hikaye-öykü
8.7 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

gogol'un alegorik ve absürd bir dil ile yazdığı ilginç eser. yayımlanması için gönderdiği dergi, içerdiği eleştiriyi görmediği/göremediği ya da anlayamadığı için neredeyse yayımlanmayacaktı(ki bu dergideki insanlar bedenen olmasa da fikren hala aramızda yaşamaktadır). neyseki puşkin günü kurtardı ve bu şaheserin günümüze gelmesine yardımcı oldu. yazarın diğer popüler eserleri; ölü canlar, bir delinin hatıra defteri ve palto da okunmaya değer kitaplardandır.
devamını gör...
gogol’un kısa öyküsü. ıvan yakovleviç sabah taze ekmek kokan mutfağa girer. o gün canı kahve içmek istemez, kahve tiryakisi eşinin canına minnettir. yanına soğan alır,ekmeği böler ve bir burun görür. burnu hemen tanır; müşterisi , kendini binbaşı olarak tanınan kovalev’indir. karısı kendisine kızar ve onu hemen yoketmesini söyler. zavallı ivan , gece içkiyi kaçırmış ne olduğunu hatırlamamaktadır. ivan ,burnu köprüden nehre aşağı atmaya çalışırken polise yakalanır.
kovalev ise 9.sınıf memur, yükselmesi zor. ‘burnu’ havada, özgüvensiz ve çevresindeki önemli kişilerle kendini kabul ettirme derdinde. sabah uyanır ve burnu yoktur. kan da yoktur; burun öylece çekip gitmiştir. önce polise ,ordan kayıp burnu için ilan vermeye giderken ,o koşuşturma içinde yaşadıklarını anlatır.

o dönemin rusya’sında önemli görevlere torpille, rüşvetle gelen , vasıfsız kişileri eleştirmektedir aslında. o koşturmaca içinde sokakta ‘burnuyla’karşılaşır. yüksek rütbeli üniforma giymiş burnuyla. burnu kendisine yüz vermemiş, tanımamazlıktan gelmiştir. yazar burada , o kadar vasıfsız insan önemli yerlere geldi ki, bunun kim olduğu önemli değil, bir burun bile olsa. burnun onu önemsememesi de , kovalev’in alt ünvanda olması ve burnun geldiği makama haketmeyerek gelmesinden dolayı oluşan kibrinden kaynaklıdır. aynı zamanda memurlar arası ‘kast ‘sistemi de söz konusudur. kovalev burnun sahtekar olduğunu ve o makamı hak etmediğini anlatmaya çalışır ama dinleyen olmaz.

kovalev aslında burnunu kaubetmesinden çok ,burunsuz nasıl memuriyet yapacağının( tek övünç kaynağı budur) ve o çok övündüğü arkadaş çevresinin onunla görüşmeyeceği derdindedir. ‘burunsuz’ nasıl memur olacaktır ki?

yazar öyküyü de yine hicivle bitirir. içinde bulundurduğu ince dokunduruşları anlayabilen için benzersiz, anlayamayan için absürd sayılabilicek bir öyküdür.
devamını gör...
gogol’un edebi kişiliğini anlamak üzerine;

hikaye, roman ve tiyatro yazarı gogol’un rusya halkının sorunlarını dile getirdiğini bunu yaparken de mizah unsurunu ustaca kullandığını belirtmek isterim. hikayelerinde absürtlük bu yüzdendir. sorunları eğlenceli bir tarz ile okuyucuya ulaştırır. burun adlı öyküsünde ise hiciv yeteneğini çok üst düzeyde kullanmıştır.

gogol’un eserleri ilk okunduğunda yok artık, bu kadar da olur mu diye tepki verilebilinir. fakat yazarı tanıdıkça özgün ve şaşırtıcı bir üslubu olduğunu anlamanız kısa sürecektir. daha sonraları gogol eserlerini kafanızda çok ayrı bir yere koyduğunuzu fark edersiniz.

artık gogol okuyucusu olmuşsunuzdur.

gelelim hikayeye..
burada ki burun simgesi, devlet yönetiminin demokrasi gücünü kötüye kullanması, memuriyette adam kayırma gibi anlamları taşır. burun, sahtekar bir kimliktir.

dünyada her şey geçicidir. hiçbir şey sonsuza dek sürmeyecektir. makam ve mevki hayata neşe katmaz. sonunda insanoğlu eski o dümdüz haline dönüşecektir. ve mukadderat.

