şimdi bir adam düşünün; kulübün en zor zamanlarında, ona ihtiyaç duyulduğu anda hiç bir şey gözetmeden çıkmış gelmiş. o esna da para konuşmamış, durumun farkında, eline ne verilmişse yetinmiş. rakipleri kendisinin 4-5 katı potansiyelli kadrolar kurarken, o bunlardan erinmemiş takım kötü giderken bile biz şampiyon olacağız demiş. bunu demiş ama boşa sallamamış, söylediği lafın altını doldurmuş. bin bir zorlukla ve dar bir rotasyonla, futbolcuları ile birlikte bir mucizeye imza atmış. sergen yalçın kim ne derse desin bu sezon türkiye liginde kazanılan en zor şampiyonluklardan birinin mimarı olmuştur. oynanan hafta sayısı ve beşiktaş'ın kadro derinliği düşünüldüğünde bu başarıyı yakalayabilecek bir başka babayiğit çıkar mıydı? bilemiyorum. hal böyleyken sergen'e sallama aymazlığına düşmeyin derim. adam şampiyon yaptığı ve şampiyonlar liginde başında çıkacağı takımı neden durduk yere bıraksın? elbette kokusu çıkar bu işin. sağda solda bir sürü şey konuşuluyor ama gerçek nedir tam olarak bilmiyoruz.

sergen'e yapılan şey, en yumuşak ifade ile kıymet bilmezliktir. şampiyonu sırtından vurmuşlar siz halen burada tatava yapıyorsunuz. oyunculuk zamanlarındaki sergen var halen aklınızda. öyle olsaydı zaten arkasına bakmadan sezon ortasında kaçardı. o kalmayı ve mücadele etmeyi seçti. sonuna kadar savaştı. ve siz, biraz daha rahat bir konumda takımı çalıştırmak ve başarılı olmak adına bazı şartlar öne sürdüğü için onu hain ilan ediyorsunuz. sergen yalçın an itibarı ile kahramandır. ondan hain çıkartamazsınız. hainleri başka yerlerde arayın derim.

tanım: beşiktaş tarihinin en özel ve kıymetli şampiyonluklarından birini kazanmış nevi şahsına münhasır teknik adam.
devamını gör...


değişir yönü rüzgârın
solar ansızın yapraklar;
şaşırır yolunu denizde gemi
boşuna bir liman arar;
gülüşü bir yabancının
çalmıştır senden sevdiğini;
içinde biriken zehir
sadece kendini öldürecektir;
ölümdür yaşanan tek başına,
aşk iki kişiliktir.

bir anı bile kalmamıştır
geceler boyu sevişmelerden;
binlerce yıl uzaklardadır
binlerce kez dokunduğun ten;
yazabileceğin şiirler
çoktan yazılıp bitmiştir;
ölümdür yaşanan tek başına,
aşk iki kişiliktir.

avutamaz olur artık
seni, bildiğin şarkılar,
boşanır keder zincirlerinden
sular tersin tersin akar;
bir hançer gibi çeksen de sevgini
onu ancak öldürmeye yarar:
uçarı kuşu sevdanın
alıp başını gitmiştir;
ölümdür yaşanan tek başına,
aşk, iki kişiliktir.

yitik bir ezgisin sadece,
tüketilmiş ve düşmüş gözden;
düşlerinde bir çocuk hıçkırır
gece camlara sürtünürken;
çünkü hiçbir kelebek
tek başına yaşamaz sevdasını,
severken hiçbir böcek
hiçbir kuş yalnız değildir;
ölümdür yaşanan tek başına,
aşk iki kişiliktir.
devamını gör...

müstakillerde evin girişi mühimdir. şu evde yaşamak ve yaşlanmak vardı...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ben de buradayım, kapı arkasında kalmayayım diyor gibi.

yakındır yeni üst bir makama yerleşmesi.
devamını gör...

herkes çevresindeki insanlardan bahsetmiş ama esas kötü olan insanın kendisinden umudunu kesecek noktaya gelmesidir.

bazen gerçekten bu noktaya geldiğim oluyor. sonra unutup veya üstünü kapatıp devam ediyorum "bir şekilde" ama...
eninde sonunda bir tarafımda patlayacakmış gibi geliyor hep.

tanım: kişinin bakış açısına bağlı olarak hayatı zehir edebilen ve hatta bitirebilen şeylerdir.
devamını gör...

ufak bir tavsiye; loş, sessiz bir ortamda ve de kulaklikla en son ses dinleyiniz.

devamını gör...

ilk olarak louis pasteur tarafından geliştirilmiştir.

joseph meister adlı küçük bir çocuk, kuduz bir köpek tarafından ısırıldıktan sonra louis pasteur'e getirildi.

insan üzerinde hiç denenmeyen kuduz aşısını çocuğa uygulamakta tereddüt eden pasteur'e; aşı olmazsa çocuğun kesin olarak öleceği, ancak aşı ile yaşama şansı olabileceği ve kuduz'a da çare olabileceği söylendi.

çocuk aşının sayesinde hayata tutundu. 64 yaşına kadar yaşadı ve pasteur enstitüsü'nde kapıcı olarak çalıştı. nazi saldırıları sırasında gaz zehirlenmesi ile hayatını kaybetti.

"artık kimse kuduz yüzünden ölmek zorunda değildi."
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kaynak
devamını gör...

evet sevgili yazarlar buda oldu sonunda. boğaziçi üniversitesi rektörü mehmet naci inci, görevden aldığı fen edebiyat fakültesi dekanı yerine kendini vekaleten atadı.anlayacağınız bir de o bölüm dekan maaşını alacak.
şaka gibi,
(bkz: vatandaşı olmasan aslında eğlenceli ülke.)

www.cumhuriyet.com.tr/turki...
devamını gör...

ulan cidden bu şovları kim akıl veriyor bunlara çok merak ediyorum. ulan o kadar bütçen var gökten ışık hüzmesi nur falan indir bari şov görsün müminler!
devamını gör...

ara sıra (bkz: sıkılıyorum sabri bunalıyorum). nicki alan arkadaşı da tebrik ediyorum..
devamını gör...

terapi niyetine resim yapanların doldurduğu başlık. insanı rahatlatıyor gerçekten.

her sözlüğe koydum bunu, buraya da koyayım *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

edit: kırık link düzeltildi.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yarım kollu beyaz atlet ve içlik adımı da hasan mi yapsam*
devamını gör...

geceleri ayrı bir ilham geliyor insana. tüm gün düşünürsün istediğini tam olarak yazamazsın ama gece yarısı olunca bir anda tüm düşünceler geceyle anlaşmalı olarak açığa çıkar. bunu da unutmadan, ilham gitmeden yazayım dersin ama bir de bakarsın ki saatler geçmiş.
devamını gör...

kendileri müthiştir efendim. 4 farklı kanal seçeneğiyle muhteşem müzikler çalınıyor. reklam olmadığı için dinleyicilerden gelen bağışlarla ayakta kalıyor. denemenizi tavsiye ediyorum.
devamını gör...

''hiçbir kişi, rızasıyla bir şekilde karar verme hakkını başkasına devredemez ya da böyle bir şey yapmaya zorlanamaz. bu nedenle, aklı kontrol altına almaya çabalayan devlet, zalim olarak kabul edilir.''

stanford üniversitesi'nin yayınladığı spinoza biyografisinde kullanılan motto.
devamını gör...

hayatta aslolan biziz, yani kişinin kendisidir. kişi, değerlere uygun bir şekilde sınır çizdiğinde yanında kalanlarla hayatına devam edecek ama sınır çizdiğinde hayatından çıkanlardan dolayı kendini değersiz hissetmeyecek, kendini suçlamayacak çünkü burada sorun kişide değil, karşı tarafta aslında... yani bir metafor yaparsam, biz artık kendimiz olmaya karar verdiğimizde bir gemiye biniyoruz, bizi olduğumuz gibi kabul edenler, bizimle birlikte o gemiye biniyor, bizi olduğumuz gibi kabul etmeyenler ise o gemiye binmiyor. biz de "niye onlar da benim gemime binmiyor, onlar da binsin" diye ısrar etmiyoruz, bundan böyle gemiye binenlerle hayatımıza devam ediyoruz...
devamını gör...

aniden durmak.

pazardan dönen teyzeler ellerinde pazar çantası ya da poşetlerle zaten yürüyüş yolunun büyük kısmını kaplarken ilginç bir şekilde aniden dururlar(büyük ihtimalle soluklanmak için). arkadan geliyorsanız dikkat etmediğiniz durumlarda çarpışma ihtimali mümkündür. bunun yanında sağa sola selam verecem diye aniden duran abiler de mevcuttur.

en iyisi yol ortasında durmak yerine kenara köşeye çekilmek.
devamını gör...

tüm rezil anılarım film şeridi gibi gözümün önünden geçiyor.
devamını gör...

defalarca yazıldı, evet dinliyor.
dinlemekle kalmıyor, aktivitelerinizi de izliyor.
en büyük gelirlerinden biri reklam. o yüzden de kime ne önermesi gerektiğini bilmesi lazım sonuçta.
ha ben adblocker kullanıyorum, reklamları görmüyorum ama yine de, orada, uzakta bir yerde, bir server'da, benim bir dosyam var.

ne dedi, ne sever, youtube'da ne izler, chrome'da nereleri gezer, google'da neleri arar, siyasi görüşü nedir?
google beni benden iyi tanıyor. şimdilik bu verilerin tamamı işlenemiyor tabii ki. çünkü çok boyutlu kocaman bir veriden bahsediyoruz.
ama zamanı geldiğinde, belli başlı algoritmalar np'den p'ye geçtiğinde, daha güçlü bilgisayarlar ortaya çıktığında, bu verilerin tamamı işlenecek. tabii bir de kim olduğunuzun da önemi var.
parasız bir insansanız size reklam sunmanın bir önemi yok, o yüzden işlenme sırasında gerilerdesiniz, kusura bakmayın.

o vakte kadar;
firefox kullanın.
mail olarak protonmail kullanın,
gerekmedikçe hiçbir yerde google hesabınızla giriş yapmayın,
olabildiğince vpn ya da proxy kullanın, (bu da ayrı bi olay tabii kendi içinde...),
kameranızı bantlayın,
uygulamalara verdiğiniz izinlere dikkat edin.

en azından daha az data verin, evet.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim