simit pizza
bayat olan her şeyi değerlendirmeyi çok severim. geçen gün simit aldım. nasıl tuzlu, nasıl tuzlu anlatamam. yiyemedik, ben bunları sonradan değerlendiririm diyerek dolaba kaldırdım veeee tabii ki bayramda pizza olarak değerlendirdim.
simit pizza iki türlü yapılabilir.
birincisi; simitleri yanlamasına ikiye ayırıp iki simit halkasının arasına çeşitli malzemeler koyularak yapılabilir.
ikincisi; benim denediğim ve yiyen herkesin çok beğendiği şekildedir.
malzemeler:
* 4 -5 adet bayat simit
* 2 adet yumurta
* 2 su bardağı süt
* salça
* sosis, mısır, sucuk, kırmızı biber, top peynir vs. (bunlar benim kullandıklarım, ekleme yapsaydım dilimlenmiş siyah zeytin, mantar gibi eklemeler yapabilirdim.)
* sıvı yağ
* kaşar peyniri
yapılışı:
bayat simitleri derin bir kabın içine mutfak makasıyla, bıçakla doğrayalım. yumurtaları kıralım ve sütü ekleyelim. bu üç malzemeyi güzelce yoğuralım. yoğurdukça bayat simitler yumuşayacak ve hamur kıvamına gelecektir. eğer cıvık olduysa biraz ekmek katabilirsiniz. biz öyle yaptık.
yoğurma işi bitikten sonra yuvarlak cam tepsiyi sıvı yağ ile güzelce yağlayalım. yağladıktan sonra biraz un serpelim. simitli hamurumuzu cam tepsiye güzelce yayalım. tabandaki hamuru iyice inceltelim ki kenarları da oluşsun.
tüm bu aşamalardan sonra üst kısmına gelelim. canımız ne isterse onlarla güzel bir üst kat oluşturalım. ben bir gün öncesinden salçalı sosis yapmıştım. tencerede kalanı dökmedim ve pizza için kullandım. top peynirler yenmiyordu. onları da bıçakla ikiye bölüp pizzanın üzerine serpiştirdim.
önceden ısıtılmış 180 derece fırında kızarsan kadar pişirelim. fırını kapatmadan 5 - 10 dakika önce bolllll çok bol kaşar peynirini serpiştirelim. kaşar peyniri eridikten sonra pizzamızı fırından çıkaralım ve bam bam yiyelim.
afiyettt olsun. ?
simit pizza iki türlü yapılabilir.
birincisi; simitleri yanlamasına ikiye ayırıp iki simit halkasının arasına çeşitli malzemeler koyularak yapılabilir.
ikincisi; benim denediğim ve yiyen herkesin çok beğendiği şekildedir.
malzemeler:
* 4 -5 adet bayat simit
* 2 adet yumurta
* 2 su bardağı süt
* salça
* sosis, mısır, sucuk, kırmızı biber, top peynir vs. (bunlar benim kullandıklarım, ekleme yapsaydım dilimlenmiş siyah zeytin, mantar gibi eklemeler yapabilirdim.)
* sıvı yağ
* kaşar peyniri
yapılışı:
bayat simitleri derin bir kabın içine mutfak makasıyla, bıçakla doğrayalım. yumurtaları kıralım ve sütü ekleyelim. bu üç malzemeyi güzelce yoğuralım. yoğurdukça bayat simitler yumuşayacak ve hamur kıvamına gelecektir. eğer cıvık olduysa biraz ekmek katabilirsiniz. biz öyle yaptık.
yoğurma işi bitikten sonra yuvarlak cam tepsiyi sıvı yağ ile güzelce yağlayalım. yağladıktan sonra biraz un serpelim. simitli hamurumuzu cam tepsiye güzelce yayalım. tabandaki hamuru iyice inceltelim ki kenarları da oluşsun.
tüm bu aşamalardan sonra üst kısmına gelelim. canımız ne isterse onlarla güzel bir üst kat oluşturalım. ben bir gün öncesinden salçalı sosis yapmıştım. tencerede kalanı dökmedim ve pizza için kullandım. top peynirler yenmiyordu. onları da bıçakla ikiye bölüp pizzanın üzerine serpiştirdim.
önceden ısıtılmış 180 derece fırında kızarsan kadar pişirelim. fırını kapatmadan 5 - 10 dakika önce bolllll çok bol kaşar peynirini serpiştirelim. kaşar peyniri eridikten sonra pizzamızı fırından çıkaralım ve bam bam yiyelim.
afiyettt olsun. ?
devamını gör...
borsa
borsada kim kime koyarsa diye bir tabir vardır.
aman oyun sanıyorsanız para ile yaklaşmayın. özellikle telegram gruplarından uzak durunuz.
hüsrevlerden, faydalardan, borsacı mülayimleyimlerden, ali gürsulardan, anahtarcılardan, kilitçilerden, pilavcılardan, çantacılardan, tatlıcılardan elinize verirler 6 ayda zor çıkarırsınız.
aman oyun sanıyorsanız para ile yaklaşmayın. özellikle telegram gruplarından uzak durunuz.
hüsrevlerden, faydalardan, borsacı mülayimleyimlerden, ali gürsulardan, anahtarcılardan, kilitçilerden, pilavcılardan, çantacılardan, tatlıcılardan elinize verirler 6 ayda zor çıkarırsınız.
devamını gör...
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
ortaokul zamanı yeni sene başlamış, paramız olmadığından bana yeni kıyafet alınmamıştı. önceki senenin pantolonunu giyiyordum ama boyum uzadığından paçaları çok kısa kalıyordu. sınıfta dalga geçenler oluyordu. bir de okul müdür yardımcısı ders ortasında sınıfa gelir, katkı payını vermediğimiz için tüm sınıfın ortasında isimlerimizi okur fırça atardı.
faturayı ödeyemediğimiz için suların kesildiği bir gün yakınlardaki bir caminin şadırvanından bidonla su doldurup getiriyordum. nur yüzlü ak sakallı bir hoca(!) bidonumu devirip beni kovalamıştı. bakkaldan veresiye alırdık. annem maaşı alınca borcu öder, otomatikman para kalmaz ve ertesi gün tekrar veresiye almaya başlardık. bakkal bakkal gezerdim veresiye alana kadar. biri vermezse ötekine. on yaşından ufaktım 2-3 km gezdiğim olurdu hiç bilmediğim sokaklarda. bakkaların çoğu tanımadığı için vermezdi. eve eli boş dönmek de herkesin aç yatması demekti. çok zor yıllardı çok..
faturayı ödeyemediğimiz için suların kesildiği bir gün yakınlardaki bir caminin şadırvanından bidonla su doldurup getiriyordum. nur yüzlü ak sakallı bir hoca(!) bidonumu devirip beni kovalamıştı. bakkaldan veresiye alırdık. annem maaşı alınca borcu öder, otomatikman para kalmaz ve ertesi gün tekrar veresiye almaya başlardık. bakkal bakkal gezerdim veresiye alana kadar. biri vermezse ötekine. on yaşından ufaktım 2-3 km gezdiğim olurdu hiç bilmediğim sokaklarda. bakkaların çoğu tanımadığı için vermezdi. eve eli boş dönmek de herkesin aç yatması demekti. çok zor yıllardı çok..
devamını gör...
yağmura en çok yakışan şey
(bkz: gök gürültüsü)
devamını gör...
pavlov'un göbeği
benim de tanımımı silmişliği olan mod.
devamını gör...
kadınların yönlendirilmeyi sevmeleri
ömründe kadın görmemiş yazar beyanı.
siz trafik polis misiniz ki kadınları yönlendiriyorsunuz. ayrıca bu kadınlar hangi sanayide hangi torna tezgahından çıkıyor, bilelim de bize uygun olanlarını gidip alalım. kadınlar böyle fütursuzca genellendiğine göre hepsi tek tip demek ki.
siz trafik polis misiniz ki kadınları yönlendiriyorsunuz. ayrıca bu kadınlar hangi sanayide hangi torna tezgahından çıkıyor, bilelim de bize uygun olanlarını gidip alalım. kadınlar böyle fütursuzca genellendiğine göre hepsi tek tip demek ki.
devamını gör...
nagehan alçı'nın kendisini damardan rock'çı ilan etmesi
habertürk yazarı nagehan alçı, boğaziçi’nin kayyım rektörü melih bulu’nun ‘hard rockçu’ olduğunu söylemesinin üzerine asıl kendisinin hard rockçu olduğunu iddia eden bir yazı kaleme aldı. alçı, bulu’yu arayarak en sevdiği metallica ve guns n’ roses şarkılarını sordu. aldığı cevaplar ise; metallica’nın nothing else matters, guns n’ roses’ın november rain parçaları oldu. alçı, “en yumuşak parçaları seçmiş. demek çok da hard rockçu değil” ifadelerini kullandı.
nagehan alçı'nın kendisini damardan rock'çı ilan ettiği haberi.
buradan
nagehan alçı'nın kendisini damardan rock'çı ilan ettiği haberi.
buradan
devamını gör...
namaz kılan erkek çekiciliği
kişiden kişiye değişiklik gösterebilecek bir görüş.
namaz kılan bir birey, o namazı zaten allah için kılmalıdır. allah için namaz kılmayan bireylere pek çok örnek gösterilebileceği için, bunu vurgulamakta fayda var. allah için namaz kılan bir bireyin, kalbinin yumuşayacağı ya da iyi bir insan olacağı sonucuna ulaşmak oldukça yersiz ve uzaktır. zira o birey, namazı allah için kıldığını düşünüyor olabilir. fakat düşünceler de, kişiden kişiye değişebiliyor.
mesela vehbi koç bir söyleşide; sabah namaz kıldığını, akşam yemekten sonra bir kadeh viski içtiğini söylüyor. şimdi vehbi koç, bu namazı kim için kılıyor? bence allah için kılıyor. bu soruyu bir başkasına yönelttiğimizde, "öyle namaz mı olur?" serzenişini duymak oldukça mümkün. vehbi koç; ne namaz kıldığı için iyi bir insan, ne de akşamları viski içtiği için kötü bir insan. vehbi koç'u iyi ya da kötü yapabilecek daha bir sürü sebep olabilir, namaz bunların en sonunda bile akıllara gelmemelidir.
peki çekici midir? onu da allah takdir etsin.
namaz kılan bir birey, o namazı zaten allah için kılmalıdır. allah için namaz kılmayan bireylere pek çok örnek gösterilebileceği için, bunu vurgulamakta fayda var. allah için namaz kılan bir bireyin, kalbinin yumuşayacağı ya da iyi bir insan olacağı sonucuna ulaşmak oldukça yersiz ve uzaktır. zira o birey, namazı allah için kıldığını düşünüyor olabilir. fakat düşünceler de, kişiden kişiye değişebiliyor.
mesela vehbi koç bir söyleşide; sabah namaz kıldığını, akşam yemekten sonra bir kadeh viski içtiğini söylüyor. şimdi vehbi koç, bu namazı kim için kılıyor? bence allah için kılıyor. bu soruyu bir başkasına yönelttiğimizde, "öyle namaz mı olur?" serzenişini duymak oldukça mümkün. vehbi koç; ne namaz kıldığı için iyi bir insan, ne de akşamları viski içtiği için kötü bir insan. vehbi koç'u iyi ya da kötü yapabilecek daha bir sürü sebep olabilir, namaz bunların en sonunda bile akıllara gelmemelidir.
peki çekici midir? onu da allah takdir etsin.
devamını gör...
normal sözlük şikayet hattı
yazar ahalisinin dert serme mekanı.
diyecekler ki kafa sözlük için öneriler başlığına yaz. hayır efendim, buraya yazacağım. neden biliyor musun sevgili moderasyon? çünkü her şeyi, her entryi, her başlığı kafanıza göre taşımanızdan sıkıldım. eğer o işin cılkı çıkmamış olsa emin olun kafa sözlük için öneriler başlığına yazardım. dine karşı din.
rahatsız olmaya başladım. bakın, küfürsüz yazmayı artık hemen hemen herkes kabullendi ve onayladı. dahası zaten bunu kabul etmeyenin burada ne işi var? fakat benim ve benim gibi düşünenlerin takıldığı nokta argo ve hafif bel altı muhabbetlere adeta 35 yaşında çılgın bakireler gibi yaklaşmanız. arkadaşım ben buraya bir şeyler öğrenmek,okumak için geldiğim gibi biraz da makara yapmaya geliyorum. hatta ve hatta kız ayarlayacağım ulan. sana ne?
diyecekler ki kafa sözlük için öneriler başlığına yaz. hayır efendim, buraya yazacağım. neden biliyor musun sevgili moderasyon? çünkü her şeyi, her entryi, her başlığı kafanıza göre taşımanızdan sıkıldım. eğer o işin cılkı çıkmamış olsa emin olun kafa sözlük için öneriler başlığına yazardım. dine karşı din.
rahatsız olmaya başladım. bakın, küfürsüz yazmayı artık hemen hemen herkes kabullendi ve onayladı. dahası zaten bunu kabul etmeyenin burada ne işi var? fakat benim ve benim gibi düşünenlerin takıldığı nokta argo ve hafif bel altı muhabbetlere adeta 35 yaşında çılgın bakireler gibi yaklaşmanız. arkadaşım ben buraya bir şeyler öğrenmek,okumak için geldiğim gibi biraz da makara yapmaya geliyorum. hatta ve hatta kız ayarlayacağım ulan. sana ne?
devamını gör...
ay ben gülerim
olmadık bir durum yaşanmasın diye ortamdan uzaklaşmak için kullanılabilecek bir bahane cümlesi.
mesela bir arkadaşınıza şaka yapılacak. senaryo hazır, roller dağıtılmış. siz şakayı ele verip ortamı bozmaktan korkan kişisiniz ve bu cümleyi patlatıyorsunuz:
- ay ben gülerim!
ayrıca çok keyif alınması muhtemel olaylarda yahut bir şeyi becerememekten korkulan durumlarda da kullanılabilir. bir yiğit özgür karikatüründe olduğu gibi:

milk ukdesidir.
mesela bir arkadaşınıza şaka yapılacak. senaryo hazır, roller dağıtılmış. siz şakayı ele verip ortamı bozmaktan korkan kişisiniz ve bu cümleyi patlatıyorsunuz:
- ay ben gülerim!
ayrıca çok keyif alınması muhtemel olaylarda yahut bir şeyi becerememekten korkulan durumlarda da kullanılabilir. bir yiğit özgür karikatüründe olduğu gibi:

milk ukdesidir.
devamını gör...
okan bayülgen'in uzaya hiç gitmedik her şey yalan açıklaması
okan bayülgen'in bu iddiaları ile alakalı birkaç makale ben de okumuştum.
ne yalan söyleyeyim, çok inandırıcı da gelmiyor "uzaya gitmedik" iddiaları.
çürütülmeye muhtaçtır, söylem ile olmaz.
delil ve kanıt ister.
ne yalan söyleyeyim, çok inandırıcı da gelmiyor "uzaya gitmedik" iddiaları.
çürütülmeye muhtaçtır, söylem ile olmaz.
delil ve kanıt ister.
devamını gör...
yaş ilerledikçe azalan şeyler
heyecan.
devamını gör...
keşanlı ali destanı
haldun taner'in keşanlı ali destanı türk edebiyatı'nda epik-göstermeci tarzda yazılmış ilk yerli müzikli oyunudur.
haldun taner'in köyden şehre göç edip, şehrin kenar mahallelerinde yaşayan insanların hayata tutunma çabalarını betimlediği oyunu. dönemin eleştirisi büyük bir ustalıkla işlenmiştir. sistemin bozukluğunu anlatır ancak bir yandan da bu sistemdeki tüm tarafların bu bozuk sistemin devam etmesine sebep olduğunu da gösterir bize. kimsenin masum olmadığını düşündürtür.
gecekondu sakinlerinin kendi kendilerine yarattığı kurtarıcı rolündeki ali, sevdiceği ve insanlar tarafından kendisine yüklenen kurtarıcı rolünün sorumlulukları arasında sıkışıp kalır. eylemleri artık kendisine ait olmaktan çıkmıştır. tamamen kendisine biçilen rolü oynar. yaptıklarında iradesinden iz kalmamıştır. o insanların kendi kendilerine yarattığı bir figür olmuş ve bu figürün görevlerini gerçekleştiren biridir artık. oyun sonunda da ali'nin sıkışıp kaldığı ikilemde yine bir tercih yapması gerekecektir. bu tercih de yine gecekondu halkının kendisine verdiği rolün gerektiği şey olacaktır.
oyun türk tiyatro tarihinin ilk epik oyunu olarak kabul edildiği için brecht'in epik oyunlarında kullandığı bir çok özellik de taner tarafından etkili bir biçimde kullanılmıştır. örneğin gestuskonusunda ali'nin ayağındaki aksaklık en ince ancak çok da önemli bir detay olmakla beraber ali'nin üzerine tam oturmayan, eğreti kalmış kahramanlığı ve toplumun aksak düzenin onun üzerindeki etkisi göstermekti.
" demem şu ki, bu dünyada namuslu, insaniyetli oldun mu alaya alınıyorsun. zorba, katil oldun mu saygı itibar görüyorsun."
saygısıza haddini bildirmek, yetime kaftan giydirmek kadar sevapmış.
“insanoğlu böyledir
kendini bir şey sanır.”
"bu dünyada namuslu, insaniyetli oldun mu alaya alınıyorsun. zorba, katil oldun mu saygı itibar görüyorsun."
memur terfi düşünür
amir prim sezinir
doçent kürsü aranır
fakir pis pis kaşınır
herkes hesap peşinde
herkes hesap peşinde
herkes hesap peşinde
haldun taner'in köyden şehre göç edip, şehrin kenar mahallelerinde yaşayan insanların hayata tutunma çabalarını betimlediği oyunu. dönemin eleştirisi büyük bir ustalıkla işlenmiştir. sistemin bozukluğunu anlatır ancak bir yandan da bu sistemdeki tüm tarafların bu bozuk sistemin devam etmesine sebep olduğunu da gösterir bize. kimsenin masum olmadığını düşündürtür.
gecekondu sakinlerinin kendi kendilerine yarattığı kurtarıcı rolündeki ali, sevdiceği ve insanlar tarafından kendisine yüklenen kurtarıcı rolünün sorumlulukları arasında sıkışıp kalır. eylemleri artık kendisine ait olmaktan çıkmıştır. tamamen kendisine biçilen rolü oynar. yaptıklarında iradesinden iz kalmamıştır. o insanların kendi kendilerine yarattığı bir figür olmuş ve bu figürün görevlerini gerçekleştiren biridir artık. oyun sonunda da ali'nin sıkışıp kaldığı ikilemde yine bir tercih yapması gerekecektir. bu tercih de yine gecekondu halkının kendisine verdiği rolün gerektiği şey olacaktır.
oyun türk tiyatro tarihinin ilk epik oyunu olarak kabul edildiği için brecht'in epik oyunlarında kullandığı bir çok özellik de taner tarafından etkili bir biçimde kullanılmıştır. örneğin gestuskonusunda ali'nin ayağındaki aksaklık en ince ancak çok da önemli bir detay olmakla beraber ali'nin üzerine tam oturmayan, eğreti kalmış kahramanlığı ve toplumun aksak düzenin onun üzerindeki etkisi göstermekti.
" demem şu ki, bu dünyada namuslu, insaniyetli oldun mu alaya alınıyorsun. zorba, katil oldun mu saygı itibar görüyorsun."
saygısıza haddini bildirmek, yetime kaftan giydirmek kadar sevapmış.
“insanoğlu böyledir
kendini bir şey sanır.”
"bu dünyada namuslu, insaniyetli oldun mu alaya alınıyorsun. zorba, katil oldun mu saygı itibar görüyorsun."
memur terfi düşünür
amir prim sezinir
doçent kürsü aranır
fakir pis pis kaşınır
herkes hesap peşinde
herkes hesap peşinde
herkes hesap peşinde
devamını gör...
lavaboda ayağını yıkayan insan
kanada'da bir üniversitede, lavaboda ayak yıkanmasından rahatsız olanlar şikayet etmişler ve üniversite müslüman öğrenciler için abdest alma yeri kurmuştu.
devamını gör...
yazım yanlışı ve anlatım bozukluğuna öfkelenen insan
kullandığı dile yeterli önemi veren insandır. bir öfke patlaması değil ama gerçekten insanın sinirlerini bozuyor. her gün kullandığınız, yazdığınız, konuştuğunuz bir dilin kurallarını öğrenmemek bana artık neredeyse bilerek yapılıyormuş hissiyatını veriyor. biraz dikkatli olmak çok da zor olmasa gerek.
devamını gör...
kendi içimizden birilerini konuk alalım
aramızda her meslekten karakterler mevcut. bundan mütevellit her hafta aramızdan birilerine kendi alanları hakkında sorular sorup o mesleği okuyan ya da merak edilen sorulara cevap vermiş olunur.
öneriyi sizlere arz ediyorum.
öneriyi sizlere arz ediyorum.
devamını gör...



