felsefe

felsefe denilince ilk akla gelen akla, mantığa uygun düşünmek gelir. her insan, doğası gereği zaten düşünür. burada farklı bir durum olmalıdır. felsefe merak ile başlar. merak eden soru sorar. cevabı bulmak için araştırır, sorgular ve cevabı arar.

aynı durum bilim içinde geçerlidir. ancak bilimin aradığı cevap deney ile kanıtlanabilen, nesnel ve kesin doğrulardır. ancak bilimsel olmayan konularda cevap kesin değildir. doğru birden fazladır. bu alan felsefenin alanıdır.

örneğin; iyi, güzel, hoş, ahlak nedir? gibi soruların cevabı çoktur.

felsefe bu ve benzeri soruların cevaplarını, eleştirilerini, yorumlarını akla ve mantığa uygun bir şekilde arayan düşünme etkinliğidir.

felsefenin doğuşu

felsefe milattan önce 6.yüzyılda antik yunanda ortaya çıkmıştır.

* neden antik yunanda ortaya çıktı?

1- ticaret merkezi olduğu için farklı kültürler bir aradadır.
2- zengin bir toplumdur.
3- demokrasi ile yönetildiği için farklı görüşlere ve fikirlere saygı duyulur.
4- demokrasinin uygulanması için aristokratlar* eğitime çok önem vermiştir.
5- tüm işleri köleler yaptığı için boş vakitleri oldukça fazladır.

* neden milattan önce 6.yüzyılda ortaya çıktı?

bu döneme kadar insanlık yerleşik hayata geçip temel ihtiyaçları olan beslenme - barınma - güvenliği sağlamaya çalışmışlardır.

merak ve ihtiyaçları için bilgi öğrenmeye başlamışlardır.

soruların cevabını hep din bakış açısı ile yanıtlamışlardır.

milattan önce 6.yüzyılda temel ihtiyaçlarını karşılayan insanlar merak ettikleri soruların cevabını akıl ile aramaları, felsefenin ortaya çıkmasına neden olmuştur.

felsefenin kelime anlamı: bilgiyi sevmektir. filozof ise - bilgiyi seven, arayan kişidir. yani kısacası bilgi ihtiyaçtan ziyade merak edildiği ve sevildiği için aranıyor.

bilgi: insanın aklını ve duyularını kullanarak kendini ve çevresini tanımasını sağlayan araçtır.

bilinç: insanın hem kendisi hem de çevresinin farkında olma durumudur.

öz bilinç: insanın kendisi hakkındaki farkındalığıdır. ben kimim, özelliklerim, duygularım, yeteneklerim, zayıflıklarım, hedeflerim nelerdir? gibi sorulara cevap vermektir.

düşünce: bilgi edinmeye yönelik tüm zihinsel faaliyetlerdir. algılama - kavrama - tasarlama - hayal etme - hatırlama - analiz etme gibi zihinsel etkinliklerin hepsi düşünmedir.

her insan, doğuştan düşünme yetisi ile doğar. doğru, akla mantığa uygun ve kendi içinde tutarlı düşünme felsefe için zorunludur.

düşünme biçimimiz, dünyayı anlama şeklimize neden olur. bu nedenle hayattaki en önemli şey düşünmek ve algılamaktır.
devamını gör...

superelevation ukdesi.

gerçek-yanlış olmak haricinde- doğrudur.

eylem üzerinden düşündüğümüzde yapılan iş ne kadar gerçek* olsa da bu onun doğru olduğu anlamına gelmiyor.

birini itip düşürdüğümüzde yapılan düşürme eylemi gerçektir ancak doğru değildir.
devamını gör...

gün batımına eşlik eden anne ve çocuğu. çok hoşuma gidiyor çektiğim bu fotoğraf, sanki içinde bir sürü hissi saklıyor gibi.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bir şeyle meşgulken birinin benimle konuşmaya çalışması ya da iki kişinin aynı anda benimle konuşmaya çalışması. belli ki iki şeyi aynı anda yapamıyorum.
belki de sorunum insanların benimle konuşmaya çalışmasıdır. o kadar da değil.*
devamını gör...

demek ki evleneceğiniz insanda daha farklı özelliklere bakmanız gerekiyor. ama kendi parasını kazanan kadınların özgüveni fazla oluyor. adamın erkeklik egosunu pek okşamıyor, hizmet etmiyor, hayatın her yükünü paylaşmak istiyor, verdiği kadar almak istiyor değil mi. aaah aaah! onlar nafaka istemiyor ama höt! de diyemiyorsun işte. mecbur erkekliğini pışpışlayana, sana muhtaçmış gibi yapana, sensiz yapamayacağını söyleyene meylediyorsun. kararlar... kararlar...

dipçik: bu başlıkta sorun nafaka parasıyla geçinen kadının erkek arkadaşının olması. sevgilisi falan olmadan yıllarca nafaka parası almasında sorun yok yani.
devamını gör...

dizlerime sürekli yel vuruyor. her yer kapalı fakat benim dizlerim hep üşüyor.
sırtımda da hep bir yelek.
arkadaşlarıma 'varınca ara emi' diyorum.*
çocuklara, yaşlılara sürekli çorap kontrolü yapıyorum. giymemişlerse 'bak işte sonra oram ağrıyor buram ağrıyor diyorsunuz' diyorum. *
'atlet giy atlet gezme öyle cıbıl cıbıl' diyerek çocukları kendimden soğutuyorum.
çocuk görünce hemen bakkala gönderesim geliyor.
hayır efendim market değil bilakis bakkal. 'mahalle esnafı kazansın olur mu öyle? siz marketten alış veriş yaparsınız, cenazenize bakkal gelir' geyiği yapıyorum.
ay ben de çok fenaymışım ya bildiğin bir ayağım çukurda vah vah. *
biraz daha var ama yazmaya utanıyorum. idare edi verin kuzucuklarım. *
devamını gör...

günaydın sözlük.

güne kötü bir sürprizle başladım, a** dertleri bari sabah 6 da üstüme gelmeyin bırakın uykumuz falan açılsın en azından.

güne puanım sıfır, ruh halim saldırgan.

aklı olan bugün bana bulaşmaz.

bu da günlük mood.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

geç yatıp gereksiz yere erken kalkan * herkese günaydın sözlük.
devamını gör...

yeniden değişmiştir.

(bkz: fes başıma)
devamını gör...

unutamadığım, güneş batarken ardından tepelerin uyku vakti geldi teletabilerin cümlesiyle biten çocuk programı.
devamını gör...

sesleri radyocu olsunlar diye yaratılmış iki yayıncının buluşması. müthüş başladınız, iyi yayınlar efenim.
devamını gör...

ne yazık ki kitapların stok adetleri konusunda manipülatif hareketlerde bulunarak kitapseverleri yanıltmakta olan bir online kitap satış sitesidir.
şöyle ki : hiç satmayan ya da çok az satan bir kitabın stok adedini genelde 1 maksimum 3 olarak gösteriyorlar.
hal böyle olunca insan refleks olarak ya zaten 15 lira dur alayım demek ki çok okunuyor diyiveriyor.
sen kitabı alıyorsun hoop 12 saat sonra yine aynı stok adedinde duruyor.
devamını gör...

huzur veren bir tane.

kirazın tadı filmini anımsatıyor.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

saatler süren bir istanbul trafiği sonunda artık ağrı içinde kardeşimin evine gittim. sırtıma ve kolumun altına minderleri doldururdu. üzüntülü bir akşamdı, sessizdi. ağlamamak için sıklıkla yukarı baktığını hissettim.
hatırlıyo musun, minderlerden ev yapıyoduk böyle diyince kocaman gülümsedi. hatta aynı çocukluğundaki gibiydi.
güzel çocukluk anıları bir çatlaktan sızarak yılları aşıp geliyor ve ortamın havasını aniden değiştiriyor bazen.
devamını gör...

arkadaşlar napıyonuz kalbim sizinle zannettim.
devamını gör...

her akşam yemekten sonra zorla toplar odaya, getirir meyveleri hep beraber yeriz. kilo kilo getiriyor eve bitmiyor, çürüyor. bu sefer "size bir daha meyve getirmeyeceğim, siz ne anlarsınız." diye kızıyor. ertesi gün elinde yine kilo kilo meyve eve geliyor...**
devamını gör...

kendimi yakın hissettiğim bir insan. ahmet kaya'sıyla, mor rengiyle... benzer yönlerimiz var ve hayli doğal. sigara meretiyle uğraşmamız bile benziyor birbirine. eğer canım uykusuzkahve'me ruh ikizim demeseydim muhtemelen kendisine derdim.

bir garip hüzün sardı beni. uykusuzkahve dedim ya, belki ondandır. neyse tüttürsün bakalım ahmet abi;
devamını gör...

eğer whatsapp'ta ya da telegram'da ffi yazarsanız, yazınız tek karakter olan, ffi(0xfb03) ile yer değiştirir. işte bunlar hep sıkıştırma.
devamını gör...

kendisine beste yaptım, taze çıktı sıcak sıcak;

ellerini çekip benden takipçim bugün gider oldu,
hem sever hem sevilirdik bu ayrılık neden oldu?
devamını gör...

"toz pembe bir hayat anlamına gelen, 1940'lı yıllarda, ll. dünya savaşı kızışmışken yazılan ve savaşın acısını bir anlığına unutturan muhteşem bir edith piaf şaheseridir.

şarkı o kadar güzel ve derin ki;
dinleyince kendinizi savaşa meydan okuyan bir aşka şahit oluyormuş gibi hissediyorsunuz.

buyrun, buradan yakın;
tık tık.

edit: link düzenleme.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim