başarı mutluluk getirir mi sorunsalı
duygular ve eylemler birbirinden ayrı değerlendirildiği müddetçe mümkün bulmadığım. mutluluk ve başarı birbiriyle doğrudan ilintili. başarının başarı olarak nitelendirilebilmesi için ucunda bir doyum, tatmin yaşatması gerekir.
mesela global bir şirkette çok iyi bir pozisyonda çalışmak birçok insanın gözünde başarılı bir konum olabilir ama iş sahibi kişi için bu bir başarı anlamına gelmiyorsa, doyum sağlanmıyorsa başarıdan söz edemeyiz. o halde başarı dışardaki insanlardan ve tanımlamalardan çok insanın kendi içi ve idealleri ile ilgili. bu da bize başarıyı kısıtlayamayacağımızı söylüyor, insanın içinde pek çok şey ona başarıyı bağışlayabilir. bunların sonucunda kişi mutlu olabilir.
ancak bundan daha önemlisi mutluluk da büyük bir başarıdır ve başarı olarak tanımlanabilmesi için daha fazlasına ihtiyaç yoktur.
mesela global bir şirkette çok iyi bir pozisyonda çalışmak birçok insanın gözünde başarılı bir konum olabilir ama iş sahibi kişi için bu bir başarı anlamına gelmiyorsa, doyum sağlanmıyorsa başarıdan söz edemeyiz. o halde başarı dışardaki insanlardan ve tanımlamalardan çok insanın kendi içi ve idealleri ile ilgili. bu da bize başarıyı kısıtlayamayacağımızı söylüyor, insanın içinde pek çok şey ona başarıyı bağışlayabilir. bunların sonucunda kişi mutlu olabilir.
ancak bundan daha önemlisi mutluluk da büyük bir başarıdır ve başarı olarak tanımlanabilmesi için daha fazlasına ihtiyaç yoktur.
devamını gör...
anne kız diyalogları
dizi izlerken kemiririm diye darı patlatmıştım. annemin yeri incelemesiyle ben de merak ettim veee...
+ neye bakıyon kız?
- yere. bişey var sanki.
+ darıdır ya düşürdüm sanırım.
- bu yürüyo. sen hiç yürüyen darı gördün mü?
+ anne ya sdghkl.
+ neye bakıyon kız?
- yere. bişey var sanki.
+ darıdır ya düşürdüm sanırım.
- bu yürüyo. sen hiç yürüyen darı gördün mü?
+ anne ya sdghkl.
devamını gör...
ibrahim müteferrika
matbaanın yaygın olarak kullanılmaya başlanmasından tam 276 yıl sonra nihayet osmanlı'da istikrarlı olarak kullanılmasını başlatan kişidir.
devamını gör...
fırat yılmaz çakıroğlu
tini şad mekanı cennet olsun.yiğit bir türk evladıydı.
devamını gör...
normal sözlük satranç kulübü
!!!duyuru!!!
sözlük içi satranç turnuvası ile alakalı soruları, şikayetleri ve düşünceleri olan yazarlar ve çaylaklar bundan sonra yapılacak turnuvalar için 0330 ile iletişime geçmeniz yeterli olacaktır. kendisi ana sorumlu olarak darbe yapmış bizde kabul etmiş bulunuyoruz.* tabii hidano ve ben hala turnuvalarda yerimizi alacak, organize etmeye yardım edeceğiz elbet. davayı satmak yok.*
bir sonraki turnuva yakın bir zamanda yapılacaktır. takipte kalın. rakipler güçlü, çalışmalara başlayın şimdiden efenim. iyi günler dilerim.*
sözlük içi satranç turnuvası ile alakalı soruları, şikayetleri ve düşünceleri olan yazarlar ve çaylaklar bundan sonra yapılacak turnuvalar için 0330 ile iletişime geçmeniz yeterli olacaktır. kendisi ana sorumlu olarak darbe yapmış bizde kabul etmiş bulunuyoruz.* tabii hidano ve ben hala turnuvalarda yerimizi alacak, organize etmeye yardım edeceğiz elbet. davayı satmak yok.*
bir sonraki turnuva yakın bir zamanda yapılacaktır. takipte kalın. rakipler güçlü, çalışmalara başlayın şimdiden efenim. iyi günler dilerim.*
devamını gör...
normal sözlük moderasyonu
küfür, hakaret ve aşağılama yoksa yazarların birbirleri hakkındaki düşüncelerini içeren entrylere dokunmamalari gereken oluşum. eleştiri çekemeyen siyasete atılıp sarayda tek adamcilik oynasın. :)
devamını gör...
alttan almak
ağır ve tepkili konuşana karşı yumuşak davranma hali.
devamını gör...
x mahlaslı yazar sizi gözledi bildirimi
x mahlaslı yazar sizi çaya davet etti bildirimi beklenmektedir. keki ben yaparım.
devamını gör...
sevgilinin pet şişeye şaşal demesi
çok büyük ayıp ettiğine işarettir. zira şaşal'ın ne olduğuna dair pek de fikri bulunmamakta, şaşal memba suyunun hasının ise cam şişede olduğunu bilmemektedir. **

devamını gör...
geceye bir cem yılmaz repliği bırak
acun, öteki tarafta milleti, günahkârlar ve gönüllüler diye ayıracak bize de sms attıracak.*
devamını gör...
her düşüş bir öğreniş
yapılan her hatadan bir ders çıktığını anlatan atasözü.
kısaca yaşanılan tatsız olayların tecrübe kazandırdığını söyleyebiliriz.
tabi ders almak lazım aksi takdirde aynı hataya birden fazla düşmemiz kaçınılmaz olur.
kısaca yaşanılan tatsız olayların tecrübe kazandırdığını söyleyebiliriz.
tabi ders almak lazım aksi takdirde aynı hataya birden fazla düşmemiz kaçınılmaz olur.
devamını gör...
uykusuzkahve
sağlığımla ilgili sorunla yakından ilgilenen koca yürekli,sevgi dolu moderatör.iyi ki bu sözlüğe gelmişim diyorum zaman geçtikçe.kendisine buradan da çok teşekkür ediyorum.
devamını gör...
yeşil nick alan yazarları dışlıyoruz kampanyası
devamını gör...
erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular
başlıyorum. işsizim, evet.
@meaksi
hiçbiri. hoşlanmanın güldürülmekle bir ilgisi yok. şehir efsanesi o.
@kedi yiyen fare
acıktırdın. hiç iyi olmadı bu saatte bu.
@orsalesta anafor
1- bu konuda ahkâm kesmek istemiyorum. ancak şunu söyleyebilirim; esas mükemmel olan bana göre yaratıcıdır. yarattıklarına kendi özelliklerinden bazılarını (doğruluk, adalet gibi...) dağıtmıştır yine bana göre. evren de bundan payını birazcık almış sadece.
2- aslında bir yaratıcıyı kabul eden insanlar için tek bir din vardır çünkü yaratıcı tutarsız olamaz, olmamalı. bu nedenle sürekli olarak farklı emirleri din adı altında göndermesi garip olurdu. öte yanda ise insanlar var; her şeyi zamanla bozan, çığrından çıkaran, yozlaştıran... bu nedenle her toplumun tek olan o dini kendi gelenek göreneklerine uydurup bambaşka suretlere soktuğunu düşünüyorum. siyasi partiler gibi aslında biraz da... hani tüzükleri okusanız mükemmeldir ama siyasilerin davranışları tüzüklere uymaz ya... onun gibi işte.
3- özümsemek hayat boyu ondan vazgeçmemek anlamına gelebilir. sadece savunmak ise yarın başka bir görüşe sahip olabileceğiniz anlamına gelebilir. tabii bana göre...
4- nedendir bilmem ama maden tetkik arama genel müdürlüğü'nün müzesini hep çok sevmişimdir.
5- açık konuşmak gerekirse öyle bir yazar yok benim için. çok farklı türlerde yüzlerce kitap okudum ama kafama kazınan "off be! işte buydu." dediğim bir kitap ya da yazar adı veremem gerçekten.
6- piyano, keman, saksafon arasında kalırım sanırım. tercih etmem çok zor olurdu.
7- umutla...
8- bilimsel olurdu. aklımda vardı kuantum fiziğiyle ilgili bir proje ama şimdilik rafta duruyor.
9- kesinlikle hayır. belli başlı bazı özelliklerimiz büyük bir kısmımızda aynı olabilir ama asla bir insan diğerinin kopyası olamaz karakter bakımından. bu nedenle insanlar hakkındaki genellemelerden hoşlanmam.
@lucifer
sana çirkin gibi mi görünüyorum *
@lahmacuncudanterasagelenkurum
o tablonun nasıl bir ortamda yapılmış olduğuna ilişkin birkaç tahmin vardı. bunlardan biri, krakatoa volkanı ile ilgiliydi. depremler ve volkanlar da özel ilgi alanım olduğundan, tablonun gerçekten bu volkanın patlamasından sonra gökyüzünde ortaya çıkan kızıllık nedeniyle yapılmış olması ihtimalinin doğru olmasını umuyorum. zaten tablonun ilk ismi doğanın çığlığı'dır. sonradan çığlık olarak değiştirildi. eğer tabloyu yaparken motivasyonu gerçekten bu doğa olayı ise ressamın, oldukça etkileyici bir görüntü olmalıydı karşısında. bu şartlar altında orada olmak isterdim.
evde bulaşık makinesi yok. yani "seve seve" elde yıkıyorum.
@imperactus
bu soruyu pas geçiyorum. zira bunu bahsi geçen durumdaki kadınlara sormak gerekiyor.
@personanongrata
travma sebebi değil bu durum. hayatın olağan akışında her türlü duyguyu yaşamak var; olumlu ya da olumsuz. illa ki vardır travma yaşayanlar da ama herkes öyle değil tabii ki. reddedilenin genelde erkek olmasının nedeni, bu konularda ilk hamleyi çoğunlukla erkeklerin yapıyor olması. doğruluğu yanlışlığı tartışılır tabii bu ilk hamlenin erkekten gelmesi gerektiği konusunun.
@brigadier
1- benim için güç, bilgidir. bazen sahip olduğunuz en ufak bir bilgi hayatınızı bile kurtarabilir.
2- felsefe ile pek ilgilendiğimi söyleyemem. bu nedenle bu kısmı geçiyorum.
3- bu soruya cevap vermek istemiyorum. nedeni şu; tarihte gelmiş geçmiş tüm liderleri tanımıyoruz aslında. hepimizin tanıdığı çok ünlü isimler dışında liderler de var. hepsini bilmeden bir değerlendirme yapmak yanlış ve haksızlık olur. örneğin büyük asoka'yı birçok kişi tanımaz ama insani yönünün ağır basması sonucu geçirdiği değişim dikkate şayandır bence.
4- ilgi alanım dışında olduklarından pek konuşmak istemiyorum. şimdi ters bir şeyler söyleyip hayranlarının şimşeklerini de üzerime çekmeyeyim *
5- klişe olacak sanırım bunun cevabı; her şeyi aşırı hızlı tüketmek ve sonra tüketecek şey bulamayınca bunalıma girmek. bunun çözümü, değerlerimizi biraz olsun hatırlamak. bir şeyleri yaşamak için çok aceleci olmamak, kıymet verilecek şeyleri iyi seçmek ve bu konuda yanlış ata oynamamak.
6- bir şey için yaşamanın şart olduğunu söyleyemem ama ille de bir isim vermem gerekirse, hedefleri için yaşamalı. hedefler insanı motive ediyor ve hayata bağlıyor bana göre. nasılına gelince; düzgün yaşamalı. hedeflerine ulaşmak için gereken hırsı, başkalarının üzerine basmak için kullanmamalı mesela...
7- aslında genel olarak çok farklı olduğunu düşünmüyorum. sadece bazen gerçekte yaşamak ya da yapmak istediğimiz bazı şeyleri bilinç gerisinde tutup bastırıyoruz ama bu bizi çift kişilikli yapmaya yeterli değil bana kalırsa. her ne kadar sorunun iması o olmasa da...
8- kısa bir cevap vereceğim buna; bence hayır.
@celâli
kadınların da askere gitmesi gerektiğini söyleyebilirim. gerek savunma amaçlı öğrenecekleri şeyler, gerek bazı durumlara maruz kalıp karakter şekillenmesine katkıda bulunmak... bu tür açılardan bakınca bize de gerektiğini düşünüyorum genellikle.
insan öldürmeye gelince... tek başına bir kavram olarak çok korkunç duruyor ama bir düşman olarak düşündüğünüzde ve o düşmanı öldürmeye elinizin varmaması durumunda onun size, sevdiklerinize, vatanınıza yapabileceklerini düşündüğünüzde bakış açısı bir parça değişiyor. maalesef değişiyor, evet. iki ucu pis değnek derler ya, tam da öyle işte!
@meaksi
hiçbiri. hoşlanmanın güldürülmekle bir ilgisi yok. şehir efsanesi o.
@kedi yiyen fare
acıktırdın. hiç iyi olmadı bu saatte bu.
@orsalesta anafor
1- bu konuda ahkâm kesmek istemiyorum. ancak şunu söyleyebilirim; esas mükemmel olan bana göre yaratıcıdır. yarattıklarına kendi özelliklerinden bazılarını (doğruluk, adalet gibi...) dağıtmıştır yine bana göre. evren de bundan payını birazcık almış sadece.
2- aslında bir yaratıcıyı kabul eden insanlar için tek bir din vardır çünkü yaratıcı tutarsız olamaz, olmamalı. bu nedenle sürekli olarak farklı emirleri din adı altında göndermesi garip olurdu. öte yanda ise insanlar var; her şeyi zamanla bozan, çığrından çıkaran, yozlaştıran... bu nedenle her toplumun tek olan o dini kendi gelenek göreneklerine uydurup bambaşka suretlere soktuğunu düşünüyorum. siyasi partiler gibi aslında biraz da... hani tüzükleri okusanız mükemmeldir ama siyasilerin davranışları tüzüklere uymaz ya... onun gibi işte.
3- özümsemek hayat boyu ondan vazgeçmemek anlamına gelebilir. sadece savunmak ise yarın başka bir görüşe sahip olabileceğiniz anlamına gelebilir. tabii bana göre...
4- nedendir bilmem ama maden tetkik arama genel müdürlüğü'nün müzesini hep çok sevmişimdir.
5- açık konuşmak gerekirse öyle bir yazar yok benim için. çok farklı türlerde yüzlerce kitap okudum ama kafama kazınan "off be! işte buydu." dediğim bir kitap ya da yazar adı veremem gerçekten.
6- piyano, keman, saksafon arasında kalırım sanırım. tercih etmem çok zor olurdu.
7- umutla...
8- bilimsel olurdu. aklımda vardı kuantum fiziğiyle ilgili bir proje ama şimdilik rafta duruyor.
9- kesinlikle hayır. belli başlı bazı özelliklerimiz büyük bir kısmımızda aynı olabilir ama asla bir insan diğerinin kopyası olamaz karakter bakımından. bu nedenle insanlar hakkındaki genellemelerden hoşlanmam.
@lucifer
sana çirkin gibi mi görünüyorum *
@lahmacuncudanterasagelenkurum
o tablonun nasıl bir ortamda yapılmış olduğuna ilişkin birkaç tahmin vardı. bunlardan biri, krakatoa volkanı ile ilgiliydi. depremler ve volkanlar da özel ilgi alanım olduğundan, tablonun gerçekten bu volkanın patlamasından sonra gökyüzünde ortaya çıkan kızıllık nedeniyle yapılmış olması ihtimalinin doğru olmasını umuyorum. zaten tablonun ilk ismi doğanın çığlığı'dır. sonradan çığlık olarak değiştirildi. eğer tabloyu yaparken motivasyonu gerçekten bu doğa olayı ise ressamın, oldukça etkileyici bir görüntü olmalıydı karşısında. bu şartlar altında orada olmak isterdim.
evde bulaşık makinesi yok. yani "seve seve" elde yıkıyorum.
@imperactus
bu soruyu pas geçiyorum. zira bunu bahsi geçen durumdaki kadınlara sormak gerekiyor.
@personanongrata
travma sebebi değil bu durum. hayatın olağan akışında her türlü duyguyu yaşamak var; olumlu ya da olumsuz. illa ki vardır travma yaşayanlar da ama herkes öyle değil tabii ki. reddedilenin genelde erkek olmasının nedeni, bu konularda ilk hamleyi çoğunlukla erkeklerin yapıyor olması. doğruluğu yanlışlığı tartışılır tabii bu ilk hamlenin erkekten gelmesi gerektiği konusunun.
@brigadier
1- benim için güç, bilgidir. bazen sahip olduğunuz en ufak bir bilgi hayatınızı bile kurtarabilir.
2- felsefe ile pek ilgilendiğimi söyleyemem. bu nedenle bu kısmı geçiyorum.
3- bu soruya cevap vermek istemiyorum. nedeni şu; tarihte gelmiş geçmiş tüm liderleri tanımıyoruz aslında. hepimizin tanıdığı çok ünlü isimler dışında liderler de var. hepsini bilmeden bir değerlendirme yapmak yanlış ve haksızlık olur. örneğin büyük asoka'yı birçok kişi tanımaz ama insani yönünün ağır basması sonucu geçirdiği değişim dikkate şayandır bence.
4- ilgi alanım dışında olduklarından pek konuşmak istemiyorum. şimdi ters bir şeyler söyleyip hayranlarının şimşeklerini de üzerime çekmeyeyim *
5- klişe olacak sanırım bunun cevabı; her şeyi aşırı hızlı tüketmek ve sonra tüketecek şey bulamayınca bunalıma girmek. bunun çözümü, değerlerimizi biraz olsun hatırlamak. bir şeyleri yaşamak için çok aceleci olmamak, kıymet verilecek şeyleri iyi seçmek ve bu konuda yanlış ata oynamamak.
6- bir şey için yaşamanın şart olduğunu söyleyemem ama ille de bir isim vermem gerekirse, hedefleri için yaşamalı. hedefler insanı motive ediyor ve hayata bağlıyor bana göre. nasılına gelince; düzgün yaşamalı. hedeflerine ulaşmak için gereken hırsı, başkalarının üzerine basmak için kullanmamalı mesela...
7- aslında genel olarak çok farklı olduğunu düşünmüyorum. sadece bazen gerçekte yaşamak ya da yapmak istediğimiz bazı şeyleri bilinç gerisinde tutup bastırıyoruz ama bu bizi çift kişilikli yapmaya yeterli değil bana kalırsa. her ne kadar sorunun iması o olmasa da...
8- kısa bir cevap vereceğim buna; bence hayır.
@celâli
kadınların da askere gitmesi gerektiğini söyleyebilirim. gerek savunma amaçlı öğrenecekleri şeyler, gerek bazı durumlara maruz kalıp karakter şekillenmesine katkıda bulunmak... bu tür açılardan bakınca bize de gerektiğini düşünüyorum genellikle.
insan öldürmeye gelince... tek başına bir kavram olarak çok korkunç duruyor ama bir düşman olarak düşündüğünüzde ve o düşmanı öldürmeye elinizin varmaması durumunda onun size, sevdiklerinize, vatanınıza yapabileceklerini düşündüğünüzde bakış açısı bir parça değişiyor. maalesef değişiyor, evet. iki ucu pis değnek derler ya, tam da öyle işte!
devamını gör...
sığla ağacı
diğer adıyla günlük ağacı. jeolojik dönemlerden günümüze kalan miras. bir tür aramızdaki dinozor ağaçlar. çok büyük oranda muğla il sınırlarında yaşıyor ve ormanı da bulunuyor. endemik olan bu ağaç, türkiye haricinde rodos adası'nda bulunuyor. bu eşsiz ağacın orman vasfını kazandığı yer ise köyceğiz kavakarası sığla ormanı. ağacın kozalağı gürz denilen dikensi bir yapıdadır. dikkatle bakınca sanki covid-19 virüsünün mikroskobik şeklini andırıyor.
halk arasında şifa bitkisi olarak da kabul edilen sığla yağı, ağacın gövdesinden çıkarıldığı için son derece ilgi uyandırıcı ve kültürel açıdan da değerli. sindirim sistemi hastalıklarında, reflü, ülser ve başka mide rahatsızlıklarına tedavi edici etkisinden dolayı kavanozlarda satılan bir ürün. kıvam olarak yapışkan bir yapıya sahip olan yağın kokusu ayakkabı boyası ve mazot kokusu gibi de ağır bir kokuya sahip. bu yağdan antiseptik özelliğinden dolayı sabun da elde ediliyor. batı anadolu bölgesinde kabukları yakılarak, güzel koku amaçlı tütsü elde ediliyor ve kristal yapıdaki reçinesi şifa amaçlı kullanılıyor.
halk arasında şifa bitkisi olarak da kabul edilen sığla yağı, ağacın gövdesinden çıkarıldığı için son derece ilgi uyandırıcı ve kültürel açıdan da değerli. sindirim sistemi hastalıklarında, reflü, ülser ve başka mide rahatsızlıklarına tedavi edici etkisinden dolayı kavanozlarda satılan bir ürün. kıvam olarak yapışkan bir yapıya sahip olan yağın kokusu ayakkabı boyası ve mazot kokusu gibi de ağır bir kokuya sahip. bu yağdan antiseptik özelliğinden dolayı sabun da elde ediliyor. batı anadolu bölgesinde kabukları yakılarak, güzel koku amaçlı tütsü elde ediliyor ve kristal yapıdaki reçinesi şifa amaçlı kullanılıyor.
devamını gör...
yağmur altında yürüyüş yapmak
steve mccurry, muson albümü'nden.
nepal, 1984

steve mccurry-national geographic için ilk muson fotoğrafları
nepal, 1984

steve mccurry-national geographic için ilk muson fotoğrafları
devamını gör...
zaman
avuçlarımızdan kayıp gidendir.
dün daha bir koli oyuncağımı ve minik kilimlerimi sürüklüye sürüklüye bahçeye çıkarmış kendi evimi kuruyordum mutlu mutlu. ara ara okuma bayramında oynayacağımız tiyatro repliklerini çalışıyordum da bir yandan, o zaman kalbimi pır pır ettiren çocukla başrolü paylaşmanın verdiği heyecanla. :)
şimdilerde 30'a merdiven dayamış vaziyette her gün "nasıl yahu, ne ara bu yaşa geldik" şaşkınlığını yaşıyorum.
dün daha bir koli oyuncağımı ve minik kilimlerimi sürüklüye sürüklüye bahçeye çıkarmış kendi evimi kuruyordum mutlu mutlu. ara ara okuma bayramında oynayacağımız tiyatro repliklerini çalışıyordum da bir yandan, o zaman kalbimi pır pır ettiren çocukla başrolü paylaşmanın verdiği heyecanla. :)
şimdilerde 30'a merdiven dayamış vaziyette her gün "nasıl yahu, ne ara bu yaşa geldik" şaşkınlığını yaşıyorum.
devamını gör...