1.
demlendiginde suyu kırmızı yapan, ot, granül yada toz şeklinde bulunan içecek özü.
devamını gör...
2.
en güzeli doğadan toplanan halidir. gülgillerden bir bitki.
devamını gör...
3.
şu an yudumlamakta olduğum çay, ne kadar şeker atmamış olsam da tadı çok tatlı geliyor efendim.
devamını gör...
4.
enfeksiyonel rahatsizliklar ve diyabete karşı etkili olarak kullanılabilen bitki çayıdır. doğal olarak c vitamini içerir.
devamını gör...
5.
çalı ağacında tohumlanan çay türü gibi bir şeydir. mutlaka içilmelidir.
devamını gör...
6.
kuşburnu bir insan olsa onunla evlenirdim.
devamını gör...
7.
bir doğal indikatör. asidik ortamda kırmızıyken, bazik ortamda yeşil renge döner. antioksidan içeriği de yüksektir.
devamını gör...
8.
9.
gülgiller familyasindsn bir çalı bitkisi meyvesi. eylul ekim aylarinda topllanir. genelde marmelat ve cay seklinde tuketilir.
kis haastaliklarinda siklikla.kullanir. ayrica solunum yolu hastaliklarina, kalp, damar ve mide rahatsizliklarina ds iyi geldigi bilinir. ozellikle son baharda tuketildiginde bagisiklik sistemine buyuk fayda saglar.
kuşburnunun faydaları, özellikle kuşburnu marmelatı, şeker katılmamış hali ile sağlık için oldukça faydalıdır. anadolu’da taze ya da kurutulmuş olarak yenilirken ayrıca; kuşburnu kompostosu, kuşburnu reçeli, kuşburnu şerbeti, kuşburnu ezmesi ve kuşburnu pekmezi yapılarak da tüketilmektedir.
kuşburnu, c vitamini ile tanen, pektin, karoten, meyve asitleri ve yağ bakımından oldukça zengin bir meyvedir.
https://npistanbul.com/kusburnunun-faydalari-nelerdir
kis haastaliklarinda siklikla.kullanir. ayrica solunum yolu hastaliklarina, kalp, damar ve mide rahatsizliklarina ds iyi geldigi bilinir. ozellikle son baharda tuketildiginde bagisiklik sistemine buyuk fayda saglar.
kuşburnunun faydaları, özellikle kuşburnu marmelatı, şeker katılmamış hali ile sağlık için oldukça faydalıdır. anadolu’da taze ya da kurutulmuş olarak yenilirken ayrıca; kuşburnu kompostosu, kuşburnu reçeli, kuşburnu şerbeti, kuşburnu ezmesi ve kuşburnu pekmezi yapılarak da tüketilmektedir.
kuşburnu, c vitamini ile tanen, pektin, karoten, meyve asitleri ve yağ bakımından oldukça zengin bir meyvedir.
https://npistanbul.com/kusburnunun-faydalari-nelerdir
devamını gör...
10.
toplaması aşırı zahmetlidir. küçük çalılarda yetiştiği için elleriniz hep diken yarası olur. en az iki gün sızım sızım sızlar. kısa boyluysanız hepten yandınız. kuşburnuları almak için yükseklere uzanırken çalılar sizi yakalar. tam bir dikenden kendinizi kurtardınız zannedersiniz ama o da ne? bir başkası bacağınızı yakalamıştır. toplamakla da bitmez. çayı kolay içilir. ama marmelatı usta bir şekilde yapmak çok zordur. yiyenler bilir ki kuşburnunun içi mikro* tüylerle doludur. yerken boğazınız bir acayip olur. bunu önlemek için pişirdikten sonra ince tülbentten süzmek ve bunu en az iki kere yapmak o minik tüycükleri azaltır. siz de posasız muhteşem kıvamlı bir marmelat elde edersiniz. en güzel tadı alabilmek için de aşağıdaki resimde görüldüğü gibi dağlardan toplamak lezzeti ekstra arttıracaktır.
devamını gör...
11.
özellikle doğu karadeniz'de doğada kendi halinde yetişen, yabani gülün tohumu olan meyve.
bildiğiniz, gül kadar çok taç yaprağı olmayan
bir tür çalının tohumu.
bizim köyde çok olmaz.
maçka'da, gümüşhane'de, bayburt'ta çok yetişir.
bir maçkalı'dan duyduğuma göre, halk eğitim merkezleri sayesinde,
yöre halkı bu meyveden ürün yapmayı öğrendi.
yetişmesi için ekstra bir şey yapmaya gerek yok.
o kendine yol bulur gider.
kesmeyin kafi.
meyvenin
dışında, bir mm kadar etli mayhoş bir tabaka olur,
içi tüylü tohum doludur.
o tüylü tohumlar atılınca, geriye lezzetli kısmı kalır.
eğer kuş değilseniz, doymak için yemezsiniz.
onla doyulmaz çünkü.
bir iki kilo toplayıp reçeli,
çayı, meyve suyu yapılabilir.
meraktan ve reçel sevmemden ötürü
bir kere marmeladını yaptım.
baya meşakkatli
tavsiye etmiyorum.
hazırını almak daha mantıklı.
ha, benim canım sıkıldı
bir sürü kuşburnu topladım,
her yerimi diken kesti
yapacam o reçeli diyorsanız yapın.
çayını yapmak daha pratik
kurut ve sakla.
canın isteyince kaynat iç.
gelsin c vitamini.
en son pestilini yapmışlardı.
mayhoş bir şey.
mayhoş sevenler için.
çok mayhoş meraklısı değilim.
bulsam yerim,
bulmazsam aramam.
kaç zamandır bir kenarda duran kuşburnu çayımız.
bir kere almışım
orda kalmış,
hiç alıcısı olmamış.
bildiğiniz, gül kadar çok taç yaprağı olmayan
bir tür çalının tohumu.
bizim köyde çok olmaz.
maçka'da, gümüşhane'de, bayburt'ta çok yetişir.
bir maçkalı'dan duyduğuma göre, halk eğitim merkezleri sayesinde,
yöre halkı bu meyveden ürün yapmayı öğrendi.
yetişmesi için ekstra bir şey yapmaya gerek yok.
o kendine yol bulur gider.
kesmeyin kafi.
meyvenin
dışında, bir mm kadar etli mayhoş bir tabaka olur,
içi tüylü tohum doludur.
o tüylü tohumlar atılınca, geriye lezzetli kısmı kalır.
eğer kuş değilseniz, doymak için yemezsiniz.
onla doyulmaz çünkü.
bir iki kilo toplayıp reçeli,
çayı, meyve suyu yapılabilir.
meraktan ve reçel sevmemden ötürü
bir kere marmeladını yaptım.
baya meşakkatli
tavsiye etmiyorum.
hazırını almak daha mantıklı.
ha, benim canım sıkıldı
bir sürü kuşburnu topladım,
her yerimi diken kesti
yapacam o reçeli diyorsanız yapın.
çayını yapmak daha pratik
kurut ve sakla.
canın isteyince kaynat iç.
gelsin c vitamini.
en son pestilini yapmışlardı.
mayhoş bir şey.
mayhoş sevenler için.
çok mayhoş meraklısı değilim.
bulsam yerim,
bulmazsam aramam.
kaç zamandır bir kenarda duran kuşburnu çayımız.
bir kere almışım
orda kalmış,
hiç alıcısı olmamış.
devamını gör...
12.
bakmayın siz... bir kasa portakal kadar c vitamini vardır az bir miktarında.
devamını gör...
13.
14.
çayının rengine bitiyorum ama asla severek içemiyorum.
devamını gör...
15.
fukara portakalı
bir çok halk inancını ve şifasını senelerce üzerinde taşıyan bu meyveyi büyüklerimiz anlata anlata bitiremezlerdi . kış günlerinin kış çorbası kış çayıydı kuşburnu…
ama,
ne yazık ki , diğer yabani meyveler gibi oda zamanla değerini kaybeden meyveler arasına girdi …
şimdilerde o kırmızı rengiyle doğayı kırmızıya boyayan bu meyveyi çokta toplayan yok .dikenli çalı bitkisi olduğu için evet kuşburnunu toplamak çok kolay değil .
her içtiğimde çocukluğumda anlatılan hikayesi geliyor aklıma … yaban gülü kış geldiğinde beyaz çiçeklere bürünür adete gelinliğini giymiş bir kız edasıyla ve yaydığı o muhteşem kokusuyla doğadaki her canlıyı kendine aşık edermiş . ama kimse yanaşamazmış dikeninden dolayı . .onun büyülü kokusuna ve görüntüsüne kapılanlardan biri de bülbülmüş …uzaktan öyle onu seyreder hayaller kurarmış. bir kış günü dayanamamış artık . yanına fazla sokulmadan aşkını itiraf etmeye karar vermiş . ama o büyülü kokusuna kapılmış olacak ki , çok yaklaşmış yanına . tabi bu onun sonu olmuş .dikenlerinin açtığı yaralarla oracıkta can vermiş . beyaz çiçeklerine damlayan her bir kan damlası da kırmızıya dönüşmüş . ondandır yaban gülünün kuşla anılması.
…insanlar için aşkını feda eden bu bitkinin o günden sonra her türlü kötülükten cinden şeytandan insanları koruduğunu söylerlerdi . hatta evlerin kapı girişlerine nazardan ve bu kötü ruhlardan korunmak için kuşburnu asılırdı .
anadoluda doğumdan ölüme insan yaşamının bir çok sahasında kuşburnuna dair inanışlar mevcut,
çocuk doğumlarında anne ve bebeğin kırklanmasından tutunda ,dilek ağacı olarak kullanılması ,kutsal ağaç olarak düşünülüp türbe ve mezarlıklara dikilmesine kadar …
eski halk hekimliğinde de hastalıkların tedavisi için en çok başvurulan meyvedir kuşburnu . eskiler tabiat olaylarından kaynaklanan hastalıkların şifasının tabiatta aramışlar hep …kuşburnu ibni sina zamanında iltihaplara , tenyalara ve ishale karşı kullanılmış . o dönemde it böğürtleni denirmiş . osmanlı döneminde ise idrar söktürücü , soğuk algınlığı, grip, nefes darlığı , mayasıl ,gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmış senelerce…
günümüzde ise kökünden tutun da çiçeğine kadar her türlü oluşumundan yararlanılıyor . evet toplaması ve yapımı biraz emek istiyor . ama onca faydası için değer diye düşünüyorum …
her şeyden önce en fazla c vitaminini bünyesinde barındırıyor . bu vitamin beden için en faydalı vitaminler arasında . bunun yanı sıra
kalp ve damar hastalıklarına iyi gelir. ...
kan şekerini düzenler. ...
mide hastalıkları için şifadır. ...
ağrı ve iltihap tedavisinde yardımcıdır. ...
öksürüğe ve gribal enfeksiyonlara karşı destek olur. ...
cildi güzelleştirir. ...
bağışıklık sistemini korumaya yardımcı olur. ...
boşaltım sisteminde etkilidir.
bir çok halk inancını ve şifasını senelerce üzerinde taşıyan bu meyveyi büyüklerimiz anlata anlata bitiremezlerdi . kış günlerinin kış çorbası kış çayıydı kuşburnu…
ama,
ne yazık ki , diğer yabani meyveler gibi oda zamanla değerini kaybeden meyveler arasına girdi …
şimdilerde o kırmızı rengiyle doğayı kırmızıya boyayan bu meyveyi çokta toplayan yok .dikenli çalı bitkisi olduğu için evet kuşburnunu toplamak çok kolay değil .
her içtiğimde çocukluğumda anlatılan hikayesi geliyor aklıma … yaban gülü kış geldiğinde beyaz çiçeklere bürünür adete gelinliğini giymiş bir kız edasıyla ve yaydığı o muhteşem kokusuyla doğadaki her canlıyı kendine aşık edermiş . ama kimse yanaşamazmış dikeninden dolayı . .onun büyülü kokusuna ve görüntüsüne kapılanlardan biri de bülbülmüş …uzaktan öyle onu seyreder hayaller kurarmış. bir kış günü dayanamamış artık . yanına fazla sokulmadan aşkını itiraf etmeye karar vermiş . ama o büyülü kokusuna kapılmış olacak ki , çok yaklaşmış yanına . tabi bu onun sonu olmuş .dikenlerinin açtığı yaralarla oracıkta can vermiş . beyaz çiçeklerine damlayan her bir kan damlası da kırmızıya dönüşmüş . ondandır yaban gülünün kuşla anılması.
…insanlar için aşkını feda eden bu bitkinin o günden sonra her türlü kötülükten cinden şeytandan insanları koruduğunu söylerlerdi . hatta evlerin kapı girişlerine nazardan ve bu kötü ruhlardan korunmak için kuşburnu asılırdı .
anadoluda doğumdan ölüme insan yaşamının bir çok sahasında kuşburnuna dair inanışlar mevcut,
çocuk doğumlarında anne ve bebeğin kırklanmasından tutunda ,dilek ağacı olarak kullanılması ,kutsal ağaç olarak düşünülüp türbe ve mezarlıklara dikilmesine kadar …
eski halk hekimliğinde de hastalıkların tedavisi için en çok başvurulan meyvedir kuşburnu . eskiler tabiat olaylarından kaynaklanan hastalıkların şifasının tabiatta aramışlar hep …kuşburnu ibni sina zamanında iltihaplara , tenyalara ve ishale karşı kullanılmış . o dönemde it böğürtleni denirmiş . osmanlı döneminde ise idrar söktürücü , soğuk algınlığı, grip, nefes darlığı , mayasıl ,gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmış senelerce…
günümüzde ise kökünden tutun da çiçeğine kadar her türlü oluşumundan yararlanılıyor . evet toplaması ve yapımı biraz emek istiyor . ama onca faydası için değer diye düşünüyorum …
her şeyden önce en fazla c vitaminini bünyesinde barındırıyor . bu vitamin beden için en faydalı vitaminler arasında . bunun yanı sıra
kalp ve damar hastalıklarına iyi gelir. ...
kan şekerini düzenler. ...
mide hastalıkları için şifadır. ...
ağrı ve iltihap tedavisinde yardımcıdır. ...
öksürüğe ve gribal enfeksiyonlara karşı destek olur. ...
cildi güzelleştirir. ...
bağışıklık sistemini korumaya yardımcı olur. ...
boşaltım sisteminde etkilidir.
devamını gör...
16.
burunlari yoktur. gagalari vardir, yanlis bilgi. evet.
devamını gör...
17.
abd vatandaşı bir tansu teyze vardı, o özellikle severdi. o zaman şöhret kazandı bu nebatat. işte tansu teyzeye güven maalesef sonradan şeedince, bu canım bitkinin prestiji de şeyoldu yazık.. ne ilgisi var oysa efenim değil mi.. her ot, bitki aynı mı..!
devamını gör...