o meşhur palto'dan çıkıp burun'a geldik bizde. hızımızı alamadık.
bu kapağı da çok beğendim. yaratıcı kapakların hastasıyız.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kitap içinde bu öykü dışında bir kaç öykü daha var. hepsi kısacık. uzun uzadıya okumaya vakti olmayanlar için ideal.
el kitabı.. yolda, orada, burada rahatlıkla okuyacağınız cinsten. kitap bitiyor yol bitmiyor, o şekil.*
devamını gör...
bir nikolay gogol kitabıdır.

can yayınlarının kısa klasikler dizisinin otuz beşinci kitabı olarak çıkan bu eser mutlaka yüzünüzde bir gülümseme ile okuyacağınız ama bir yandan da içinizde bir isyan duygusuna neden olacak, dünyanın halini bir daha düşünmenize mahal verecek bir kitaptır.

nikolay gogol sadece bir edebiyat dehası, muhteşem kitapların yazarı, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük yazarlarından biri değildir. o çok daha fazlasıdır. birçok yazara -hem de sadece rus değil, her milletten- yol göstermiş, onların ufkunu açmış ve hepsini paltosunun altına alıp gelişmelerini sağlamış muhteşem bir yol göstericidir.

martın yirmi beşinci gününde çok temiz olduğu iddia edilemeyecek bir berber ekmeğinin içinden binbaşı kovalyov’un burnunun çıktığını fark edince hikaye başlar ve dünya edebiyatı tıpkı palto gibi yepyeni ve çok farklı bir kahraman kazanır.

burun toplumsal önyargıların, dengesiz bir düzende ilerleyen toplumun eksiklerinin, geleceğe karşı duyduğumuz o tekinsiz korkunun, bir türlü tam olarak insan olamayışımızın bir anlatımıdır bence. burun eksik ve dengesiz bir toplumu pelerininin altına alıp neva bulvarında dolanır. biz de onun peşi sıra. yıllardır. yazıldığı günden beri.
devamını gör...
elbette hepinizin malumu olduğu üzere burun nikolay gogol’a ait bir hikaye olmakla beraber bendeniz sybil gräfin schönfeldt tarafından sadeleştirilmiş erdal alova tarafından türkçeleştirilmiş, rus ressam ve illustratör gennadij spirin tarafından resimlenip gendaş tarafından basılmış (ve ikibinbeşyüz liraya - rakamla 2500000 satışa sunulmuş) olan versiyonundan bahsedeceğim. spirin tarafından resimlenmiş ve kuşe kağıda büyük boy basılmış kitap gerçekten çok güzel ki tanımın altında görselleri bırakıyorum efenim. *

ben bu hikayeyi okuduğumda hans chiristian andersen’in gölge masalını getirmişti aklıma. tıpkı andersen’in kuzeyli genç adamının gölgesi gibi kovaljov’in burnu da sahibinden çok daha iyi kıyafetler içinde ve yüksek mertebede çıkar karşısına. gerçekten şu hayatta tek dikkat etmemiz gereken şeyin karşıdan karşıya geçerken önce sağa sonra sola sonra tekrar sağa bakmak olmasını çok arzu ederdim ancak heyhat! dünyevi hırslarımız, medeni arzularımız artık kontrolden çıktığında burunsuz ya da gölgesiz kalabiliriz. üstelik artık onlar kendi başlarına birer varlık haline geldiklerinde bizi aşağılamaları, hor görmeleri ya da tanımazlıktan gelmeleri başımıza gelecek en kötü şey olmayacaktır maalesef.
yine de baktığımız zaman kovaljov genç kuzeyli adamdan çok daha şanslıdır (muhtemelen kuzeyli kadar iyi niyetli biri olmadığı için…). burnunun peşine düşme gerekçesi çok değer verdiği memurluk rütbesini ve üst sınıftan arkadaşlarını kaybetme korkusu olsa da bunu bir şekilde yaparak aslında andersen’in tüm dünyayı gezmiş, okumuş, yazmış entelektüel beyefendisinden daha bilgece davranmıştır.
neyse efenim bir sabah uyandığınızda burnunuz ya da gölgeniz yerinde değilse; hani “burnu düşse yerden almaz” diye bir deyim var ya hah işte onu yapmayın. kovaljov gibi amerikan başkanı dahil herkesi devreye sokun.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"burun (kitap)" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim