1940 yılında izleyici ile buluşan garson kanin yönetmenliğinde bir filmdir.
nick arden'in eşi bir kaza sonrasında kayıp olmuştur. 7 yıldır haber alınamadığı için öldüğünü düşünüp yeniden bir hayat kurmak ister. birden ortaya çıkan kayıp eşi sayesinde cary ne yapacaktı ? eski eşini mi tercih edecekti yoksa yeniden evlenmeye karar verdiği eşi olacak kadını mı ?
nick arden'in eşi bir kaza sonrasında kayıp olmuştur. 7 yıldır haber alınamadığı için öldüğünü düşünüp yeniden bir hayat kurmak ister. birden ortaya çıkan kayıp eşi sayesinde cary ne yapacaktı ? eski eşini mi tercih edecekti yoksa yeniden evlenmeye karar verdiği eşi olacak kadını mı ?
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 06.09.2022 14:52 tarihinde açılmıştır.
1.
bir garson kanin filmidir.
filmin senaryosunu leo mccarey'in öyküsünden hareketle bella spewack ve sam spewack yazmıştır. filmin başrollerinde irene dunne ve carry grant oynamıştır. film en iyi orijinal senaryo dahil üç dalda oscar'a aday gösterilmiştir.
1940 yılında çekilmiş olan filmin konusu aslında çok tanıdıktır, çok bildik bir konudur. özellikle de türk izleyiciler için. yedi yıldır kayıp olan ve artık hayatından ümit kesilmiş olan ellen wagstaff arden bir gün çıkagelir. ama hayata döndüğü gün çok manidar bir gündür. onun öldüğünü düşünen sevgili eşinin evlilik gününe denk gelir bir lazarus dönüşü. sonrasında ise öldü sanılan eş, yeni eş ve talihsiz koca arasında bir köşe kapmaca başlar.
filmin bize tanıdık gelen yanı ise aynı senaryonun muzaffer arslan tarafından yazılıp yine muzaffer arslan tarafından 1975 yılında acele koca aranıyor ismiyle çekilmesidir. bu filmde bülent kayabaş ve türkan şoray başrollerde oynamıştır.
tuhaf olansa birebir aynı konunun birinde nefis bir film ortaya konurken diğerinin yerle yeksan bir sinema katliamı olmasıdır. siz hangisinin kötü bir film olduğunu zaten anladınız.
filmin senaryosunu leo mccarey'in öyküsünden hareketle bella spewack ve sam spewack yazmıştır. filmin başrollerinde irene dunne ve carry grant oynamıştır. film en iyi orijinal senaryo dahil üç dalda oscar'a aday gösterilmiştir.
1940 yılında çekilmiş olan filmin konusu aslında çok tanıdıktır, çok bildik bir konudur. özellikle de türk izleyiciler için. yedi yıldır kayıp olan ve artık hayatından ümit kesilmiş olan ellen wagstaff arden bir gün çıkagelir. ama hayata döndüğü gün çok manidar bir gündür. onun öldüğünü düşünen sevgili eşinin evlilik gününe denk gelir bir lazarus dönüşü. sonrasında ise öldü sanılan eş, yeni eş ve talihsiz koca arasında bir köşe kapmaca başlar.
filmin bize tanıdık gelen yanı ise aynı senaryonun muzaffer arslan tarafından yazılıp yine muzaffer arslan tarafından 1975 yılında acele koca aranıyor ismiyle çekilmesidir. bu filmde bülent kayabaş ve türkan şoray başrollerde oynamıştır.
tuhaf olansa birebir aynı konunun birinde nefis bir film ortaya konurken diğerinin yerle yeksan bir sinema katliamı olmasıdır. siz hangisinin kötü bir film olduğunu zaten anladınız.
devamını gör...