geceye bir nostalji bırak
devamını gör...
sözlük radyosunun yayına başlaması
bismillah diyip kurdeleyi kesseydik.
ahh çok heyecanlı.
denildiği gibi sovyet ezgileriyle başlamıştır.
ahh çok heyecanlı.
denildiği gibi sovyet ezgileriyle başlamıştır.
devamını gör...
x denince akla gelenler
tabiki malcolm x
devamını gör...
rte’nin daha neler olacak neler bunlar iyi günler demesi
iktidar uğruna ülkeyi ateşe atmaktan çekinmeyeceklerini alenen söylediği bir söz. 7 haziran 2015 sonrası için de "halk kaosu seçti" demişlerdi. öyle bir süreç sanmıyorum ama muhalefete sert yükleneceklerinin mesajını veriyor. tüm tuşlara basacaklar.
devamını gör...
yoldaş'tan normal sözlük yazarlarına açık mektup
kafa sözlüğün bal porsuğu nick'li kaliteli bir yazarı var hemen ün'ü duyulmuş mu vay be..
devamını gör...
duy
bir fiil. çekimlenmemiş hali. ya da emir kipi ile çekimlenmiş hali. "beni duy."
tanıma girince birinin başka birine yardım çağrısı ya da isyanı olan bir içerik okuyacağımı düşünmüştüm.
o zaman benden gelsin. "duy beni. fark et. anla."
tanıma girince birinin başka birine yardım çağrısı ya da isyanı olan bir içerik okuyacağımı düşünmüştüm.
o zaman benden gelsin. "duy beni. fark et. anla."
devamını gör...
seni seviyorum demenin farklı şekilleri
babam, eve geldiğinde kapıyı açan annem değilse, bize selam verdikten hemen sonra ilk sorususu annen nerde olur ve annemin ismini ünleyip onu aramaya koyulur. sanki koca kainatta annemi bulamıyor. belki de bizim orada göremediğimiz görmezden geldiğimiz ince bir detay vardır.
belki de bu, gördüğüm en ince bağdır.. .
belki de bu, gördüğüm en ince bağdır.. .
devamını gör...
konya’da hayvan ambulanslarının göreve başlaması
şahane bir haberdir.
konya’da yaralı hayvanlar için ‘canbulan’ adlı hayvan ambulansları tam mesaiyle görev başı yaptı. uzman veterinerler, canbulan'da, yaralı sokak hayvanlarını tedavi ediyor. trafik kazası ve zehirlenme başta olmak üzere tüm ihbarlarda, 'canbulan'lar devreye girip acil müdahale hizmeti veriyor.

konya büyükşehir belediye başkanı uğur ibrahim altay, hayvan dostu projelerine yenisini eklediklerini belirterek, yaralı veya yardıma muhtaç sokak hayvanlarına anında müdahaleyi, ‘canbulan’ ismi verilen tam teşekküllü hayvan ambulanslarıyla yapmaya başladıklarını anlattı. sokak hayvanlarıyla ilgili merhameti temel alan çalışmalar yürüttüklerini ve türkiye’nin en büyük, en modern 'sahipsiz hayvan bakımevi ve rehabilitasyon merkezi’ni açtıklarını belirten başkan altay, “bakımevimizde tam teşekküllü bir hayvan hastanemiz mevcut. bir taraftan da ‘gönüllü hayvan dostları projesi’ kapsamında 5 binin üzerinde sokak hayvanını sahiplendirdik. özellikle şehir hayatında trafik kazalarıyla karşılaşan sokak hayvanlarının bir yerden bir yere nakli ve bu süre zarfında müdahalesiyle ilgili ciddi bir sorun vardı. bunu ortadan kaldırmak adına tam teşekküllü, hayvanlara göre tasarlanmış bir hayvan ambulansı ortaya çıkarıldı ve ismine de ‘canbulan’ dedik. özellikle yaralanmalı kazalarda, acil durumlarda arkadaşlarımız hayvanlara müdahalelerini gerçekleştiriyor, ya selçuk üniversitesi veterinerlik fakültesi’nde ya da bakımevimizdeki tam teşekküllü hastanemizde tedavilerini yürütüyoruz” diye konuştu.
buradan
konya’da yaralı hayvanlar için ‘canbulan’ adlı hayvan ambulansları tam mesaiyle görev başı yaptı. uzman veterinerler, canbulan'da, yaralı sokak hayvanlarını tedavi ediyor. trafik kazası ve zehirlenme başta olmak üzere tüm ihbarlarda, 'canbulan'lar devreye girip acil müdahale hizmeti veriyor.

konya büyükşehir belediye başkanı uğur ibrahim altay, hayvan dostu projelerine yenisini eklediklerini belirterek, yaralı veya yardıma muhtaç sokak hayvanlarına anında müdahaleyi, ‘canbulan’ ismi verilen tam teşekküllü hayvan ambulanslarıyla yapmaya başladıklarını anlattı. sokak hayvanlarıyla ilgili merhameti temel alan çalışmalar yürüttüklerini ve türkiye’nin en büyük, en modern 'sahipsiz hayvan bakımevi ve rehabilitasyon merkezi’ni açtıklarını belirten başkan altay, “bakımevimizde tam teşekküllü bir hayvan hastanemiz mevcut. bir taraftan da ‘gönüllü hayvan dostları projesi’ kapsamında 5 binin üzerinde sokak hayvanını sahiplendirdik. özellikle şehir hayatında trafik kazalarıyla karşılaşan sokak hayvanlarının bir yerden bir yere nakli ve bu süre zarfında müdahalesiyle ilgili ciddi bir sorun vardı. bunu ortadan kaldırmak adına tam teşekküllü, hayvanlara göre tasarlanmış bir hayvan ambulansı ortaya çıkarıldı ve ismine de ‘canbulan’ dedik. özellikle yaralanmalı kazalarda, acil durumlarda arkadaşlarımız hayvanlara müdahalelerini gerçekleştiriyor, ya selçuk üniversitesi veterinerlik fakültesi’nde ya da bakımevimizdeki tam teşekküllü hastanemizde tedavilerini yürütüyoruz” diye konuştu.
buradan
devamını gör...
arkaik insan
(bkz: joseph campbell)
devamını gör...
zamanla sevmek vs ilk görüşte aşk
zamanla sıkılmayayım o bana yeter
devamını gör...
yüze kilo almak
benim o,kilo alınca önce yüzden ,kilo verince de önce yüzden.
devamını gör...
cesaretim olsa yaparım denen şeyler
söylersem suikaste hazırlıktan içeri alırlar üzgünüm sözlük.
devamını gör...
acaba sadece bana mı oluyor diye düşünülen şeyler
acayip bir bilgi öğrenince yarın bir gün kim milyoner olmak ister yarışmasına katılırsam, bununla alakalı bir soru çıkarsa ve cevaplarsam çok havalı olurdu diye düşünmek.
devamını gör...
na'vi
james cameron'un avatar için yarattığı kurgusal evrende, filmin ana hikayesinin geçtiği pandora isimli uyduda yaşayan yerel halk. na'viler mavi ten rengine sahip, barışçıl ve akıllı bir ırktır. filmin ana hikayesi, na'vi ırkının insansı yaşam formuyla benzerliği olduğu kadar farklılığı etrafında şekillenip ilerler. na'viler bir tehdit altında değilken saldırgan değillerdir. askeri bir yapılanmaları, ekonomik bir sistemleri yoktur. bir arada yaşarlar, avcı/toplayıcı özelliklerini kaybetmemişlerdir. cameron, ihtiyaçların primitif kalınarak karşılanmaya devam edilmesinin, gelişmiş bir sosyal topluluk olmaya engel olmadığını na'vi ırkını tasvir ederek epik bir dille anlatmıştır filminde. na'viler birbirleriyle, pandora uydusundaki diğer tüm canlılarla ve hatta uydunun kendisiyle telepatik düzeyde iletişim kurarlar. uydudaki tüm ekolojik sistem birbirine bağlıdır. na'viler sinir sistemine benzetebilecek bu ağa bedenleri aracılığı ile bağlanabilir, sistemin sorunlarını, eksiklerini, ihtiyaçlarını ve sistem tarafından iletilen çözüm önerilerini özümseyebilirler.
cameron diğer tüm filmlerinde olduğu gibi bu film için de uzun süre masa başında çalışmış. na'vi ırkının kendi arasında konuştuğu dil için, ırkın fiziksel özellikleri için, kültürleri için konunun uzmanları ile kafa patlatmış. na'vi dili, filmin gösterime girdiği tarihte ortalama 1000 kelimelik bir dil iken filmin gösteriminden sonra, gelen talepler doğrultusunda ve devam filmlerinin geleceği duyurulduktan sonra bu bir ihtiyaç olduğundan geliştirilmek durumunda kalmış. güney kaliforniya üniversitesi'den dilbilimci dr. paul frommer tarafından yaratılan bu dil bugün yaklaşık 2600 kelimelik bir dağarcığa sahip. na'vi sözlüğü için buradan. bugün bakmazsanız göreceğim ben sizi ikinci, üçüncü filmden sonra. dört, beş? ömrümüz vefa eder mi? etsin!
efendim na'vileri seviyoruz. çok güzeller. çok naifler. çok da güçlüler ve en önemlisi çok doğrular. cameron gibi, standardı o dönem için* saniyede 35-40 kare ile film çekilen bir zamanda ortalama 50 kareyle film çeken bir yönetmen tarafından bize izletildiği için de çok şanslıyız. senaryo çalıntıymış. meh. hep söylüyorum, titanik'in batacağını hepimiz biliyorduk, izlemedik mi? dibimiz düşmedi mi? based ona a true story falan da izlemeyelim o zaman? sinema neyin anlatıldığının değil nasıl anlatıldığının önemli olduğu bir sanat dalıdır.
allasen şunların mükemmelliğe bakar mısınız?
cameron diğer tüm filmlerinde olduğu gibi bu film için de uzun süre masa başında çalışmış. na'vi ırkının kendi arasında konuştuğu dil için, ırkın fiziksel özellikleri için, kültürleri için konunun uzmanları ile kafa patlatmış. na'vi dili, filmin gösterime girdiği tarihte ortalama 1000 kelimelik bir dil iken filmin gösteriminden sonra, gelen talepler doğrultusunda ve devam filmlerinin geleceği duyurulduktan sonra bu bir ihtiyaç olduğundan geliştirilmek durumunda kalmış. güney kaliforniya üniversitesi'den dilbilimci dr. paul frommer tarafından yaratılan bu dil bugün yaklaşık 2600 kelimelik bir dağarcığa sahip. na'vi sözlüğü için buradan. bugün bakmazsanız göreceğim ben sizi ikinci, üçüncü filmden sonra. dört, beş? ömrümüz vefa eder mi? etsin!
efendim na'vileri seviyoruz. çok güzeller. çok naifler. çok da güçlüler ve en önemlisi çok doğrular. cameron gibi, standardı o dönem için* saniyede 35-40 kare ile film çekilen bir zamanda ortalama 50 kareyle film çeken bir yönetmen tarafından bize izletildiği için de çok şanslıyız. senaryo çalıntıymış. meh. hep söylüyorum, titanik'in batacağını hepimiz biliyorduk, izlemedik mi? dibimiz düşmedi mi? based ona a true story falan da izlemeyelim o zaman? sinema neyin anlatıldığının değil nasıl anlatıldığının önemli olduğu bir sanat dalıdır.
allasen şunların mükemmelliğe bakar mısınız?
devamını gör...
olgunluk belirtileri
hata kabul edip özür dileme ,
saldırı-manipülasyondan az etkilenme denmiş .yüzde yüz katıldığım belirtilerdir.
benim bunlara ekleyebileceğim:
-hakkaniyetli empati yapabilmek.
-sinirlenilecek bir durumda sakin kalıp olayı süzebilmek.
-gerektiğinde (mutsuz olunsa dahi), mutlu rolü yapabilmek.
- fanatizmden uzak, objektif değerlendirme kabiliyeti
saldırı-manipülasyondan az etkilenme denmiş .yüzde yüz katıldığım belirtilerdir.
benim bunlara ekleyebileceğim:
-hakkaniyetli empati yapabilmek.
-sinirlenilecek bir durumda sakin kalıp olayı süzebilmek.
-gerektiğinde (mutsuz olunsa dahi), mutlu rolü yapabilmek.
- fanatizmden uzak, objektif değerlendirme kabiliyeti
devamını gör...
yağmurda gözlük takmak
silecekleri olmayan bir araba ile yağmurda olmakla aynı durumu yaşatır.
devamını gör...
musicbuddy
gökhan türkmen - yan sen.
devamını gör...
sahir
gece uyanık duran, uyuyamayanlar için kullanılan arapça sözcüktür.
devamını gör...
akraba kıyımı
başlangıçta sadece noldor halkı vardı. sonrasında geldi teleri halkı. onları hoş görü ile karşıladı noldor. gemiler yapıyordu teleri halkı, muazzam dev gemiler...
şehirler kurmalıydılar. limanlar inşa etmeliydiler. yardımlarına noldor halkı koştu. birlikte görkemli liman şehirleri kurdular...
dostlukları pekişti. akrabalığa dönüştü, finarfin ile earwen evlendi.
köprünün altından sular aktı. bir zaman geldi feanor, melkor'un peşine düştü. düşman amansızdı. her türlü yardıma ihtiyacı vardı noldor'un...
teleri halkından istediler o yardımı. feanor, teleri halkına seslendi, ortak geçmişlerinden akrabalıklarından bahsetti. güç birliği yapmazlarsa, melkor'un gazabının hepsinin üzerlerine çökeceğini anlattı. teleri halkının çoğunluğu etkilendi bu konuşmadan, ancak teleri halkının lideri olwe bu talebi geri çevirdi...
ilişkiler çatırdamaya başlamıştı. bir süre sonra feanor yeniden olwe'nin kapısını çaldı. orta dünya kıyılarına gidebilmek için ondan gemilerini istedi. olwe bu sefer de valar'ı bahane etti. ondan izinsiz hiç bir şey yapamayacaklarını söyledi.
feanor sinirlendi ve olwe'ye doğru kükredi; '' siz teleri halkı buraya geldiğiniz zamanlar hiç bir şeydiniz ve biz size yardım ettik. şimdi bizim yardım çağrımıza nasıl olur da hayır deme cüretini gösterirsiniz!.''
iki liderin arasında büyük bir gerilim yaşandı. olwe bu aşağılayıcı sözlere hiddetle tepki gösterdi. kılıçlar çekilmek üzereyken, maiyetlerindekilerin müdahalesi ile ortam sakinleşti. feanor teleri sarayını terk etti.
sinirli ve kırgındı. o gemilere ihtiyacı vardı. adamlarının yanına dönerken, yeni bir karar vermişti. bu ihaneti cezasız bırakmak istemiyordu. gemileri bir baskınla ele geçirip, orta dünya kıyılarına doğru yelken açacaktı.
ani bir baskınla limandaki teleri askerlerini şaşırttılar, feanor'un bu saldırısını beklemeyen teleri askerleri hazırlıksız yakalanmıştı.
feanor'un ardı sıra fingolfin yetişti. feanor'un aldığı karardan haberi yoktu. onu izlemişti sadece. böylece iki ordu birleşti, liman muhafızlarını darmadağın ettiler.
orta dünya tarihinde bir ilk gerçekleşti. iki elf toplumu birbirine kılıç çekti. ve ilk kez elfler birbirlerini öldürdü.
bu olay orta dünya tarihinde ''akraba kıyımı'' olarak adlandırıldı. noldor halkı bu büyük utançla yaşamak zorunda kaldı.
feanor - melkor mücalesinin ayrıntısı için (bkz: melkor)
şehirler kurmalıydılar. limanlar inşa etmeliydiler. yardımlarına noldor halkı koştu. birlikte görkemli liman şehirleri kurdular...
dostlukları pekişti. akrabalığa dönüştü, finarfin ile earwen evlendi.
köprünün altından sular aktı. bir zaman geldi feanor, melkor'un peşine düştü. düşman amansızdı. her türlü yardıma ihtiyacı vardı noldor'un...
teleri halkından istediler o yardımı. feanor, teleri halkına seslendi, ortak geçmişlerinden akrabalıklarından bahsetti. güç birliği yapmazlarsa, melkor'un gazabının hepsinin üzerlerine çökeceğini anlattı. teleri halkının çoğunluğu etkilendi bu konuşmadan, ancak teleri halkının lideri olwe bu talebi geri çevirdi...
ilişkiler çatırdamaya başlamıştı. bir süre sonra feanor yeniden olwe'nin kapısını çaldı. orta dünya kıyılarına gidebilmek için ondan gemilerini istedi. olwe bu sefer de valar'ı bahane etti. ondan izinsiz hiç bir şey yapamayacaklarını söyledi.
feanor sinirlendi ve olwe'ye doğru kükredi; '' siz teleri halkı buraya geldiğiniz zamanlar hiç bir şeydiniz ve biz size yardım ettik. şimdi bizim yardım çağrımıza nasıl olur da hayır deme cüretini gösterirsiniz!.''
iki liderin arasında büyük bir gerilim yaşandı. olwe bu aşağılayıcı sözlere hiddetle tepki gösterdi. kılıçlar çekilmek üzereyken, maiyetlerindekilerin müdahalesi ile ortam sakinleşti. feanor teleri sarayını terk etti.
sinirli ve kırgındı. o gemilere ihtiyacı vardı. adamlarının yanına dönerken, yeni bir karar vermişti. bu ihaneti cezasız bırakmak istemiyordu. gemileri bir baskınla ele geçirip, orta dünya kıyılarına doğru yelken açacaktı.
ani bir baskınla limandaki teleri askerlerini şaşırttılar, feanor'un bu saldırısını beklemeyen teleri askerleri hazırlıksız yakalanmıştı.
feanor'un ardı sıra fingolfin yetişti. feanor'un aldığı karardan haberi yoktu. onu izlemişti sadece. böylece iki ordu birleşti, liman muhafızlarını darmadağın ettiler.
orta dünya tarihinde bir ilk gerçekleşti. iki elf toplumu birbirine kılıç çekti. ve ilk kez elfler birbirlerini öldürdü.
bu olay orta dünya tarihinde ''akraba kıyımı'' olarak adlandırıldı. noldor halkı bu büyük utançla yaşamak zorunda kaldı.
feanor - melkor mücalesinin ayrıntısı için (bkz: melkor)
devamını gör...

