etinin uzun çubuk çikolatalarından aldım antep fıstıklı olanından. yemeyeli bir 10 yıl olmuştur herhalde. tadı çok farklıydı. şimdikinde ne kattılar içine ne yaptılar bilmiyorum ama çikolatadan soğudum direk.
devamını gör...
aslinda veriyordur ama cocuklugunuzun tadi kaybolmustur.
devamını gör...
çocukken yediğimiz çikolatalarla aynı olan çikolata * kalmadığı için gerçekleşen durumdur. isim ya da ambalaj aynı olabilir fakat içerik tamamen farklıdır.
devamını gör...
(bkz: skimpflasyon). çikolatanın kalitesinin skimp edilmesinden* kaynaklanan durumdur. sadece çikolata da değil, skimp edilmeyen neyimiz kaldı ki?
devamını gör...
bu hayat çocukken yirmi beş kuruşa yediğim petito ayıcığın verdiği mutluluğu hiçbir zaman vermedi. nereye gitti önce kulaklarını kıtlarak yediğim petito tadı?
devamını gör...
dildeki tat reseptörleri çocukken daha duyarlıdır. şekerli şeylerden büyük keyif almamızım esas sebebi de henüz dilimizin tat duyusunun tabiri yerindeyse çok taze olması ile ilişkilidir. yani baharda açan ilk yaprakların taze yeşili gibiyiz o çağlarda.
tat konusundaki algımız yetişkinlikte değişir. ve çikolata çoğu zaman sevimsiz bir şey bile olabilir. ay bunu da yedim ağzımın tadını bozdu demeyiz çocukken misal. ama yetişkinlikte bunu çok sık söylerken buluruz kendimizi...

çocuklukta sistem farklı işliyor. mesele bu.
devamını gör...
her şeyi geçtim çocukluğunuzda yediğiniz çikolatanın tadını hatırlıyorsanız şimdikilerden zevk almayın zaten. ben dün yediğim yemeği hatırlamıyorum.
devamını gör...
iki olasılık çıkarıyorum bu durumdan. ya gerçekten çikolataların tatları değişti ya da yaş ilerledikçe biz kaşarlandık.
devamını gör...
çocuklukta yediğimiz şeylerde çocukluğun verdiği bir tat var ve o tadı bulmamız mümkün değil artık, bu doğru. fakat her şeyin kalitesini o kadar düşürdüler ki, ben artık iki sene önceki tadı alamıyorum yiyeceklerden. enflasyonist ve kırılgan ekonominin tat kaçıran bir özelliği.
devamını gör...
aynı masumlukta olmadığımız için aynı tadı alamıyoruz
devamını gör...
çikolatalrın tadının bozulması 80'li yılların başına denk gelir.
dünyanın en büyük kakao üreticisi fildişi sahili'dir. oranın ulusal ürünüdür kakao. en büyük alıcı da bir isviçre firmasıdır. bu firma nestleye kullanacağı tüm kakaoyu sağlar. bir yerde bu iki firma özdeştir diyebiliriz.
fildişi sahili hükumeti 80'lerin başında kakao fiyatını artırır. isviçreliler böyle bir artışı bekliyorlardır ama artış yapılacaksa bunu kendilerinin belirlemesini istiyorlardır. (burada verilen sayılar afakidir.)
kakaonun kilosu 1 usd'yken hükumet 2 usd istemekte isviçre 1.50usd vermektedir. hükumet direnir. isviçre "almam o fiyata", hükumet "satmam o fiyata" deyince mal elde kalır.
ülke nemli ülke. toplanan ürünler bozulmaya başlayınca hükumet pes eder. bu kez isviçreliler kilosu 0.9 usd derler.
isviçrelilerin eli kuvvetlidir. çok büyük stokları vardır. ayrıca diğer üreticileri de besleyebilirler stoklarıyla. bu arada fildişisahili'nin komşularıyla da ilişkiye geçip oralarda da kakao ürettirmeye başlamışlardır. bu kakaoların kalitesi fildişisahilinin kakaosu kadar iyi değildir ama ülkenin %80 olan oranını %40'a düşürmeye yetmiştir.
insanlar kötü çikolata yese de olur sonuçta. değil mi?
aynı olay şimdi bizim fındık üreticilerinin başında.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çocuklukta yenen çikolatanın aynı tadı vermemesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim