pentagram'ın unspoken albümünün en iyi şarkılarından. osmanlı devletinin şehzadeleri kafese kapatma sistemi, yarım asır kafeste kaldıktan sonra tahta çıkan 3. osman gözünden anlatılır..

wish that ı had been born long before
my brother's got me up against the wall
of my siblings ı'm the lucky one
left alive here where there is no sun
ı was put here at the age of four
fifty odd years spent behind a door
one more day and ı will be the king
people will believe it, they'll believe in anything

see the lions in the cage, see the victims of the rage
lions, lions in a cage, fifty years behind a wall
lions, lions in a cage, see those lions in the cage

thirteen yards of dusty dungeon floor
ıs the longest path ı've walked before
they took me out into the glaring sun
and still they tell me ı'm the lucky one
single out the weak link in the chain
a generation damaged in the brain
ı'll lift my head up high and see the sun
and then when it's my turn, ı'll make sure that ı spare no one

see the lions in the cage, see the victims of the rage
lions, lions in a cage, fifty years behind a wall
lions, lions in a cage, see those lions in the cage

whose hands are these? they reach in and take my own life
with my hands... but ı've killed my brothers, too. when ı had to.
ı have no doubt. ı have no soul. whose hands are these?
who took away the light? who has the right? who gives a damn!
"do what you will" shall be the whole of the law!"
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

cukkası yedi iklim hazır kıta bekleyen şaryole bezeli yorgan kılıfı gibi dürülmüş halde buldum seni, hayat bir eskici dükkanını anımsatan mutluluklarla dolu. gramafonlardan, bahtımızın piyangosuna uzanan kırkbeşlikler gibi şans eseriyiz. kıymet bilmez ve teneke kalpliyiz, duygularımızı streçleyip deepfreeze attık. bizden ne homo sapiens olur ne de namuslu bir vatandaş.

seni bizi çok konuştuk, birde ben vardım bu arada, her şeyi olmadık bir biçime sokmaya, toplumsal düşünceye çomak sokmaya meşgulüm şu sıra. konuşmalarım öyle çiğ, öyle utanmaz, arlanmaz, gurursuzki, sakat birini karşıdan karşıya geçirmeye çalışıyorlarmış hissi uyandırıyorum herkeste. bakışlarım kefal, barbunyalarım hala taptaze ağzımda frengi tadı, sinirlerim alçıda. öyle laflar işitiyorum ki çat diye kırılıyor böbek taşlarım. başımı sokacak sıcak bir bela arıyorum. fikirlerim uyuz olmuş, dişlerim agresif, bana uzanan eli ısırıp sevgimi eti kemik geçen saatlere dönüştürmek istiyorum.

gazını çıkaran bebek gibi yazıyorum, kokusuz ama rahatlatıcı. hatta ebeveynlerimi mutlu ediyorum, artık mışıl mışıl uyuyabilirim.
devamını gör...

edith piaf - padam padam

devamını gör...

yine ezik olduk oturduğumuz yerden.
(bkz: kafa'nın trollerinin biraz şey olması)
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yaş ilerleyince* anladım ki ben cipsten soğumuşum. buna rağmen ketçaplı ruffles.
devamını gör...

artık oscarı kargoyla evine yollamamız gereken mellisho adlı başarılı yazarın son işidir.
tebessüm ederek izledim. özellikle şahsımın denk geldiği yerde tüylerim diken diken oldu.
bu başarılı eserden sonra ısırarak portakal yiyeceğim. kendimi yüzde yüz portakal hissediyorum. kafamda kocaman bir portakal var.
devamını gör...

bir laf vardı: güçlü olucaz diye diye hamal hasan olduk diye. *
benim durumum tam olarak bu. bu benim tercihim elbette. böyle olmaya da devam edicem ama bakıyorum da değeri olmuyor böyle insanların. bak prenseslere, hayat onlara güzel.
devamını gör...

ya benim damak zevkim gelişmiş değil ya da bu bisküvi çok şişirilmiş. bildiğin bisküvi işte. negro varken elim uzanmaz almaya. bir ara fiyatları da çok fahişti. son durumundan haberim yok. canım milka çikolata bile bunlusunu çıkarmış. merak edip, bu bari güzeldir, deneyeyim dedim; cık cık olmamış.
devamını gör...

bol bol su için.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bıkmadan, usanmadan bilgi dolu tanımlar yazıyor. ben de bıkmadan, usanmadan artılıyor ve favlıyorum. peki sözlük buna ne diyor?
"biraz soluklan yiğidim." nasıl soluklanayım, durduramıyoruz efendim.
tanım: kaliteli bir yazar.
devamını gör...

"aferim len doğru demişsin" demek.
devamını gör...

çikolata sosu da ister misiniz diye sormak isterim.(bkz: ivysaur)
vicdanlı ve merhametli olsun. gerisini birlikte hallederiz.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

zamanında robert koleji'nde matematik, coğrafya ve kaligrafi dersleri veren ermeni asıllı türk vatandaşı. alametifarikası ise mustafa kemal atatürk'ün imzasını tasarlamış olmasıdır.

1928 yılında harf devrimi'nin gerçekleşmesinden, 1934'te soyadı kanunu'nun kabul edilmesine kadar atatürk bizim de bildiğimiz "gazi m. kemal" imzasını kullanıyordu.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

fakat bu tarihten sonra atatürk'e yeni soyadını belirtecek bir imza lazım geldi. bu öyle gelişigüzel bir imza olamazdı. dönemin milletvekilleri tarafından çerçiyan'ın kaligrafideki uzmanlığı atatürk'e bildirildi. ilerleyen süreçte çerçiyan tarafından kendisine beş tane numune sunuldu.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

atatürk beşinci ve son numuneyi seçecek ve böylece o meşhur imzasına sahip olmuş olacaktır.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ben istiyorum.

(bkz: küfür yok cinsellik yok ne var lan)

wikipedia okumak isteseydim açar okurdum.
devamını gör...

dinime küfreden müslüman olsa bari dedirten başlık.

ulan faşistliğin kitabını baştan yazdınız zaten hırbolar

gelmiş milleti faşistlikle suçluyor.
devamını gör...

gelişiyle güneşi getiren sevdiceğiyle çok güzel bir gün geçiren, ancak gidişiyle ağlayan izmit'te şu anda yağmurdan sakınmak için bir saçağa sığınan yazar.

evet az sonra da fabrikaya gidip, çalışacak...
devamını gör...

günaydın sözlük...

ama öyle, instagram hayatlarından gaza gelip de karşısına çıkan ilk fitness kulübüne üye olan, maaşının üçte ikisini protein tozlarına gömdüğü yetmezmiş gibi, marketten koli koli yumurta stoklayıp her sabah sarısını ayıklayarak 5'er 6'şar afiyetle gömen, sanki bana 872 yıldır deden, aileden gurmeymiş gibi akşamları mastercheff edasıyla tavuğunu kızartıp makarnasını haşlayan, haftanın 4 günü 5 tane dambıl kaldırdı diye bütün yaz-kış atletle dolaşan ve giydiği atletin açık yakasından, sakal makinesiyle kesildiği çok bariz göğüs kıllarının yeni çıkmaya başlayan sakal gibi görüntüsü ile gözlerimizi kanatan, benim de mensubu olduğum o iflah olmaz, o uslanmaz, o arlanmaz, o bench press'ci erkek ırkının hadsiz özgüveni gibi hadsiz bir günaydın değil elbet...

bıcır bıcır, sendromdan uzak, sizleri kızgın kumlardan serin sulara götürüp de suya değen ayağınızla birlikte kulağınıza çalınan 'cossssssssss' sesini, çalıştığınızın ofisin açık penceresinden esen serin bir rüzgarla size anımsatan bir günaydın...

aylık akbilli ama ter kokusundan uzak toplu taşımalarlı bir günaydın...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim