hiyeroglif

hiyero(kutsal) glif(kazılmış yazı) anlamına gelen kelime.
antik mısır dilinde ise mdw-ntr(madu noutjer)’dir.
antik mısır dilinde tanrıların sözleri/kelimeleri olarak ingilizceye çeviri yapılmıştır.

hiyeroglifler hem soldan sağa, hem de sağdan solo okunabiliyor. bunların nasıl okunacağını da, insanların ve hayvanların hangi yöne baktıklarına bakarak anlıyormuşuz.

eski mısırca.

mısır medeniyetinin tarihi çağlara geçmiş olduğunun kesin kanıtı olan yazıdır.

antik döneme ait yazı türü.en bilineni mısır hiyeroglifleridir.

ilkokuldan aklımda kalan tek yabancı sözcük.

hiyeroglif kutsal anlamına gelen iera ve oyma yazı anlamına gelen glype sözcüklerinin birleşiminden oluşur. ve kutsal oyma yazı olarak tercüme edilebilir.
bunun sebebi heredot un bu yazıların görkeminden etkilenerek bunların kutsal bir anlam ifade ettiğinden bahsetmesiydi. ismi de bu biçimde kalmıştır.

eski mısır da m.ö 3200 yıllarında geliştirilmiş,
papirüs,tahta, taş veya seramik çömlek üzerine sivriltilmiş kamış ile yazılan mürekkepli yazılardır.
aslında bu yazının ana yazıdan evrimleşmiş 5 formu vardır:
1: hiyeroglif
2: kısaltılmış hiyeroglif:
3: hiyeratik:
4: koptik
5: demotik.

ilgilisine tavsiye edeceğim konuyla ilgili bir kitap var.

ilginç biçimde yukardan aşağı olduğu gibi sağdan sola ve soldan sağa yazılabilen ve okunabilen yazı.
ama merakınız varsa ve hyeroglif okumada bir anahtar isterseniz oda şudur: bir hiteroglifte hayvan ve insan resimleri daima cümlenin başladığı yöne bakar.

kutsal kuran'da bahsedilen, yer ve göklerin firavunlar için ağlamadığı bilgisinin belirtilme nedenini hiyerogliflerden anlamış bulunmaktayız bugün. bu kuran mucizesini "miracles of quran" sitesi şöyle haber vermektedir:

"kur'an'da gökler, firavunlar için ağlamadı. şüpheciler, kur'an'ı yazanın bir hata yaptığını iddia ederler; kimse firavunlar için göklerin ağladığını söylemedi. ancak bugün, mısır bilimciler, hiyerogliflerde göklerin firavunlar için ağladığını belirten yazıtlar buldular.

1400 yıl önce kimse mısır hiyerogliflerini bilmiyordu.

mısır hiyeroglifleri
pagan tapınaklarının 5. yüzyılda kapanmasıyla birlikte, hiyeroglif yazısının bilgisi kayboldu. bazı girişimlerde bulunulmuş olsa da, bu yazı sistemi orta çağ ve erken modern dönemde çözülemedi. hiyeroglif yazının çözümü, nihayet 1820'lerde jean-francois champollion tarafından rosetta taşı'nın yardımıyla gerçekleştirildi.

wikipedia, egyptian hieroglyphs, 2020

hiyerogliflerin çözülmesinden sonra
hiyeroglifler nihayet çözüldüğünde, mısırlıların firavunlarını nasıl yas tuttuklarını ortaya çıkardılar. ölen firavun’un cennette üstünlük mücadelesini anlatan bir piramit metni şöyle der: "gök ağlar, yıldızlar sarsılır, tanrıların muhafızları titrer ve hizmetkarları kral'ın ruh olarak yükseldiğini, babalarının üzerinde yaşayan ve annelerine sahip olan bir tanrı olarak ortaya çıktığını gördüklerinde kaçarlar."

symbols of transformation, c.g. jung, volume 5, page 1757

bu metinde "gök ağlar" ifadesi ölen firavun için kullanılmıştır. bu bilgi, yakın bir zamanda keşfedilmiştir. ancak kur'an, bu keşiften 1400 yıl önce firavun’un yasını tasvir ederken bu olaya yer vermiştir:

kur'an 44:29
“gökler ve yer, onların üzerine ağlamadı; onlara mühlet de verilmedi.”

٢٩ فَمَا بَكَتْ عَلَيْهِمُ السَّمَاءُ وَالْأَرْضُ وَمَا كَانُوا مُنْظَرِينَ

“gökler ve yer, onların üzerine ağlamadı” ifadesiyle kur'an, sadece mısır hiyerogliflerinde bulunan bu iddiaya, bu yazıların çözümlenmesinden 1400 yıl önce cevap vermektedir."

miracles-of-quran.com/hiero...