, kahveleri kapın gelin!

ps: muhteşem, harika, mükemmel afiş için canım @cenk'in arka bahçesi'ne çok çok çok teşekkür ediyorum.
bu akşam yapacağımız kış şarkıları temalı yayınımız için gecenin yıldızları belli oldu. bu vesile ile hem afişi paylaşmaya hem de yayının saatini hatırlatmaya geldim.
bu akşam saat 21.00'da sözlük radyosunda birbirinden güzel kış şarkılarıyla hep birlikte içimizi ısıtmak için sizleri davet ediyorum, battaniyeleri, kahveleri kapın gelin!

ps: muhteşem, harika, mükemmel afiş için canım @cenk'in arka bahçesi'ne çok çok çok teşekkür ediyorum.
devamını gör...
sahafların çakal oğlu çakal olması
sahaf var sahaf var dedirten başlık. yazılan tanımlara katılmakla beraber uzun zamandır -ihtiyaç olmadığı sürece- sahaf dışında bir yerden kitap almam. çok dolaşmak gerekiyor işinin hakkını veren birisini bulmak için. ama bulduğunuz zaman da bırakmamak gerek. sahaflarla genelde arkadaş olmak için çabalarım. çoğu da tatlı insanlar çıktılar. ne muhabbetler dönüyor o sahaflarda. bazen nazım hikmet'i çekiştirirler bazen necip fazıl'ı. eski basımlara da hâlâ gereken değer verilmediği için kolayca bulabiliyorum. ilk 20tl diyor biraz pazarlık sonrası 10 oluyor o. bazısı da var ihtiyacın olduğunu bildiği için arttırıyor da arttırıyor. valla herkes ekmeğinde tamamen insanından insanına değişen durumdur.
devamını gör...
babalarını taciz iftirasıyla hapse attıran kızlar
koca koca harflerle yazmak isterim arkadaşlar ama maalesef sözlükte olmuyor. şimdi hep birlikte tekrarlayalım:
cinsiyet farketmeksizin her şikayette önce mağdurun beyanı esas alınır. beyanı veren kişi çocuk/yetişkin fark etmeksizin mağdurun beyanı her zaman önceliklidir. bunu aklımıza kazıyalım.
öncelikle geri zekalıyla anlatır gibi anlatırsak eğer feminizm sosyal hak bağlamında kadın ve erkek eşitliğidir ve sizi yemeyecektir. feminist değilim diyen kadın arkadaşları teessüf ederim, türkiyede yaşayıp da hayatında bir kere istismar edilmemiş bir kadın yoktur. kendi yaşam hakkınızı ve kişisel alanınızı siz savunmazsanız sizi anlamayanlar hiç savunmaz.
kadınların iftirasına gelirsek eğer, her yerde belli durumları istismar eden insanlar vardır ve olacaktır. bu ülkede hiçbir şey yapmadığı hâlde kırk yıl hapis yatan insan var. onların geri zekalılığı, yaptıkları tek şey temel insan haklarını savunmak olan bir topluluğa mâl edilemez.
aklı havada iki insan bu mağduriyeti sömürdü diye o mağduriyet yok olmuyor. öldürülen kadınlar dirilmiyor. sistematik kadın cinayetlerini engellemek adına hazırlanan istanbul sözleşmesini bir çırpıda silip atanların da açıp okumasını tavsiye ederim erkekliğinize zeval gelmez. feminizm hakkında açıp vikipedi bile bakmamış insanların feminizmi bir kanser gibi görüp "feminist değilim ama... feminizmi desteklemiyorum ama..." demeleri de beni deli ediyor. temel insan hakkı olan yaşamı savunmak ayıp bir şey değil. bunu da tekrar tekrar kendimize ayna karşısında söyleyelim lütfen.
cinayeti küçük bir çocuğun dahi saptayabileceği davalarda katilin serbest bırakıldığı mahkeme kapılarında adalet dilenmek zorunda kalmak pek güzel bir şey değil. o yüzden rica ederim hiçbir şey yapmıyorsanız bile bu olay üzerinden feminizm boklamadan önce "ben niye yaşam hakkını savunan insanlara iki kadının salaklığını mâl ediyorum ya" diye düşünün.
cinsiyet farketmeksizin her şikayette önce mağdurun beyanı esas alınır. beyanı veren kişi çocuk/yetişkin fark etmeksizin mağdurun beyanı her zaman önceliklidir. bunu aklımıza kazıyalım.
öncelikle geri zekalıyla anlatır gibi anlatırsak eğer feminizm sosyal hak bağlamında kadın ve erkek eşitliğidir ve sizi yemeyecektir. feminist değilim diyen kadın arkadaşları teessüf ederim, türkiyede yaşayıp da hayatında bir kere istismar edilmemiş bir kadın yoktur. kendi yaşam hakkınızı ve kişisel alanınızı siz savunmazsanız sizi anlamayanlar hiç savunmaz.
kadınların iftirasına gelirsek eğer, her yerde belli durumları istismar eden insanlar vardır ve olacaktır. bu ülkede hiçbir şey yapmadığı hâlde kırk yıl hapis yatan insan var. onların geri zekalılığı, yaptıkları tek şey temel insan haklarını savunmak olan bir topluluğa mâl edilemez.
aklı havada iki insan bu mağduriyeti sömürdü diye o mağduriyet yok olmuyor. öldürülen kadınlar dirilmiyor. sistematik kadın cinayetlerini engellemek adına hazırlanan istanbul sözleşmesini bir çırpıda silip atanların da açıp okumasını tavsiye ederim erkekliğinize zeval gelmez. feminizm hakkında açıp vikipedi bile bakmamış insanların feminizmi bir kanser gibi görüp "feminist değilim ama... feminizmi desteklemiyorum ama..." demeleri de beni deli ediyor. temel insan hakkı olan yaşamı savunmak ayıp bir şey değil. bunu da tekrar tekrar kendimize ayna karşısında söyleyelim lütfen.
cinayeti küçük bir çocuğun dahi saptayabileceği davalarda katilin serbest bırakıldığı mahkeme kapılarında adalet dilenmek zorunda kalmak pek güzel bir şey değil. o yüzden rica ederim hiçbir şey yapmıyorsanız bile bu olay üzerinden feminizm boklamadan önce "ben niye yaşam hakkını savunan insanlara iki kadının salaklığını mâl ediyorum ya" diye düşünün.
devamını gör...
breaking bad
bir ara izlemek istediğim ama nedense ilk bölümleri sıkıcı geldiği için devam etmediğim dizidir.
devamını gör...
bir kelime ile içini dökmek
değmezmiş.
devamını gör...
yaptığı hiçbir kek kabarmayan yeteneksiz hanım
hanım hanım ne beceriksizsin be derdim kendime bu durumda iken.
deneme yanılma yoluyla ve portakalı keke aşık olmak sonucunda öğrendim. 13 yaşından beri yemek yapan insanımdır ki bir küçük motor becerilerinde başarısız olmam sebebiyle bir mantı kapatamam bir de çok ince yufka açamam, gerisi bendedir.
fakat bu kekler olmazdı. koyduğumdan daha sönük taş gibi olurlardı.
sonra kaptanım öğretti püf noktalarını.
1.yumurtalar oda sıcaklığında beklemiş olmalı yapmaya başlamadan önce.
2.şeker ve yumurta en az 10 dk mikserle çırpılmalı.
3.2 kabartma tozu katılmalı. tariflerde hep bir yazar.
4.hamuru yaptıktan sonra sıcak fırına çabucak koymak gerek.
afiyet olsun.
deneme yanılma yoluyla ve portakalı keke aşık olmak sonucunda öğrendim. 13 yaşından beri yemek yapan insanımdır ki bir küçük motor becerilerinde başarısız olmam sebebiyle bir mantı kapatamam bir de çok ince yufka açamam, gerisi bendedir.
fakat bu kekler olmazdı. koyduğumdan daha sönük taş gibi olurlardı.
sonra kaptanım öğretti püf noktalarını.
1.yumurtalar oda sıcaklığında beklemiş olmalı yapmaya başlamadan önce.
2.şeker ve yumurta en az 10 dk mikserle çırpılmalı.
3.2 kabartma tozu katılmalı. tariflerde hep bir yazar.
4.hamuru yaptıktan sonra sıcak fırına çabucak koymak gerek.
afiyet olsun.
devamını gör...
islam komplosu
muhammed yaşadı, bunun için yeterli miktarda tarihi kanıt var. fakat islam tabii ki bir projeydi. projenin mimarı da haticenin akrabası olan varaka bin nevfel'dir. bu şahsiyet çok ilginç fakat hakkında fazla bilgi yok. ancak bilebildiğimiz kadarıyla yeni bir din fikriyle donanmış nasturi bir hristiyan. pek çok din ve muhtemelen dil biliyor. roma'yı da persleri de tanıyor. muhammed'i hatice ile evlendiren de o ki bu basbayağı politik bir evlilik ve enteresan(!) bir şekilde muhammed'in peygamberliğini ilk sezen de o. yeni dini için politik olarak güçlü kureyş kabilesinin önemli bir ferdini reklam yüzü olarak kullanması gayet akla yatkın.
varaka'nın yeni bir din fikrindeki motivasyonu neydi bilinmez. amacı iyi mi kötü mü o da bilinemez fakat bilinen bir şey var ki mekke düşene kadar barışçıl ve uzlaşmacı olan islam mekke düşünce bir anda şiddet içeren bir dine evriliyor. hatta varaka öldükten sonra bir müddet ayetler de kesiliyor ve sonrasında "muhammed'i rahatsız etmeyin, oyalamayın" diyen ya da "peygambere şu şu kadınlar helal kılınmıştır" gibi upuzun tuhaf ayetler iniyor(!).
varaka'nın muhammed'in akıl hocası ve sponsoru olduğu çok açık. o öldükten sonra kurumsal kimliğini yitiren islam'ın bir şiddet sarmalına girdiği de ortada.
varaka'nın yeni bir din fikrindeki motivasyonu neydi bilinmez. amacı iyi mi kötü mü o da bilinemez fakat bilinen bir şey var ki mekke düşene kadar barışçıl ve uzlaşmacı olan islam mekke düşünce bir anda şiddet içeren bir dine evriliyor. hatta varaka öldükten sonra bir müddet ayetler de kesiliyor ve sonrasında "muhammed'i rahatsız etmeyin, oyalamayın" diyen ya da "peygambere şu şu kadınlar helal kılınmıştır" gibi upuzun tuhaf ayetler iniyor(!).
varaka'nın muhammed'in akıl hocası ve sponsoru olduğu çok açık. o öldükten sonra kurumsal kimliğini yitiren islam'ın bir şiddet sarmalına girdiği de ortada.
devamını gör...
güzel gülmemek
sizi çok rahatsız ediyorsa estetik yaptırabilirsiniz ama insanlar öyle düşündüğü için gülmekten de vazgeçmeyin.
devamını gör...
