optik
ışığın doğasını açıklamaya çalışan, ışıkla ilgili olayları ve ışığın maddeyle etkileşimlerini inceleyen fizik dalıdır. optisyenler ve göz doktorları optikle ilgili çalışmalar yapar.
(kaynak: fizik kitabım.)
(kaynak: fizik kitabım.)
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
başkaları suya taş atsa "ayy, ne güzel attın öyle !!" diye övüp göklere cikarirken kendim çöle piramit diksem "bence daha büyük olabilirdi hem ne var bunda ya, zaten görevim." diyerek bosveriyorum. hep yapmam gereken daha önemli ve ulvi işler olması gerekiyormuş ama ben bir türlü doğru ve güzel şeyler yapamiyormusum gibi hissediyorum. sanki herkes bana katlaniyormus gibi goruyorum. zaman içinde bunun bana ciddi zararlarını görmeye başladım. işte bu yüzden oturdum kendi kendimle büyük kavgalar , dövüşler sonunda bir anlaşma yaptım.
kendimle ilgili tek bir hedefim var. kendimi sevmek. bunu hiç unutmadan her gün ve her koşulda yapmak. kendime değer vermek.
bugün bu hedefimi gerçekleştirmek için epey yol aldım. mesela sözlükte yazar olmanın bana ne kadar iyi geldiği konusunda kendime brifing verdim. kimse benden bir şey istemediği halde evdeki artik yünleri değerlendirmek için ne kadar güzel bir kırlent ördüğüm konusunda kendi yanaklarımı okşadım. geçtiğimiz yıl örüp hediye ettiğim yastıklar sayesinde bir sünneti yaşattığımı hatırlayıp aynadaki yansimama gülümsedim. doğan cuceloglu'nun bir podcastini dinleyip kendi etki alanımda yaptıklarım konusunda kendimi değerlendirdim. basardigima kendimi ikna ettim, alnımdan öpüp madalya taktim. her an bir şey üretmek her an bir şey başarmak zorunda olmadığımı, çevremdekileri guldurdugum kadar ruhumunda gülmeye ihtiyacı olduğu konusunda beynimi yıkadım. mutlu görünen bir evliligi ve sorunsuz çocukları eşimin tek başına meydana getirmediğini defalarca tekrarladım. uykusuz geçen geceler , doğrusunu bilip ama huzur bozan olmamak için yutulan sözlerin yarisindan çoğunun bana ait olduğunu tesbih çeker gibi söyledim de söyledim.
çok şükür. bugün kendimi seviyorum. yaptığım tüm hatalara, tanıdığım tüm yanlış insanlara, verdiğim iyi ya da kötü tüm kararlara rağmen kendimi seviyorum. kim hakkımda ne düşünürse düşünsün ben böyle olmayı seviyorum.
kendimle ilgili tek bir hedefim var. kendimi sevmek. bunu hiç unutmadan her gün ve her koşulda yapmak. kendime değer vermek.
bugün bu hedefimi gerçekleştirmek için epey yol aldım. mesela sözlükte yazar olmanın bana ne kadar iyi geldiği konusunda kendime brifing verdim. kimse benden bir şey istemediği halde evdeki artik yünleri değerlendirmek için ne kadar güzel bir kırlent ördüğüm konusunda kendi yanaklarımı okşadım. geçtiğimiz yıl örüp hediye ettiğim yastıklar sayesinde bir sünneti yaşattığımı hatırlayıp aynadaki yansimama gülümsedim. doğan cuceloglu'nun bir podcastini dinleyip kendi etki alanımda yaptıklarım konusunda kendimi değerlendirdim. basardigima kendimi ikna ettim, alnımdan öpüp madalya taktim. her an bir şey üretmek her an bir şey başarmak zorunda olmadığımı, çevremdekileri guldurdugum kadar ruhumunda gülmeye ihtiyacı olduğu konusunda beynimi yıkadım. mutlu görünen bir evliligi ve sorunsuz çocukları eşimin tek başına meydana getirmediğini defalarca tekrarladım. uykusuz geçen geceler , doğrusunu bilip ama huzur bozan olmamak için yutulan sözlerin yarisindan çoğunun bana ait olduğunu tesbih çeker gibi söyledim de söyledim.
çok şükür. bugün kendimi seviyorum. yaptığım tüm hatalara, tanıdığım tüm yanlış insanlara, verdiğim iyi ya da kötü tüm kararlara rağmen kendimi seviyorum. kim hakkımda ne düşünürse düşünsün ben böyle olmayı seviyorum.
devamını gör...
bir şey bedavaysa ürün sizsiniz
her şeyi bildiğini sanan bazı gerizekalılar tarafından sık kullanılan cümle. kim tarafından söylendi bilinmiyor ama orjinalı" bir ürüne para ödemiyorsanız,ürün sizsinizdir." instagram,facebook,whatsapp gibi platformların ücretsiz olmasını buna bağlıyorlar. yani verilerimizin satıldığını iddia ediyorlar. haklı olabilirler.
edit:(bkz: ot) alınmayın lütfen sizi kastetmedim.
edit:(bkz: ot) alınmayın lütfen sizi kastetmedim.
devamını gör...
sabah kedi olarak uyanılsa yapılacak ilk şey
bir yere giderim, neresi olduğu mühim değil. bir amacım varmış gibi gider, merak uyandırırım.
devamını gör...
bim sözlük olsa alınabilecek nickler
şey mi dost'um
devamını gör...
vali cumhurbaşkanımızın biz de genel başkanımızın temsilcisiyiz
aşçı bahçıvanı, bahçıvan şoförü, şoför uşağı ve sonra hepsi uşağı?*
tanım: bir akp il başkanının ağır bir biçimde saçmaladığını gösteren başlık.
tanım: bir akp il başkanının ağır bir biçimde saçmaladığını gösteren başlık.
devamını gör...
ermolettin
az önce bana da meriç misin sen dedi. meriç ne yaptıysa artık unutamamış.
devamını gör...
bilginin işlenişi
bilgi, bireyin kendisini ve algıladıklarını zihninde işlemesine verilen süreç. bu yazıda bilginin işlenişine dair temel kavramlar olan veri, enformasyon, bilgi ve bilgelik kavramlarına değineceğiz. böylece "elimdeki veriler doğrultusunda" ifadesinin yanlış kullanımına da değiniriz hem. tarih, bilişim, matematik, istatistik gibi birçok alanda kullanılan ve kabul gören temel işleyişe gelelim.
1-) veri
veri, ham gerçekler yığınıdır.
ölçüm, gözlem, araştırma, deney, sayım gibi yöntemlerle elimize geçen sayı, rakam, simge, harf, metin, sözcük, resim gibi ham gerçeklerdir. hiçbir işleme tabii tutulmadıklarından, var olan ham halleriyle de pek bir anlam ifade etmezler. zaman zaman kullanılamaz halde elde edilebilirler. bazı veri örnekleri;
* ***06 - 07 - 08 - 09
01 - 13 - 14 - 12 - 16
34 - 10 - 15 - 14 - 18
*plaka
*derece
2-) enformasyon
verinin anlamlı ve kullanılabilir formudur. veriler hesaplama, özetleme, sınıflandırma, gruplandırma, analiz, sentez gibi işlemlerden sonra enformasyona dönüşür. verilerin hangi amaca hizmet edeceği, nasıl değerlendirileceği işlemidir. bilginin sürdürülebilirliği için de önemli bir aşamadır, sonraki değişimler için de salt olarak kullanılabilir. veriyle karıştırılan temel noktası da budur zaten. yukarıdaki örnekten gidersek;
h. durumu* 6 şubat - 7 şubat - 8 şubat - 9 şubat
adana -..........13°c...-...14°c...-...12 °c...-...16°c
istanbul -.......10°c...-...15°c...- ...14°c...-... 18°c
3-) bilgi
bilgi, enformasyonun rasyonel biçimde akıl süzgecinden geçmesi, yorumlanması ve kullanılmasıyla ortaya çıkmaktadır. farklı kişi tarafından algılandığından, herkesin algısı ve tecrübesi farklı olduğundan dolayı subjektif bir konudur. örtük ve açık olmak üzere iki grupta incelenir.
a-) açık bilgi
yazılı veya sözlü olarak kolayca aktarılabilen, çoğunlukla kesin olan bilgi. yine yukarıdaki örnekten gidecek olursak, bir ülkenin başkenti, bir ilin plaka kodu gibi bilgiler bu grupta incelenir.
b-) örtük bilgi
1958 yılında michael polanyi'nin septisizm ışığında kesin bilgi kavramına tepkiselliği neticesinde ortaya çıkmış ve sistematik incelemesi yapılmış bilgi türüdür. insanın tecrübeleri ve algı farkı burada devreye girer. bireyin zihninde bulunan, aktarılması zor ve büyük oranda deneyime dayalıdır. yukarıdaki örnek üzerinden gidecek olursak, verilmiş herhangi bir değerin sıcak mı soğuk mu olduğunun kişinin yaşantısı ve algısı ile alakalı olması durumu dersek yanılmış olmayız.
4-) bilgelik
refleks haline gelmiş bilgidir. doğru - yanlış, iyi - kötü ayrımı yapabilmemizi sağlar. yine yukarıda bahsi geçen örtük bilgi ile örtüşen bu durum, neticesinde bizim tüm bu yolculuğun ardından vereceğimiz kararları da yönetir. artık var olanın idrak edilmesi neticesinde, olanın nasıl daha iyi olacağına ya da olmayanın keşfine dair bir arayış ve yol haritası çıkarılmasının kaynağıdır.
1-) veri
veri, ham gerçekler yığınıdır.
ölçüm, gözlem, araştırma, deney, sayım gibi yöntemlerle elimize geçen sayı, rakam, simge, harf, metin, sözcük, resim gibi ham gerçeklerdir. hiçbir işleme tabii tutulmadıklarından, var olan ham halleriyle de pek bir anlam ifade etmezler. zaman zaman kullanılamaz halde elde edilebilirler. bazı veri örnekleri;
* ***06 - 07 - 08 - 09
01 - 13 - 14 - 12 - 16
34 - 10 - 15 - 14 - 18
*plaka
*derece
2-) enformasyon
verinin anlamlı ve kullanılabilir formudur. veriler hesaplama, özetleme, sınıflandırma, gruplandırma, analiz, sentez gibi işlemlerden sonra enformasyona dönüşür. verilerin hangi amaca hizmet edeceği, nasıl değerlendirileceği işlemidir. bilginin sürdürülebilirliği için de önemli bir aşamadır, sonraki değişimler için de salt olarak kullanılabilir. veriyle karıştırılan temel noktası da budur zaten. yukarıdaki örnekten gidersek;
h. durumu* 6 şubat - 7 şubat - 8 şubat - 9 şubat
adana -..........13°c...-...14°c...-...12 °c...-...16°c
istanbul -.......10°c...-...15°c...- ...14°c...-... 18°c
3-) bilgi
bilgi, enformasyonun rasyonel biçimde akıl süzgecinden geçmesi, yorumlanması ve kullanılmasıyla ortaya çıkmaktadır. farklı kişi tarafından algılandığından, herkesin algısı ve tecrübesi farklı olduğundan dolayı subjektif bir konudur. örtük ve açık olmak üzere iki grupta incelenir.
a-) açık bilgi
yazılı veya sözlü olarak kolayca aktarılabilen, çoğunlukla kesin olan bilgi. yine yukarıdaki örnekten gidecek olursak, bir ülkenin başkenti, bir ilin plaka kodu gibi bilgiler bu grupta incelenir.
b-) örtük bilgi
1958 yılında michael polanyi'nin septisizm ışığında kesin bilgi kavramına tepkiselliği neticesinde ortaya çıkmış ve sistematik incelemesi yapılmış bilgi türüdür. insanın tecrübeleri ve algı farkı burada devreye girer. bireyin zihninde bulunan, aktarılması zor ve büyük oranda deneyime dayalıdır. yukarıdaki örnek üzerinden gidecek olursak, verilmiş herhangi bir değerin sıcak mı soğuk mu olduğunun kişinin yaşantısı ve algısı ile alakalı olması durumu dersek yanılmış olmayız.
4-) bilgelik
refleks haline gelmiş bilgidir. doğru - yanlış, iyi - kötü ayrımı yapabilmemizi sağlar. yine yukarıda bahsi geçen örtük bilgi ile örtüşen bu durum, neticesinde bizim tüm bu yolculuğun ardından vereceğimiz kararları da yönetir. artık var olanın idrak edilmesi neticesinde, olanın nasıl daha iyi olacağına ya da olmayanın keşfine dair bir arayış ve yol haritası çıkarılmasının kaynağıdır.
devamını gör...
benjamin'i takip etmemek
devamını gör...
kerkenez
kartalgiller familyasından, küçük memeliler ile beslenen yırtıcı bir kuş.
devamını gör...
yolda yürürken kız arkadaşlarına dönüp zıplayarak konuşan kız
muhtemelen 17> olduğu için takılmaması gereken harekettir. ne yapsın lan robot gibi mi hareket etsin çocuk işte bırakın eğlensin.
devamını gör...
arif'in manchester'a attığı gol
yıllardır arayıp bulamadığım goldür.
her seferinde youtube arama butonuna yazmak için klavyeye elimi attığımda;
arif verimli komik
arif fetö
niye mi verdim 5 milyonu
videoları ile youtube dehlizinde kayıp oluyorum.
her seferinde youtube arama butonuna yazmak için klavyeye elimi attığımda;
arif verimli komik
arif fetö
niye mi verdim 5 milyonu
videoları ile youtube dehlizinde kayıp oluyorum.
devamını gör...
sözlüğü bırakıyorum deyip geri dönen primci yazar
bir yazar türü.
evet ben de bırakıyorum dedim, 3 aylığına bıraktım ve sonra geri döndüm. o sırada öyle olması gerektiği için öyle yaptım. 3 ay sonra şartlar (sözlükten bağımsız ve kendi hayatımla ilgili olarak) değiştiği için de döndüm. primmiş. peh!
evet ben de bırakıyorum dedim, 3 aylığına bıraktım ve sonra geri döndüm. o sırada öyle olması gerektiği için öyle yaptım. 3 ay sonra şartlar (sözlükten bağımsız ve kendi hayatımla ilgili olarak) değiştiği için de döndüm. primmiş. peh!
devamını gör...
yazarların karantinada kendi için yaptığı en faydalı şey
ilk defa ocakta tencerede kek yaptım..
fırınimin olmamasından sebep..
yoklukda da insanın istediğine ulaşabileceğini deneyimledim..
fırınimin olmamasından sebep..
yoklukda da insanın istediğine ulaşabileceğini deneyimledim..
devamını gör...
biomorphism
biomorphism 1924 - 1955 yılları arasında avrupada vuku bulmuş bir sanat akımı.*
biyomorfik sanat eserlerinde, hem biraz da olsa tanınabilir hem de tanımlanamaz olan gerçek nesnelerin soyutlanmış tasvirlerini görürüz. aşinalık* ve belirsizlik* arasındaki bu ilişkiyi vurgulayan nesneler genellikle insan vücudu ile doğal manzara arasındaki etkileşim olarak karşımıza çıkar.
başka bir deyişle de biyomorfist sanat, doğal yaşamın gücüne odaklanır ve biyolojik biçimleri şekilsiz ve belli belirsiz tanınabilir ipuçlarıyla harmanlayıp organik şekiller ortaya çıkarır. biyomorfizmin sürrealizm ve art nouveau ile güçlü bağlantıları vardır. joan miro ve picasso resimlerinde biyomorfik nesnelere rastlanır.
resimde biyomorfistler, sanatçının derin iç gerçekliğiyle olan bilinçsiz bağlantısına erişmek için genellikle automatism'i kullanmıştır.
biomorphism genellikle şöyle tanımlanır: sezgisel... duygusal... organik veya biyomorfik. .. eğrisel.... mistik, spontane ve irrasyonel olanın yüceltilmesi.
biomorphism terim olarak ilk kez sanat tarihçi alfred h. barr tarafından 1936 yılında kullanılmıştır. barr, bu akımın paul gaugin ve henri matisse gibi sanatçıların yanı sıra fovizm akımından da etkilendiğini söyler.
eserlerinde biomorphism etkilerini açıkça görebileceğimiz en bilinen sanatçılar :joan miro, jean arp, yves tanguy ve antoni gaudi.
mama, papa is wounded! by yves tanguy

personages with star by joan miro

interior of la sagrada familia by antoni gaudi
biyomorfik sanat eserlerinde, hem biraz da olsa tanınabilir hem de tanımlanamaz olan gerçek nesnelerin soyutlanmış tasvirlerini görürüz. aşinalık* ve belirsizlik* arasındaki bu ilişkiyi vurgulayan nesneler genellikle insan vücudu ile doğal manzara arasındaki etkileşim olarak karşımıza çıkar.
başka bir deyişle de biyomorfist sanat, doğal yaşamın gücüne odaklanır ve biyolojik biçimleri şekilsiz ve belli belirsiz tanınabilir ipuçlarıyla harmanlayıp organik şekiller ortaya çıkarır. biyomorfizmin sürrealizm ve art nouveau ile güçlü bağlantıları vardır. joan miro ve picasso resimlerinde biyomorfik nesnelere rastlanır.
resimde biyomorfistler, sanatçının derin iç gerçekliğiyle olan bilinçsiz bağlantısına erişmek için genellikle automatism'i kullanmıştır.
biomorphism genellikle şöyle tanımlanır: sezgisel... duygusal... organik veya biyomorfik. .. eğrisel.... mistik, spontane ve irrasyonel olanın yüceltilmesi.
biomorphism terim olarak ilk kez sanat tarihçi alfred h. barr tarafından 1936 yılında kullanılmıştır. barr, bu akımın paul gaugin ve henri matisse gibi sanatçıların yanı sıra fovizm akımından da etkilendiğini söyler.
eserlerinde biomorphism etkilerini açıkça görebileceğimiz en bilinen sanatçılar :joan miro, jean arp, yves tanguy ve antoni gaudi.
mama, papa is wounded! by yves tanguy

personages with star by joan miro

interior of la sagrada familia by antoni gaudi
devamını gör...
like dilenciliği
günümüzün ahmak hastalıklarından biri.
hastalığın 'akıllısı' olmaz belki ama bu sahiden ahmaklıktan başka bir şey değil.
bi gönderinin altına like sayısına bakıp 'değer', 'beğeni', 'estetik ölçüsü', 'saygınlık' gibi kavramların anlaşılması tuhafıma gidiyor.
ekranda beliren bir kalp ve gönderinin altında bu kalbin sayısı, tüm olay bu.
bunun için neden insanlar kendini paralıyor? amaç para kazanmakta değil bu başka bir şey.
artık adına ego mu deniyor yoksa kibir mi deniyor hiç bir fikrim yok ama bu olay sadece tat kaçırıcı.
hastalığın 'akıllısı' olmaz belki ama bu sahiden ahmaklıktan başka bir şey değil.
bi gönderinin altına like sayısına bakıp 'değer', 'beğeni', 'estetik ölçüsü', 'saygınlık' gibi kavramların anlaşılması tuhafıma gidiyor.
ekranda beliren bir kalp ve gönderinin altında bu kalbin sayısı, tüm olay bu.
bunun için neden insanlar kendini paralıyor? amaç para kazanmakta değil bu başka bir şey.
artık adına ego mu deniyor yoksa kibir mi deniyor hiç bir fikrim yok ama bu olay sadece tat kaçırıcı.
devamını gör...



