köleliğin işçilikten üstün olması
başlık "delirmiş_psikolog" tarafından 07.11.2020 15:25 tarihinde açılmıştır.
1.
bir sosyoloji dersinde tartıştığımız konudur. bedenin haftanın 6 günü ucuz bir miktara saatlerce kullanılması üzücü başka sistem var mı diye düşünmek gerek
devamını gör...
2.
köleliğin karşılığı yok ama işçiliğin karşılığında yaptığın işin parası var o yuzden kölelik işçilikten üstün değil bence.
devamını gör...
3.
katılmadığım önerme. üstteki yazar arkadaşın da dediği gibi işçi çok zor koşullarda da olsa yaptığı işten para kazanır. kölenin ise hiçbir hakkı yoktur. sahibinin dediklerini yapmak zorundadır. yaşamını sürdürecek kadar yemek, su ve barınabileceği bir alan dışında hiçbir malı ve mülkü de yoktur, olamaz da. ancak işçi inanılmaz derecede zor olsa da mal ve mülk sahibi olabilir, para biriktirebilir ve eğer isterse emrinde çalıştığı kişiden ayrılabilir. ama köle sahibi izin vermediği sürece asla ama asla sahibinin emrinden çıkamaz, böyle bir hakkı yoktur çünkü.
devamını gör...
4.
köle köle olduğunu bilir, bu yüzden başkaldırabilir. beyaz yakalı işçiler ise özgür olduğunu sanar, kendine sağlanan çok kısıtlı sözde haklarla aslında daha aciz durumdadır zira ne kaçmaya hevesi vardır ne de neyden kaçması gerektiğinin bilincindedir. daha çok çalışması gerektiğini düşünür durur. daha çok çalıştığında da biraz daha fazla çalışması gerektiğini düşünür. köleden ne farkı kalır o zaman.
devamını gör...
5.
nihayetinde ikisi de köleliktir. ambalaj farklı sadece.
devamını gör...
6.
günümüz ekonomisi (kapitalizm) göz önüne alındığında, iddiası saçmalıktır denebilecek önerme.
kapital'den pek çok alıntı yapabilirim bu konu ile ilgili olarak buraya, ancak şimdilik konuya giriş olarak şunu bırakayım:
... kölelik, şimdi üretimin çoğaltılması açısından yıkıcı olsa da o zaman bir o kadar gerekliydi. bunun sebebi açıktır. insanlar, çalışmaya zorlanmasalar yalnız kendileri için çalışırlar; ve ihtiyaçları azsa az çalışılır. ancak devletler kurulmaya başladığında ve aylak işçilerin kendilerini düşmanlarının şiddetine karşı savunmaları için fırsat bulduklarında, çalışmayanlara her halükarda yiyecek sağlanması gerekir; ve varsayım gereği emekçilerin ihtiyaçları ufak olduğundan, emeklerini, ihtiyaçlarıyla orantılı olanın üstüne çıkaracak bir yöntem bulmak gerekir. kölelik bu amaca uygundu... köleler, sparta'da olduğu gibi, gerek kendilerini gerek aylak özgür adamların doldurmakta oldukları bütün hizmet yerlerini doldururlar, aynı şekilde, yunanistan'da ve roma'da olduğu gibi, hizmetleri devlet için zorunlu olanlara mamulat tedarikinde istihdam edilirlerdi. demek ki bu, insanlığı gıda üretiminde çalıştırmanın şiddete dayalı bir yöntemiydi... insanlar o zaman, başkalarının köleleri oldukları için çalışmaya zorlanırlardı; şimdi, kendi ihtiyaçlarının köleleri oldukları için çalışmaya zorlanıyorlar.
j. steuart ~ sf. 790 not: 69 ~ k. marx, kapital 1. cilt ~ yordam kitap
kapital'den pek çok alıntı yapabilirim bu konu ile ilgili olarak buraya, ancak şimdilik konuya giriş olarak şunu bırakayım:
... kölelik, şimdi üretimin çoğaltılması açısından yıkıcı olsa da o zaman bir o kadar gerekliydi. bunun sebebi açıktır. insanlar, çalışmaya zorlanmasalar yalnız kendileri için çalışırlar; ve ihtiyaçları azsa az çalışılır. ancak devletler kurulmaya başladığında ve aylak işçilerin kendilerini düşmanlarının şiddetine karşı savunmaları için fırsat bulduklarında, çalışmayanlara her halükarda yiyecek sağlanması gerekir; ve varsayım gereği emekçilerin ihtiyaçları ufak olduğundan, emeklerini, ihtiyaçlarıyla orantılı olanın üstüne çıkaracak bir yöntem bulmak gerekir. kölelik bu amaca uygundu... köleler, sparta'da olduğu gibi, gerek kendilerini gerek aylak özgür adamların doldurmakta oldukları bütün hizmet yerlerini doldururlar, aynı şekilde, yunanistan'da ve roma'da olduğu gibi, hizmetleri devlet için zorunlu olanlara mamulat tedarikinde istihdam edilirlerdi. demek ki bu, insanlığı gıda üretiminde çalıştırmanın şiddete dayalı bir yöntemiydi... insanlar o zaman, başkalarının köleleri oldukları için çalışmaya zorlanırlardı; şimdi, kendi ihtiyaçlarının köleleri oldukları için çalışmaya zorlanıyorlar.
j. steuart ~ sf. 790 not: 69 ~ k. marx, kapital 1. cilt ~ yordam kitap
devamını gör...
7.
islamiyete göre kölelik, işçiliğe göre çok daha iyi olması durumudur.
konuyu tam olarak bilmiyorum;lakin kafanız estiği zaman köleyi serbest bırakamıyorsunuz. onu serbest bırakmanız için, serbest bıraktıktan sonra hayatını devam ettirebilmesi için gerekli şartları sağlamalısınız.
konuyu tam olarak bilmiyorum;lakin kafanız estiği zaman köleyi serbest bırakamıyorsunuz. onu serbest bırakmanız için, serbest bıraktıktan sonra hayatını devam ettirebilmesi için gerekli şartları sağlamalısınız.
devamını gör...
8.
piramitlerin inşasında çalışan kölelerin günlük 2 litre bira hakları vardı sanırım. şuan 2 litre bira 70 lira yapıyor.
devamını gör...
9.
kölelerin yediği elden içtiği göldendi işçiler onu da kendi karşılıyor hatta karşılayamıyor. dahası kölelerin bir aile kadardı efendisi. işçilerin o kadar çok efendisi var ki... boyun eğmezse pek çok şeyle tehdit ediliyor üstelik.
devamını gör...
10.
geri olan ileri olandan sonra gelişemez. geri olan ileri olandan daha ileri olamaz.
eksiklik veya gediklik, başka konulara başlık olabilecek şeyler.
işçilik > kölelik
ekonomi politik olarak bu böyle. ekonomi politikanın kendisini bir ideoloji zanneden insanların kafası biraz karışık.
eksiklik veya gediklik, başka konulara başlık olabilecek şeyler.
işçilik > kölelik
ekonomi politik olarak bu böyle. ekonomi politikanın kendisini bir ideoloji zanneden insanların kafası biraz karışık.
devamını gör...
11.
zaten paralı kölelik işçi sadece paraya mecbur diye bir şey diyemiyor. çalışmıyorum dese başkası var çalışacak.
burada bir gündüz çocuk bakım evi var öğretmenleri 1100 tl çalışıyormuş. eşim bir süre çalıştı orada sırf bizim çocuk biraz açılsın diye kabul ettim sonra baktım yoruluyor hemenık dedim. bir ay dolunca çıktı. insanı mecbur görüyorlar istediklerini yapıyorlar. sigorta yapmıyor o yetmez birde çocukların altını öğretmenlere temizletiyor müdür. ayda kazandığı paraları anca köşeye atıyor çocuklara yemek desen verilmiyormuş. yani adı bakım evi işletme gözüyle bakıyor. tamam haksız değil öyle bak ama insafsızlığıda gerek yok.
daha çok şey var ama bunu eşim anlattıkça yuh dedim sürekli.
burada bir gündüz çocuk bakım evi var öğretmenleri 1100 tl çalışıyormuş. eşim bir süre çalıştı orada sırf bizim çocuk biraz açılsın diye kabul ettim sonra baktım yoruluyor hemenık dedim. bir ay dolunca çıktı. insanı mecbur görüyorlar istediklerini yapıyorlar. sigorta yapmıyor o yetmez birde çocukların altını öğretmenlere temizletiyor müdür. ayda kazandığı paraları anca köşeye atıyor çocuklara yemek desen verilmiyormuş. yani adı bakım evi işletme gözüyle bakıyor. tamam haksız değil öyle bak ama insafsızlığıda gerek yok.
daha çok şey var ama bunu eşim anlattıkça yuh dedim sürekli.
devamını gör...
12.
dogru. cok dogru.
kole zaten kole aga, adam farkinda. kimse sen degerlisin demiyor, sen kolesin, calis diyorlar.
bugunki adama sen profesorsun, cok kiymetlisin, cok degerlisin, seviliyosun, kral, cok iyi adam diyorlar, adam kole gibi yasiyor.
birisi ne oldugunu biliyor, digeri daha kim oldugunu bile bilmiyor.
kole zaten kole aga, adam farkinda. kimse sen degerlisin demiyor, sen kolesin, calis diyorlar.
bugunki adama sen profesorsun, cok kiymetlisin, cok degerlisin, seviliyosun, kral, cok iyi adam diyorlar, adam kole gibi yasiyor.
birisi ne oldugunu biliyor, digeri daha kim oldugunu bile bilmiyor.
devamını gör...
13.
kim köleliği kabul eder ki? arz-talep durumu sanırım.
devamını gör...
14.
şunu bazı zihin yapılarına anlatamıyorum:
-maaşlı çalışanlar olarak hepimiz aslında birer hayat insanıyız. (hayat kadını demedim farkındaysanız, cinsiyete bağlı bir şey değil)
her ay, belli bir para karşılığında (ki o da bizi zengin etmeye yeten bir para değil) bedenimizi ve fikirlerimizi satıyoruz.
sabahın köründe o maaşı alabilmek için işe gidiyoruz. (bedenimizi sattık)
akşama kadar o maaşı alabilmek için çalışıyoruz.(burada da bedeni sattık)
tatillerimizi, özel hayatımızı, mesai dışındaki işlerimizi vs hep o maaşı alabilmek adına çalıştığımız işe göre ayarlıyoruz. iş için fikirle üretiyoruz, beynimizi yoruyoruz. (burada fikirlerimizi satıyoruz)
şimdi sorsak, sokaktaki 10 insanın 10u da hayat kadınlarını eleştirir.
e o sadece bedenini pazarlıyor.
fikirleri ona ait.
biz hem fikrimizi hem bedenimizi pazarlıyoruz.
bu durumda herhangi bir kişiyi eleştirme hakkımız olduğunu mu sanıyorsunuz?
şakacılar ya.
-maaşlı çalışanlar olarak hepimiz aslında birer hayat insanıyız. (hayat kadını demedim farkındaysanız, cinsiyete bağlı bir şey değil)
her ay, belli bir para karşılığında (ki o da bizi zengin etmeye yeten bir para değil) bedenimizi ve fikirlerimizi satıyoruz.
sabahın köründe o maaşı alabilmek için işe gidiyoruz. (bedenimizi sattık)
akşama kadar o maaşı alabilmek için çalışıyoruz.(burada da bedeni sattık)
tatillerimizi, özel hayatımızı, mesai dışındaki işlerimizi vs hep o maaşı alabilmek adına çalıştığımız işe göre ayarlıyoruz. iş için fikirle üretiyoruz, beynimizi yoruyoruz. (burada fikirlerimizi satıyoruz)
şimdi sorsak, sokaktaki 10 insanın 10u da hayat kadınlarını eleştirir.
e o sadece bedenini pazarlıyor.
fikirleri ona ait.
biz hem fikrimizi hem bedenimizi pazarlıyoruz.
bu durumda herhangi bir kişiyi eleştirme hakkımız olduğunu mu sanıyorsunuz?
şakacılar ya.
devamını gör...
15.
elon tarzı bir tespit.
işçilik ücretli emek demektir. ücretli emek sanayi devriminin bir hediyesi sayılır ve iş gücünü sermayesi olarak satan işçiye bazı haklar verilmesi de gerekmiştir. tabi sermaye sınıfı, sömürü düzenini, işçileri evsiz ve topraksız bırakarak en başından planlamıştır. * geriye, işçilerin payına düşen sosyal haklara tecavüz etmek kalmıştı : o da dünya genelinde yaşanmaya başlamıştır artık.
kölelik ücretsiz emektir. köleler karın tokluğuna çalışırlar ve hiçbir sözleşmeleri ve sosyal hakları yoktur. çiftlik hayvanları ile aynı statüdedirler. kötü bir sahip hayvanlara davrandığından daha kötü bile davranabilir. bu tür durumlarda sahipler para cezası alabiliyorlar.
kölelik düzeni ile ilgili söylenebilecek şeyler belgesellere sığmaz nitelikte ve de niceliktedir. uygarlıkların, köle edinmek için topluluklara saldırıldığı bilinmektedir. ganimet olarak köle edinmek bir dönem çok popülerdi.
köle olarak yaşamayı başarabilen insanların gücü günümüz işçilerinin gücüne göre baya bir üstündür. bunu söyleyebiliriz.
işçilik ücretli emek demektir. ücretli emek sanayi devriminin bir hediyesi sayılır ve iş gücünü sermayesi olarak satan işçiye bazı haklar verilmesi de gerekmiştir. tabi sermaye sınıfı, sömürü düzenini, işçileri evsiz ve topraksız bırakarak en başından planlamıştır. * geriye, işçilerin payına düşen sosyal haklara tecavüz etmek kalmıştı : o da dünya genelinde yaşanmaya başlamıştır artık.
kölelik ücretsiz emektir. köleler karın tokluğuna çalışırlar ve hiçbir sözleşmeleri ve sosyal hakları yoktur. çiftlik hayvanları ile aynı statüdedirler. kötü bir sahip hayvanlara davrandığından daha kötü bile davranabilir. bu tür durumlarda sahipler para cezası alabiliyorlar.
kölelik düzeni ile ilgili söylenebilecek şeyler belgesellere sığmaz nitelikte ve de niceliktedir. uygarlıkların, köle edinmek için topluluklara saldırıldığı bilinmektedir. ganimet olarak köle edinmek bir dönem çok popülerdi.
köle olarak yaşamayı başarabilen insanların gücü günümüz işçilerinin gücüne göre baya bir üstündür. bunu söyleyebiliriz.
devamını gör...
16.
kölelik, kölenin doğrudan kendisinin de bir meta/mal olarak görüldüğü, alınıp satılabildiği daha ilkel bir sistem. kapitalist üretim biçimi kölenin kendisini (nispeten) bir ölçüde özgürleştirip insanlaştırarak meta olmaktan çıkarmış, işçileştirerek onun emeğini metalaştırmıştır. işçinin, sözümona emeğini satabileceği patronu seçme özgürlüğü! (rekabet) vardır. tarihsel ve sosyolojik anlamda kapitalizm feodalizmden ileri bir aşamadır. dolayısıyla işçilik de kölelikten ileri ve üstün bir aşamadır..
devamını gör...
17.
emeğini pazarlayabilen herkes kölelerden üstündür
devamını gör...
18.
duruma, kanuna ve hakka göre değişiyor.
devamını gör...