öncelikle henüz 10 kat zam yapılması gibi bir durum söz konusu değil. başlığı açan yazar hadi heyecanla böyle açtı başlığı, tanım yazan yazarlardan hiçbiri de fark etmedi, modlar da mı ülke gündeminin ortasına düşen bu mevzuya hakim değiller? kafa sözlük için şu seviye sadece acınası, faşistlik mi değil mi diye herkes birbirine girmeye devam. sayın başkan önümüzdeki hafta 10 kat zam yapılmasını belediye meclisine teklif olarak getirecekmiş. yani ortada henüz yapılmış bir zam yok. öncelikle burdaki yanlış anlaşılmayı düzeltelim. sonrasında mülteci tartışmaları yapılmış, o da güzel. yalnız suriyeliler mülteci değildirler, geçici koruma altındadırlar. arasında ne fark var diyenler olacaktır -dağlar kadar fark var- ancak artık yazasım gelmiyor. son olarak, belediye meclisinden karar geçse dahi idare mahkemesinde önce yürütmesi durdurulacak ardından iptal edilecektir. ben hukukçuyum falan filan demiş sayın başkan ama su fiyatını yalnızca geçici koruma altındaki kişiler için artırmanın hukuki dayanağı yoktur.
bu mesele faşizanlık veya mülteci kardeşlerimiz edebiyatı ile tartışılacak bir husus değildir artık. suriyelilerin artık sosyolojik olarak bir sorun olduğu muhakkaktır. mülteci kardeşlerimiz, din kardeşlerimiz edebiyatı yapanların artık bunu anlaması gerekiyor. öte yandan bu hususun idrakinde olduğu için veya sadece suriyeli nefretine sahip olduğundan* başkanın bu kararı karşısında göbek atan sevgili yazarlar, hiçbirinizin en ufak bir hukuksuzluğa çanak tutmaya hakkınız yok. yarın bir başkası bir hukuksuzluğu ama şöyle diyerek destekliyor, öbür gün diğeri ama böyle diyerek başka bir hukuksuzluğu destekliyor. günün sonunda hukuksuzluktan dem vurup ağlıyoruz. galiba söyledim ancak yineleyeceğim, hoşunuza ne kadar giderse gitsin hukuksuzluğa çanak tutamazsınız. bir hukuksuzluğun başka bir hukuksuzlukla, bir yanlışın başka bir yanlışla bertaraf edilmesine göz yumamazsınız. bu ülke, hukuksuzluklara birileri sürekli göz yumduğu için bu haldedir. herkes işine gelen hukuksuzluğa göz yumdukça böyle kalmaya da devam edecek. neyse çok daha kalp kırıcı şeyler yazmadan uyumak en iyisi.

edit: başlık değişmiş, o kadar racon kestik kalsaydı biraz
devamını gör...

ağzımı bozmak istemezdim ama bazı arkadaşlar gerizekalı mı yoksa taklit mi yapıyor?
adam kişisel fikrini beyan etmiş adamlara saldırmamış hakaret etmemiş hala onlarda özgür saygı duy bilmemne yazıyorlar. bu bazı liberal tayfanın aptallığı beni benden alıyor resmen. kızdığınız insanların lacivertisiniz.

edit: kimi sevip sevmeyecegimiz bizim kararımız hiçbir hakla benim düşünce ve kararlarıma müdahale edemezsiniz. ifade ve düşünce özgürlüğünden haberiniz yok mu zeka küpleri?
devamını gör...

mutlu olmayı bilmedik, belki bu yüzden ; mutlu etmeyi de...
kış uykusu
devamını gör...

insan dediğinizin başına her iş gelir..
büyük lokma ye.. büyük söz söyleme demişler..
başa gelir.. kivrandirir..
devamını gör...

bas, bas paraları leyla'ya, yine mi gelecez dünyaya.
devamını gör...

gerçek bir kaybeden yani looser.ama vazgeçmeyen yinede uğraşan.idolüm bal porsuğu kısaca..
devamını gör...

bir akşamüstü canım sıkkın, yağmur yağıyor. çıkıp biraz ıslanayım, iyi hissettirir diye düşündüm. yürürken yağmur durdu, ben de o sırada yol kenarında gördüğüm bir banka oturdum. yağmuru bekliyorum. hava kararıyor hafiften. etraf çok umrumda değil ama ıslak bir şekilde bankta oturmak dikkat çekiyor. neyse önümden bir adam geçti, durdu, bana dönüp 'aç mısın, ekmek vereyim' dedi. ama dalga geçmiyor bu arada, oldukça ciddi ve üzgün. kaç dakika boyunca adamı ikna etmeye çalıştım aç olmadığıma. hatta bir ara posedinden etmek çıkarıp uzattı. bir şekilde pes edip evine ekmeğini götürdü. ben de bu trajikomik olayla ruh halimin daha iyi olduğunu hissedip yağmuru beklemekten vazgeçtim.
devamını gör...

yalnızlığa alışmış biri için teferruattır. ama yine de özenmiyor değilim.sizi gidi köftehorlar sizi ! *
devamını gör...

"onu, sevebileceğinin en yücesiyle sevdin.
titreme daha fazla kalbim.

bağışla kendini artık onu da
bırak gitsin.
bırak gitsin.

o senin ezel gününden kaderin
sen onu nasılsa bin kere daha
seveceksin"
devamını gör...

ilk başta iletişim kurarken doğru frekansı bulamasak da daha sonra çok güzel bir iletişimimiz oldu kendisiyle.* tanımlarıyla, hoş sohbetiyle iyi ki var denilen yazarlardandır. çok kibardır. hoş bir enerjisi vardır.
iyi ki tanımışım seni gulliver.. hep buralarda ol lütfen. sözlüğün değerli bir parçasısın. bolca sevgiler..*


şu an dinlediğim bu güzel parça da armağanım olsunnn. umarım beğenirsin.*
devamını gör...

sözlükte radyo yayını var, kütüphane var, kulüpler var. var da var anasını satıyım. hakikaten burası bambaşka bir yer. sözlük ve sözlük yazarları adına hayırlı uğurlu olsun, yakın zamanda ben de bi kitap sipariş edeceğim şu sömestr tatili gelsin de bir…
devamını gör...

belki de mesaj atmamdan rahatsız oluyordur. olabilir tabiki. bazen insanlar kırmamak adına rahatsızlığını dile getiremeyebilir. önemli olan anlayışlı olmaktır ve bir daha mesaj atmamaktır.
devamını gör...

farkındalık oluşturmak için oluşturulmuş bir gün.

kızı oğlanı demeden, cinsiyet ayrımı gözetmeden adil,adaletli ,hoşgörülü bir dünyada buluşmak umuduyla.

ülkemiz içinse tek temennim çocuk yapıyorsanız bunun gerekliliklerini de yerine getirin . coğrafyanın dezavantajlarını kızınıza yansıtmayın. sevin. burdan başlayın. öyle bir sevin ki sevgiye doysun çocuk. sevgi çocuğun ham maddesidir.*

çocukların kahkahalarından kendi sesimizi duymadığımız bir türkiye hayaliyle.
devamını gör...

t: david finkelhor'un 2010 yılında "gençler salak, bunlardan bir halt olmaz" vesaire gibi, mutlaka herkesin hayatında en az bir kere duyduğu yaşlı tutumunu tanımlamak için literatüre kattığı terim.

juvenile ve paranoia kelimelerinin birleşiminden meydana gelmektedir: juvenile* "gençlik, genç" paranoia da paranoya*. özetle, gençleri küçümsemek, gençlere karşı duyulan güvensizlik anlamına gelir.

ilgili makale

sıkıntı editi:
örnek diyalog:
mümtaz dede: "yaw, gençliğe bak yaw(haw haw), anasının babasının yanında yemek yiyor. bizim zamanımızda önce böyükler yer idi. biz de mal gibi ayakta onların yemeğini bitirmesini beklerdik."
ilgili genç: "..."
tabii sadece dedelerle teyzelerle alakalı değil, öğretmenler, akademisyenler vs. herkeste bir parça var. fakat şu durumu da yadsımamak lazım, gençlerin içinde de oldukça anti yaşlıcı olanlar var. kesin bunun da bir adı vardır.
devamını gör...

haksızlığın , yolsuzluğun, yobaz kesimin kâbusu. gözardı etmeden yazdığı, düşündüğü, sorguladığı için 24 ocak 1993'te katledilen gerçek gazetecilik anlayışına sahip fikir adamı, araştırmacı - gazeteci, yazar.
devamını gör...

ingiliz post-rock grubu. genel olarak saf bir post-rock'tan çok farklı türlerle karıştırılmış bir müzik yapıyorlar. tarzlarını sürekli değiştirdiler.
ilk iki albümleri the fall of math (benim favorim) ve one time for all time (bu gruba hole ve retreat! retreat! ep'leri de dahil edilebilir) çok gürültülü ve aksak ritimli elektronik davul kullanımıyla öne çıkıyor. melodi tarzları math rock'a yakınlık gösteriyor. ayrıca şarkı yapıları fazla oyalanmadan olaya giriş yapan türden. bu yüzden şarkı süreleri de ortalama 4-5 dakikadan öteye geçmiyor.
üçüncü albümleri the destruction of small ideas ile ilk iki albümün tarzından bir nebze uzaklaştılar. elektronik davullar hala kullanılıyor bu albümde ama ilk iki albümdeki kadar müziğin merkezinde değiller ve kullanım sıklığı da düşmüş. ayrıca bu albümün davul tonu grubun tercihlerine bağlı olarak çok çiğ. önceki prodüksiyon tercihlerinden daha farklı bir yola kaymışlar. şarkılar daha çok duygu yoğunluklarıyla öne çıkıyorlar ve grubun klasik post-rock'a yakın işlerinden biri olduğu söylenebilir bu albümün bence.
bundan sonra grup dördüncü albümleri we were exploding anyway ile ciddi bir tarz değişikliğine giderek elektronik ve dans müziği etkili bir albüm yaptı. gitarı biraz daha arka plana ittiler ve elektronik müziği temel aldılar.
sonrasında gelen wild light, öncülü kadar coşkulu ve hareketli bir albüm değil. aksine daha sakin, ılımlı bir havası var ki zaten grup da bunu röportajlarında onaylıyor. bence olgunluk eserleri olarak da nitelendirilebilir. yine elektronik etkisi var ama bu sefer daha huzurlu bir atmosfer yaratmak için kullanılmış bu elektronik ögeler. ayrıca yine klasik post-rock'a yaklaşan işlerinden biri.
bu albümden sonra no man's sky için soundtrack hazırladılar. son olarak da 2019'da replicr, 2019 albümünü çıkarttılar. bu sefer çoğunlukla ambient ve idm etkili, grubun standartlarına çok uzak değişik bir albüm bu. müziklerinin olmasını istediğim durum bu olmasa da tercihlerine saygı duyuyorum sanırım.
bunun dışında şu anda devam ettirdikleri wreckage systems adında bir projeleri var. karantina sürecinde yazdıkları müziği bir algoritmaya besleyerek bilgisayara müzik ürettiriyorlar. youtube kanallarında bu müziği aralıksız yayınladıkları canlı yayın bulunabilir. ayrıca bandcamp aracılığıyla bu sistemden belli şarkıları derleyip aylık olarak albüm şeklinde yayınlıyorlar.
devamını gör...

gerçekleşendir.

bir bilim sitesi sahibi arkadaşımın başına geldi. koca sitede, onlarca yazının içerisinde sadece 1 tane karikatür var, o da yiğit özgür'ün. yiğit bey şikayetçi olmuş. karikatürü kaldırması için uyarı falan yapmadan ifadeye almışlar çocuğu doğrudan.

yani anladık, emek verip çiziyorlar falan da... içerisinde doğrudan karikatür kelimesi geçen isimlerle siteler sayfalar açıp bu işi ticarete dökenle uğraşmak yerine, insanlar azıcık gülümsesin diye kırk yılda bir paylaşım yapandan da 18 bin lira, 24 bin lira istemezsin be!

neyse, yorum yapmayacağım daha fazla. fakat karikatürden de, karikatüristlerden de usandım son günlerde. takipten falan da çıkacağım bu olay üzerine. böyle giderse zaten alınmayan dergiler alınmamaya devam edeceği gibi, internet üzerinden de takipçileri azalacak. internetten paylaşılınca en azından insanlar varlıklarından haberdar oluyordu.

insan kendi topuğuna ancak böyle sıkabilirdi. ayakta alkış!..

edit: arkadaş mail attı dün ama cevap gelmemişti. gelirse editlerim gelişmelere göre.
edit 2: penguen şikayetçi olmuş olabilir diyenler var. bekleyip göreceğiz.
geç gelen edit 3: arkadaşın mailine cevap gelmiş. şikayet geri çekilecekmiş. buna sevindim gerçekten.
devamını gör...

hassas kalplerin yaşadığı durum. bir çok kişinin yaşadığı durumdur aynı zamanda. üzüntüden uyku tutmaz, vücut ağırlaşır, göğsüne oturan öküz dakikalar geçtikçe nefes almanı bile zorlaştırır. yapılabilecek her şeyi denersin ama hiçbir şey ruhunu rahatlatamaz.
bir noktada ağlamaya başlarsan ya da yatağın içinde dönüp durursan, sabaha karşı vücut yorgunluktan sızar kalır.
uyuduğun uyku da ağır olur. uyandığında hiç uyumamışsın gibi ama bir yandan da hiç uykun olmadan güne başlarsın. göğsündeki öküz yerinde duruyordur. malesef günün de sıkıntılı geçecektir.
üzüntünün kaynağına çözüm bulmak lazımdır.
devamını gör...

mükemmel olmuş devrimdir, başlarda mantığı kavrayamamış olmam bir miktar üzse de yoldaş bu saatte kahve etkisi yaparak tekrar canlandırdı zihnimi. ellerinize emeğinize sağlık, nice devrimlere.
devamını gör...

karma puanlarınızın kullanılabileceği alandır. sözlük özellikleri ve rozetler olarak iki bölümden oluşur.
kişisel ileti özelliği ve takipçilerini görme dışındaki sözlük özelliklerinin kullanım süresi bir ay ile sınırlıdır.

not : kafa store'da aldıklarınız karma puanınızı düşürmez.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim