yazar: ahmed arif
yayım yılı: 1968
yayımladığı ilk yıldan günümüze kadar hala en çok okunan şiir kitaplarından biri olan eser, büyük şairin en iyi şiirlerinin toplandığı eserdir.
yayım yılı: 1968
yayımladığı ilk yıldan günümüze kadar hala en çok okunan şiir kitaplarından biri olan eser, büyük şairin en iyi şiirlerinin toplandığı eserdir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "usiv" tarafından 05.12.2020 22:12 tarihinde açılmıştır.
1.
2.
ahmed arif'in kitabı için düşündüğü ilk isim değildir bu. refik durbaş'a bakın kitabın hikayesini nasıl da anlatıyor..
bunu anlatmak doğru mu bilmiyorum. çok kişisel bir şey. çok duygusal. artık anı olmuş. kitabımın adını ben ‘ dört yanım puşt zulası’ koymuştum. ama sevgili kardeşim ali özoğuz buna engel oldu. bana ‘kitabına böyle bir ad koymaya hakkın yok’ dedi. ‘seni 15 yaşında çocuklar, kızlar taparcasına seviyorlar. sen bununla ola ki burjuvazinin tuzaklarını söylüyorsun. ama şu da var, o çocuklara saygı duymalısın. hatta bu adı bir şiirine bile verme, mısra olarak kalsın.’
düşündüm, ali’ye hak verdim. madem öyle, kitabımın adı hasretinden prangalar eskittim olsun dedim.
şunu da söyleyeyim, başlangıçta eskittim değildi, çürüttümdü o sözcük. yani ‘ hasretinden prangalar çürüttüm’. fakat çürüttüm sözcüğünü sevmedim. her ne kadar doğrusu çürüttüm de olsa sevmedim. bir de bu sözcükte üç tane ü geliyor ya arka arkaya, kulağımı tırmaladı. iç kulağımı yani gönlümü tırmaladı. her şairin bir de yüreğinde kulağı vardır. onu tırmaladı işte. müzik ve anlam bakımından daha güçsüz buldum. o nedenle eskittim dedim
hasretinden prangalar eskittim kitabının ilk baskısı 1968'in kasım aylarında bilgi kitapevi'nden çıkar. kitabın neden bu kadar geç çıktığı hakkında sorulan sorulara ise ahmed arif şöyle cevap verir:
kitabın geç çıkması benim tembelliğimden, önem vermeyişimden. bu konuda hala biraz amatörüm. hiç profesyonel olamadım.
şiir önce bir güzellik duygusudur. bu güzellik duygusunu kurtarmak, onu anlatmak, onu yaratmak. ondan sonra elbet bir konusu vardır. adamına göre, kilosuna göre ne bileyim meşrebine göre. kimisi gider firavunları anlatır, kimisi güncel olayları verir. kimisi sıradan, herkesin yazabileceği, sözüm ona aşk şiirleri yazar.
adını vermeyeyim birisine şiirleri verdim. kitap çıkacak ama iki yıl bekletti. her yere gitti o kitap biliyorum. en son şevket süreyya’nın sansüründen geçti. ama olumlu rapor geldi.
bunu anlatmak doğru mu bilmiyorum. çok kişisel bir şey. çok duygusal. artık anı olmuş. kitabımın adını ben ‘ dört yanım puşt zulası’ koymuştum. ama sevgili kardeşim ali özoğuz buna engel oldu. bana ‘kitabına böyle bir ad koymaya hakkın yok’ dedi. ‘seni 15 yaşında çocuklar, kızlar taparcasına seviyorlar. sen bununla ola ki burjuvazinin tuzaklarını söylüyorsun. ama şu da var, o çocuklara saygı duymalısın. hatta bu adı bir şiirine bile verme, mısra olarak kalsın.’
düşündüm, ali’ye hak verdim. madem öyle, kitabımın adı hasretinden prangalar eskittim olsun dedim.
şunu da söyleyeyim, başlangıçta eskittim değildi, çürüttümdü o sözcük. yani ‘ hasretinden prangalar çürüttüm’. fakat çürüttüm sözcüğünü sevmedim. her ne kadar doğrusu çürüttüm de olsa sevmedim. bir de bu sözcükte üç tane ü geliyor ya arka arkaya, kulağımı tırmaladı. iç kulağımı yani gönlümü tırmaladı. her şairin bir de yüreğinde kulağı vardır. onu tırmaladı işte. müzik ve anlam bakımından daha güçsüz buldum. o nedenle eskittim dedim
hasretinden prangalar eskittim kitabının ilk baskısı 1968'in kasım aylarında bilgi kitapevi'nden çıkar. kitabın neden bu kadar geç çıktığı hakkında sorulan sorulara ise ahmed arif şöyle cevap verir:
kitabın geç çıkması benim tembelliğimden, önem vermeyişimden. bu konuda hala biraz amatörüm. hiç profesyonel olamadım.
şiir önce bir güzellik duygusudur. bu güzellik duygusunu kurtarmak, onu anlatmak, onu yaratmak. ondan sonra elbet bir konusu vardır. adamına göre, kilosuna göre ne bileyim meşrebine göre. kimisi gider firavunları anlatır, kimisi güncel olayları verir. kimisi sıradan, herkesin yazabileceği, sözüm ona aşk şiirleri yazar.
adını vermeyeyim birisine şiirleri verdim. kitap çıkacak ama iki yıl bekletti. her yere gitti o kitap biliyorum. en son şevket süreyya’nın sansüründen geçti. ama olumlu rapor geldi.
devamını gör...
3.
aklı ve vicdanı devre dışı bırakan, hep ben ben diye böbürlenen, akıl düşmanı dinci kurnazlarla, bugün geldiğimiz yere şu halimize bir bakın. felaket bir yerdeyiz. uzun, kısa var olduğumuz şu hayatta özür dileyerek lütfen anlayın ve bu niyeti kötü olanları iyi tanıyın. bizler her birimiz bilinmemiş, gün yüzüne çıkamamış, cevherleriz.
seni baharmışsın gibi düşünüyorum...
seni baharmışsın gibi düşünüyorum...
devamını gör...
4.
sevdiğim kızın defterinde yazılı olan, kendisine kitabı verdiğimde sevindirmeme vesile olmuş. vaktiyle okuduğumda devrimci edebiyat/sosyalist romantizm budur demiştim, tekrar bi açıp okusam mı hazır başlık çıkmışken önüme be.
devamını gör...
5.
ahmed arif'in yazdığı ve 1968'de yayınlanan eseri; en çok okunan basılan şiir kitaplarından birisi olduğu bilinmekle beraber içindeki şiirlerin ekseriyetle hasret temalı olduğu söylenebilir.
"yitirmiş tılsımım ilk sevmelerin, yitirmiş öpücükleri
payı yok, apansız inen akşamdan, bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene seni, anlatabilsem seni...
yokluğun cehennemin öbür adıdır üşüyorum, kapama gözlerini.."
"yitirmiş tılsımım ilk sevmelerin, yitirmiş öpücükleri
payı yok, apansız inen akşamdan, bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene seni, anlatabilsem seni...
yokluğun cehennemin öbür adıdır üşüyorum, kapama gözlerini.."
devamını gör...